Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/584 E. 2018/409 K. 19.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/584 Esas – 2018/409
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2017/584 Esas
KARAR NO : 2018/409

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/10/2017
KARAR TARİHİ : 19/06/2018
K. YAZIM TARİHİ: 09/07/2018
Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında gıda malzemesi alımı konusunda 30/06/2017 tarihli sözleşme yapıldığını, sözleşme uyarınca müvekkili tarafından davalıya çekle ödemeler yapıldığını, yapılan ödemelere karşılık davalı tarafça gıda malzemelerinin müvekkiline teslim edilmemesi üzerine, davalı yana malların teslimi aksi halde Kuveyttürk İkitelli Şubesi … numaralı 28/09/2017 tarihli 12.268,48 TL bedelli çek, … Bankası … Şubesi … numaralı 31/10/2017 tarihli 12.708,00 TL bedelli çek ve … Şubesi … numaralı 15/01/2018 tarihli 70.000,00 TL bedelli çekin iadesine ilişkin ihtarmame çekildiğini ancak davalı tarafça mallar teslim edilmediği gibi çeklerin iade edilmediğini, çeklerle ilgili olarak bedelsizlik sebebiyle karşılıksız işlemi yapılmaması için öncelikle ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve söz konusu çeklerden dolayı borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirket adresinin …/Ankara olması nedeniyle öncelikle yer yönünden yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini ayrıca davacı yanın dava dilekçesinde belirtmiş olduğu 30/06/2017 tarihli sözleşmenin davalı şirket yetkilileri veya temsilcileri tarafından imzalanmadığını beyan ederek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, bedelsizlik iddiasına dayalı menfi tespit talebine ilişkindir.
Davalı tarafça süresi içerisinde yetki itirazında bulunulmuş, yetkili mahkemenin davalı şirketin adresinin bulunduğu Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu ifade edilmiştir.
Davacı yan ise, taraflar arasındaki 30/06/2017 tarihli sözleşmenin ifa edileceği yerin Mahkememizin yetki alanı içerisinde kaldığını belirterek yetki itirazının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Genel Yetkili Mahkeme” başlıklı 6/1. maddesi hükmüne göre genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.
Aynı kanunun 10. maddesi gereğince sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.
2004 sayılı İİK’nun 72/8. madde ve fıkrasında “Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir.” düzenlemesi yer almaktadır.
Ankara Ticaret Sicili Müdürlüğünden getirilen kayıtlara göre davalı şirketin adresinin “… Mahallesi …. Sk. No:… …/ANKARA” olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafça varlığı kabul edilmemekle birlikte, davacının dayandığı 30/06/2017 tarihli sözleşmede ” Uyuşmazlık halinde T.C. Ankara mahkemeleri yetkilidir.” şeklinde hüküm bulunduğu görülmüştür.
Eldeki dava, bedelsizlik iddiasına dayalı menfi tespit talebine ilişkindir. Davalı tarafça cevap dilekçesinde ve süresinde yetki ilk itirazında bulunulmuştur. Yetkili mahkeme 6100 sayılı HMK’nun 6. maddesi gereğince belirlenmelidir. Söz konusu yasa maddesine göre yetkili mahkeme, davalı tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Dosya kapsamından davalının adresinin “… Mahallesi …. Sk. No:… …/ANKARA” ve dolayısıyla yetkili mahkemenin Ankara Mahkemeleri olduğu anlaşılmıştır. Davacı yan, 6100 sayılı HMK’nun 10. maddesi gereği Mahkememizin yetkili olduğunu iddia etmiş ise de, dayanılan 30/06/2017 tarihli sözleşmede de uyuşmazlık halinde Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğunun hükme bağlanması karşısında, 6100 sayılı HMK’nun 17. maddesi gereği de yetkili mahkemenin Ankara Mahkemeleri olduğu açıktır. Açıklanan nedenlerle mahkememizin yetkisizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili olduğu belirlenen Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yetki itirazının kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın yetkili Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına, 4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı vekili ile davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.19/06/2018

Katip Hakim
e-imza e-imza