Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/66 E. 2018/220 K. 05.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2017/66 Esas – 2018/220
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2017/66 Esas
KARAR NO : 2018/220

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
DAVA : Menfi Tespit – Çek İstirdadı
DAVA TARİHİ : 06/02/2017
KARAR TARİHİ : 05/04/2018
K.YAZIM TARİHİ : 04/05/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Şubesine ait 16.01.2017 keşide tarihli 88.250,00 TL bedelli keşide yeri Ankara olan … çek numaralı … San. ve tic. Ltd. Şti. tarafından düzenlenen çekin müvekkiline verildiğini, ancak bankanın takas bölümüne sunulmak üzere 24/12/2016 günü kontrol edilen çekin yerinde bulunamadığını yani kaybolduğunu, hem müvekkilinin alacağının tespitini sağlayabilmek hem de çek sahibinin mağdur olmasını önlemek adına Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası ile çek zayi davasının açıldığını, mahkeme tarafından % 15 teminat bedelinin yatırılması karşılığında çeke ödeme yasağı koyulacağı konusunda tensiple karar alındığını, 13.238,00 TL teminatın mahkeme veznesine yatırıldığını, bu kapsamda çekin ödenme yasağı ve çek zayi ilanı için Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılar yazıldığını, 31/01/2017 tarihinde Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası ile taraflarına gönderilen çekin zilyedinin tespit edildiği ve bu kapsamda TTK 758/2 gereğince dava açılması için taraflarına bir hafta kesin süre verildiğini, bu doğrultuda işbu davanın açıldığını, dava konusu çekin müvekkili şirket bünyesinden çalındığının … A.Ş.’nin beyanı ile ortaya çıktığını, davalı … firması ile müvekkili şirket arasında bir ticari ilişkinin bulunmadığını, bunun kayıtlar incelendiğinde ortaya çıkacağını, müvekkili şirket yetkilisine ait dava dışı …… Ltd. Şti. firmasının yetkilisi ile müvekkili şirket yetkilisinin aynı kişi olduğunu, dava dışı … Ltd. Şti. firmasının davalı firma ile ticari ilişkisinin bulunduğunu, ticari ilişkinin tümünde de dava dışı … Ltd. Şti’nin alacaklı konumda bulunduğunu, bu nedenle dava dışı şirket ile davalı şirket arasındaki ilişki kapsamında davalı şirket yetkilisi …’ın müvekkili şirket adresine gelip gittiğini, müvekkili şirket yetkilisinin yoğun ticari faaliyetleri nedeni ile ekseriya şehir dışında bulunduğunu, dava konusu evrak kendisine geldiğinde ciro edilerek bünyesinde koruma altına alındığını, 24/12/2016 günü evrakın ibraz günü ödenmesi amacıyla takas için bankaya teslim edileceği esnada evrakın yerinde olmadığının tespit edildiğini, ivedi olarak çek zayi davası açıldığını, çekin kim tarafından ele geçirildiğinin tespit edilmesini müteakip Ankara Batı cumhuriyet Başsavcılığına … soruşturma numarası ile davalı şirket yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, davalı şirket ile müvekkili şirketin iş yerlerinin karşılıklı olduğunu, davalı şirket yetkilisi …’ın sık sık müvekkili şirket adresine gelip gittiğini, bu kapsamda çekin ciro silsilesinden de anlaşıldığı üzere kendisi tarafından alındığının sabit olduğunu, kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden tarafın o vakıayı ispat etmeye mecbur olduğunu, ispat yüküne ilişkin bu genel kuralın menfi tespit davaları için de geçerli olduğunu, menfi tespit davasında kural olarak, hukuki ilişkinin varlığını ispat yükünün davalı/alacaklıda olduğunu ve alacaklının hukuki ilişkinin (borcun) varlığını kanıtlamak durumunda bulunduğunu, müvekkilinden habersiz şekilde temin edilen çekin alacaklısı olduğunu iddia eden tarafın bu iddiasını ispatlamakla yükümlü olduğunu, ticari defter kayıtları incelendiğinde taraflar arasında hiçbir şekilde ticari ilişkinin bulunmadığının ortaya çıkacağını, 03/01/2017, 10/01/2017 ve 17/01/2017 tarihlerinde çekin zayi olduğuna ve elinde bulunduranın mahkemeye sunmasına yönelik 3 ay içerisinde başvuruyu yapması yönünde ilan metni yayınlandığını, söz konusu ilana rağmen davalı banka tarafından çekin mahkemeye sunulmadığını, ancak 23/01/2017 tarihinde mahkemeye başvurularak bildirim yapıldığını, davalı bankanın ticaret sicil gazetesinde yayınlanan ilanı görmediği yönünde bir beyanda bulunmasının mümkün olmadığını, basiretli bir tacir gibi davranmadığı ve ilanı takip etmediğini, ibraz günü mahkemenin kararı olduğunu beyan ederek tedbirin kaldırılmasını talep ettiğini, bu kapsamda davalı bankanın iyi niyetli olduğundan bahsedilemeyeceğini, davalı bankanın çekin iktisabında kötü niyetli ve ağır kusurlu olduğunu, sonuç itibari ile diğer davalı tarafından sunulan çekin kredi borcuna mahsuben alındığını belirttiğini, çekin ciro silsilesine ilişkin araştırma yapmadan çeki kabul etmesinin basiretli tacir kavramı ile örtüşmediğini, çeki yazan ya da ciranta bilgisi ile ticari faaliyeti olup olmadığını kontrol etmeyen davalı bankanın iyi niyetli davrandığı yönünde kanaat getirmenin ticari hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalı bankanın gerekli araştırmayı yapmadan sadece kredi borcunu tahsil etmek gayesi ile ciro silsilesine sahip bir çeki uhdesine alıp tahsil etmeye çalışmasının kusurunu ortadan kaldırmayacağını, beyan ederek, öncelikle söz konusu çeke ilişkin ödemenin dava sonuna kadar ödenmesinin tedbiren durdurulmasına, bu hususta Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin … E Sayılı dosyasında bulunan teminatın uygun görülmesine, bu teminat uygun görülmez ise dava sonuna kadar çekin ödenmesinin dava sonuna kadar teminatsız olarak durdurulmasına, işbu talep uygun görülmez ise teminat belirlenmesine, davanın kabulü ile müvekkili elinden rızası dışında çıkan çekin istirdadına ve müvekkilinin meşru hamil sıfatıyla alacaklı olduğunun tespitine davalı … A.Ş’de bulunan çekin iadesine iade ile birlikte ödeme yasağının kaldırılmasına, davalı taraflara dava konusu çek nedeniyle bir borç olmadığının tespitine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalılardan … Döküm San. ve Tic. Ltd. Şti. temsilcisinin, 02.03.2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; … şirketi olarak 2000 yılından buyana ticari faaliyette bulunduklarını, davacı firmanın bir diğer şirketi olan … Ltd. Şti. ile yaklaşık 10 yıldır ticari ilişkilerinin bulunduğunu, davacı şirket ile de yaklaşık 3 yıldır ticari ilişkilerinin bulunduğunu, ticari faaliyetlerinin arasında malzeme alış verişinin bulunduğunu, aynı zamanda firmaları ile davacı firma arasında bankalardan kredi kullanabilme adına hatır çeki alışverişlerinin bulunduğunu, bahse konu davacı tarafından keşide edilmiş bulunan çekin de bu alışveriş neticesinde tarafına davacı şirket tarafından ciro edilip verilen bir çek olduğunu ve bu şirketle ticari ilişkinin devam etmiş olduğu süre boyunca karşılıklı yapılan bir işlem olduğunu, davacının dava konusu 16/01/2017 ödeme tarihli … numaralı … ait çeki firmalarına vadesinden yaklaşık 2-3 ay önce kendisinin cirolayarak verdiğini ve firma olarak … kredi kullanmak amacıyla teminat olarak verdiklerini, çekin kaybolduğunun ileri sürüldüğü tarihten yaklaşık 2 ay önce çekin taraflarınca kullanıldığını, davacı firma ile aralarındaki ticari ilişki boyutunda taraflarına ciro edilerek verilen ve davacı firma ve davacı firma yetkilisinin diğer şirketi … firması tarafından verilen bir çok hatır çekinin yanında kendileri tarafından da bu şirketlere verilen hatır çekleri ile normal ticari ilişkide kullandıkları çeklerin bulunduğunu, bu bağlamda firmalarının ticari ilişkide sürekli borçlu olduğu beyan edilmiş ise de davacı şirket tarafından ödenen banka kayıtlarından da anlaşılacağı üzere çok sayıda çekin bulunduğunu, ki bunun da şirketler arasındaki hatır çeki alış verişini açıklamakta olduğunu ve bunların kayıtlarının çalıştıkları bankalarda mevcut olduğunu, davacı tarafından zayi nedeniyle dava açıldığı ve zayi ilanlarının 03/01/2017, 10/01/2017, 17/01/2017 tarihlerinde yapıldığı, dava konusu çekin firmalarınca bankaya 06/10/2016 tarihinde ciro edilerek verildiğini, aradan geçen yaklaşık üç aylık süre içerisinde yüksek meblağlı bu çekin davacı tarafından kaybedildiğinin farkına varılmamasıyla şirketin basiretli davranmadığını, çekin ödeme tarihi yaklaştığında firmalarının ticari itibarını zedelemek amacıyla böyle bir yola başvurduklarının görüldüğünü, davacının firmaları aleyhine yöneltilen suçlamalarının hiçbir şekilde gerçeği yansıtmadığını, davacının kötü niyetli olmakla alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata da hükrnedilmesini talep ettiklerini, beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… Döküm Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. Yetkilisi … 21/11/2017 tarihli oturumda; ” Ticari defter ve belgelerin bilirkişi incelemesine esas olmak üzere dosyaya sunumuna dair temsilcisi olduğum şirket adına çıkarılan meşruhatlı davetiye davacı şirket temsilcisi …’e tebliğ edilmiştir. Yapılan bu tebligat işlemi usülsüzdür. Kabul etmiyorum. Davaya konu çek davacı şirket tarafından hatır çeki olarak bana verilmiştir. Çekte davacı şirketin cirosu bulunmaktadır. Ben de bu çeki … A.Ş.’ ye kullandığım kredi nedeniyle verdim. Davacı şirketle aramızda bu tarz işlemler çok fazla yapılmıştır. Hatır çeki olması nedeniyle davaya konu çek şirketimiz kayıtlarında yer almamaktadır. Ticari defterlerin incelenmesi bu bakımdan anlamsız olacaktır. Davacı taraf bu çekin çalındığı iddiasındadır. Bununla ilgili ceza soruşturması devam etmektedir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalılardan … A.Ş. vekilinin, 03/03/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın müşterilerinden … Döküm San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından keşidecisi … San. ve Tic. Ltd. Şti. olan … Şubesi’ne ait … çek nu’lu 16/01/2017 keşide tarihli 88.250,00 TL tutarındaki çekin müvekkili Banka’nın … Şubesi’ne kullanılan krediler nedeniyle ciro edilip, ödendiğinde bedelinin kredi borcundan mahsup edilmek üzere teslim edildiğini, davacının menfi tespit davasını müvekkili banka aleyhine açılmış olmasının yasa ve usule aykırı olduğunu, davacı ile diğer davalı arasında çek ile ilgili olarak alacağının bulunup bulunmadığının müvekkili bankaca bilinmesinin mümkün olmadığını, müvekkili bankanın dava konusu çekin iyi niyetli hamili olduğunu, müvekkilinin çek keşidecileri ile cirantaları arasındaki ticari ilişkiyi inceleme yükümlülüğünün bulunmadığını, kambiyo senetlerinin mücerretliği ilkesi gereği çek üzerinde yer almayan kayıtların iyi niyetli hamile karşı ileri sürülemeyeceğini, aksine bir düşüncenin ticari hayatta çek kullanımını tamamen ortadan kaldıracağını, çekin cirolu olarak saklanmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ekli çek tevdi bordrosunda görüleceği üzere dava konusu çekin müvekkili bankaya 06/10/2016 tarihinde ciro ve teslim edilmiş olduğunu, müvekkili bankanın ağır kusurlu ve kötü niyetli olduğu iddiasının davacı tarafından ispatının gerektiğini, bankanın dava konusu çekin iyi niyetli hamili olduğunu, Ticaret Sicil Gazetelerindeki ilanlarda Mahkeme’ye başvuru için 3 aylık süre verilmiş olduğunu, davacının süresi içerisinde başvuru yapılmadığı iddiasının bir dayanağının bulunmadığını, yasal süresi içerisinde Mahkemeye müracaatta bulunulduğunu, beyan ederek, davacı tarafın tedbir tatehinin reddine, dava konusu olayda İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri yetkili olduğundan yetkisizlik karan verilmesini, usul ve yasaya ayları olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Mahkememizin … esas sayılı dosyası, Ankara Batı CBS nin … sayılı soruşturma dosyası, ticaret sicil kayıtları, 02/11/2017 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, davalı banka yönünden çek istirdadı, diğer davalı bakımından ise menfi tespit talebine ilişkindir.
Davacı taraf; davalı … Döküm Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. ile aralarında ticari bir ilişki bulunmadığını ve dolayısıyla dava konusu çek nedeniyle bu şirkete herhangi bir borçlarının bulunmadığının tespitini, davalı bankanın ise davaya konu çekin iktisabında ağır kusurlu ve kötü niyetli olduğunu iddia ederek bu çekin istirdadını talep etmektedir.
Davalı … Döküm Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. cevap dilekçesinde, davaya konu çekin davacıyla aralarındaki ticari ilişki çerçevesinde (alışveriş neticesinde) ciro edilip kendisine verilmiş bir çek olduğunu savunmuş, şirket temsilcisi … 21/11/2017 tarihli oturumda ise davaya konu çekin davacı şirket tarafından hatır çeki olarak verildiğini, çekte davacı şirketin cirosunun bulunduğunu, kendisinin de bu çeki … A.Ş.’ ye kullandığı kredi nedeniyle verdiğini ileri sürmüştür.
Davalı … A.Ş. ise; davaya konu çekin … Döküm Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. tarafından kullanılan krediler nedeniyle ciro edilip, ödendiğinde bedelinin kredi borcundan mahsup edilmek üzere teslim edildiğini, çekin iyi niyetli yetkili hamili olduğunu, keşideci ile cirantalar arasındaki ticari ilişkiyi inceleme yükümlülüğünün bulunmadığını, çek üzerinde yer almayan kayıtların iyi niyetli hamile karşı ileri sürülemeyeceğini, ağır kusurlu ve kötü niyetli olduğu iddiasının davacı tarafından ispatının gerektiğini savunmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davaya konu çek nedeniyle davacı şirketin davalı … Döküm Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.’ne borçlu olup olmadığının tespiti, ayrıca bu çekin iktisabında davalı … A.Ş.’nin ağır kusurlu ve kötü niyetli olup olmadığının belirlenmesi noktalarında toplanmaktadır.
Davacı vekili tarafından müvekkili şirkete ait ticari defter ve kayıtların bulunduğu yerin adresi bildirilmiş, meşruhatlı davetiye tebliğine rağmen davalı … Döküm Sanayi ve Tic. Ltd. Tarafından ticari defter ve belgeler dosyaya sunulmadığı gibi, bulundukları yerin adresi konusunda da herhangi bir bildirimde bulunulmamıştır.
Davacı şirket ile davalı … Döküm Sanayi ve Tic. Ltd. arasında ticari bir ilişki bulunup bulunmadığının tespiti ve davaya konu çek nedeniyle davacı şirketin davalı şirkete borçlu olup olmadığının belirlenmesi bakımından davacı şirket kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, mali müşavir bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 02/11/2017 tarihli raporda; dava konusu çekin davacı tarafından 10/08/2016 tarihli … nolu yevmiye maddesi ile 101.04.01 OCAK VADELİ ÇEKLER hesabına kaydedildiği, söz konusu çekle ilgili 2016 yılında çıkışın bulunmadığı, 31/12/2016 tarih ve …yevmiye nolu kapanış kaydında da ilgili çekin ve tutarının görüldüğü, davalı ile olan ticari ilişkisini 120 ALICILAR hesabının alt hesabı olan 120.A02 … … SANAYİ VE TİC. LTD. ŞTİ. hesabında takip ettiği, 2016 yılı hesap hareketleri arasında dava konusu çekle ilgili herhangi bir kayda rastlanmadığı, en son yapılan işlemin 27/09/2016 tarihli olduğu ve bakiyeni sıfırlandığı, davacı kayıtlarına göre dava konusu çekle ilgili davacının davalıya borçlu olduğunu gösterir bir kaydın bulunmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun tebliği sonrası 21/11/2017 tarihli oturuma katılan davalı … …. Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. yetkilisi …, ticari defter ve belgelerin bilirkişi incelemesine esas olmak üzere dosyaya sunumuna dair temsilcisi olduğu şirket adına çıkarılan meşruhatlı davetiyenin davacı şirket temsilcisi …’e tebliğ edildiğini, yapılan bu tebligat işleminin usulsüz olduğunu ve kabul etmediğini, davaya konu çek davacı şirket tarafından hatır çeki olarak verildiğini, hatır çeki olması nedeniyle davaya konu çekin şirket kayıtlarında yer almadığını, ticari defterlerin incelenmesinin bu bakımdan anlamsız olacağını ifade etmiştir. Bu durum karşısında davalı şirket kayıtları üzerinde tekrar bilirkişi incelemesi yaptırılması cihetine gidilmemiştir.
Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı soruşturma evrakının bir sureti getirtilmiş; davacı şirket temsilcisi …’in şikayeti üzerine davalı … … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. Yetkilisi … hakkında “Hırsızlık” suçundan dolayı başlatılıp yürütülen soruşturma neticesinde 19/04/2017 tarihinde şüphelinin hırsızlık suçunu işlediğine dair soyut iddia dışında kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçesiyle kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
İddia, davalı … …Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.’nin savunması, benimsenen 02/11/2017 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı kayıtlarında dava konusu çekin 10/08/2016 tarihli 131 nolu yevmiye maddesi ile 101.04.01 OCAK VADELİ ÇEKLER hesabına kaydedildiği, söz konusu çekle ilgili 2016 yılında çıkış kaydının bulunmadığı, 31/12/2016 tarih ve … yevmiye nolu kapanış kaydında da ilgili çekin ve tutarının görüldüğü, davalı şirket temsilcisi tarafından davaya konu çekin şirket defterlerinde kayıtlı olmadığının bildirildiği ve davacı tarafından hatır çeki olarak verildiğinin ileri sürüldüğü, hal böyle olunca dava konusu çekin ticari bir ilişki çerçevesinde verilmediğinin sübut bulduğu, hatır çeki olarak verildiği iddiasının ise davalı şirket tarafından geçerli delillerle ispatlanamadığı kanaatine varılmış, davacının menfi tespit talepli davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davalı … A.Ş. aleyhine açılan dava, TTK’nın 792. maddesi uyarınca açılan çek istirdadı talebine ilişkindir. 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesine göre, “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” Zayi olan çekin istirdadı talebiyle açılan işbu davada ispat yükü davacıda olup, davacının senedi elinde bulunduran … A.Ş.’nin kötüniyetli ve iktisabında ağır kusurlu olduğunu ispat etmesi gerekir. Dosya kapsamından, davalının dava konusu çeki muntazam ciro silsilesine uygun olarak iktisap ettiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafından davalının çeki iktisapta kötü niyetli ve ağır kusurlu olduğu ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine açılan davanın kabulü ile; davacının keşidecisi … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti., lehtarı … … Mad. İnş. San. Tic. Ltd. Şti olan, 16/01/2017 keşide tarihli, 88.250,00TL bedelli çekten dolayı davalı … … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti’ne borçlu olmadığının tespitine,
2-Davalı … A.Ş. aleyhine açılan çek istirdadı talepli davanın reddine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 6.028,35 TL harçtan peşin alınan 1.507,09 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.521,26 TL harcın davalı … … Sanayi ve Tic. Ltd. ŞTi’den alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 31,40 TL başvurma harcı, 4,60 TL vekalet harcı, 1.507,09 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.543,09 TL harcın davalı … …. Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yargılamada yapmış olduğu 500,00 TL bilirkişi ücreti, 323,70 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 823,70 TL yargılama giderinin davalı … … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.’nden alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davalı … A.Ş.’nin yargılamada yapmış olduğu 22,20 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davalı … A.Ş’ye iadesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 9.810,00 TL avukatlık ücretinin davalı … … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı … A.Ş.’nin kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … AŞ vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 05/04/2018

Katip Hakim
e-imza e-imza