Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/430 E. 2018/627 K. 23.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/430 Esas – 2018/627
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2017/430 Esas
KARAR NO : 2018/627

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
2-
VEKİLİ :

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 26/07/2017
KARAR TARİHİ : 23/10/2018
K. YAZIM TARİHİ: 22/11/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … T.A.Ş. ile davalı … … Ltd. Şti. arasında 04/11/2014 tarihinde 100.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiğini, davalı …’in 100.000,00 TL limit için sözleşmeyi kefil sıfatı ile imzaladığını, iş bu sözleşme kapsamında davalı şirkete Taksitli Ticari Kredi kullandırıldığı ve Ticari Artı Para hesabı tanımlandığını, geri ödemelerin yapılmaması üzerine 25/08/2016 tarihinde ihtarname keşide edilerek 23/08/2016 tarihi itibariyle kredi ilişkisinin kesildiğini, kredi borcunun ferileri ile birlikte ödenmesi aksi halde kanuni takibe geçileceğinin bildirildiğini, ihtarnameye rağmen ödeme yapılmadığından Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyası üzerinden 15/03/2017 tarihinde davalılar aleyhinde icra takibi başlatıldığını, davalı borçluların dosya borcu ve ferilerine itiraz etmeleri üzerine 24/05/2017 tarihinde takibin durdurulduğunu ifade ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalıların takibe itirazlarının iptali, takibin devamı ve % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin davacı bankaya dava dilekçesinde iddia edildiği gibi bir borcu olmadığını, davalı …’in de davaya konu borca ilişkin kefaletinin söz konusu olmadığını, davalılara karşı açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu beyan ederek davanın reddi ile kötü niyetli ve haksız davacının asgari % 20 oranında tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.
Dava, genel kredi sözleşmesi nedeniyle doğduğu iddia edilen alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali talebine ilişkindir.
Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasının bir sureti dosya arasına celp edilmiştir.
Davacı (alacaklı) vekili tarafından davalılar (borçlular) aleyhine 06/02/2017 tarihinde Ankara …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla 4.288,40 TL asıl alacak (ana para (temerrüt faiz oranı %40,80), 17,78 TL % 5 BSMV toplamı, 169,97 TL ihtarname masrafı, 355,49 TL işlemiş %20,40 akdi faiz olmak üzere toplam 4.831,64 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, yetki itirazı üzerine gönderildiği anlaşılan dosyanın Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sırasına kaydedildiği ve düzenlenen 15/03/2017 tarihli ödeme emrinin davalı borçlulara tebliğ edildiği, davalılar vekilinin 23/05/2017 tarihli dilekçeyle itirazı üzerine 24/05/2017 tarihinde icra takibinin durdurulduğu, eldeki davanın 26/07/2017 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık, kullandırılan ticari kredi nedeniyle davalı şirketin davacı bankaya borcunun bulunup bulunmadığı, diğer davalının kefil sıfatıyla bu borçtan sorumlu tutulup tutulamayacağı noktalarında toplanmaktadır.
Taraf delilleri toplandıktan sonra dosya kapsamı ve ekleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bankacı-hesap bilirkişisinden 28/04/2018 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen 28/04/2018 tarihli bilirkişi raporu birlikte değerlendirilmiştir:
Davacı … T.A.Ş. … Şubesi ile davalı … …. …. Hay. San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında 04/11/2014 tarihinde 100.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, diğer davalı …’in söz konusu sözleşmenin Kefiller başlıklı bölümüne “… …. …. Hay. Ve Tic. Ltd. Şti firmasına Genel Kredi Sözleşmesine istinaden kullandırılan ve kullandırılacak lan tüm kredilerden kaynaklı tüm borçlardan 100.000,00 TL’na kadar 10 yıl süre ile iş bu kredi sözleşmesindeki hükümler çerçevesinde müteselsil kefil sıfatı sorumlu olmayı kabul beyan ve taahhüt ediyorum.” yazarak 04/11/2014 tarihinde müteselsil kefil sıfatıyla 100.000,00 TL limit için sözleşmeyi imzaladığı anlaşılmıştır.
Davacı banka tarafından davalı şirkete 31/03/2016 tarihinde 18 ay vadeli, aylık % 1.70, yıllık % 20.40 faiz oranı ile 399,23 TL taksit ödemeli 6.100,00 TL ticari kredi kullandırıldığı, ödenmeyen taksitler (borç) için davalılara 23/08/2016 tarihli ihtarname keşide edildiği, ihtarname keşide edildikten sonra 4 taksit daha ödendiği (30/06/2016, 31/07/2016, 31/08/2016 ve 30/09/2016 tarihli taksitler), bakiye 4.278,32 TL ana paranın 31/01/2017 tarihinde takip hesabına aktarılarak 06/02/2017 tarihinde yasal takip başlatıldığı, davacı bankanın krediye yıllık % 20.40 oranında akdi faiz, % 40.80 oranında temerrüt faizi uyguladığı tespit edilmiştir.
Bilirkişi tarafından yapılan hesaplamada, takip tarihi itibarıyla davacı bankanın 4.278,32 TL anapara, 270,48 TL takip tarihine kadar ödenmemiş taksitlerin ferileri, 77,54 TL ödenmemiş taksitlerin anaparalarına takip tarihine kadar işleyecek temerrüt faizi, 10,04 TL bakiye anaparaya takip tarihine kadar işleyecek akdi faiz, 4,38 TL BSMV ve 169,97 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 4.810,73 TL alacağının bulunduğu belirlenmiştir.
Hal böyle olunca davalı şirketin, aleyhine yürütülen takibe yönelik itirazında anılan borç miktarları bakımından haksız olduğu, diğer davalının da, TBK’nun 583. maddesinde öngörülen şekil şartlarını taşıyan kefalet sözleşmesi kapsamında davalı şirketin bahse konu borcundan dolayı müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduğu, dolayısıyla icra takibine yönelik itirazında onun da haksız olduğu sonuç ve kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne, davalıların Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasına vaki itirazlarının 4.278,32 TL’lik asıl alacak kesimi, 270,48 TL vadesi geçmiş taksitlerin ferileri, 10,04 TL akdi faiz, 77,54 TL işlemiş temerrüt faizi, 4,38 TL’lik BSMV kesimi ve 169,97 TL ihtarname masrafı kesimi yönünden iptali ile takibin anılan miktarlar ile 4.278,32 TL asıl alacağı takip tarihinden itibaren işletilecek % 40.80 oranında (yıllık) temerrüt faiziyle birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin ise reddine karar vermek gerekmiştir.
Dava konusu alacağın likit nitelikte olduğu gözetilerek, İİK’nun 67/2 maddesi gereğince davalı borçluların itirazlarında haksızlığına karar verilen tutar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davalının, Ankara Batı İcra Dairesi … esas sayılı dosyasına vaki itirazın 4.278,32 TL’lik asıl alacak kesimi, 270,48 TL vadesi geçmiş taksitlerin ferileri, 10,04 TL akdi faiz, 77,54 TL işlemiş temerrüt faizi, 4,38 TL’lik BSMV kesimi ve 169,97 TL ihtarname masrafı kesimi yönünden iptali ile takibin anılan miktarlar ile 4.278,32 TL’nin asıl alacağı takip tarihinden itibaren işletilecek % 40.80 oranında temerrüt faiziyle birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne, 4.278,32TL’lik asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 328,62 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 82,52 TL harcın mahsubu ile bakiye 246,10 TL’nin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 82,52 TL peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı, 4,60 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 118,52 TL harcın davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 500,00 TL bilirkişi ücreti, 131,90 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 631,90 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 629,16 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 20,91 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/10/2018

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı