Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/256 E. 2019/368 K. 22.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2018/256 Esas – 2019/368

T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2018/256
KARAR NO : 2019/368

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACILAR :1-
2-
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : KAR PAYI ALACAĞI
DAVA TARİHİ : 24/04/2018
KARAR TARİHİ : 22/05/2019
K.YAZIM TARİHİ : 31/05/2019

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacılar vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin halen davalı şirketin ortağı olduklarını, hisseleri 08.10.2014 tarihinde vefat eden babaları …’den miras yoluyla edindiklerini, bugünde kadar kendilerine herhangi bir kar payı ödenmediğini, genel kurullarda buna ilişkin karar alınmadığını, bu durumun TTK’nun hükümlerine aykırı olduğunu, davalı şirketin gelir durumunun iyi olduğunu, bu şirket bünyesinde faaliyet gösteren başka şirketlerde olduğunu, müvekkillerinin davalı şirketin yönetimine dahil edilmediklerini, yapılacak yargılama sürecinde davalı şirket ve bu şirkete bağlı tüm şirketlerin gelirlerinin ve ortaya çıkan kar paylarının tespitini istediklerini, davalı şirketin ana şirket olduğunun kabulü ile bu şirkete bağlı olarak kurulan diğer şirketlerin gelirleri belirlendikten sonra davacıların hissesine düşen kar paylarının tespiti yoluna gidilmesini, 01.01.2009 ile 12.02.2015 tarihleri arasında miras bırakanın ortak olması nedeniyle davacıların vareset ilamı kapsamında kar payı hisselerinin belirlenmesini, 12.02.2015 tarihinden, dava tarihine kadar ise müvekkillerinin kar paylarının belirlenerek hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı

CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 1996 yılında kurulduğunu, asansör imalatı, bakımı ve onarımı işleri ile iştigal ettiğini, davacıların her birinin şirkette %7,91 oranında hisseye sahip olduklarını, bu hisseyi miras yoluyla devir aldıklarını, kar payı alacağı yönüden zaman aşımı itizarında bulunduklarını, ancak dava tarihinde geriye doğru 5 yıllık zaman için kar payı istenebileceğini, bilgi alma ve inceleme haklarını her zaman kullanabileceklerini, davacıların bu haklarını kullanmadıklarını, kar paylarının gerçek değerlerinin davacılara ödendiğini, kar payı alacağı ile bağlantılı olmayan perde şirketler kurulduğu iddiasının doğru olmadığını, davalıyla alakalı olmayan bu iddilararın değerlendirilmemesinin gerektiğini, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini istediklerini bildirmiştir.
DELİLLER : Davalı şirketin defter ve kayıtları, ana sözleşmesi, Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtları, 11.03.2019 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Talep, limited şirket ortağının ödenmeyen kar payı alacağının tahsili istemine ilişkindir.(TTK’nun m. 608 vd.)
Davacılar, davalı şirketin ortağı olduklarını, 01.01.2009 tarihinden beri kar payı alacaklarının ödenmediği ileri sürerek, hesaplanacak olan alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiş; davalı yan ise davacıların alacağının bulunmadığını savunmuştur.
Tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, davalı kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Davacılar, davalı şirket hissesini miras yoluyla edinmişlerdir. Babaları olan …’in vefatı neticesinde 12.02.2015 tarihinde şirket ortaklığına katılmışlardır. Halen şirkette %7,913 oranında hisseleri bulunmaktadır. 01.01.2009 ile 12.02.2015 tarihleri arasında tahakkuk eden kar payı alacaklarının belirlenerek hüküm altına alınmasını istemişlerdir.
Davalı tarafın zamanaşımı itirazında bulunması neticesinde, TBK’nun 147/1-4 maddesi hükmü nazara alınmış, davacıların ancak son 5 yıla ilişkin kar payı alacağını talep edebileceği kabul edilerek, bundan önceki döneme ilişkin istemleri (01.01.2013’den öncesi) reddedilmiştir.
Bilirkişi marifetiyle yapılan inceleme neticesinde; davalı şirketin 2009 yılından itibaren dava tarihine kadar ortaklarına kar payı dağıtmadığı, dağıtılmayan karların ne yapılacağı konusunda da somut ve net gerekçeler ortaya koymadığı görülmüştür. Bir kimsenin şirket ortağı olmasındaki amaç kar payı almasıdır. Bu çerçevede limited ortaklıklarda karın dağıtılmasının esas kural olduğu, dağıtılmaması için ortaklar kurulunun (haklı gerekçeleri göstererek) karar vermesi gerektiği tabidir. Somut uyuşmazlıkta, davalı şirket ortaklar kurulunun kar dağıtılmaması yönünde bir kararının bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda, niza konusu dönem yönünden davacıların kar payı isteyebileceğini kabul etmek gerekmiştir.
Bilirkişi tarafından davacıların isteyebileceği kar payları belirlenmiştir. Davalı yanın zaman aşımı itirazı da nazara alındığında, 01.01.2013 tarihinden itibaren kar payı alacağının talep edilebileceği kabul edilmiş ve buna göre her bir davacının 01.01.2013 – 31.12.2013 tarihleri arasında 16.522,59TL, 01.01.2014 – 31.12.2014 tarihleri arasında 12.190,07TL, 01.01.2015 – 31.12.2015 tarihleri arasında 17.621,13TL, 01.01.2016 – 31.12.2016 tarihleri arasında 12.205,64TL, 01.01.2017 – 31.12.2017 tarihleri arasında 15.036,10TL (toplam: 73.575,53TL) tahakkuk etmiş kar payı alacaklarının bulunduğu, bu miktarı talep edebilecekleri belirlenmiştir.
Yargılama devam ederken davalı şirket tarafından davacı …’a 08.01.2019 tarihinde 1.500,00TL, …’e ise 47.938,00TL kar payı ödemesi yapıldığı bildirilmiştir. Bu ödemelerin geçmiş yıl kar payı ödemelerine ilişkin olduğu açıklanmıştır. Anılan miktar her bir davacının hesaplanan kar payı alacağından düşülmüştür.
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı

Davacılar, davalı şirket haricinde bu şirketle bağlantılı olduğunu iddia ettikleri … Tic. Ltd. Şti. ile … San. Ltd. Şti.’nin gelir ve kar durumunun değerlendirmeye esas alınmasınıda istemiştir. Anılan şirketler dosyamızda davalı olarak gösterilmemiştir. Her şirketin ayrı bir tüzel kişiliği vardır. Dosyamızda davalı olarak gösterilmeyen bu şirketlere yönelik talep, anılan nedenle reddedilmiştir.
Davacıların her birinin talep edebileceği kar payı alacağı 73.575,53TL olarak belirlenmiştir. Bu miktardan davacılara yargılama sürecinde yapılan kar payı ödemeleri düşülmüştür. Buna göre davacı … (73.575,53TL – 1.500,00TL) 72.075,54TL isteyebileceği anlaşılmış, bu miktar yararına hüküm altına alınmıştır. Diğer davacı … (73.575,53TL – 47.938,00TL) 25.637,54TL isteyebileceği belirlenmiştir. Bu miktarda davacı … yönünden hükme bağlanmıştır.
Yargılama sürecinde davacılara ödenen miktarlar yönünden talebin konusu kalmadığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiştir.
Bu gerekçeye uygun aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
1-Yargılama devam ederken davacılardan …’a 1.500,00TL, davacılardan …’e de 47.938,00TL kar payı ödemesi yapıldığı anlaşıldığından bu miktarlar yönünden davasının konusunun kalmadığının kabulü ile (bu miktarlar yönünden) esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacı … için 72.075,54TL, davacı … için 25.637,54TL kar payı alacağının dava tarihi olan 24/04/2018 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile bu davacılara verilmesine, davacıların fazlaya ilişkin taleplerinin reddine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 6.674,10TL harçtan, peşin alınan 170,78TL ve ıslah ile alınan 3.733,00TL harcın mahsubu ile bakiye 2.770,32TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacılardan dava açılırken tahsil edilen 35,90TL başvurma harcı, 5,20TL vekalet harcı, 170,78TL peşin harç ve 3.733TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.944,88TL harcın davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacıların yargılamada yapmış olduğu 750,00TL bilirkişi ücreti, 81,00TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 831,00TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
5-Davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen kısım üzerinden hesap ve takdir edilen davacı … için 8.278,31TL, davacı … için 3.076,50TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca red edilen kısım üzerinden hesap ve takdir edilen davacı …’dan 4.992,06TL, davacı …’den 9.841,08TL vekalet ücretinin tahsili ile davalıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.22/05/2019

Başkan Üye Üye Katip
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı