Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/265 E. 2018/805 K. 11.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/265 Esas – 2018/805
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2018/265 Esas
KARAR NO : 2018/805

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
2-
DAVA : MENFİ TESPİT (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/03/2018
KARAR TARİHİ: 11/12/2018
K. YAZIM TARİHİ: 31/12/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı Ankara Batı İş Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalılardan …’in yetkilisi olduğu…adlı mandırada 2007-2015 yılları arasında işçi olarak çalıştığını, davalı …’in işe almadan önce kendisinden teminat olarak boş senet aldığını, işten ayrıldığında bu senedi iade edeceğini söylediğini, bu şekilde mandırada işe başladığını, daha sonra haksız bir şekilde işten çıkartıldığını, imzaladığı senedin de kaybolduğu söylenerek kendisine verilmediğini, işten çıkarıldıktan sonra kendisine ödenmeyen işçilik alacaklarının tahsili amacıyla Ankara Batı… İş Mahkemesinin …esas sayılı dosyasıyla dava açtığını ve kazandığını, bu alacağının tahsili amacıyla da eski işvereni aleyhine Ankara … İcra Müdürlüğünün…esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlattığını, sonrasında kendisinden teminat olarak alınan boş senedin … tarafından doldurulduğunu ve ciro edilerek…’e verildiğini, bu şahsın da Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasıyla hakkında icra takibi başlattığını ve bu takip nedeniyle ilama dayalı işçi alacağının tahsili amacıyla başlattığı Ankara … İcra Dairesinin…sayılı dosyasına haciz ve bloke uygulandığını öğrendiğini, hakkında başlatılan takibe konu senetteki alacaklı olan kişiyi tanımadığını, senet üzerindeki yazı ve rakamların kendisine ait olmadığını beyan ederek, Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası kapsamında borçlu olmadığının tespitine, davalılar aleyhine % 20’den az olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Usule uygun davetiye tebliğine rağmen davalılar tarafından herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Ankara Batı … İş Mahkemesinin 04/04/2018 tarih … E.-K. sayılı görevsizlik kararı üzerine gönderilen dava dosyası mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilmiştir.
Dava, Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasına konu bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespiti talebine ilişkindir.
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının bir suretinin dosya arasına celp edildiği görülmüştür.
Davacı tanıkları …ile … beyanları tespit edilmiştir.
Davacı vekili, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyda yapılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, dayanak bonunun bedelsiz olduğunu, senetin sonradan anlaşmaya aykırı olarak düzenlendiğini, senet üzerindeki (imza hariç) miktar, vade ve tanzim tarihlerinin müvekkilince düzenlenmediğini, bu kısımların müvekkilinin rızası dışında düzenlenerek icra takibine konu edildiğini iddia ederek, müvekkilinin bu bonodan dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmektedir.
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde, alacaklı … (dosyamızın davalısı) tarafından, borçlu … (dosyamız davacısı) aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, takibe dayanak bononun keşidecisinin … olduğu, 32.830,00 TL bedelli senedin 04/10/2011 tanzim tarihli ve 04/12/2016 vadeli olduğu görülmüştür.
6102 sayılı TTK’un 778. maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 680. maddesi uyarınca açık bono düzenlemesi mümkündür. İmza kısmı hariç diğer kısımları doldurulmadan lehtara verilen bonunun, anlaşmalara aykırı olarak doldurulduğu yazılı belge ile ispatlanmadığı sürece, bono üzerindeki yazılı vade, tanzim tarihi, miktar gibi unsurların gerçeği yansıtmadığı ileri sürülemez. Başka bir deyişle, ispat yükü kendisinde olan davacı (borçlu), açık olarak verilen senedin anlaşma hilafına doldurularak işleme konuduğu iddiasını TTK’un 680. maddesi uyarınca yazılı delillerle ispatlaması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, davacı bu gerekliliği yerine getirememiştir. Beyanlarında bildirdiği ifadeler yazılı delil başlangıcı niteliğinde olmadığından, dinlettiği tanıkların beyanlarına itibar edilmemiştir.
Diğer taraftan, 6102 Sayılı TTK.’nın 776/1-b maddesine göre bono “kayıtsız ve şartsız belirli bir bedeli ödemek vaadini” ihtiva etmelidir. Ödenmesi (tahsili) şarta bağlanmış bir senet bono niteliğinde sayılamaz. Bononun taraflar arasında düzenlenmiş bir sözleşme nedeniyle verilmiş olması (teminat senedi gibi) halinde, sözleşmenin karşılıklı edimleri içermesi nedeniyle senet bedelinin tahsilinin gerekip gerekmeyeceği yargılamayı gerektirir. Bu durumda senet kayıtsız şartsız bir ödeme vaadini içermediğinden bono vasfında olmaz ve anılan senede dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü yol ile takip yapılamaz.
Öte yandan teminat senedi itirazında dayanak bononun hangi ilişkinin teminatı olduğunun yazılı bir belge ile ispatlanması zorunludur. (HGK.’nun 14/03/2001 Tarih ve 2001/12-233 sayılı – yine HGK.’nun 20/06/2001 Tarih ve 2001/12-496 sayılı kararları)
Takip dayanağı senedin teminat senedi olduğu iddiasının, hangi ilişkinin teminatı olduğu senet üzerine yazılmak suretiyle ya da takip dayanağı senede açık atıf yapan İİK’nun 169/a-1. maddesinde yazılı nitelikte bir belge ile ispatlanması gerekmektedir (HGK’nun 06.03.2013 tarih ve 2012/12-768 E., 2013/312 K. ve 20.06.2001 tarih ve 2001/12-496 sayılı kararları).
Eldeki davada, takip dayanağı senedin hangi ilişkinin teminatı olduğunun senet metninde belirtilmemesi, dava ve takibe konu bononun teminat senedi olduğunu ileri süren ve söz konusu bononun neyin teminatı olarak verildiğini ispat yükü kendisine düşen davacının bu iddiasının ispata yönelik geçerli ve yazılı bir delil sunamaması karşısında ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 524,70 TL tamamlama harcının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı ve vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 11/12/2018

Katip Hakim
e-imza e-imza