Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/118 E. 2019/522 K. 17.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/118 Esas – 2019/522

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2018/118 Esas
KARAR NO : 2019/522

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/02/2018
KARAR TARİHİ: 17/09/2019
K.YAZIM TARİHİ : 17/10/2019
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; taraflar arasında 26.11.2015 tarihinde alüminyum cephe kompozit panel ve cam yapma ve takma işi ile ilgili bir sözleşme yapıldığını, bu sözleşme gereğince davalıya ait … … ada … parselde kayıtlı arsa üzerindeki binaya Alüminyum cephe kompozit panel ve cam takılması hususunda anlaşma yapıldığını, ancak işlem devam ederken davalı tarafından sürekli yeni talepler ve işin miktarında, malzemenin niteliğinde değişiklik talep edildiğini ve davalının talepleri doğrultusunda da iş, yeni ilaveler ile sözleşmeye göre yapılıp davalıya teslim edildiğini, davalının talepleri üzerine farklı ve daha fazla malzeme takıldığından arada doğal olarak fark bedeli oluştuğunu, bu bedeli, önce Sincan …. Noterliğinden gönderdikleri 21.02.2017 gün ve … yevmiye nolu ihtarname ile talep ettiklerini, davalının, … Noterliğinden göndermiş olduğu 23.02.2017 gün ve … yevmiye nolu cevabi ihtarnamesi ile talebe olumsuz yanıt verdiğini, bilahare, dava konusu fazla imalat ve daha kaliteli malzemenin kullanıldığına ve bedellerinin tespitine dair mahallinde Ankara Batı …. Sulh Hukuk Mahkemesi’ nin ….İş sayılı tespit dosyasında tespit yaptırdıklarını, mahkemece yapılan tespitte, sözleşme dışı fazladan ve farklı yapılan imalatların parasal tutarı 27.479.50-TL olarak hesap edildiğini, tespit bilirkişi raporu, davalıya 07.06.2017 ve 13.06.2017 tarihlerinde 2 defa tebliğ ettirilmesine rağmen davalı tarafından herhangi bir itirazda bulunulmadığı gibi ödeme de yapılmadığını, tespit raporundan sonra yeniden davalıya Sincan …. Noterliği’ nin 05.06.2017 gün ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile tekrar ödeme ihtarı gönderdiklerini, bu ihtarnamenin de, davalıya 06.06.2017 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davalı, yine herhangi bir ödeme yapmadığını beyan ederek, eser sözleşmesinden kaynaklanan fazla imalat ve daha kaliteli malzeme kullanılması nedeniyle oluşan 28.528,74 TL fark alacağının 21/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte ve ayrıca 2 adet noter ihtarname masrafı 216,64 TL ile 832,60 TL tespit masrafının da dava tarihinden itibaren hesap edilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili; davacı ile müvekkilinin yapmış olduğu sözleşme karşılığında Ankara İli … İlçesi … Mh. … Cd. … Ada … parselde kayıtlı gayrimenkul üstünde bulunan binanın alüminyum cephe, kompozit panel ve cam işinin yapılması için götürü biçimde sözleşme imzalandığını, yapılacak işin karşılığında şirket tarafından davacıya 1 daire verilmek üzere sözleşme imza altına alındığını, sözleşme yapılan anlaşma gereği iş karşılığı alınan daire … Mh. … Sk No: …/3 nolu daire için anlaşılan rakam toplamda 130.00 TL olup, daire satıldığında 15.000 TL’nin mal sahibine ödeneceğini, işin yapıldığı yerin … ada … parseldir” hükmü bulunduğunu, şirketin bu işi götürü usulde yaptığını ve karşılık edimini yerine getirdiğini, hatta taraflar arasında düzenlenen 17.05.2016 tarihli tutanakta tarafların edimlerini yerine getirdiğinin belirtildiğini ve 15.000 TL’nin ödendiğini de şahit … huzurunda imza altına alındığını, sözleşmede belirtilen ölçüler davacının kendisi tarafından hesaplandığını ve yazıldığını, şirketlerinin uzmanlık konusu olmaması sebebiyle yapılacak olan alüminyum kaplamanın kaç m2 olacağını bilebilecek konumda olmadıklarını, davacının basiretli bir tacir gibi davranarak ölçümleri düzgün yapması gerekirken hata sayılmayacak (156 m2 olarak ölçülen yerin 317, 30 m2’ye yükselmesi) bir hesaplama sonucunda kendilerine bilgi dahi vermeksizin fazla imalat yaptığını iddia ederek talep etmesi hukuka ve iyiniyet kurallarına aykırılık teşkil ettiğini, alüminyum kaplamanın 156 m2 olması durumunda cam kaplamanın 180 m2 yerine 341,30 m2 olması gerekeceğini, ancak sözleşmede cam kaplamanın 180 m2 olacağının açıkça yazıldığını, yapılacak işin sadece binanın ön cephesinin kaplaması olduğunu, m2’nin şirketlerini yanıltarak düşük gösterildiğini, yapılacak bilirkişi incelemesi ile m2 hesaplarının kasıtlı olarak eksik hesaplandığının ortaya çıkacağını, ön cephenin m2 oranının değişmediğini, tarafların karşılıklı olarak edimlerini yerine getirdiğini ve alacak-borç ilişkisi kalmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı …. Sulh Hukuk Mahkemesinin … değişik iş sayılı dosyası, davalı şirketin ticaret sicil kayıtları, davacıya ait vergi dairesi kayıtları, mahallinde yapılan keşif, 22/11/2018 tarihli bilirkişi raporu, 13/06/2019 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
Tanık …; ” davalı şirketin binasına alçı boya işi yaptım, üç dört yıl önce kadardı, davacı da binanın ön cephe kaplamasını yaptı, camlar gri renkliydi ancak nasıl anlaşma yaptıklarını bilemiyorum, ön cephe dışında girintileri vardı, birer metre kadar sağ ve sola girintileri de yapıldı, ben anlaşmalarında yoktum ancak daire karşılığı anlaşma yaptıklarını duydum, davacının fazladan iş yapıp yapmadığını bilemiyorum sadece camlar yapılırken pahalı malzeme olduğu ile ilgili yorum yapmıştım ama anlaşmaları nedir bilemiyorum bu konuşmayı da … şirketi yetkilisiyle ve …’in işçileriyle yapmıştık” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık …, “davalı şirket bünyesinde ahşap kalıpçı ustası olarak çalışıyorum, davacıyı da davalıya iş yapmasından ötürü tanıyorum, davacı … ile … davalı şirkete binanın tek cehpesinin cam giydirme işini aldıklarını, kabalama ( götürü usulü) ve daire karşılığı şeklinde anlaştıklarını bana bizzat söyediler, hangi işi yaptıklarını bilemiyorum, fazla iş yaptılar mı onu da bilemiyorum, davacılar tarafından binanın ön cephesinin ölçümlerini yaptıklarını bizzat gördüm, davalı şirket yetkilisi … beyle bu şekilde anlaştıklarını biliyorum ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı …; “davacının yanında çalışıyorum, davalı şirkete giydirme cephe, kompozit kaplama işi yaptık, işi yaptığımız esnada değişik zamanlarda davalı tarafından ek işler talep edildi, yan tarafları bir metre iken üç metreye çıkartıldı, binanın teras katındaki yazhaneye doğrama işi yaptık, davalı ile davacı arasında düzenlenen sözleşme ve tutanaktan haberim yoktur, işin tam olarak ne zaman teslim edildiğini hatırlamıyorum, sözleşmede anlaşılan malzemeyi kullandık, farklı bir malzeme kullanmadık, ancak şeffaf cam olan bazı yerlere renkli cam istendi, renkli cam taktık, bundan başka bir bilgim yoktur” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı …; “davacının kardeşiyim ve yanında sigortalı olarak çalışıyorum, davalıya yapılan işin metraj hesabını ben yaptım, davalıya binaya ait tüm cephelerin alimünyum doğrama, dış cephe giydirme, kompozit kaplama işi yaptık, kendisi ile yapılan sözleşme dışında işin yapımı sırasında sürekli farklı ve fazladan işler talep etti, alüminyum doğrama camları düz renkli olacak iken renkli cam istediğinden bunun değişimini yaptık, normalde sözleşmedeki metrajlardan fazla iş yaptık, yapılan iş 2016 yılının Ağustos ayında teslim edildi, bu tarihten iki ay sonra da biz daire tapusunu aldık, aradaki fark olarak da davalıya ödeme yaptık, dairenin tapusunu vermeyeceğini söyleyerek bize farklı işleri yapmamızı zorladı, kompozit panelleri anlaşılan resimlerden farklı olarak yapılması talep edildi, bunları da yaptırdık, dış cephe dışında ofis bölmeleri için alüminyum doğrama işi ek olarak yapıldı, camları takıldı” şeklinde beyanda bulunmuştur.
GEREKÇE :Dava, taraflar arasındaki eser sözleşmesinin ifası sırasında sözleşmede açıklanandan farklı (daha kaliteli) ve fazladan imalat yapılması nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Davacı tarafından, davalı ile yapılan eser sözleşmesi ile kararlaştırılandan farklı imalat yapıldığı ve bunun bedelinin ödenmediği ileri sürülmüş ; davalı tarafından ise sözleşmenin götürü bedel ile düzenlendiği, bedelin ödendiği ve borç alacak ilişkisi kalmadığı savunulmuştur.
Taraflar arasında düzenlenen 26/11/2015 tarihli sözleşmede; davacı yüklenici tarafından davalı iş sahibine 115.000,00 TL bedel ile dokuz kalem halinde sayılan ve metrekare birim fiyatı belirlenen alüminyum cephe kaplama işinin yapımı taahhüt edilmiştir. Aynı tarihli sözleşme eki olarak düzenlenen belge ile ise; işin karşılığı olarak 130.000,00 TL bedelli daire devri ile iş bedeli ile daire değeri arasındaki fazlalığın davalıya 15.000 TL nin nakit olarak ödenmesi kararlaştırılmıştır. 17/05/2016 tarihli tutanak ile ise sözleşme konusu işlerin tamamlandığı, daire satışı ile birlikte davalıya 15.000 TL bedelin nakit olarak ödendiği belirtilmiştir.
Davacı tarafından davalıya keşide edilen 21.02.2017 tarihli ihtarname ile; davalının isteği üzerine farklı işler yapıldığı, ödenmeyen bu işler karşılığı 30.820,00 TL ve kdv nin ödenmesi ihtar edilmiştir.
Dava açılmadan önce Ankara Batı …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nce davacının talebi üzerine alınan 29/05/2017 tarihli bilirkişi raporunda; sözleşmeye göre farklı olarak yapılan imalatların (mavi ısıcam ve fazladan yapılan iş ) bedelinin 27.479,50 TL olduğu kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan keşif sonucu alınan 22.11.2018 tarihli bilirkişi raporunda; taraflar arasındaki sözleşmeye göre belirlenen işten farklı ve fazladan imalat bulunduğu, fazladan kompozit panel imalat bedeli olarak 2.099,50 TL, fazladan cam, cephe imalat bedelinin 23.181,60 TL , renkli cam farkının 11.627,71 TL, çatı arası bölme ve kapı bedelinin 2.739,00 TL olduğu, toplamda 39.647,81 TL alacak talep edilebileceği kanaati bildirilmiştir.
Davalı yanın itirazı üzerine alınan 13.06.2019 tarihli bilirkişi ek raporunda; itirazlar karşılanarak açıklama yapılmış, proje üzerinden tespit yapılmasının uygun olduğu, projeden farklı bir alana ilişkin iddia bulunmadığı, tespit dosyasında ölçüm ve metrekare birimlerinin belirtilmediği, kendisince yapılan hesabın uygun oluğu, çatı arası bölme ve kapı ile ilgili talep olmadığı yöndeki hususun mahkemenin takdirinde olduğu belirtilerek kök rapordaki görüş tekrar edilmiştir.
Tüm dosya kapsamına, tanık beyanlarına, bilirkişi raporlarına ve taleplere göre; davacının davalıya alüminyum/cam cephe kaplama işini taahhüt ettiği ve işin bedelinin 115.000,00 TL olarak kararlaştırıldığı, işin tamamlandığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığı ve davacıya 130.000,00 TL değerinde daire verilmesi ve davacının da aradaki 15.000,00 TL farkı iade etmesi ile ödemelerin yapılmış olduğu anlaşılmıştır. Tespit dosyasında ve mahkememizce alınan bilirkişi raporları ile davacının davalıya sözleşmeden farklı imalat yaptığının sabit olduğu, her ne kadar davalı tarafından 17/05/2016 tarihli tutanak ile alacak borç ilişkisi kalmadığı savunulmuş ise de tutanakta sadece ödemelerin yapıldığı belirlenmiş olup, başkaca bir alacak talep edilmeyeceği konusunda taahhütte bulunulmadığı, fazla işlerden bahsedilmediği ve neticeten ibraname niteliğinde olmadığı görülmüştür. İşin ifası sırasında iş sahibi olan davalının da fazladan imalata karşı çıktığına dair bir delil bulunmadığından, tanık beyanları da gözetilerek, fazla imalatı davacıdan talep ettiğinin anlaşıldığı, fazla iş bedelinin davalı tarafından ödenmesi gerektiği kanaati oluşmuştur. Bilirkişi incelemesi ile tespit edilen fazla ve farklı imalat bedeli olan 39.647,81 TL içerisinde davacının dava açarken talep etmediği çatı arası yapılan iş bedeli bulunmakla birlikte bu miktar 2.739,00 TL olup tespit edilen alacaktan mahsup edildiğinde 36.908,81 TL fazla iş bedeli kaldığı ve bu miktarın da davacının dava konusu ettiği 28.528,74 TL den fazla olduğu gözetildiğinde, taleple bağlı kalınarak davanın tam kabulü ile alacağa ihtar tarihinden itibaren faiz işletilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, 28.528,74 TL nin 21/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 1.948,79 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 487,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.461,59 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 487,20 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı ile Ankara Batı … Sulh Hukuk Mahkemesinin …D.İş sayılı dosyasında yapılan tespit nedeniyle davacı tarafından sarf edilen 51,70TL peşin harç, 14,50 başvuru harcı, 4,60 vekalet harcı olmak üzere toplam 599,10 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 193,50 TL tebligat ve posta gideri ve 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 253,80 keşif harcı ile Ankara Batı … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasında yapılan tespit nedeniyle davacı tarafından sarf edilen 44,00 TL tebligat ve posta gideri, 50,00TL araç ücreti, 221,80TL keşif harcı ve 350,00TL bilirkişi ücreti ve 216,64 TL noter ihtarname masrafı olmak üzere toplam 2.329,74 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 3.423,44 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.17/09/2019

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı