Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/188 E. 2019/266 K. 16.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/188 Esas – 2019/266

T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2018/188 Esas
KARAR NO : 2019/266

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-

DAVA : TAZMİNAT (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/03/2018
KARAR TARİHİ: 16/04/2019
K. YAZIM TARİHİ: 16/05/2019

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 30/11/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı sigorta şirketine sigortalı … plakalı araç sürücüsü davalı …’in olay yeri kontrolsüz kavşakta sağdan kavşağa giriş yapan davacı … idaresindeki … plakalı araca geçiş önceliği tanımayarak kazanın oluşumunda asli kusurlu olarak davacıya ait araca çarptığını ve davacıya ait araçta hasara ve bu hasara bağlı olarak değer kaybına uğramasına neden olduğunu, kaza tutanağının ise taraflarca yanlış düzenlenlendiğini beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL hasar bedeli ve 100,00 TL değer kaybı olmak üzere toplam 200,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren değişken oranlardaki avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine rağmen davalılar tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Davalı … 18/10/2018 tarihli ve 27/11/2018 tarihli oturumlardaki beyanlarında özetle; kazanın meydana gelmesinde bir kusuru olmadığını, davacının geldiği istikamette kavşağın 50-100 metre gerisinde kasis bulunduğunu, davacının sağını solunu kontrol etmeden karşıya geçmeye çalıştığını, karşıya geçip geçmemekte tedirgin davrandığını, bir iki kez durup kalktığını, son anda tekrar geçmek için hareket ettiği sırada kazanın meydana geldiğini, kendisinin hızlı olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, maddi hasarlı trafik kazasından kaynaklanan ve araç değer kaybı ile hasar bedelinden oluşan maddi tazminat talebine ilişkindir.
Davacı, 30/11/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plakalı aracının hasarlandığını ve bu hasara bağlı olarak değer kaybına uğradığını ileri sürerek; aracında oluşan hasar bedeli ve değer kaybından kaynaklanan zararının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmektedir.
Taraf delilleri toplandıktan ve hasar dosyasının bir sureti getirtildikten sonra, davaya konu trafik kazasındaki kusur durumunun tespiti, davacıya ait araçta oluşan hasar ile varsa değer kaybının hesaplanması bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Dosya kendisine tevdi edilen makine mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenip dosyaya sunulan 29/01/2019 tarihli raporda özetle; 30/11/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasının oluşumunda, davalı sigorta şirketine sigortalı … plakalı araç sürücüsü davalı …’in 2918 Sayılı KTK’nun 52/a ve 57/c-2 maddelerinde belirtilen kuralları ihlal etmekle % 75 oranında kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü davacı …’ın ise kontrolsüz kavşağa yaklaşırken solundan gelen … plakalı aracı açık olarak görme imkanına sahipken, etkili fren yapmayarak ve de olay yerine yaklaşırken hızını da azaltmamakla 2918 Sayılı KTK’nun 52/a maddesindeki kurala riayet etmeyerek % 25 oranında kusurlu olduğu, davacıya ati … plakalı araçta meydana gelen hasar tutarının 4522,01 TL, sürücülerin kusur oranlarına göre davalıların sorumlu olduğu miktarın ise 3.391,50 TL olduğu, davacıya ait araçta reel piyasa koşullarına göre 5.00,00 TL (kusur indirimi yapıldığında 375,00 TL) değer kaybının meydana geldiği, Sigorta Genel Şartları hesaplama yöntemine göre ise değer kaybının oluşmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davacı vekili 19/02/2019 tarihli bedel artırım dilekçesiyle 100,00 TL olan hasar bedeline ilişkin tazminat talebini 3.291,50 TL’ye yükseltmiş, 100,00 TL olan araç değer kaybına ilişkin tazminat talebinde ise herhangi bir artış talep etmedikleri belirtmiştir.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen 29/01/2019 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 30/11/2017 günü … plakalı araç sürücüsü davalı …’in 2201 Sokak istikametinden kavşağa doğru seyri esnasında olay yeri kontrolsüz kavşağa geldiğinde sağ tarafındaki 2215 sokaktan gelen davacı idaresindeki … plakalı araçla kavşak içinde çarpıştıkları ve çarpışmanın etkisiyle her iki aracın da çarpışma noktasından savruldukları, bu şekilde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda davalı sürücü …’in % 75, davacı sürücünün ise % 25 oranında kusurlarının bulunduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu trafik kazası 30/11/2017 tarihinde meydana gelmiş, … plakalı aracın kaza tarihini de kapsayan 23/10/2017 – 23/10/2018 vadeli ZMSS poliçesi 23/10/2017 tarihinde düzenlenmiştir. 01/06/2015 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe giren Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarından sonra meydana gelen kaza sebebiyle, yine bu tarihten sonra düzenlenen poliçeye dayalı olarak değer kaybı talebinde bulunan davacının aracında oluşan değer kaybının belirlenmesi bakımından 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları hükümlerinin gözönünde bulundurulması gerekmektedir. 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMMS genel şartları gereğince bilirkişi tarafından yapılan değerlendirme neticesinde davacı aracında değer kaybının meydana gelmediğinin belirlenmesi karşısında, davacının araç değer kaybına ilişkin tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Kaza neticesi davacıya ait … plakalı araçta, kazaya karışan araç sürücülerinin kusur oranları nazara alındığında 3.391,50 TL tutarında hasar meydana geldiği uzman bilirkişi tarafından belirlenmiştir. Bilirkişi tarafından hesaplanan ve hasar bedelinden oluşan davacı zararından 6098 sayılı TBK’nun 49/1, 2918 Sayılı KTK’nun 85/1, 91 ve ZMSS Genel Şartları A.3 maddeleri gereğince sürücü, işleten ve sigortacı sıfatlarını haiz davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluklarının bulunduğu sonuç ve kanaatine varılarak, bu tazminat talebiyle ilgili olarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Hüküm altına alınan maddi tazminata davalı sigorta şirketi bakımından temerrüde düştüğü 28/02/2018 tarihinden, diğer davalı bakımından ise haksız fiil tarihinden (30/11/2017) itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilmiştir.
Açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİNE;
a)Davacının araç değer kaybına ilişkin tazminat talebinin reddine,
b)Davacının hasar bedeline ilişkin tazminat talebinin kabulüne; 3.391,50 TL nin davalı … bakımından haksız fiil tarihi olan 30/11/2017 tarihinden, davalı sigorta şirketi bakımından ise 28/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitiyle sınırlı tutulmasına,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 231,67 TL karar ve ilam harcından peşin ve ıslahla alınan 92,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 139,52 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harç, 56,25 TL ıslah harcı, 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 133,25 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 500,00 TL bilirkişi ücreti, 209,00 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 709,00 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 688,69 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davalı … Sigorta A.Ş. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı …’in yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 16/04/2019

Katip Hakim
e-imza e-imza