Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/454 E. 2019/710 K. 19.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/454 Esas – 2019/710
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2018/454 Esas
KARAR NO : 2019/710

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 16/11/2017
KARAR TARİHİ : 19/11/2019
K. YAZIM TARİHİ: 18/12/2019

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili Ankara Batı …. İş Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket nezdinde Yurtiçi Mal Taşımacılığı Sorumluluk Sigortası Poliçesi ile sigortalı bulunan …. Nakliyat ve Tic. Ltd. Şti. bünyesinde şoför olarak çalışan davalı borçlunun sevk ve idaresindeki … plakalı çekici ve … plakalı yarı römork ile sigortalı emteayı taşırken kusurlu şekilde emteada hırsızlık olmasına neden olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin muafiyet tenzili ile 19.784,17 TL ödeme yaptığını, sigortalısının halefi olan müvekkili sigorta şirketinin kusuru sebebiyle zararın oluşumuna neden olan ve zararı rücuen tazminden sorumlu olan davalıya Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla ilamsız takip başlattığını, davalı borçlu tarafından yapılan haksız itiraz nedeniyle takibin durduğunu, davalının gerekli dikkat ve özeni göstermeyerek hırsızlık olayının meydana gelmesine sebebiyet verdiğini, sigorta bedelini ödeyerek sigortalısı yerine geçen ve onun haklarına halef olan müvekkili şirketin ödediği bedel için davalıya rücu etme hakkı bulunduğunu, dava dışı sigortalının sigorta ödemesinin yapılmasıyla zarar nedeniyle talep ve dava haklarını müvekkili şirkete devir ve temlik ettiğini, müvekkili şirketin sigortalısının halefi olarak iş sözleşmesi kapsamında davalı işçiye rücu edebileceğini, ödemenin 14/02/2017 tarihinde yapıldığından davalının müvekkili şirkete karşı sorumluluğunun bu tarihten başlayacağını, sözleşme dolayısıyla ortaya çıkan borçtan davalının ticari avans faizinden sorumlu olacağını belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın % 20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı Ankara Batı …. İş Mahkemesine sunduğu cevap dilekçesinde özetle; olay günü aynı yerde üç aracın daha soyulduğunu, aracın karayolları kurallarına uygun olarak park edildiğini, hırsızlık olayında herhangi bir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını, olay yerinin tenha olmadığını, davacının istemlerinin dayanaksız ve haksız olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, tutanaklar, temliknameler, ödeme belgeleri, İstanbul Anadolu CBS’nın … sayılı soruşturma dosyası, … ve … tarafından sunulan 07/01/2019 tarihli bilirkişi kurulu raporu ve 29/04/2019 tarihli bilirkişi kurulu ek raporu, … ve … tarafından sunulan 24/06/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporu ve 02/10/2019 tarihli bilirkişi heyeti ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali talebine ilişkindir.
Ankara Batı … İş Mahkemesinin 20/03/2018 tarih ve … E. … K. Sayılı görevsizlik kararı üzerine gönderilen dosya Mahkememizin yukarıda belirtilen esas sırasına kaydedilmiştir.
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasının bir sureti getirtilerek dosyaya eklenmiştir.
Davacı (alacaklı) sigorta şirketi vekili tarafından davalı (borçlu) aleyhine 09/08/2017 tarihinde Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla 19.784,17 TL asıl alacak, 930,13 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 20.714,30 TL alacağın rücuen tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 18/08/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 23/08/2017 tarihli dilekçeyle itirazı üzerine icra takibinin durdurulduğu, eldeki davanın 14/11/2017 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı sigorta şirketi tarafından Yurtiçi Mal Taşımacılığı Sorumluluk Sigortası Poliçesi kapsamında sigortalısına ödenen tazminatın, zarar sorumlularından rücuen tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine, davalının itiraz etmesi ve takibin durması üzerine eldeki dava açılmıştır.
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı soruşturma evrakı ile hasar dosyasının bir sureti dosyaya kazandırıldıktan sonra dava konusu olaydaki kusur durumunun belirlenmesi, gerçek zararın tespiti ve sigorta şirketinin rücuen talep edebileceği tazminat miktarının sigortalı …. Nakliyat ve Tic. Ltd. Şti. ile davacı şirket arasında akdedilen sigorta poliçesi şartları da değerlendirilerek hesaplanması bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Hırsızlık olaylarında kusur konusunda uzman ve sigortacılık konusunda uzman bir hesap bilirkişisinden oluşan heyete dosya tevdi edilerek 07/01/2019 tarihli rapor ile itirazlar üzerine 29/04/2019 tarihli ek rapor alınmıştır. Alınan bu rapor ve ek raporun denetime ve hükme elverişli olmaması nedeniyle iki adet sigorta eksperinden oluşan yeni bir heyet oluşturularak dosya kendilerine tevdi edilmiş, 24/06/2019 tarihli rapor ile taraf itirazlarını değerlendirip karşılar mahiyette 02/10/2019 tarihli ek rapor alınmıştır.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen 24/06/2019 tarihli rapor ve 02/10/2019 tarihli ek rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir:
Davalının hırsızlık olayının meydana geldiği 17/01/2017 tarihi itibarıyla dava dışı …. Nakliyat ve Tic. Ltd. Şti.’de şoför olarak çalıştığı, hırsızlık olayına konu emteaların taşındığı … plakalı çekici ve bu çekiciye bağlı … plakalı yarı römorkun davalının sevk ve idaresinde olduğu sabittir. Uyuşmazlık 17/01/2017 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayında davalının kusurunun bulunup bulunmadığı, Yurtiçi Mal Taşımacılığı Sorumluluk Sigortası Poliçesi özel şartları kapsamında sigorta şirketinin sigortalısına ödediği tazminatı davalıdan talep etmekte haklı olup olmadığı, haklı olması durumunda talep edebileceği tazminatın miktarı noktalarında toplanmaktadır.
Davacı … Sigorta A.Ş. ile dava dışı …. Nakliyat ve Tic. Ltd. Şti. arasında 10/12/2015 başlangıç, 31/12/2015 bitiş tarihli Yurtiçi Mal Taşımacılığı Sorumluluk Sigortası Poliçesi düzenlendiği, Z-8 (zeyilname 8) ile poliçe vadesinin 10/12/1015 – 31/12/2016 olarak revize edildiği, Z-49 (zeyilname 49) ile de poliçe vadesinin (bitiş tarihinin) 31/12/2017 tarihine kadar uzatıldığı, dava konusu hırsızlık hasarının meydana geldiği 17/01/2017 tarihinin poliçe vadesi içerisinde kaldığı, dolayısıyla hırsızlık hasarının poliçe teminatları kapsamında olduğu, hırsızlık olayı üzerine davacı sigorta şirketi tarafından 14/02/2017 tarihinde sigortalısına 19.784,17 TL tazminat ödemesi yapıldığı tespit edilmiştir.
Hırsızlık hasarının meydana gelmesinde poliçe özel şartlarına uygun davranmayan, gerekli özeni gösteremeyen, emteaları koruma görevini yerine getiremeyen ve hasarın meydana gelmesinde sorumluluktan kurtulabilmesi için gerekli şartlar bulunmayan davalı şoförün sigorta şirketine karşı % 100 oranında sorumlu olacağı bilirkişiler aracılığıyla belirlenmiştir.
Davacı sigorta şirketi, sigortalısına ödediği tazminatı değil ancak gerçek zararı sorumlusundan rücuen talep etme hakkına sahiptir. Bu nedenle hırsızlık hasarı nedeniyle oluşan gerçek zararın hesabı önem arzetmektedir.
Bilirkişilerce, taşınan emteanın toplam bedeli KDV hariç 109.756,93 TL, çalınan emteanın toplam bedeli ise KDV hariç 17.731,35 TL olarak tespit edilmiştir. Poliçe özel şartlarına göre muafiyet tutarı taşınan emtea bedelinin % 1’ne tekabül eden 1.097,57 TL’dir. Poliçe özel şartlarında % 20 koasürans uygulaması öngörülmesine rağmen, davacı tarafından dosyaya sunulan “Tazminat Makbuzu ve Temlikname” içeriğine göre sigortalıya yapılan ödemelerde koasüranstan kaynaklı kesinti yapılmadığı görülmüştür. Koasürans tutarı dikkate alınmadan ödeme yapılması durumunda bunun hatır ödemesi olarak değerlendirilmesi gerekmekte olup, hatır ödemesi sigorta şirketine rücu hakkı vermeyecektir. Lakin somut olayda olduğu gibi temlikname olduğu takdirde, sigorta şirketi koasürans tutarını dikkate almadan ödediği tazminatı rücuen zarar sorumlusundan talep edebilecektir. Bu durumda davacı sigorta şirketinin rücuen tahsilini talep edebileceği gerçek zarar tutarı çalınan emtea bedelinden (17.731,35 TL) muafiyet tutarının (1.097,57 TL) düşümü suretiyle elde edilen 16.633,78 TL’dir. Bunun sigortalıya ödeme yapılan 14/02/2017 tarihi ile takip tarihi olan 09/08/2017 tarihi arası işlemiş faizi (avans faizi) ise 782,02 TL olarak hesaplanmıştır.
Hal böyle olunca, davacı sigorta şirketinin takip tarihi itibarıyla davalıdan rücuen talep edebileceği tutarın 17.415,80 TL (16.633,78 + 782,02 ) olduğu, dolayısıyla davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla yapılan takibin 16.633,78 TL asıl alacak ve 782,02 TL işlemiş faiz kesimine yönelik itirazında haksız olduğu sonuç ve kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Dava konusu alacağın likit nitelikte olduğu gözetilerek, İİK’nun 67/2 maddesi gereğince davalı borçlunun itirazında haksızlığına karar verilen tutar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİNE; Davalının, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla yapılan takibin 16.633,78 TL asıl alacak ve 782,02 TL işlemiş faiz kesimine yönelik itirazının iptaline, takibin anılan miktarlar ile 16.633,78 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek değişen oranlarda avans faizi (yıllık % 9,75 oranını geçmemek koşuluyla) üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne, 16.633,78 TL asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 1.189,67 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 353,75 TL harcın mahsubu ile bakiye 835,92 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 353,75 TL peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı, 4,60 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 389,75 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 151,20 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 2.151,20 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 1.857,05 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 19/11/2019

Katip Hakim
e-imza e-imza