Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/56 E. 2022/1171 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/56 Esas – 2022/1171
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2017/56 Esas
KARAR NO : 2022/1171

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/02/2017
KARAR TARİHİ: 08/12/2022
K.YAZIM TARİHİ: 06/01/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; Uluslararası nakliyat faaliyeti yürüten ve üçüncü kişilerin şahsi eşyalarını belirli süreler boyunca deposunda muhafaza eden davacı şirketin, … Sitesinde bulunan deposunda, davacı şirketin arka bitişiğinde bulunan davalı şirketin çatısında yapmış olduğu kaynak faaliyeti sonucunda ortaya çıkan yangın nedeniyle kullanılamaz hale gelen işyeri binasının, müşterilere ve çalışanlara ait eşyaların ve şirket evraklarının yanması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduklarını beyan ederek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 10.000 TL manevi, 90.000 TL maddi tazminatın, haksız fiilin gerçekleştiği 02.02.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili; öncelikle husumet yönünden itirazlarının bulunduğunu, olay ile müvekkili şirket ve çalışanları arasında illiyet bağının bulunmadığını, haksız fiillerde sorumluluk için ilgili yasaların aradığı şartların gerçekleşmediğini, söz konusu yangının müvekkili şirketin/çalışanlarının fiil ve hareketinden meydana gelmediğini, müvekkili şirketin kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Tarafların ticaret sicil kayıtları, … SHM sinin … değişik iş sayılı dosyası, Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, … AHM’sinin … esas sayılı dava dosyası, Ankara … ATM nin … esas sayılı dava dosyası, … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
02/02/2015 tarihinde, …Sitesi … Cadde No: … … …/… adresinde bulunan davacıya ait depoda meydana gelen yangın sonucu deponun ve içindeki eşyaların kullanılamaz hale geldiği, depo içindeki gerek davacıya ait gerekse 3. Kişilere ait eşyaların zarar görmesi sebebiyle davacının maddi ve ve manevi zarara uğradığı iddia olunarak tazminat talepli işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
… Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası ile yapılan tespit ile alınan bilirkişi raporunda, yangının elektrik tesisatından çıkmadığı, yangının işyerinin arka tarafından başladığı tespit edilmiş ancak yangının çıkış sebebine ilişkin kesin ve net bir tespite yer verilmemiştir.
Dosyaya kazandırılan … Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı’nın 02/02/2015 tarihli yangın raporunda, yangının çıkış yerinin davacı şirkete ait deponun çatı arka sol köşesi ile davalı şirkete ait işyerinin çatı arka sağ köşesinin birleştikleri nokta olduğu, ancak çıkış sebebinin belirlenemediği anlaşılmıştır.
Davacıya ait depoyu sigortalayan dava dışı … Şirketi tarafından zarar gören 3. Kişiye yapılan ödemenin … Şirketi ve çalışanlarına rücusu için Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan … Esas sayılı davada alınan 15/08/2016 tanzim tarihli raporda, davalıların çıkan yangından sorumlu olmadıkları ve davacının rücu hakkının bulunmadığı rapor edilmiştir.
Yangın olayıyla ilgili başlatılan soruşturma neticesinde sanıklar hakkında taksirle yangına sebep olma suçundan düzenlenen iddianameyle … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile ceza davası açıldığı, yapılan kovuşturma neticesinde, … Şirketi çalışanları … ve … hakkında CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat kararı verildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçerek onama ile 01/11/2022 tarihinde kesinleştiği tespit edilmiştir.
Ceza Mahkemesi kararlarının Hukuk Mahkemesine etkisi, TBK’nın 74. maddesinde düzenlenmiş olup Hukuk Hâkimi Ceza Mahkemesinin kesinleşmiş kararları karşısında esas bakımından ilke olarak bağımsız kılınmıştır. TBK’nın 74.maddesinde “Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir”. Bu açık hüküm karşısında, Ceza Mahkemesince verilen beraat kararı, kusur ve derecesi, zarar tutarı, temyiz gücü ve yükletilme yeterliği, illiyet gibi esasların Hukuk Hâkimini bağlamayacağı konusunda duraksama bulunmamaktadır.
TBK’nın 74. maddesinde haksız eylemin “kusur” öğesi konusunda hukuk hakimine tanınan yetkiler iki bölüm olup, birincisi “kusur bulunup bulunmadığına”, öteki “kusurun derecesini ve zararın tutarını belirlemeye” ilişkindir. Maddenin ilk cümlesine göre “kusurun varlığını” araştırmada yetkileri sınırlı olan hukuk hakimi, maddenin ikinci cümlesine göre “kusurun derecesini ve zarar tutarını belirlemede” tam bağımsız kılınmıştır.
HMK 266 madde hükmüne göre kusur oranlarının belirlenmesi teknik değil hukuki bir konudur. Elde edilen teknik bulgulara göre hakim bu oranı belirlemede ihlal edilen kuralları gözönüne almalıdır.
Haksız fiilden dolayı sorumlu olabilmek için kusurun bulunması şarttır.
Bu açıklamalara göre, meydana gelen yangının çıkış sebebinin gerek ceza dosyasında, gerek tespit dosyasında, gerekse rücu dosyasında tespit edilemediği, yangın raporunun da yangının çıkış sebebine dair bir tespit içermediği, dosya kapsamında sunulan delillerin yangının çıkış sebebi ve buna göre kusurun kime ait olduğunun tespiti için yeterli olmadığı, davacı yanın, davalıya ait işyerinde yapılan kaynak işleminden yangının çıktığı yönündeki iddiasını ispata yarar dosya kapsamında delil sunulamadığı, davacı yanın tanık deliline başvurduğu ancak tanık delilinin takdiri delillerden olduğu ve dosya kapsamında tanık beyanlarını destekleyecek yan delillerin bulunmadığı, bu suretle de tek tanık beyanıyla davalının sorumluluğuna gidilemeyeceğinden tanığın dinlenilmediği, mahkememizin ceza yargılaması neticesinde verilen beraat kararıyla bağlı olmadığı, ancak dosya kapsamında tespit edilen maddi olgular ile bağlı olduğu, dosya kapsamında davalıya kusur atfedebilmek için yeterli delilinin bulunmadığı, tüm bu sebeplerle davacının oluştuğunu iddia ettiği zararlar yönünden davalıdan talepte bulunamayacağı, davalının yangın olayında tespit edilen bir kusurunun bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmakla ispatlanamayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.707,75TL harçtan mahsubu ile artan 1.627,05TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalının maddi tazminat talepli davada kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 13/4 uyarınca 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davalının manevi tazminat talepli davada kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT madde 10/2 uyarınca 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.08/12/2022

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı