Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/430 E. 2018/617 K. 18.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/430 Esas – 2018/617
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2018/430 Esas
KARAR NO : 2018/617

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/06/2018
KARAR TARİHİ: 18/10/2018
K. YAZIM TARİHİ: 15/11/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı bankanın … Çarşı Şubesinden 18/04/2018 tarihinde 700.000,00 TL bedelli, 4 yıl vadeli, aylık %18 faiz oranı ile ticari kredi kullandığını, kredi bedelinin tamamını kırk gün sonra ödeyerek 28/05/2018 tarihde kapattığını, davalı bankanın müvekkilinden kredi bedelinin % 4’ü oranında (29.400,00 TL) kredi erken kapatma ücreti tahsil ettiğini, kırk gün içinde ödenmiş olan kredi bedeli nedeniyle davalı bankanın kredi maliyetinin oldukça düşük olduğunu, tahsil edilen bu ücretin haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının, müvekkili bankanın … numaralı müşterisi olduğunu, davacının müvekkili banka ile imzaladığı Genel Kredi Sözleşmesi çerçevesinde 18/04/2018 tarihinde 48 ay vadeli 700.000,00 TL bedelli ticari kredi kullandığını, imzalanan sözleşmedeki “yetki” ile ilgili düzenleme gereğince herhangi bir uyuşmazlık halinde İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğunun hüküm altına alındığını, kullanılan bir kredinin vadesinden önce kapatılmasının bankanın onayına tabi olduğunu, dolayısıyla bankanın kabul etmemesi halinde kredinin kapanmayacağını, dava konusu olayda kredinin kapatılmasının ancak erken kapama bedelinin ödenmesi ile gerçekleştirilebileceğinin davacıya bildirildiğini, davacının da bu bedeli ödeyerek kredisinin kapatılmasını kabul ettiğini, tahsil edilen erken kapama bedelinin sözleşmeye ve hukuka uygun olduğunu, miktarın da makul olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, kredi erken kapama ücreti (komisyonu) adı altında davacıdan haksız surette tahsil edildiği iddia olunan meblağın iadesi talebine ilişkindir.
Davalı tarafça süresi içerisinde yetki itirazında bulunulmuş, yetkili mahkemenin taraflar arasında imzalanan yetki sözleşmesi gereğince İstanbul Mahkemeleri olduğu ifade edilmiştir.
Eldeki davada davacı, davalı bankadan kullandığı ticari krediyi erken kapatması nedeniyle banka tarafından kendisinden tahsil edilen erken kapama ücretinin hukuka aykırı olduğunu beyan ederek iadesini talep etmektedir. Davalı tarafça cevap dilekçesinde ve süresinde yetki ilk itirazında bulunulmuştur. Taraflar arasında imzalanan 05/10/2012 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin diğer hükümler başlıklı X-3. maddesinde “Bu sözleşmeden doğacak her türlü anlaşmazlıklarda, (Banka’nın yurtdışı şubelerince tesis edilen kredilere ilişkin anlaşmazlıklar dahil) Türkiye Cumhuriyeti Kanunları uygulanacak ve anlaşmazlıkları çözümlemeye İstanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkili olacaktır” düzenlemesine yer verilmiştir. 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’un 17. maddesinde “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemede açılır.” denilmektedir. Yasanın 18. maddesinde de, yetki sözleşmesinin geçerlik şartları açıklanmıştır. Somut uyuşmazlıkta, tacir olan taraflar, asıl sözleşmenin bir maddesi şeklinde, yani yetki şartı olarak, yetki sözleşmesi akdetmişlerdir. Yazılı sözleşmede, yetkili olmasını istedikleri mahkemeyi de belirtmişlerdir. Davada, kesin yetki halinin söz konusu olmadığı da gözetilerek, davalının süresinde yaptığı yetki itirazı nedeniyle, iş bu davaya bakma yetkisinin, yetki sözleşmesinde belirlenen İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemelerine ait olduğu sonuç ve kanaatine varılarak Mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yetki itirazının kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine,
2-Karar kesinleştiğinde ve yasal sürede başvurulması halinde dosyanın yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına, 4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 18/10/2018

Katip Hakim
e-imza e-imza