Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/269 E. 2020/79 K. 06.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/269 Esas – 2020/79
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2018/269 Esas
KARAR NO : 2020/79

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 26/04/2018
KARAR TARİHİ : 06/02/2020
K. YAZIM TARİHİ: 06/03/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında 21/06/2016 tarihinde “Santral Bakım Sözleşmesi” yapıldığını ve bu sözleşme ile “16 harici 264 dahili 24 sayısal hat kapasiteli telefon santrali ve 4 agent ses kayıt kapasiteli çağrı merkezinin bakımının ve arızalarının giderilmesi” konusunda anlaştıklarını, davalının 18/11/2016 tarih ve 2016/1624 sayılı yazısında pek çok talepte bulunulduğunu aksi halde sözleşmenin feshedileceğinin bildirildiğini, müvekkili firmaca verilen 29/11/2016 tarihli 023 sayılı cevabi yazıda, santral bakım sözleşmesinin sadece telefon santrali ve çağrı merkezinin bakımlarını kapsadığı, sözleşmede kod sistemleri uygulanacağına dair bir hüküm bulunmamasına rağmen iyi niyet çerçevesinde hiçbir ek ücret alınmadan yapıldığı, çağrı merkezi hakkında belirtilen sıkıntıların ise uzman ekiplerce çağrı merkezi personeli yanında defalarca tespit edildiği, hiçbir sorun olmadığı ve tutanakla teslim edildiğinin bildirildiğini, davalı tarafça server kitlenmesi durumunda dönem dönem resetleme süreci dahilinde çağrı alınamadığına yönelik şikayet yapılması üzerine müvekkili firmaca yapılan inceleme sonucunda “serverde arıza olduğu klavye ve monitör takılarak görülebileceğinin” bildirildiğini ancak davalı tarafın herhangi bir çalışma yapmadığı gibi söz konusu serverin kurum tarafından verilen garanti süresinin de dolduğunu, sözleşme kapsamında bulunmadığı ve müvekkil firma tarafından tedarik edilmediğini, 26/01/2017 tarihli toplantı tutanağı ile davalı firma tarafından tespit edilen sorunlar ile ilgili müvekkil firmanın 30/01/2017 tarihli sonuç raporunu düzenlediğini, bu raporun müvekkil firmanın iyi niyetini ve özverili çalışmalarını açıkça gösterdiğini, davalı firmanın taleplerinin mevcut sistemde geliştirme gerektirdiğini, sözleşme kapsamı dışında ilave ücret gerektiren hususlar olduğunun davalı tarafa bildirildiğini, davalı firmanın 21/06/2016 tarihli Santral Bakım Sözleşmesi’nin 2/a maddesi gereğince sözleşmeyi feshedemeyeceğini taahhüt etmesine rağmen kendilerinden kaynaklı sıkıntılar ve müvekkil yükümlülükleri dışındaki sebeplerle Ankara … Noterliğinin 17 Şubat 2017 tarih ve … Yevmiye No’lu İhtarnamesiyle ve dayanaksız sebeplerle 8 aylık döneme ait ücret bedelini ödeyeceğini beyan ettiğini, F sıra … sayılı 3.045,30 TL bedelli hangi faturalara istinaden kesildiği belli olmayan iade faturasını da müvekkili firmaya gönderdiğini, müvekkili firmanın ise yasal süresinde Ankara … Noterliğinin 01/03/2017 tarih ve … Yevmiye No’lu İhtarnamesiyle faturayı iade ettiğini, kesilen bu faturaların davalı firma tarafından iade edildiğini ve müvekkili firmanın bir kez daha davalı firmaya gönderdiğini, davalı şirket tarafından sözleşme hükümlerine aykırılık teşkil eden haksız bir fesih bildiriminin söz konusu olduğunu, müvekkili firmanın sözleşme gereği sunduğu hizmet karşılığı olarak davalıdan 11.620,01 TL alacaklı olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak şimdilik 4.000,00 TL kısmi alacağın, ihtar tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile yargılama masrafları ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;taraflar arasında 21/06/2016 tarihinde Santral Bakım Sözleşmesi akdolunduğunu, bu sözleşme ile davacı tarafın hastanede bulunan … telefon santrali ile … çağrı merkezi bakım hizmetlerini 21/06/2018 tarihine kadar yerine getirme borcunu üstlendiğini, ödenecek ücretin 2 yıllık toplam 14.000,00 TL + KDV olduğunu, sözleşme ilişkisine müteakip KOD sisteminin özellikleri izah edildiği halde davacı tarafça sorunun giderilmediğini, bir kısım yazışmalarla sorunun bildirildiğini, 18/11/2016 tarihli yazıyla çağrı merkezinde daha önce olmayan sorunların giderilmesinin istendiğini, KOD sisteminin yeni sisteme entegre edilmesinde sıkıntılar yaşandığını, bu sıkıntıların 7 gün içinde giderilmesinin talep edildiğini, davacı tarafça arızaların giderilmesi için yapılan müdahalelerin sistemin verimli çalışmasına olanak sağlamadığını, 26/01/2017 tarihinde sorunların tekrar yaşanmaması adına birtakım hususların tutanak altına alındığını ama davacı taraf yetkilisinin tutanağı imza etmekten imtina ederek sözleşmesel sorumluluğunu yerine getirmediğini kabul ettiğini, davacı tarafın santral sisteminin sorunsuz kullanımını mümkün kılamadığını, bildirilen sorunlara rağmen bir sorun bulunmadığının ileri sürüldüğünü, sorunların giderimi konusunda başarıya ulaşılamadığı ve bu sorunların davacı tarafından giderilemeyeceği görüldüğünden sözleşmenin haklı nedenle tek taraflı olarak feshedildiğini, o döneme kadar 8 aylık ücretin ödeneceğinin bildirildiğini ve 3.045,30-TL bedelli iade faturasının da aynı ihtarla gönderildiğini, davacı tarafın cevabi ihtarında ise sözleşmenin müşteri tarafından feshedilemeyeceği, 8 aylık döneme dair 4.666,66 TL + KDV bedelin eksik olduğu ve iade faturasının iade edildiğinin bildirildiğini, akabinde davacı tarafından gönderilen 1.374,70 TL bedelli faturanın iadesi ile 3.045,30 TL bedelli iade faturasının tekrar keşide edilen ihtarla gönderildiğini, davacı taraf her ne kadar 11.620,00 TL alacaklı olduğu iddiasında ise de sözleşmenin feshedildiği tarih nazara alınarak yapılan hesaplamaya göre davacı şirkete ödenen bedel ve fazladan ödenen bedelin iadesi talebinin sözleşmeye uygun olduğunu, sözleşmede her ne kadar davalı şirketin tek taraflı fesih hakkı bulunmadığı düzenlemesi mevcut ise de yasaya aykırı sözleşme maddesinin uygulanmayacağının tartışmasız olduğunu, sözleşme taahhütlerini yerine getirmeyen davacı tarafın sözleşme uyarınca kendisine ödenen tutarın tamamını davalı şirkete ödemek durumunda olduğunu beyan ederek, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Taraflar arasında imzalanan 21/06/216 tarihli “Santral Bakım Sözleşmesi”, yazışmalar, tutanaklar, faturalar, ihtarnameler, ticaret sicil kayıtları, tanık anlatımları, tarafların ticari defter ve kayıtları, 26/09/2019 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir.
Davacı, davalıyla aralarında 21/06/2016 tarihinde “Santral Bakım Sözleşmesi” akdedildiğini, sözleşmenin davalı tarafça haksız surette feshedildiğini, sözleşme gereği sunduğu hizmet karşılığı olarak davalıdan 11.620,01 TL alacaklı olduğunu iddia etmekte, davalı yan ise davacının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmediğini, bunun üzerine sözleşmeyi haklı olarak feshettiğini belirtirek davanın reddini savunmaktadır.
Uyuşmazlık, 21/06/2016 tarihli sözleşmenin hastane kod uygulamasını kapsayıp kapsamadığı, davalı tarafça sözleşmenin feshedilmesinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı, davacının sözleşmeden kaynaklanan bir alacağının bulunup bulunmadığı ve varsa miktarı noktalarında toplanmaktadır.
Taraf delilleri toplandıktan sonra, dosya kapsamı ve ekleriyle taraf şirketlerin ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Mali müşavir, bilişim uzmanı (bilgisayar mühendisi) ve nitelikli hesap uzmanından oluşan bilirkişi kuruluna dosya tevdi edilerek 26/09/2019 tarihli bilirkişi raporu dosyaya kazandırılmıştır. Söz konusu raporda özetle; taraflar arasındaki 21/06/2016 tarihli sözleşmenin … telefon santralinin ve … çağrı merkezi (özel telefon setleri) bakımının ve arızasının giderilmesi hizmetini kapsadığı, sözleşmede hastane kod uygulaması ile ilgili herhangi bir madde bulunmadığı, sözleşmenin davalı şirket tarafından feshinin haklı olmadığı, davalı kayıtlarının incelemeye esas şekilde sunulmaması nedeniyle incelenemediği, davacının kayıtlarına göre davalıdan bakiye 11.620,01 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 11/10/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile, 4.000,00 TL olan talebini 7.620,01 TL artırarak, 11.620,01 TL’ye yükseltmiştir.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen 26/09/2019 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir:
Davacı şirket ile davalı şirket arasında 21/06/2016 tarihinde akdedilen ve iki yıl süreyle yürürlükte kalacağı öngörülen Santral Bakım Sözleşmesinin … telefon santralinin ve … çağrı merkezinin bakımı ve arızasının giderilmesi hizmetini kapsadığı ve bu sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerinin davacı şirket tarafından yerine getirldiği, sözleşmede hastane kod uygulamasıyla ilgili herhangi bir hüküm bulunmadığı, kod sisteminin işleyiş süreciyle ilgili değişiklerin sistemde geliştirme anlamına geleceği ve bu nedenle bakım ve arıza bildirimi olarak değerlendirilemeyeceği, bu nedenle davalı şirketin sözleşmeyi tek taraflı feshinin haklı nedenlere dayanmadığı, Santral Bakım Sözleşmesinin “bakım ücreti” başlıklı 2/a maddesinde “Santralın bakım ücreti 2 yıllık 14.000 TL dir. Bu ücrete KDV hariçtir. Bu ücret sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren ilk on iki ay, on iki eşit taksitli fatura karşılığında tahsil edilecektir.” düzenlemesine yer verilmiş olup davalı tarafın sözleşmeyi haksız feshi karşısında davacının sözleşme bedeli bakiyesini talep edebileceği, 6102 sayılı TTK’nun 64 vd. maddelerindeki kanuni şartları tam olarak taşıdıkları tespit edilen davacı şirketin 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait ticari defter kayıtlarına göre dava tarihi itibarıyla davacı şirketin davalı şirketten, aralarındaki sözleşmeden kaynaklanan 11.620,01 TL tutarında bakiye alacağının bulunduğu sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; toplam 11.620,01 TL alacağın 4.000,00 TL’sinin dava tarihi olan 26/04/2018 tarihinden, 7.620,01 TL’sinin ise ıslah tarihi olan 11/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 793,76 TL harçtan peşin ve ıslahla alınan 198,81 TL harcın mahsubu ile bakiye 594,95 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 35,90 TL başvurma harcı, 5,20 TL vekalet harcı, 68,31 TL peşin harç, 130,50 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 239,91 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının yargılamada yapmış olduğu 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, 106,00 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 1.906,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/02/2020

Katip Hakim
e-imza e-imza