Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/488 E. 2018/569 K. 04.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/488 Esas – 2018/569
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2018/488
KARAR NO : 2018/569

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 03/08/2017
KARAR TARİHİ: 04/10/2018
K. YAZIM TARİHİ: 02/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Ankara 2. ATM’ne sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin muhtelif zamanlarda müvekkilinden malzemeler alarak, araçlarının tamirini yine müvekkiline yaptırdığını, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkilinin 68 adet fatura düzenlediğini, ancak davalının borcunu ödemediğini müvekkilinin bu nedenle maddi ve manevi zararının toplamda 70.000,00 TL’yi bulduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili Ankara 2. ATM’ne sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Etimesgut’ta bulunması karşısında yetkili mahkemenin Ankara Batı Mahkemeleri olduğunu, davacının faaliyetinin TTK’nun 15. maddesinde düzenlenen esnaf faaliyeti kapsamında kaldığını, davacı bakımından tacir ve ticari işletme şartlarının gerçekleşmediğini, iş bu uyuşmazlığın ticari dava sayılamayacağını, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, esasa ilişkin olarak müvekkili şirkete ait araçların tamir ve bakımlarının 2013 yılı Mart ayı ile 2014 yılı Temmuz ayları arasında tamir ve bakımlarını davacıya ait tamirhanede gerçekleştirildiğini, verilen hizmet karşılığı alınan fatura bedellerinin çeşitli tarihlerde “imzalı tediye makbuzları” mukabilinde davacıya nakden ödendiği için ödenecek bir borcun bulunmadığını belirterek öncelikle yetkisizlik ve görevsizlik kararı verilmesini, neticeten davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin 15/02/2018 tarih … esas … karar sayılı yetkisizlik kararı ile gönderilen dosya mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilmiştir.
e-imza e-imza

30/06/2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6335 sayılı Kanunla, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda değişiklik yapılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5. maddesinde yapılan değişiklikle, Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
Göreve ilişkin kurallar, dava şartıdır. (HMK m.114/1-c) Mahkeme, dava şartlarının yerinde olup olmadığını yargılamanın her aşamasında gözetir. Bu nedenle somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olup olmadığı hususu re’sen değerlendirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevi kapsamına giren ticari davaların neler olduğu 6102 sayılı TTK’nun 4. maddesinde belirlenmiştir.Buna göre:
a-TTK 4/1 maddesinde altı bent halinde sayılan hususlardan doğan davalar,
b-Özel kanun hükümleri gereği ticari sayılan davalar, (Kooperatifler Kanunu madde 99 gibi)
c-Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan davalar ticari dava sayılır ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görev sahasına girer.
Dava; faturaya dayalı alacak talebine ilişkindir.
Etimesgut Vergi Dairesi Müdürlüğünün 27/12/2017 tarihli cevabi yazısında, davacının 13/05/2011 tarihinden itibaren dairelerinin kayıtlı mükellefi olduğu, motorlu kara taşıtlarının genel bakım ve onarımı alanında faaliyet gösterdiği ve işletme hesabı esasına göre defter tuttuğu bildirilmiştir.
Eldeki davada;motorlu kara taşıtlarının genel bakım ve onarımı faaliyetiyle uğraştığı bildirilen davacının Etimesgut Vergi Dairesi Müdürlüğüne yazılan yazı cevabında da belirtildiği üzere işletme esasına tabi vergi mükellefi olan esnaf olduğu, bir başka deyişle tacir olmadığı anlaşılmaktadır. Davacı tacir olmadığı gibi, dava mutlak ticari dava niteliğinde de değildir. Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Bu bağlamda, somut uyuşmazlığa bakma görevi Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemelerine aittir. 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu dikkate alınarak, davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına, 4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı ve vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.04/10/2018

Katip Hakim
e-imza e-imza