Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/512 E. 2018/536 K. 25.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/512 Esas – 2018/536

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2017/512 Esas
KARAR NO : 2018/536

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2017
KARAR TARİHİ : 25/09/2018
K.YAZIM TARİHİ : 25/10/2018
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; davalı sigorta şirketine sigortalı, davalı …. Ltd. Şti.’nin de maliki olduğu … plakalı araç sürücüsü …’nun olay yeri yolda kendisiyle aynı yönde seyir halinde olan önündeki … plakalı araca çarparak, … plakalı aracın da savrulup, karşı yol bölümünden gelen davacıya ait … plakalı araca çarpması şeklinde meydana gelen trafik kazasında, davacıya ait araçta 9.166,39 TL hasarın ve dolayısıyla da kaza öncesi değeri 120.000,00 TL olan araçta 15.000,00 TL -20.000,00 TL civarında da değer kaybının meydana geldiğini, ticari olan otobüsü ile personel taşımacılığı yapan davacının, kazanın meydana geldiği 03/08/2017 tarihinde aracının servisten çıktığı 23/08/2017 tarihine kadar aracını kullanamamış olduğunu beyan ederek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, 500,00 TL kazanç kaybının davalı …. Ltd. Şti.’nden, 500,00 TL değer kaybının … Sigorta A.Ş.’den olay tarihi olan 03/08/2017 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 22/05/2018 tarihli dilekçe ile değer artırım talebinde bulunmuş ve değer kaybı alacağı talebini 9.390,00 TL’ye, araç mahrumiyeti alacağı talebini 1.610,00 TL’ye artırmıştır.
CEVAP :Davalı …. Ltd. Şti. Vekili; davacıya ait aracın hangi tarihler arasında tamir servisinde kaldığı hususunda tutarlı bir beyanın yer almadığını, dolayısıyla aracın hangi tarihler arasında serviste kaldığı hususunun net olarak ortaya konması gerektiğini, tamir süresi kazanç kaybından müvekkili şirketin herhangi bir kusurunun olmadığını, araçta meydana gelen hasarın giderilmesi için ne kadar süreye ihtiyaç olduğunun, aracın serviste geçirdiği sürenin hasarın giderilmesi için öngörülen süreye uygun olup olmadığının, aracın gerçekten bir kazanç sağlayıp sağlamadığının ve sağlamakta ise aracın tamiri için öngörülen sürede meydana gelen gerçek kazanç kaybının tespit edilmesi gerektiğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili; yükümlülüklerinin zararın ihbarı ve gerekli belgelerin sigortacıya bildirildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortasının poliçe limiti dahilinde tazminatı ödemekle yükümlü olduğunu, davacı tarafından davadan önce gerekli belgelerle müvekkili sigorta şirketine başvuru yapılmadığını, poliçe genel şartları eki tespit esasları 2. Maddesine göre davacının değer kaybı talebinin teminat dışında kalmakta olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, davacıya ait aracın tramer kaydı, davacıya ait Sincan vergi dairesi kayıtları, 15/05/2018 tarihli bilirkişi raporu, 17/08/2018 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, trafik kazası nedeniyle davacının aracında oluştuğu iddia edilen değer kaybı ile aracın tamiri süresince mahrum kalınan zararın tazmini istemine ilişkindir.
03/08/2017 tarihinde, dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile yine dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araca arkadan çarpması sonucu … plakalı aracın savrulması ile davacının kullandığı … plakalı araca çarpması neticesinde, dava konusu maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
Kusur durumunun, değer kaybı ile araç mahrumiyeti zararının tespitine yönelik olarak alınan 15.05.2018 ve 17.08.2018 tarihli bilirkişi raporunda; olayın oluşunda … plakalı araç sürücüsü … nun takip mesafesi ve hızını ayarlayamaması nedeniyle tam kusurlu olduğu, davacının kusurunun bulunmadığı belirtilerek; davacının aracında meydana gelen değer kaybının, 01.06.2015 tarihli yeni genel şartlara göre 9.390,00 TL, reel piyasa şartlarına göre ise 10.000 TL olduğu, araç mahrumiyeti nedeniyle ise 1.610,00 TL zararın bulunduğu tespit edilmiştir.
Yukarıda açıklanan ilkeler gereği davalıların, davacıların zarar görmesi nedeniyle doğrudan uğranılan maddi zararlardan müşterek ve müteselsilen, dolaylı zarardan ise … plakalı araç maliki olan davalının tek başına sorumlu olduğu ancak davacının talebinin müşterek ve müteselsilen tahsile yönelik bulunmadığı anlaşılmaktadır. 26.04.2016 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6704 sayılı kanunun 3. maddesi ile değişik 2918 sayılı kanunun 90. Maddesi uyarınca zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatların bu kanun ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabi olacağı düzenlenmiş olup, rizikonun (kazanın) 26.04.2016 tarihinden sonra gerçekleşmesi nedeniyle bilirkişice, genel şartlara göre yapılan değer kaybı hesabı gözetilerek, davacının aracında meydana geldiği tespit edilen değer kaybı ile dolaylı zarar olan kazanç kaybının davacının talebine uygun olarak tahsiline, dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE;
1-Davacının aracından yoksun kalması nedeniyle belirlenen 1.610,00 TL zararının davalı … Limited Şirketinden dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiline,
2-Davacının aracında meydana geldiği tespit edilen 9.390,00 TL değer kaybının davalı sigorta şirketinden dava tarihinden itiraben işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiline,
3-Alınması gereken 751,41 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL harcın ve 170,78 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 549,23 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı, 4,60TL vekalet harcı ile 170,78 ıslah harcı olmak üzere toplam 238,18 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 286,60 TL tebligat ve posta gideri ile 500,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 786,60 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı …. Ltd Şti vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.25/09/2018

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı