Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/326 E. 2019/325 K. 09.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/326 Esas – 2019/325
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2018/326 Esas
KARAR NO : 2019/325

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/05/2018
KARAR TARİHİ : 09/05/2019
K. YAZIM TARİHİ: 30/05/2019

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlu ile müvekkili arasında gerçekleşen iş ilişkisi nedeniyle oluşan mal teslimine yönelik düzenlenen 03/05/2017 tarihli … nolu E-faturadan kaynaklı alacağın tahsil edilememesi nedeniyle yapılan icra takibinin, davalının itirazı ile durdurulduğunu beyan ederek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, davalının asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı tarafa takip konusu faturadan kaynaklı herhangi bir borcunun bulunmadığını, faturaya konu malların müvekkiline teslim edilmediğinı, davacının iddia ettiği belgelerde yer alan alıcı kişinin şirket çalışanı olup olmadığı hususunun araştırılması gerektiğini, zamanaşımı def’inin dikkate alınması gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini ve davacının % 20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, davacı ve davalı şirkete ait ticaret sicil kayıtları, vergi dairesi kayıtları, taraflara ait ticari defter ve kayıtlar, davalı şirket kayıtları üzerinde talimat mahkemesince yaptırılan inceleme sonucu düzenlenen 26/11/2018 tarihli bilirkişi raporu, davacı şirket kayıtları üzerinde yaptırılın inceleme sonucu düzenlenen 18/03/2019 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, faturaya dayalı ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali talebine ilişkindir.
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasının bir sureti getirtilerek dosyaya eklenmiştir.
Davacı vekili tarafından Ankara Batı İcra Dairesi ile Mahkememizin yetkisine yönelik olarak süresi içerisinde itirazda bulunulmuş ise de; takip ve davaya konu alacağın para alacağına ilişkin olması, 6098 sayılı TBK’nun 89. maddesi gereğince para borcunun götürülerek ödenmesi gereken borçlardan olması hususları nazara alındığında yetkili icra dairesi ve mahkemenin Ankara Batı İcra Dairesi ve Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin yerinde görülmeyen yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Davacı (alacaklı) şirket vekili tarafından davalı (borçlu) şirket aleyhine 16/11/2017 tarihinde Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla 11.747,40 TL asıl alacak, 134,59 TL diğer faiz olmak üzere toplam 11.851,99 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 29/11/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 30/11/2017 tarihli dilekçeyle itirazı (borca ve icra dairesinin yetkisine yönelik) üzerine icra takibinin durdurulduğu, eldeki davanın 10/05/2018 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı şirket, davalı şirkete satışı ve teslimi gerçekleştirilen mallara ilişkin düzenlenen ve icra takibine de konu ettiği 03/05/2017 tarihli, … nolu 11.717,40 TL tutarlı faturadan kaynaklanan alacağının davalı tarafından ödenmediğini iddia etmekte, davalı şirket ise faturaya konu malların teslim edilmediğini, davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını savunmaktadır.
Tarafların bağlı bulundukları Vergi Dairelerinden 2017 yılına ait BA/BS formları getirtildikten ve diğer taraf delilleri toplandıktan sonra davacı ve davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması kararlaştırılmıştır.
Davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme neticesinde mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 26/11/2018 tarihli raporda özetle; davalı şirketin 2017 yılı ticari defter ve kayıtlarına göre davacı şirkete 11.657,42 TL borçlu olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Bilahare, davalı vekilinin 26/11/2018 tarihli rapora yönelik itirazları ile taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi, takip tarihi itibarıyla varsa davacı şirket alacağının hesaplanması bakımından dosya kapsamı ve ekleri ile davacı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenip dosyaya sunulan 18/03/2019 tarihli raporda özetle; davacı şirketin 2017 yılına ait ticari defterlerinin usulüne uygun olarak süresinde açılış tasdiklerinin yapıldığı, defter kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu ve birbirini teyit ettiği, taraflar arasındaki akdi ilişkinin davacı tarafından davalıya 2017 yılında keşide edilen 3 adet ve toplam 14.852,60 TL’lik faturalardan ibaret olduğu, takip konusu faturanın da davalıya ait hesabın borç kısmında kayıtlı olduğu, fatura bedellerine istinaden davalıdan 3.115,00 TL’lik tahsilat yapıldığı, davaya konu 11.717,60 TL’lik fatura bedelinin tahsil edilmediği, takip tarihi itibarıyla davacının takip konusu faturadan dolayı davalıdan 11.717,60 TL’lik alacağının bulunduğu, dava tarihi itibarıyla da mevcut alacak bakiyesinin varlığını sürdürdüğü, takip konusu faturanın her iki taraf defterlerinde de açık olarak kayıtlı olduğu, cari hesaptan kaynaklı olarak davacı kayıtlarında takip tarihinde 11.717,60 TL’lik alacak bakiyesi bulunmasına rağmen davalı kayıtlarında 11.657,42 TL’lik borç bakiyesinin yer aldığı, kayıtlar arasındaki farklılığın kaynağının ise davalı kayıtlarında 2016 yılından gelen 60,18 TL’lik davacıya yapılan fazla ödeme kaydının davacı defterlerinde yer almamasından kaynaklandığı, hem davacı hem de davalının bağlı bulundukları vergi dairelerine takip konusu faturaya ilişkin mal ve hizmet satışı yaptığı (BS), mal ve hizmet alımı yaptığı (BA) beyanında bulundukları yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen 26/11/2018 ve 18/03/2019 tarihli bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında ticari bir ilişki bulunduğu, davacı şirket tarafından davalı şirkete mal (traksiyoner akü) satışı yapıldığı ve satış bedeline ilişkin olarak 03/05/2017 tarih … numaralı 11.717,40 TL tutarlı e-faturanın düzenlendiği, takip ve dava konusu yapılan işbu faturanın tarafların usulüne uygun tutulan ticari defter kayıtlarında yer aldığı, davalı yan faturaya konu malların teslim edilmediğini ileri sürmüş ise de, BA formunu düzenleyerek bağlı bulunduğu vergi dairesine mal ve hizmet alımı yaptığı bildiriminde bulunduğu nazara alındığında, davacı tarafça teslimin gerçekleştirildiğinin anlaşıldığı, davacının kendi ticari defter kayıtlarına göre davalı şirketten 11.717,60 TL cari hesaptan kaynaklanan alacağının bulunduğu, davalının ticari defter kayıtlarına göre ise davacıya 11.657,42 TL borçlu gözüktüğü, kayıtlar arasındaki farklılığın kaynağının ise davalı kayıtlarında 2016 yılından gelen 60,18 TL’lik davacıya yapılan fazla ödeme kaydının davacı defterlerinde yer almamasından kaynaklandığı, bu durum da gözetildiğinde takip tarihi itibarıyla davacı şirketin davalı şirketten 11.657,42 TL alacağının bulunduğu, dolayısıyla davalının aleyhine başlatılan icra takibine yönelik itirazında bu miktar alacak kesimi bakımından haksız olduğu sonuç ve kanaatine varılmış davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Dava konusu alacağın likit nitelikte olduğu gözetilerek, İİK’nun 67/2 maddesi gereğince davalı borçlunun itirazında haksızlığına karar verilen tutar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; davalının, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla yapılan takibin 11.657,42 TL’lik asıl alacak kesimine yönelik itirazının iptali ile takibin 11.657,42 TL asıl alacak ve bu alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek avans faizi üzerinden (yıllık % 9,75 oranını geçmemek koşuluyla) devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne, 11.657,42 TL’lik alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 796,31 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 107,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 689,16 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 107,15 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 148,25 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 1.100,00 TL bilirkişi ücreti, 131,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 2.231,50 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 2.194,86 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 194,57 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 09/05/2019

Katip Hakim