Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/38 E. 2018/218 K. 05.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2017/38 Esas – 2018/218
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2017/38 Esas
KARAR NO : 2018/218

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLLERİ :

DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 2-
3-
VEKİLLERİ :

DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 23/01/2017
KARAR TARİHİ : 05/04/2018
K.YAZIM TARİHİ : 04/05/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili 23/01/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle, müvekkillerinin 13/08/2016 günü saat 20:50 sıralarında davacı müvekkili … sevk ve idaresindeki … plaka numaralı aracı ile Ayaş Ankara yolunun Ankara istikametinde seyir etmekte iken, Ford Başer Işıklı kavşağına geldiklerinde kendilerine yeşil ışık yanması sebebiyle yollarına devam ettikleri sırada davalı …’ın … plaka numaralı aracıyla sola dönüş yaparken kendisine yeşil yanmaması sebebiyle geçip geçmeme hususunda tereddüt ettiğini ve buna bağlı olarak da önce durduğunu, müvekkili …’ın her ne kadar kendisine yeşil yanmaktaysa da davalı sürücü …’ın kurallara aykırı davrandığını ve tereddütte kaldığını fark ettiğini ancak davalı sürücünün durması ve kendisine yeşil yanması sebebiyle yoluna devam ettiğini, ancak tereddütte kalan davalının son anda geçmeye karar vermesi nedeniyle müvekkilinin frene basmasına rağmen dava konusu kazanın gerçekleştiğini, öncelikle davalı sürücünün işbu olay ile 2918 Sayılı KTK’nun 47/1-b maddesini ihlal ederek yüzde yüz kusurlu davrandığını, müvekkilleri … ve …’ın kaza nedeniyle yaralandıklarını, ayrıca psikolojik olarak yıprandıklarını beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacılar lehine ayrı ayrı 100,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ve yine davacı … için 6.000,00 TL, diğer davacı … için 4.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılar … ile …’dan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı … Sigorta A.Ş. vekili 23/02/2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; … plaka sayılı aracın müvekkili nezdinde … numaralı poliçe ile ZMSS ile teminat altına alındığını, davacıların Karayolları Trafik Kanunu gereğince davacının usuli yükümlülüğü olan başvuru şartını yerine getirmeksizin dava açtığından, davanın usulen reddinin gerektiğini, davayı kabul manasında olmamak üzere, kaza ile sakatlık arasındaki illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, maluliyet oranının tespiti bakımından dosyanın Adli Tıp 3. ihtisas Kurulu’na sevk edilmesi gerektiğini, mahkemece tüm bakıca giderlerinin tedavi temitanı kapsamında olduğuna karar verilmesi halinde 6111 sayılı yasa kapsamında SGK tarafından karşılanması gerekli bu giderlerden dolayı müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, geçici iş göremezlik tazminatının da teminat dışında olduğunu, müvekkili şirketin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … ve … vekili 23/02/2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davaya konu trafik kazasının Ankara-Ayaş anayolu üzerinde Sincan-Fatih geçisinin sağlandığı beşli ışık sisteminin bulunduğu Başer Kavşağında gerçekleştiğini, bu kavşakta Ankara-Ayaş ve Ayaş-Ankara geçişlerinin 4’er şeritli anayoldan doğrudan, Ankara-Sincan bağlantısının ise tek şerit üzerinden sola dönüş olarak yapıldığını, kavşağın sabah 06.00, akşam 22.00 saatleri arasında trafik yoğunluğunun hayli fazla olduğunu, kaza tespit tutanağına göre kazanın oluş şeklinin polis tarafından tutanak altına alınıp kroki çizilerek tespitinin yapıldığını, kaza sonra sonrası alınan ifadelerinde her ne kadar davacı …’ın, müvekkili …’ın kırmızı ışık ihlali yapması nedeniyle kendisine çarptığını beyan etse de, mantıken bunun mümkün olmadığını, müvekkili …’ın sola dönüş yapmak için kırmızı ışıkta bekleyip yeşil yanınca ikinci araç olarak hareket ettiğinde Ayaş-Ankara istikamendeki araçların kırmızı ışıkta durduğunu ancak …’ın hiç durmadığını, fren dahi yapmadan müvekkiline vurduğunu, davacının aracında bulunan …’ın yaralanmasının da bu durumu teyit ettiğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER :Ankara Batı CBS nın … sayılı soruşturma dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, davacı ile davalılar … ve …’un ekonomik sosyal durum tespiti, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, tedavi evrakları, A.Ü. Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen maluliyet raporları, Mahkememizce yapılan 21/09/2017 tarihli keşif, keşif sonrası alınan 31/10/2017 tarihli kusur raporu, 19/02/2018 tarihli kusur bilirkişisi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Davacılar; 13/08/2016 tarihinde meydana gelen çift taraflı trafik kazası neticesinde yaralandıklarını, kazanın oluşumunda kırmızı ışık ihlali yapan … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın %100 kusurlu olduğunun iddia ederek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak her biri için ayrı ayrı 50,00 TL geçici iş göremezlik, 50,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, ayrıca davacı … için 4.000,00 TL davacı Elif için 6.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmektedir.
Kazaya karışan davalı sürücü … yönetimindeki … plakalı araç davalı … adına kayıtlıdır. Davalı sigorta şirketi ise, davacı …’a ait … plakalı aracın kaza tarihi itibarıyla (16/05/2016-16/05/2017 devresi için) ZMSS poliçesini temin eden şirkettir.
Davalı sigorta şirketi tarafından KTK’nun 97. maddesi gereğince dava öncesi başvuru yapılmadığının ileri sürülmesi üzerine, ön inceleme duruşmasında davacılar vekiline başvuruya ilişkin evrakı dosyaya ibraz için süre verilmiş, davacılar vekili tarafından dava sonrası yapılmış başvuruya ilişkin evrak dosyaya sunulmuş, Mahkememizce KTK’nun 97. maddesinde yapılan değişiklikle getirilen dava açılmadan önce sigortaya başvuru şartının, dava açıldıktan sonra giderilebilecek (tamamlanabilir) bir dava şartı olduğu değerlendirilerek işin esasına girilmiştir.
Ceza soruşturması evrakı ile hasar dosyası getirtildikten sonra davaya konu trafik kazasındaki kusur durumunun tespiti bakımından, 21/09/2017 tarihinde makine mühendisi bilirkişi marifetiyle mahallinde keşif icra edilmiş, taraflarca gösterilen tanıkların keşif esnasında beyanları alınmıştır. Makine mühendisi bilirkişi tarafından dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler ile tanık beyanları değerlendirilmek suretiyle hazırlanıp dosyaya sunulan 31/10/2017 tarihli raporda; … plakalı araç sürücüsü davacı …’ın 2918 sayılı KTK’nun 47/b-d ve 57/a maddeleri ile 84/a maddesindeki “kırmızı ışıklı trafik işaretinden geçme veya yetkili memurun dur işaretinde geçme” kuralını ihlal etmesinin yanında dikkatsizliği ve tedbirsizliği de görüldüğünden dolayı % 100 oranında kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın ise herhangi bir kural ihlali görülmediğinden kusursuz olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davacılar vekilinin itirazı üzerine, itirazları karşılar mahiyette ek rapor tanzimi için dosya tekrar aynı bilirkişiye tevdi edilmiş, dosyaya sunulan 19/02/2018 tarihli ek raporda, kök rapordaki görüş ve kanaatin yinelendiği görülmüştür.
Kusur durumuna ilişkin bilirkişi kök raporu ile ek raporundaki tespit ve değerlendirmelerin dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmıştır.
… plakalı araç sürücüsü davalı …’ın sorumluluğu haksız fiil sorumluğu olup 6098 sayılı TBK’nun 49/1. maddesine, işleten sıfatını haiz davalı …’un sorumluluğu ise 2918 sayılı KTK’nun 85/1. maddesine dayanmaktadır. TBK’nun 49/1 maddesinde, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu öngörülmüş, KTK’nun 85/1 maddesinde “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” düzenlemesine yer verilmiştir. Bu durumda, davacıların maddi ve manevi zararlarından dolayı davalılar … ve …’un sorumlulukları, sürücü …’nın kusuru oranında olacaktır. Benimsenen 31/10/2017 tarihli bilirkişi raporu ile 19/02/2018 tarihli ek raporuna göre, davaya konu trafik kazasının, davacı …’ın %100 oranında kusurlu eylemi neticesinde meydana geldiği anlaşıldığından, davacılar tarafından davalılar … ile …’a yönelik olarak açılan maddi ve manevi tazminat talepli davaların ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiştir.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası, motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türüdür. Eldeki davada davacılardan …, aynı zamanda … plaka sayılı (sigortalı) aracın işleteni ve ZMSS poliçesinde sigortalı konumunda olduğundan, davalı sigorta şirketi karşısında 3. kişi olarak kabul edilemez. Bir başka deyişle işleten davacı …’ın işleten olarak kendi sorumluluğunu üstlenen davalı sigorta şirketinden tazminat talebinde bulunması hukuken mümkün değildir. Bu neden adı geçen davacının maddi tazminat talepli davasının reddine karar verilmiştir.
Diğer taraftan, davacı …’ın davalı sigorta şirketine yönelttiği maddi tazminat talebi, … plakalı araç sürücüsü davacı …’ın değil, … plakalı aracın sürücüsü …’ın kusuruna dayandırılmıştır. Halbuki davalılar … ve …’un sürücüsü ve işleteni olduğu … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından temin edilmiş ve kaza tarihi itibarıyla geçerli ZMSS poliçesi bulunmamaktadır. Bu nedenle davacı …’ın, davalı sürücü …’ın kusuruna dayalı olarak davalı … Sigorta A.Ş.’ne yönelik açtığı maddi tazminat talepli davası da reddedilmiştir.
Açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar tarafından maddi tazminat talepli olarak açılan davanın reddine,
2-Davacılar tarafından manevi tazminat talepli olarak açılan davanın reddine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 34,84 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1,06 TL harcın davacılardan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacılar tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerilerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
5-Maddi tazminat yönünden, davalıların kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 100,00 TL avukatlık ücretinin davacı …’dan, 100,00 TL avukatlık ücretinin davacı …’dan alınarak davalılara ödenmesine,
6-Manevi tazminat yönünden, davalılar … ve …’un kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davacı …’dan, 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davacı …’dan alınarak bu davalılara ödenmesine,
Dair, davalılar … ve … vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 05/04/2018

Katip Hakim
e-imza e-imza