Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/114 E. 2018/586 K. 10.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2018/114 Esas – 2018/586
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2018/114
KARAR NO : 2018/586

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : ARACA ABS TAKILMASI-TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 13/02/2018
KARAR TARİHİ : 10/10/2018
K.YAZIM TARİHİ : 29/10/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı şirketten … plakalı aracı satın aldıklarını, davalının aracın uygunluk belgesinide düzenlendiğini, aracın uygunluk belgesinin fren sisteminin kısa tarifi adlı bölümde söz konusu aracın ABS fren sistemli olarak gözüktüğünü, ancak araç üzerine ABS fren sisteminin hiç takılmadığının muayene istasyonu ekiplerince tespit edildiğini, bu sebepten dolayı aracın muayeneden geçmediğini, müvekkilinin aracını trafiğe çıkaramadığını, bu durumun müvekkil firmanın işlerini aksattığını ve her gün müvekkilline zarar ettirdiğini, müvekkillinin bu aracı ticaretinde kullandığını ve bu araç ile nakliye yaptığını, bu aracın günlük kirasının en az 500,00TL olduğunu, bu zararında hesap edilerek davalıdan tazminini istediklerini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik bu zarar için davalıdan 1.000,00TL’nin tahsil edilerek taraflarına ödenmesini, ayrıca aracın muayenesi geçtikten sonra da muayene masraflarına para cezaları eklendiğini, muayene masrafı ve gecikme cezaları için ise fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL’nin davalıdan alınarak taraflarını verilmesini ve davalı tarafından aracın uygunluk belgesindeki haline uyarlanarak araca ABS fren sistemi taktırılmasına ya da uygunluk belgesinin araca uygun hali ile düzenlenerek aracın muayeneden geçmesi için gerekli düzenlemelerin yaptırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
e-imzalı e-imzalı

CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava konusu … plakalı aracı imal ederek 04.01.2010 tarihinde ABS’si ile … isimli dava dışı bir kişiye sattığını, uygunluk belgesinde de aracın ABS’li olarak satıldığının görüldüğünü, … isimli şahsında davacı firmaya satış yaptığını, aracın ABS’sinin sonradan çıkarılmış olmasının müvekkilinin sorumluluğunda olmadığını, davacının aracı kullanamadıkları günlük 500,00TL kira gelirinden mahrum kaldıklarını iddia ettiğini, ABS’nin maliyetinin 1.400TL olduğunu, Uygunluk belgesinin alımı için gerekli masraflar da dahil edildiğinde bu belgenin 2.000TL’ye alınabileceğini, yani davacının iddia ettiği gibi 4 günlük kira geliri ile bu belgeyi rahatlıkla alabileceğini, bu belgeyi almaması nedeniyle zararını kendisinin artırdığını, davacının istisnasız hergün kira geliri almasının da mümkün olmadığını, haksız ve yersiz davanın reddi karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
DELİLLER :Ankara …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 15.12.2017T., …E., …K. sayılı yetkisizlik ilamı, araç kullanım ve bakım kılavuzu, araç muayene evrakları, trafik sicil kayıtları, Ankara …. Noterliğinin … nolu 21.04.2017 tarihli ihtarnamesi, uygunluk belgesi, 05.07.2018 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Talep, niza konusu yapılan aracın uygunluk belgesine uygun hale getirilmesi ile tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, müvekkilinin maliki olduğu … plakalı … cinsi aracın fiili durumunun davalı üretici firmanın düzenlediği uygunluk belgesi ile farklı olduğunu, uygunluk belgesinde aracın ABS fren sistemine sahip olduğunun gözükmesine rağmen bu sistemin araca hiç takılmadığı, bu durumun araç muayenesinde ortaya çıktığı ve muayeneden geçilemediğini bildirerek, aracın uygunluk belgesine uygun hale getirilmesini ve oluşan zararların tazminini istemektedir. Davalı yanda nizalı aracın önce dava dışı …’a satıldığını, bu şahısında davacıya sattığını, satış sırasında aracın fiili durumunun uygunluk belgesine göre dizayn edildiğini, buna göre araçta ABS fren sisteminin yer aldığını, bu sistemin araçtan sonradan çıkarılmış olabileceğini savunmuştur.
Taraflar arasındaki niza; dava konusu aracın ABS’li olarak üretilip üretilmediği, bu sistemin araçtan sonradan sökülmesinin söz konusu olup olmadığı ile ilgilidir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller ve bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesinde; nizalı … plakalı … şase nolu cuhadar marka 2010 model yarı römorkun 25.08.2015 tarihinde davacılar adına tescil edildiği, araç muayene belgelerine göre bu tarihten önce 17.03.2011 – 02.04.2012 – 08.04.2013 – 11.04.2014 – 24.08.2015 tarihlerinde fenni muayenelerine girip geçtiği, davacı uhdesine geçdikten sonra yapılan 15.04.2017 tarihli muayenede ise uygunluk belgesinde yer alan ABS fren sisteminin araç üzerinde yer almaması nedeniyle ağır kusurlu sayılıp muayenesinin onaylanmadığı, 15 Temmuz 2003 tarihli 71/320/AT yönetmeliğine göre nizalı aracında dahil olduğu grup araçlarda ABS fren sisteminin zorunlu olduğunu, buna göre 30 Temmuz 2004 tarihinden sonra piyasaya çıkan araçlarda bu fren sisteminin bulunmasının zorunlu olduğu, nizalı aracın bu tarihten sonra ve davacı adına tescil edilmeden önce 5 adet fenni muayeneden geçtiği, bu muayenelerde ABS fren sisteminin takılı olmasının arandığı, neticesinde 2010 imal tarihli araçta ABS fren sisteminin (araç üretilirken) bulunduğu, bunun daha sonra araçtan söküldüğü kanaatine varıldığından, davalı aleyhine açılan davada, davacının iddialarının subut bulmadığının kabulüyle, davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90TL karar ve ilam harcının peşin alınan 31,40TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,50TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
e-imzalı e-imzalı

3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 1.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, istinaf kanun yolu açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle istinaf kanun yoluna başvurulabileceği, istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) karar verildi. 10/10/2018

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı