Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/668 E. 2018/276 K. 26.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2017/668 Esas – 2018/276
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2017/668
KARAR NO : 2018/276

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/11/2017
KARAR TARİHİ : 26/04/2018
K.YAZIM TARİHİ : 03/05/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı şirkete 06/07/2017 tarihinde şirket faaliyeti doğrultusunda malzeme sattığını ve bunun sonucunda da 06/07/2017 tarihli faturanın müvekkili şirket tarafından davalı adına kesildiğini, davalı şirket tarafından hiçbir ödeme yapılmaması sebebiyle Ankara Batı İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durduğunu, müvekkili şirket tarafından kesinlen faturanın davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarına girdiğini ve herhangi bir ödeme yapılmadığının müvekkili şirkete ait defter ve kayıtların incelenmesinden anlaşılacağını beyan ederek, davanın kabulü ile fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı/borçlunun % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; adına düzenlenen açık faturanın bedelini ödediğini, aldığı makinaların kendisine fatura düzenlenmeden aylar önce verildiğini ve parasının ödendiğini, faturaların aylar sonra kesildiğini, parayı ödediğine dair tanıkları olduğunu ancak elinde ödeme yaptığına dair herhangi bir belge bulunmadığını, işyerini açmak için 32.000,00 TL’ye anlaştıklarını, bunun karşılığında kendisine birçok vaatte bulunulduğunu ancak birçoğunun yerine getirilmediğini, aralarında herhangi yazılı bir belge bulunmadığını, verdikleri söze güvendiğini, mağdur olanın kendisi olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, faturaya dayalı başlatılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir.
Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı icra dosyasının bir sureti getirtilerek dosyaya dahil edilmiştir.
Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkereye verilen cevapta, davacı ve davalının sicil kaydına rastlanılmadığı bildirilmiş, … ve … Vergi Dairesi Müdürlüklerine yazılan müzekkerelere verilen cevaplarda ise hem davacının hem de davalının işletme hesabına tabi oldukları ve buna göre defter tuttukları bildirilmiştir.
30/06/2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6335 sayılı Kanunla, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda değişiklik yapılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5. maddesinde yapılan değişiklikle, Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
Göreve ilişkin kurallar, dava şartıdır. (HMK m.114/1-c) Mahkeme, dava şartlarının yerinde olup olmadığını yargılamanın her aşamasında gözetir. Bu nedenle somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olup olmadığı hususu re’sen değerlendirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevi kapsamına giren ticari davaların neler olduğu 6102 sayılı TTK’nun 4. maddesinde belirlenmiştir.Buna göre:
a-TTK 4/1 maddesinde altı bent halinde sayılan hususlardan doğan davalar,
b-Özel kanun hükümleri gereği ticari sayılan davalar, (Kooperatifler Kanunu madde 99 gibi)
c-Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan davalar ticari dava sayılır ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görev sahasına girer.
Eldeki dava; faturaya dayalı ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir. Davacı ve davalının, … Vergi Dairesi Müdürlüğü ile … Vergi Dairesi Müdürlüğüne yazılan yazı cevaplarında da belirtildiği üzere işletme hesabı esasına göre vergi mükellefi olan esnaf oldukları, bir başka deyişle tacir olmadıkları anlaşılmaktadır. Davacı ve davalı tacir olmadığı gibi, dava mutlak ticari dava niteliğinde de değildir. Bu bağlamda, somut uyuşmazlığa bakma görevi Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemelerine aittir. 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu dikkate alınarak, davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına, 4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davalının yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 26/04/2018

Katip Hakim
e-imza e-imza

Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.