Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/509 E. 2020/650 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/509 Esas – 2020/650
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2018/509 Esas
KARAR NO : 2020/650

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 2-
3-
VEKİLİ :
DAVA İHBAR OLUNAN: DOGA SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ
DAVA : MADDİ TAZMİNAT(Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/07/2018
KARAR TARİHİ: 10/12/2020
K. YAZIM TARİHİ: 04/01/2021

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı … model … marka aracın, …’ın sevk ve idaresindeki …’a ait otan … plakalı araçla çarpışması sonucu maddi hasarlı ve yaralanmalı kazanın meydana geldiğini, kaza sonucunda müvekkili şirkete ait aracın 20/12/2017 tarihinde kasko değeri olan 72.345,00 TL’nin altında 37.000,00 TL bedelle hurda olarak satıldığını, müvekkili şirketçe aracın her türlü bakımının zamanında yaptırıldığını, maddi hasarlı kaza sebebiyle araçta oluşan değer kaybının davalılarca hiçbir şekilde karşılanmadığını, müvekkili şirketin zararının yalnızca 8.230,00 TL olarak müvekkili şirketin sigorta şirketi tarafından karşılandığını, müvekkilinin uğradığı zararın tazmini istemiyle işbu davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğunu, davalı …’ın sürücü olarak, …’ın araç maliki olarak ve … A.Ş.’nin ise … plakalı aracı sigortalayan şirket olarak müteselsilen sorumlu olduklarını beyan ederek, aracın cari bedeli de dikkate alınarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere aracın gerçek bedelinin altında çok düşük bir bedele hurda olarak satılmış olması sebebiyle uğranılan zarar olarak şimdilik 27.115,00 TL’nin kaza tarihi olan 25/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın davalı sigorta şirketine ZMS(Trafık) Sigorta Poliçesiyle sigortalı olduğunu ve sorumluluklarının da sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında olduğunu ancak kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün kusurunun olmadığını, davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybının ise sigorta teminatı kapsamında olmadığını, davacıya ait araçta meydana gelen hasar tutarının davacının sigorta şirketince karşılandığı belirtildiğinden, kabul anlamına gelmemekle birlikte tazminat hesaplamasında bu hususun dikkate alınması gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinden özetle: dava konusu kazanın meydana gelmesinde esas kusurlunun süratli ve alkollü olarak araç kullanan davacı sürücü olduğunu, maliki ve sürücüsü oldukları … plakalı aracın trafik sigorta poliçesiyle sigortalı olduğunu ve varsa değer kaybının da sigorta şirketine yöneltilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacı tarafından dilekçesinde değer kaybı tespiti için hasar bedeline ilişkin herhangi bir fatura da sunulmadığını, talep edilen değer kaybı miktarının fahiş olduğunu, iddia edilen zararın davacı tarafın kendi kusuru sonucunda oluştuğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, trafik kazasından kaynaklanan ve değer kaybından oluşan maddi tazminat talebine ilişkindir.
Davacı yan, 25/11/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında aracının hasar gördüğünü ve buna bağlı olarak değer kaybına uğradığını iddia ederek, değer kaybına ilişkin tazminat talebinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmektedir.
Taraf delilleri toplandıktan, Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ve hasar dosyasının bir sureti dosyaya kazandırıldıktan sonra; davaya konu trafik kazasındaki kusur durumunun tespiti, davacı şirkete ait araçta oluşan değer kaybının hesaplanması bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Makine mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenip dosyaya sunulan 21/02/2019 tarihli raporda özetle; meydana gelen kazada … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın % 75, … plakalı araç sürücüsü davacı …’ın % 25 oranında kusurlu olduğu, davacıya ait … plakalı araçta oluşan hasar tutarının KDV dahil 10.974,00 TL, davalılar sorumluluğunun ise 8.230,00 TL olduğu, bu bedelin davacıya, davacının sigorta şirketi tarafından ödenmesi nedeniyle bakiye hasar tazminatı talep edilemeyeceği, davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen değer kaybının reel piyasa koşullarına göre 2.500,00 TL, sigorta genel şartları hesaplama yöntemine göre 2.330,00 TL olduğu, davalıların sorumluluğunun müştereken reel piyasa koşullarına göre 1.875,00 TL, Sigorta Genel Şartları Hesaplama yöntemine göre ise 1.747,50 TL olacağı kanaati bildirilmiştir.
Bu rapora karşı taraf vekillerince yapılan itiraz üzerine dosya karayolları fen heyetinde görev yapmış üç kişiden oluşan bilirkişi kuruluna tevdii edilmiş, düzenlenen 20/05/2019 tarihli raporda özetle; … plakalı araçta meydana gelen toplam hasar ve zarar miktarının 12.800,00 TL olduğu, davalı … AŞ tarafından davacıya ödenen 8.230,00 TL düşüldükten sonra bakiye 4.570,00 TL kaldığı, davalı sürücü …’ın %75 kusur oranına tekabül eden zarar miktarının 3.427,50 TL olduğu ve araç maliki ve işleteni davalı …’ın da bu zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu kanaati bildirilmiş, bu rapora yönelik itiraz üzerine düzenlenen 21/08/2019 tarihli ek raporda ise sigorta genel şartları hesaplama yöntemine göre araçta oluşan değer kaybının 2.510,45 TL olduğu kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarının çelişkili olması nedeniyle çelişkinin giderilmesi bakımından dosya daha önce görevlendirilen bilirkişiler dışında seçilen ve üç kişilik makine mühendisi bilirkişiden oluşan heyete tevdii edilmiş, düzenlenen 24/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusunu oluşturan 25/11/2017 tarihli maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın % 75 asli kusurlu, … plaka sayılı davacı şirkete ait araç sürücüsü …’ın % 25 tali kusurlu olduğu, dava açılmadan önce 27/03/2018 tarihinde davalı … A.Ş. tarafından 8.230,00 TL hasar tazminatı tahsil edildiği, dolayasıyla davacı şirkete ait araçta oluşan hasarın onarımı için gerekli parça ve işçilik bedelinin davalı yana ait aracın trafik sigortasınca karşılandığı, … plakalı araçta davaya konu trafik kazası nedeniyle Hazine Müsteşarlığı tarafından düzenlenen 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Trafik Sigortası Genel Şartlan Değer Kaybı Hesaplama Formülüne göre 2.510,49 TL, serbest piyasa şartlarına göre 4.000,00 TL değer kaybı meydana geldiği, sürücülerin kusur nispetine göre talep edilebilecek değer kaybı bedelinin ise 1.882,86 TL ve 3.000,00 TL olarak ayrı ayrı hesaplandığı, iş bu dava dosyası için alınan 20/05/2019 tarihli bilirkişi heyet raporu ile 21/08/2019 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda açıklanan hasar bedelinin KDV hariç olarak hesap edildiği, hesap edilen değer kaybı miktarına ise aynen iştirak edildiği, 20/05/2019 tarihli bilirkişi heyet raporunda, aracın hasar onarım bedeline % 18 KDV eklenmemesinin yanı sıra, değer kaybının da parça ve işçilik bedeline ilave edilerek öncelikle tahsil edilen tazminatın minha edilerek akabinde kusur oranına göre paylaşım yapılmasından kaynaklı olarak söz konusu hesaplama ile aralarında fark oluştuğu, öncelikle sürücülere ait kusur oranına göre davacının zararının belirlenmesi ve ardından tahsil edilen hasar tazminatının minha edilmesi gerekirken ilgili hesaplama hata yapıldığının tespit edildiği bildirilmiştir.
Dosyada mevcut belgelerden, kazaya karışan ve davalı …’a ait olan … plakalı aracın 24/05/2017 – 24/05/2018 devresi için davalı … A.Ş. nezdinde ZMSS poliçesiyle sigortalı olduğu anlaşılmıştır. Davacıya ait araçtaki hasar nedeniyle hasar dosyası açıldığı, 27/03/2018 tarihinde davacıya 8.230,00 TL ödeme yapıldığı bildirilmiş, kaza sonrası, değer kaybına ilişkin başvuruda bulunulmadığından herhangi bir ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
2918 sayılı KTK’nun 97 maddesinde öngörülen dava şartı yerine getirilmeden eldeki davanın açıldığının anlaşılması üzerine davacı yana dava şartı eksikliğinin tamamlanması için kesin süre verilmiş, kesin süre içerisinde dava şartı eksikliğinin giderildiği görülmüştür.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen 24/03/2020 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 25/11/2017 tarihinde meydana gelen davaya konu trafik kazasının oluşumunda, davalı …’a ait olup kaza tarihi itibarıyla davalı … A.Ş. nezdinde ZMSS poliçesiyle sigortalı … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın % 75, … plakalı davacı şirkete ait aracın sürücüsü …’ın ise % 25 oranında kusurunun bulunduğu anlaşılmıştır. Bilirkişilerce sürücülerin kusur oranları da nazara alınmak suretiyle, bu kaza neticesinde hasarlanan davacıya ait … plakalı araçta Trafik Sigortası Genel Şartlan Değer Kaybı Hesaplama Formülüne göre 1.882,86 TL, serbest piyasa koşullarına göre ise 3.000,00 TL tutarında değer kaybı oluştuğu belirlenmiştir. Davacının araç değer kaybından oluşan ve serbest piyasa koşullarına göre belirlenen 3.000,00 TL tutarındaki bu zararından sürücü, işleten ve sigortacı sıfatlarını haiz davalıların 6098 sayılı TBK’nun 49/1, 2918 Sayılı KTK’nun 85/1, 91 ve ZMSS Genel Şartları A.3 maddeleri gereğince sorumlulukları bulunduğundan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm altına alınan maddi tazminata, davalı sigorta şirketi bakımından temerrüde düştüğü dava tarihinden, diğer davalılar bakımından ise haksız fiil tarihinden itibaren yasal faiz (kazaya karışan aracın ticari araç olmaması nedeniyle ) işletilmesine hükmedilmiştir.
Açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; 3.000,00 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketi bakımından dava tarihi olan 23/07/2018 tarihinden, diğer davalılar bakımından ise haksız fiil tarihi olan 25/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitiyle sınırlı tutulmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 204,93 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 463,06 TL harçtan mahsubu ile bakiye 258,13 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan 204,93 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 246,03 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 3.500,00 TL bilirkişi ücreti, 136,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 3.636,50 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 402,34 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 3.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/12/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı