Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/257 E. 2018/483 K. 17.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/257 Esas – 2018/483

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2018/257 Esas
KARAR NO : 2018/483

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/04/2018
KARAR TARİHİ : 17/07/2018
K.YAZIM TARİHİ : 18/07/2018
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkili şirketin davalı yan ile arasındaki itcari münasebet nedeniyle davalıya malzeme satışlarını yaptığını, işçilik ve servis hizmeti verdiğini, satılan mal ve hizmetin bedelinin davalı tarafça ifa edilmemesinden doğan alacağının sağlanması amacıyla Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalı borçlu hakkında ilamsız icra yoluyla takip yapıldığını, davalı borçlunun icra takibine haksız ve mesnetsiz olarak itiraz ettiğini, borçlunun ödemediği toplam fatura bedelinin 8.022,13 TL’ye ilişkin olarak Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapılmak mecburiyetinde kalındığını, söz konusu faturalara rağmen borcunun olmadığını iddia eden davalı borçlunun haksız ve kötüniyetli olduğunu, yapılan itirazın borcun ifasının geciktirmeye yönelik olduğunu, icra müdürlüğüne verilen itiraz dilekçesinde icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edildiğini, borçlunun yetki itirazının da haksız olduğunu, taraflar arasında bir sözleşme kurulduğunu, sözleşmede müvekkil şirket edimini yerine getirdiğini, davalı yanın para borcunun ifasını yerine getirmediğini, sözleşmede, açık veya zımni olarak sözleşmenin yerine getirileceği yerin anlaşılamadığı hallerde yetkili yerin, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 89. maddesine göre belirleneeğini, yani davanın konusu, sözleşmeden doğan bir para borcu olup da sözleşmede aksi kararlaştırılmamış ise, borç alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ödeneceğini, dolayısıyla burada söz konusu olan borç BK 89/1. md. gereği alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gereken bir borç olacağını, buna bağlı olarak alacaklı taraf olan müvekkilinin şirket merkezinin l. …. … Cad. No:l …/ANKARAadresinde yer aldığı da göz önünde bulundurulduğunda Ankara Batı icra dairelerinin yetkili olduğunun anlaşılacağını beyan ederek, davalı borçlunun Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki borca ve yetkiye vaki itirazının iptali ile takibin devamına ve ticari ilişkiden kaynaklanan faturalara dayalı alacağın ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davalının asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmisini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı … ; davacı şirketin servis ve makinaların bakımı için kendisine çıkarılan tüm faturaların gerçeği yansıtmadığını ve bunları geri çevirdiğinden ve de kullanmadığından icra konusu yapılmalarını kesinkes kabul etmediğini, kaldıki davacı şirketin makinaların bakımınlarına karşılık kendisinden 4.500,00 TL bono senedi aldığını, daacı şirketin anılan senedi icraya vererek kendisinden alacaklı olduğu parayı aldığını, senedi vermemiş olsa davacı şirketin bakımını yaptığı makinalarını kendisine teslim etmediğini, dava konusu yapılan fatura karşılığı yapıldığı gösterilen işlerin yapılmadığını ve kullanıldığı iddia edilen parçaların kullanılmadığını, makinaların bakım ve onarımı için karşılığı olan paranın 4.500,00 TL tutarındaki bono senedini ödediğini beyan ederek, haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, davalıya ait vergi dairesi kayıtları ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava; tacirler arası satım ve hizmet sözleşmesine dayalı olarak düzenlenen faturalara ilişkin alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı alacaklı malzeme satışı ve verilen hizmet nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla faturalara dayalı icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 16.02.2018 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 16.02.2018 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir.
Davalı borçlu tarafından icra takibine yapılan itirazda; Trabzon İcra Dairelerinin yetkili olduğundan bahisle icra dairesinin yetkisine de itirazda bulunulmuştur.
Mahkememizce öncelikle, İİK.nın 50. maddesi uyarınca icra dairesinin yetkisi hususunda inceleme yapılmıştır. İcra takibinin yapılacağı yerin belirlenmesinde HMK hükümleri gereği tespit yapılacaktır. 6100 sayılı HMK’nun 6. maddesine göre; “genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Aynı Kanunun 10. maddesine göre; “sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.”
Uyuşmazlık konusunun taraflar arasındaki satım ve servis hizmeti sözleşmesine dayandığı, sözleşmenin İzmir ilinde ifa edildiği, davalının adresinin ise Trabzon/Çaykara da bulunduğu, taraflar arasında yetki konusunda bir anlaşma yapıldığına dair delil sunulmadığı anlaşılmıştır. Mevcut duruma göre Ankara Batı İcra Dairesi anılan yetki kuralları kapsamında yetkili olmadığından, davalı borçlunun icra takibinin yetkisine itiraz yerinde görülmekle; davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Yetkili icra dairesinde takip başlatılmadığından davanın HMK 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
1-Alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 137,00TL harçtan mahsubu ile bakiye 101,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalının yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.17/07/2018
Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı