Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/420 E. 2020/113 K. 18.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/420 Esas – 2020/113
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2018/420 Esas
KARAR NO : 2020/113

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :

DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 14/06/2018
KARAR TARİHİ : 18/02/2020
K. YAZIM TARİHİ: 13/03/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin “…” işletme adıyla ticari faaliyette bulunduğunu ve mobilya üretimi yaptığını, davalı …’ın ise “… Gündüz Bakımevi” adıyla özel anaokulu işlettiğini, müvekkili ile davalı arasında yazılı olmayan sözleşme akdedildiğini ve buna göre 23 adet MDF krem oyun ve yemek masası, 29 adet suntalam baskılı kitap soyunma dolabı, 1 adet puf papatya modeli, 1 adet temiz ve kirli poşet dolabı, 6 adet ahşap krem mavi bantlı kitaplık, 7 adet WC sunta bölmeleri, 2 top kumaş sünger branda kaplama, 200 adet plastik çocuk oyun topları, 80 adet plastik çocuk sandalyesi, 6 adet kumaş kaplamalı suntalam panonun müvekkili tarafından davalıya teslim edildiğini, bunlardan son iki sırada yer alan 80 adet “plastik çocuk sandalyesi” ile 6 adet “kumaş kaplamalı suntalara pano”nun bedeli olan 4.999,66 TL’nin davalıdan tahsil edildiğini, buna karşılık diğer ürünlerin toplam bedeli olan 23.151,60 TL’nin tahsil edilmediğini, taraflarınca Noter kanalıyla gönderilen ihtarnameye rağmen davalı yanca herhangi bir ödeme yapılmadığı gibi davalı tarafça karşı ihtarname ile faturaların tamamına itiraz edildiğini ve ihtarname ekinde gönderdikleri 01/02/2018 tarihli 23.151,60 TL bedelli fatura ile 01/02/2018 tarihli 4.999,66 TL bedelli faturanın taraflarına iade edildiğini, sonrasında davalının, 1.000,00 TL banka havalesi, kalan kısmı da elden olmak suretiyle 4.999,66 TL’lik fatura bedelini ödediğini ancak kalan borcu kabul etmesine rağmen ödemediğini beyan ederek, 23.151,60 TL’nin Ankara … Noterliğinin 12.03.2018 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile temerrüde düşürüldüğü tarihten itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Dava dilekçesi usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği halde davalı dosyaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davacı ön inceleme duruşması sırasında “2017 yılı Ocak ayında kreş açtım. Daha doğrusu o tarihte faaliyete geçtim. Kreş açarken … isimli mobilya işi yapan kişiye bir takım dolap ve masalar yaptırdım. Dava dilekçesinde bildirilen malzemelerin bir kısmını ben aldım. …’e KDV dahil toplam 19.000,00TL tutarında iş yaptırdım. Bir miktar ödeme yaptım. Kalan borcum 4.500,00 TL civarındadır. Yapılan işler ve bedellerine ilişkin …’in imzasının bulunduğu yazılı bir belge bende mevcuttur gerekirse bunu da dosyaya sunacağım. Ben davacıyı tanımıyorum. Ben işi davacıya yaptırmadım. Gönderilen faturalarda bir yıl sonrası bir tarihe aittir .” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı dosyaya sunduğu 20/11/2018 tarihli dilekçesinde özetle; 22/02/2017 tarihinde Etimesgut Vergi Dairesine, 21/03/2017 tarihinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı olarak “Özel … Gündüz Bakımevi ve Çocuk Kulübü”nü faaliyete geçirdiğini, Kasım ayında arkadaşının eşi olan … isimli kişi ile mobilya için görüşme yaptığını, tamamı KDV dahil 19.000,00 TL’ye anlaştıklarını, işe başlangıç olsun diye elden l .000,00 TL ödediğini, ardından malzemeciye para vermezsek işe başlayamayız denildiği için 5.000,00 TL daha elden nakit ödediğini, çok geçmeden 3.500,00 TL daha ödediğini, 1.000,00 TL kardeşi …’ın kartından malzeme için çekildiğini, 700,00 TL plastik sandalye bedelinin yine kardeşi …’ın kartından çekildiğini, …’in arabasının egzozu için 200,00 TL verildiğini, …’in kendi işine lazım olan kumaş sünger gibi malzemelerin kendi malzemecisinden alındığını, ödemenin kendisi tarafından yapıldığını, 1.000,00 TL eski eşi … in hesabına havale yapıldığını, …’in oğlu olan …’in okulunda yaz okuluna katıldığını, borcu olduğu için ödeme almadığını, aylık 750,00 TL + 150,00 TL servis + 100,00 TL yüzme için olmak üzere 2 ay yaz okuluna katıldığını, bütün bu ödemelerin o zaman aralarında var olan samimiyetten dolayı imza karşılığı yapılmadığını, eşinden başka şahidinin bulunmadığını, toplamda 14.400,00 TL ödeme yapıldığını, … adlı kişiye sadece 4.600,00 TL borcu kaldığını, işyerini devir edemediği için 01/06/2018 tarihinde kapattığını, iflas ettiğini, yeni bir işe başladığını, ödemeye gayret ettiğini, bir yıl önce 01/11/2016’da KDV dahil 19.000,00 TL’ye anlaştıkları ürünlerin o zaman fatura edilmeden teslim edildiğini, 01/02/2018 tarihinde farklı bir kişi tarafından kendisine fatura gönderildiğini, faturalarda belirtilen ürünlerle satın almış olduğu ürünlerin de aynı olmadığını, bu faturayı gönderen kişi ile hiçbir şekilde alışverişi bulunmadığını, ne … firmasına ne de … adlı kişiye bir borcu bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Tarafların ticari defter ve kayıtları, Etimesgut Vergi Dairesi Müdürlüğünün cevabi yazıları, tanık anlatımları, 11/10/2019 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, faturaya dayalı alacak talebine ilişkindir.
Davacı, davalıyla aralarındaki sözleşme (yazılı olmayan) akdedildiğini ve buna istinaden 23 adet MDF krem oyun ve yemek masası, 29 adet suntalam baskılı kitap soyunma dolabı, 1 adet puf papatya modeli, 1 adet temiz ve kirli poşet dolabı, 6 adet ahşap krem mavi bantlı kitaplık, 7 adet WC sunta bölmeleri, 2 top kumaş sünger branda kaplama, 200 adet plastik çocuk oyun topları, 80 adet plastik çocuk sandalyesi ve 6 adet kumaş kaplamalı suntalam panonun müvekkili tarafından davalıya teslim edildiğini, bunların bir kısmının imal edildiğini, bir kısmının ise piyasadan davacı için temin edildiğini, 80 adet plastik çocuk sandalyesi ile 6 adet kumaş kaplamalı suntalam pano bedeli için 4.999,66 TL tutarında, diğer ürünler için ise 23.151,60 TL tutarında iki adet fatura düzenleyip davalıya gönderdiğini, 4.999,66 TL tutarındaki fatura bedelinin tahsil edildiğini, buna karşılık diğer ürünlerin toplam bedeli olan 23.151,60 TL’yi ise davalının ödemediğini iddia etmekte, davalı ise davacıya yaptırdığı toplam iş bedelinin 19.000,00 TL olduğunu, bunun 14.400,00 TL’sini ödediğini, davacıya 4.600,00 TL borcunun bulunduğunu savunmaktadır.
Taraflar arasında akdedilmiş yazılı bir sözleşme bulunmadığı tarafların kabulündedir.
Taraf delilleri toplanmış, davacı tarafça bildirilen tanıklar dinlenmiştir.
Her ne kadar davalı, davacıyla aralarında hiçbir ticari ilişki bulunmadığını, davaya konu işler nedeniyle kendisinin …’le anlaştığını ifade etmiş ise de, tanık olarak beyanına başvurulan …’in anlatımlarından, ağabeyi olan davacının yanında çalıştığı, işyerinin davacıya ait olduğu ve dava konusu işlerin davacı adına yapıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafça işyerinin kapatıldığı ve dava konusu malzemelerin satış suretiyle elden çıkarıldığının ifade edilmesi nedeniyle tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenip dosyaya sunulan 11/10/2019 tarihli raporda özetle; davacı “… – …” tarafından düzenlenen 01/02/2018 tarihli, A-… seri-sıra numaralı ve 23.151,60 TL bedelli ve 01/02/2018 tarihli, A-… seri-sıra numaralı ve 4.999,66 TL bedelli her iki faturanın da davalı ticari defterlerinde kayıtlı bulunmadığı, davalının kendi ticari defter kayıtlarına göre davacıya herhangi bir borcunun gözükmediği, davalının ticari defterlerinin bulunduğu adres dosyaya bildirilmekle birlikte inceleme öncesi kendisiyle irtibata geçilen davacı vekili Av. …’nun, müvekkiline ait ticari defterleri incelemeye sunmayacaklarına ifade etmesi nedeniyle davacı ticari defterleri üzerinden dava konusu olaya ilişkin herhangi bir tespit yapmanın mümkün olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanılmış olmasına rağmen davacı vekili davalı tarafa yemin teklifinde bulunmayacaklarını ifade etmiştir.
Aralarında yazılı bir sözleşme bulunmaması, dava konusu malzemelerin davalı tarafça elden çıkarılmış olması nedeniyle iş bedelinin keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle tespiti imkanının ortadan kalkmış olması, davacı tarafından davalı adına keşide edilen 01/02/2018 tarihli, A-… seri-sıra numaralı ve 23.151,60 TL bedelli ve 01/02/2018 tarihli, A-… seri-sıra numaralı ve 4.999,66 TL bedelli faturaların davalı ticari defterlerinde kayıtlı bulunmaması, davalının dosyaya herhangi bir ödeme belgesi sunmaması, davacı tarafça yemin deliline de dayanılmayacağının ifade edilmesi karşısında, uyuşmazlık taraflarca kabul edilen hususlar çerçevesinde değerlendirilmiştir.
Her ne kadar davacı davalıya teslim edilen malzemelerin toplam bedelinin 23.151,60 + 4.999,66 = 28.151,26 TL olduğunu ve bunun sadece 4.999,66 TL’sinin ödendiği iddia etmiş ise de, toplam iş bedeliyle ilgili iddiasını kesin delillerle ispat edememiştir. Diğer taraftan davacı, davalıya 14.400,00 TL ödeme yaptığını ve kalan borcunun 4.600,00 TL olduğunu savunmakta ise de, ödemeye ilişkin savunmasını yazılı delillerle ispat edememiştir. Hal böyle olunca, davalının kabulünde olduğu üzere davacı tarafından yapılan toplam iş bedelinin 19.000,00 TL ve davacı tarafça kabul edildiği üzere davalı tarafından yapılan toplam ödemenin 4.999,66 TL olduğu, buna göre davacının dava tarihi itibarıyla davalıdan 19.000,00 – 4.999,66 = 14.000,34 TL alacaklı olduğu, davalının temerrüdünün cevabi ihtarnamenin keşide edildiği 19/03/2018 tarihi itibarıyla gerçekleştiği sonuç ve kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne, tarafların tacir olmaları nedeniyle hüküm altına alınan alacağa temerrüt tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİNE; 14.000,34 TL alacağın 19/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 956,36 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 395,38 TL harcın mahsubu ile bakiye 560,98 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 395,38 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 436,48 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 500,00 TL bilirkişi ücreti, 71,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 571,50 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 345,60 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalının yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 18/02/2020

Katip Hakim
e-imza e-imza