Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/303 E. 2019/574 K. 08.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/303 Esas – 2019/574
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2018/303 Esas
KARAR NO : 2019/574

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 07/05/2018
KARAR TARİHİ : 08/10/2019
K. YAZIM TARİHİ: 05/11/2019

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı … A.Ş.’den ticari kredi kullandığını, kendisinden sözleşmeye ve kanuna aykırı olarak dönemsel hizmet komisyonu adı altında tahsis ücretinin dışında ayrı ücretler alındığını, 30/06/2016 tarihinde “Haziran Dönemi” açıklaması ile 109,28 TL, 11/07/2016 tarihinde “2016 Haziran Dönemi” açıklaması ile 100,72 TL, 30/06/2017 tarihinde “2017 Haziran Dönemi” açıklaması ile 420,00 TL, 29/09/2017 tarihinde “2017 Eylül Dönemi” açıklaması ile 682,50 TL dönemsel hizmet komisyonu adı altında ücret tahsil edildiğini, davacının alınacak ücretler konusunda bilgilendirilmediğini beyan ederek fazlaya dair hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla haksız olarak tahsil edilen 1.312,50 TL’nin tahsil tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine rağmen davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :Taraflar arasında imzalanan 11/05/2016 tarihli genel kredi sözleşmesi, 19/12/2018 tarihli bilirkişi raporu, 23/09/2019 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, kullandırılan ticari kredi nedeniyle davacıdan dönemsel hizmet komisyonu adı altında ve haksız olarak kesildiği iddia olunan meblağın iadesi talebine ilişkindir.
Davacı ile davalı banka arasında 11/05/2016 tarihli 200.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, davacıya işyeri konut teminatlı, aylık % 1.22 faiz oranı ile 120 ay vadeli , 1.809,62 TL aylık taksit ödemeli 102.000,00 TL’lik Tüzel Taksitli Kredi tahsis edildiği, davacının hesabından 30/06/2016 tarihinde “Haziran Dönemi” açıklaması ile 109,28 TL, 11/07/2016 tarihinde “2016 Haziran Dönemi” açıklaması ile 100,72 TL, 30/06/2017 tarihinde “2017 Haziran Dönemi” açıklaması ile 420,00 TL, 29/09/2017 tarihinde “2017 Eylül Dönemi” açıklaması ile 682,50 TL dönemsel hizmet komisyonu adı altında ücret tahsil edildiği dosyada mevcut belgelerden anlaşılmaktadır. Eldeki davada davacı, yapılan bu kesintinin haksız olduğunu ileri sürerek iadesini talep etmektedir.
Taraf delilleri toplandıktan sonra konusunda uzman bankacı bilirkişiden 19/12/2018 tarihli rapor alınmıştır. Bu raporda özetle; bankalarla müşterileri arasındaki sözleşmelerin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunumuzun 26. maddesindeki ilke uyarınca taraflar arasında serbestçe belirlenmesinin esas olduğu, bunun yanında, 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 144. maddesi doğrultusunda çıkarılan 2006-11188 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı’na göre “tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırlarının bankalarca serbestçe belirlenmesi’’ öngörüldüğü ve bankalarca, kredi işlemlerinde faiz ve kar payı dışında sağlayacakları ücret, komisyon ve masraflar ile bankacılık hizmet komisyonlar hakkında tebliğ gereği Merkez Bankasına bilgi verildiği, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 20. maddesi uyarınca; tacir olan veya olmayan bir kimseye ticari işletmesi ile ilgili iş veya hizmet görmüş olan tacirin münasip bir ücret isteyebileceği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin son zamanlardaki birçok kararında, bankaların ticarethane olmaları nedeniyle yaptıkları hizmetin karşılığında bir ücret isteyebileceğinin göz önünde bulundurulmasının yanısıra taraflar arasındaki sözleşme metninde, tahsil edilecek ücret-komisyonların ne şekilde yer aldığının incelenmesi ve ayrıca diğer bankaların benzer işlemlerdeki bu tür ücret ve komisyon uygulamalarının da karşılaştırılarak karar verilmesi gerektiğinin belirtildiği, zikredilen mevzuat hükümleri ile Yargıtay kararları çerçevesinde dönemsel hizmet komisyonu adı altında tahsil edilen 1.312,50 TL’nin davcıya iadesinin gerektiği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davalı vekilinin itirazı üzerine, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına müzekkere yazılarak davalı banka ile diğer bankaların ticari kredi hesaplarından tahsil ettikleri emsal masraf ve komisyon oranlarını gösterir liste getirtilerek aynı bilirkişiden, davalının itirazlarıyla ilgili 23/09/2019 tarihli ek rapor alınmıştır. Ek raporda bilirkişinin kök rapordaki görüş ve kanaatini yinelediği, davalı banka dışındaki diğer 32 bankada hizmet komisyonu adı altında talep edilebilecek bir kalem bulunmadığını belirttiği görülmüştür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 20. maddesinde “Tacir olan veya olmayan bir kişiye, ticari işletmesiyle ilgili bir iş veya hizmet görmüş olan tacir, uygun bir ücret isteyebilir. Ayrıca, tacir, verdiği avanslar ve yaptığı giderler için, ödeme tarihinden itibaren faize hak kazanır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Resmi Gazet’nin 22/11/2006 tarih ve 26354 sayılı nüshasında yayınlanan 2006-11188 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına göre “tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırlarının bankalarca serbestçe belirlenmesi’’ öngörülmüştür. Buna göre, bankalar tarafından müşterilerinden faiz dışında temin edilen menfaatler ile tahsil edilen ücret, komisyon ve masraflar, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununda öngörülen sözleşme serbestisi içinde Bankalar ile müşterileri arasında serbestçe belirlenebilir. Ancak, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 20. maddesi ile yukarıda sözü edilen Bakanlar Kurulu Kararının, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunundaki genel işlem koşuluna ilişkin düzenlemelerle birlikte değerlendirilmesi gerekir.
Davacı ile davalı banka arasında 11/05/2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı ve bu sözleşmeye istinaden davacıya kredi kullandırıldığı, davacının davalı banka karşısında tüketici konumunda olmadığı, davacının hesabından 30/06/2016 tarihinde “Haziran Dönemi” açıklaması ile 109,28 TL, 11/07/2016 tarihinde “2016 Haziran Dönemi” açıklaması ile 100,72 TL, 30/06/2017 tarihinde “2017 Haziran Dönemi” açıklaması ile 420,00 TL, 29/09/2017 tarihinde “2017 Eylül Dönemi” açıklaması ile 682,50 TL dönemsel hizmet komisyonu adı altında ücret tahsil edildiği anlaşılmıştır. Dönemsel hizmet komisyonu adı altında yapılan bu kesintiye emsal banka uygulamalarında rastlanmamıştır. Hal böyle olunca, davacı banka tarafından yapılan ve o tarihte aynı tür kredilerde diğer banka uygulamalarında rastlanmayan bu kesintinin TMK’nun 2. maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiği sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulüne, davacının hesabından dönemsel hizmet komisyonu adı altında ve haksız surette kesilen toplam 1.312,50 TL’nin kesintinin yapıldığı tarihlerden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; Toplam 1.312,50 TL’nin, 109,28 TL’sinin 30/06/2016; 100,72 TL’sinin 11/07/2016; 420,00 TL’sinin 30/06/2017; 682,50 TL’sinin ise 29/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 89,65 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 53,75 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 35,90 TL başvurma harcı, 5,20 TL vekalet harcı, 35,90 TL peşin harç olmak üzere toplam 77,00 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının yargılamada yapmış olduğu 500,00 TL bilirkişi ücreti, 61,50 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 561,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı tarafından yatırılan delil avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 1.312,50 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 08/10/2019

Katip Hakim
e-imza e-imza