Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/414 E. 2018/356 K. 29.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/414 Esas – 2018/356

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2017/414 Esas
KARAR NO : 2018/356

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
İFLAS İDARE MEMURLARI
1-
2-
3-
VEKİLİ :

DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 21/07/2017
KARAR TARİHİ : 29/05/2018
K.YAZIM TARİHİ : 02/07/2018
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; davacının 06.02.2012-03.02.2014 tarihleri arasında müflis … A.Ş. bünyesinde … Mühendisi olarak çalıştığını, … A.Ş. nin mahkememizin 2013/30 Esas sayılı dosyası ile 26.12.2013 tarihinde şirketin iflasına karar verildiğini, davacı müflis hakkında başlatılan Ankara Batı İflas Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına alacağı için başvuru yaptığını, davacının iflasın açıldığı tarih itibari ile toplam alacağının 22.218,13-TL olduğunu, bu alacağın 4.454,72-TL kıdem tazminatı, 4.281,54-TL ihbar tazminatı, 625,00-TL yıllık izin ve 26.12.2013 tarihine kadar da maaş alacağından kalan 12.856,87-TL kalemlerinden oluştuğunu, toplam maaş ücreti alacağının 23.065,66-TL olup garanti ücret fonundan kendisine 10.208,79-TL ödenmesi sebebi ile 12.856,87-TL maaş ücreti alacağının kaldığını, iflas açıldıktan sonra da davacının 03.02.2014 tarihine kadar çalışmış olup buradan doğan alacakları masa alacağı olduğundan dava konusu yapılmadığını, davacının maaşının … Bankası hesabına yatırıldığını beyan ederek, fazlaya ilişkin dava ve tazminat hakları saklı kalmak kaydı ile 25.08.2017 saat 15:30 da yapılacak olan ikinci alacaklar toplantısının süresi, yargılama süreci, davacının alacak miktarı da nazara alındığında davacının da ikinci alacaklılar toplantısında alacak talebi doğrultusunda masada temsiline karar verilmesine, Ankara Batı İflas Müdürlüğünün … iflas dosyasında vermiş olduğu 28.06.2017 tarihli kararda reddedilen kısmın kaldırılmasına, davacının kabul edilen 8,177,89-TL haricinde 14.040,24-TL daha alacağının olduğunun tesbitine ve bu
alacağın iflas tarihi itibari ile işleyecek yasal faiziyle birlikte alacağın kabulü ile sıra cetveline esas alınmasına, banka hesap dökümlerinin ilgili bankadan celbine, SGK kayıtlarının celbine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili; davalının mahkememizin 26.12.2013 tarih 2013/30 E. sayılı dosyasıyla iflasına karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, tasfiye işlemleri Ankara Batı İflas Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile yürütüldüğünü, ikinci alacaklılar toplantısının 25.08.2017 tarihinde saat 15:30 da Ankara Batı iflas Müdürlüğünde yapıldığını davacının Ankara Batı İflas Müdürlüğünün … sayılı dosyasına 46 no’lu başvurusuyla alacak başvurusunda bulunduğunu, bu başvurusunun İflas İdare Memurlarının 46 no’lu kararı ile reddedildiğini, idare memurlarının vermiş olduğu kararın yasaya uygun olduğunu, davada yargılama yapılacak alacağın olup olmadığı ve varsa miktarının tesbit edilmesi ve neticesine göre karar verilmesi gerektiğini, alacak talebini denetime elverişli olarak sunmayan davacının dava açılmasına sebebiyet verdiğini, nitekim sıraya başvurusunun 29.374,43-TL sinin reddedilmiş olmasına karşın sadece 14.040,24-TL alacak için dava açıldığını, dava açılmasında sorumluluğunun davacıya ait olduğunu, neticede haklı çıksa dahi yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı tarafından karşılanması gerektiğini, davada yargılama konusu edilen borç ilişkisinin iki aşamada değerlendirilmesi gerektiğini, bunlardan ilki iflas tarihine kadar olan çalışmanın bedeli olan alacaklar, diğeri ise iflastan sonraki çalışmanın karşılığı tahakkuk eden alacaklar olduğunu, iflasın açılmasından sonra ilK.nun 210 maddesi gereğince müflise faaliyet izni verilebilmekte ve masa menfaatine olmak kaydı ile bir süre daha faaliyetini sürdürmesine yasal olanak tanınabildiğini, somut olayda bu iznin verildiği ve müflis iflasın açılmasından sonra bir süre daha faaliyetine devam ettiğini, davacının da o dönemde çalıştırılan işçilerden olduğunu, faaliyet dönemine ilişkin alacakların bu davanın konusu olmadığını, nitekim dava dilekçesinde de bu hususun açıkça yazılı olduğunu, İflas İdare Memurluğunun yargılama yetkisi bulunmadığından sadece likit alacaklar bakımından hesaplama yapılmakta ve neticesine göre karar verildiğini, davacının alacağının ise kıdem ve ihbar tazminatı gibi yargılamaya muhtaç konular olduğunu lâkin hesaplama yapılırken İİK nun 195 maddesindeki esaslara göre hesaplama yapılmasının zaruri olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Mahkememizin 2013/30 esas sayılı dava dosyası, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyası, SGK kayıtları, davalı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar, banka kayıtları, 07/05/2018 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, davacının müflis şirketten olan işçilik alacaklarının reddedilen kısmının iflas masasına kayıt ve kabulüne ilişkindir.
Mahkememizin 2013/30 E, 2013/417 K sayılı ilamı ile; davalı şirketin 26/12/2013 tarihinde iflasına karar verilmiş, karar 16/03/2017 tarihinde kesinleşmiştir.
İflas idaresinin 08/08/2017 tarihli yazısına göre, davacı tarafından tebligat masrafının depo edildiği, sıra cetvelinin davacıya 07/07/2017 tarihinde tebliğ edildiği belirtilmiştir. Tebliğ tarihine göre 15 günlük yasal süresi içinde dava açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Davacı tarafından 08/05/2014 tarihinde davalı iflas idaresine başvuru yapılarak; kıdem,ihbar, yıllık izin ve maaş alacağı için 37.552,32 TL alacağın kayıt ve kabulü talep edilmiştir. Davalı iflas idaresi tarafından 28.06.2017 tarihli kararı 8.177,89 TL alacağın kabulüne, bakiye 29.374,43 TL nin reddine karar verilmiştir.
Davacı işçinin iş akdi iflas tarihinden sonra 03.02.2014 itibariyle sonlandırılmıştır.
İflas alacağı, iflas açıldığı anda müflise karşı hukuken mevcut olan alacaklar yani müflisin iflasın açıldığı andaki borçları olup, iflas masasından istenebilirken (masaya yazdırılabilirken), müflisin iflas açılmasından sonra doğan alacakları, iflas alacağı olmadığından, iflas masasından talep edilemez. İflas masasından istenebilecek (hatta, iflas alacaklarından daha önce ödenecek) olan, bir başka alacak çeşidi de masa alacaklarıdır. Bunun masa bakımından adı “masa borcudur.” Masa borçları müflisin değil, (çünkü, müflisin iflas açılktıktan sonra masayı bağlayıcı nitelikte borçlarlanmasına imkân yoktur.) iflas masasının yaptığı borçlardır. Masa borçları, iflasın açılmasından iflas tasfiyesinin sonuçlanmasına kadar, iflas masası (masa adına iflas dairesi veya iflas idaresi) tarafından yapılan borçlardır. (İİK. m. 248, 303/2) Masa alacakları iflas masasından tam olarak ödenir. (örn: İflas kararının ilanı giderleri (m.166;219), defter tutma (m.161;208) giderleri (bkz: m.160), masa mallarının muhafazası için kiralanan depo için ödenecek kira, iflas idaresinin ücreti (m.223,IV), masanın (iflas idaresinin) taraf olduğu davaları takip eden avukatın avukatlık ücreti masa borcudur. Bu sayma, tahdidi değildir; masa borçlarına bazı misaller vermek içindir. Şu halde, masa alacakları (borçları), iflas açıldıktan sonra iflasın tasfiyesi için bizzat masa (yani, masa adına iflas dairesi veya idaresi) tarafından yapılan borçlardır. Masadan ödenecek alacakların, iflas alacağı ve masa alacağı olarak ikiye ayrılmasının pratik önemi şudur: Masa alacakları, iflas masasından tam olarak ödenir. Masa alacakları, iflas alacaklarından daha önce ödenir (m.248). Oysa, iflas alacaklarının tam olarak ödenmesi çok enderdir (belki yalnız m.206’nın ilk üç sırasındaki imtiyazlı alacaklar tam olarak ödenir.) İflas alacakları (özellikle m. 206’nın dördüncü sırasındaki imtiyazsız alacaklar), İflas masasının dağıttığı iflas (garame) hissesi oranında ödenir. İşte bu nedenle, iflas masasından istenen bir alacağın, iflas alacağı mı, yoksa masa alacağı mı olduğunu belirlemenin büyük önemi vardır. (Kuru Baki, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Tamamen Yeniden Yazılmış ve Genişletilmiş 2. Baskı, S. 1212 vd. Ankara, 2013) İflas masrafları ve masa borçları sıra cetvelinde yer alamayacağından, iflas masası aleyhine genel mahkemede açılması gereken davada İİK’nın 235. maddesindeki süreler uygulanmaz. Kayıt kabul davaları, iflasından önce müflisten alacaklı olanların, bir diğer ifade ile iflas alacaklılarının alacaklarını iflas masasına kaydettirmek için açtıkları ve dayanağını İİK’nın 235. maddesinden alan davalardır. (Yargıtay 23. HD nin 05.04.2016 tarih ve 2556 E., 2121 K.,21.12.2015 tarih ve 351 E., 8323
K. 23.11.2015 tarih ve 2014/6942 E., 2015/7535 K., sayılı ilamları)
İflas tarihinden sonra doğan bir alacağın varlığı ve miktarı konusunda bir uyuşmazlık bulunmasa da, inceleme, alacağın dayandığı hukuksal ilişkiye göre genel hükümler doğrultusunda iflas masası aleyhine açılan davada genel mahkemelerce tespit edilecektir. Böyle bir davada, davacı, davalı müflisten alacaklı olduğunu iddia eden alacaklı olup, davalı ise iflas idaresidir. İflastan sonra oluşan alacağın masaya kaydı istenemez, tasfiyede bakiye kalırsa nazara alınır.
Bu açıklamalar gereği davacının iflastan sonra ve önce doğan alacaklarının tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmış ve alınan raporda; davacının 12.856,87 TL ücret, 4.454,72 TL kıdem, 4.195,84 TL ihbar, 625,00 TL yıllık izin alacaklarının fesih tarihine göre toplamının 22.132,43 TL olduğu tespit edilmiştir. Taraflar arasında ücretin miktarına yönelik uyuşmazlık bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davacının talebine esas olan bu alacak kalemlerinden ücret alacağı dışındaki alacaklar feshe bağlı alacaklardır. Fesih de iflastan sonra yapılmakla; bu alacakların iflastan önce doğmuş oldukları söylenemez. Davacının talebine esas olan kalemlerden sadece ücret alacağı iflastan önce doğmuştur. Buna göre Mahkememizce ayrıma gidilerek iş bu dava kapsamında sadece ücret alacağı bırakılarak; diğer alacaklar yönünden tefrik kararı verilmiş, 2018/372 esasa kayıt yapılmıştır. Bu dosya kapsamında da; kıdem, ihbar, yıllık izin alacakları yönünden, iflastan sonra doğmaları ve masa borcu olmaları nedeniyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Bu açıklamalara göre; davacının, kayıt kabul davasına konu olabilecek iflas tarihinden önce tahakkuk eden iflas alacağı 12.856,87 TL (ücret alacağı) olduğundan, masa tarafından kabul edilen 8.177,89 TL nin mahsubu ile bakiye 4.678,98 TL ücret alacağının da masaya kaydı gerekmekle, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE, Davacının iflas tarihine kadar muaccel olmuş bakiye 4.678,98 TL kabul edilmeyen ücret alacağının masaya kayıt ve kabulüne, fazlaya dair istemin reddine,
1-Alınması gereken 35,90TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 31,40TL peşin harç, 31,40TL başvuru harcı, 4,60TL vekalet harcı olmak üzere toplam 67,40TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Davacı tarafından sarf edilen 210,40TL tebligat ve posta gideri ile 400,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 610,40TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 222,14 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 2.180,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 2.180,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren on gün içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.29/05/2018

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı