Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/742 E. 2018/781 K. 04.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/742 Esas – 2018/781
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2017/742 Esas
KARAR NO : 2018/781

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
1-
2-
3-
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2017
KARAR TARİHİ: 04/12/2018
K. YAZIM TARİHİ: 31/12/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kooperatifin iflasına karar verildiğini ve bu kararın kesinleştiğini, K.K., ana sözleşme ve yüksek yargı kararları gereği kooperatif ortaklarının taahhüt etmiş oldukları ortaklık paylarını ödemeleri gerektiğini, dolayısıyla ortakların kooperatifin iflas etmesine neden olan borçlarından sorumlu olduklarını, kooperatifin iflasına karar verilmeden önceki son bilançoya göre kooperatif ortaklarının bugüne kadar yapmış oldukları ödemenin ve yapmaları gereken ödemenin belirtildiğini, ancak davalının A Blok 26 numaralı daireye bağlı ortaklığı için bugüne kadar yapması gereken ödemeyi yapmadığını ve Ankara Batı icra Müdürlüğünün…E. sayılı dosyası üzerinden 11/01/2017 tarihinde başlatılan takibe kötü niyetli olarak itiraz ettiğini belirterek, vaki itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamını ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazında bulunduktan sonra, müvekkilinin kooperatife iş yaptığını, iflas masasına yaptığı 09/11/2012 günlü başvurusunun 09/04/2013 gün ve 47 sayılı karar ile masaya kayıt kabulüne karar verildiğini, kooperatif tarafından dairenin teslim edilmediğini, genel kurul toplanmadığından aidatların neye göre belirlendiğinin belli olmadığını, gecikme tazminatının fahiş olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Mahkememizin 2011/294 esas 2012/158 karar sayılı iflas kararı, Ankara Batı İcra İflas Müdürlüğünün … sayılı iflas dosyası, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün…esas sayılı takip dosyası, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Ankara İl Müdürlüğünce gönderilen müflis kooperatife ait genel kurul tutanakları, yıl sonu bilançoları, ana sözleşme örneği, 08/10/2018 tarihli bilirkişisi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, kooperatif üyeliğine dayalı parasal yükümlülüklerin tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK’nun 67. Maddesi gereğince iptali talebine ilişkindir.
… hakkında Mahkememizin 19/06/2012 tarih, 2011/294 E., 2012/158 K. sayılı ilamı ile iflas kararı verildiği, iflas idaresi tarafından, kooperatifin borçlarının ödenmesine yönelik olarak aidatları ödemeyen üyeler hakkında icra takipleri başlatıldığı anlaşılmaktadır.
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün…esas sayılı takip dosyasının bir sureti getirtilerek dosyaya eklenmiştir.
Davacı (alacaklı) müflis kooperatif iflas idaresi vekili tarafından davalı (borçlu) aleyhine 11/01/2017 tarihinde Ankara Batı İcra Müdürlüğünün…E. sayılı dosyasıyla 93.395,00 TL asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 23/01/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun vekili aracılığıyla ve 25/01/2017 tarihli dilekçeyle yaptığı itiraz üzerine aynı tarihte icra takibinin durdurulduğu, eldeki davanın 28/12/2017 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmakla işin esasına girilmiştir.
Davalının, davacı/müflis kooperatifin üyesi olduğu noktasında taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, iflas idaresi tarafından talep edilen aidatın miktarı ve davalı üyeden talep edelip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Kooperatif kayıtları üzerinde yaptırılan inceleme sonucu alınan 24/09/2018 tarihli bilirkişi raporunda; davalının kooperatif yönetim kurulunun 10/11/2004 tarih ve 52 sayılı kararıyla ortaklığa kabul edildiği, kararda ortaklığın niteliğinin açıklanmadığı, peşin bedelli orta olduğu açıklanmadığına göre normal ödemeli ortak olduğu kanaatine varıldığı, davalı ortağa A Blok 26 nolu dairenin isabet ettiği, bu ortaklığa ait kayıtlarda 118.475,00 TL ödeme bulunduğu, mevcut ve iptal edilmemiş genel kurul kararları ve özellikle 21/09/2008 tarihli olağanüstü genel kurul kararı ile alınan eşitleme kararları kapsamında daire maliyet bedelinin 166.000,00 TL olduğu, buna göre davalının 47.525,00 TL borcunun bulunduğu, ayrıca davalının normal ortak olması nedeniyle 2010 ve 2011 yılı aidatlarını da ödemek zorunda olduğu, bu yıllara ilişkin aidat borcunun 36.000,00 TL olduğu, buna göre davalının davacı kooperatife takip tarihi itibarıyla toplam borcunun (47.525.00TL + 36.000,00 TL) 83.525,00 TL olarak hesaplandığı, eşitleme kararının anasözleşmeye aykırı olduğu düşünüldüğü takdirde ise davalının borcunun 36.650,00 TL olduğu yönünde kanaat belirtilmiştir.
Her ne kadar davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna yönelik itirazda bulunulmuşsa da, bilirkişi tarafından davacı kayıtları ve alınan genel kurul kararları, davalının ortaklığının niteliği ve ödeme belgeleri uyarınca yapılan hesaplama uygun bulunduğundan yeniden inceleme yapılması düşünülmemiştir.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen 08/10/2018 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiği; davacı kooperatifte normal ortalığı bulunan davalının, kooperatif genel kurullarında alınan kararlar ve eşitleme kararı uyarınca ödemesi gereken miktarlardan yapmış olduğu ödemelerin mahsubu sonrasında davacı kooperatife 83.525,00 TL borcunun bulunduğu, eşitlemeye dair genel kurul kararının iptal edildiğine ilişkin bir iddia ve delil de bulunmadığı, dolayısıyla bilirkişi raporundaki bu hesaba göre alacak borç değerlendirmesi yapılması gerektiği kanaatine varıldığından, davanın kısmen kabulü ile Ankara Batı İcra Müdürlüğünün…esas sayılı dosyasıyla yapılan takibin 83.525,00 TL’lik kesimine yönelik davalı itirazının iptali ile bu miktar üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Dava konusu alacağın likit nitelikte olduğu gözetilerek, İİK’nun 67/2 maddesi gereğince davalı borçlunun itirazında haksızlığına karar verilen tutar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; davalının, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün…esas sayılı dosyasıyla yapılan takibin 83.525,00 TL’lik kesimine yönelik itirazının iptali ile takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile 83.525,00 TL’lik alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 5.705,59 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.127,98 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.577,61 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 1.127,98 TL peşin harç, tahsilde tekerrüre yol açmamak kaydıyla icra dosyasına yatırılan 466,98 TL peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı, 4,60 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.630,96 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 114,50 TL tebligat ve posta gideri ile 700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 814,50 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 728,42 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 9.432,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, davacı iflas idaresi temsilcisi ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 04/12/2018

Katip Hakim
e-imza e-imza