Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/32 E. 2019/650 K. 24.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/32 Esas – 2019/650
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2017/32 Esas
KARAR NO : 2019/650

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 18/01/2017
KARAR TARİHİ : 24/10/2019
K. YAZIM TARİHİ: 22/11/2019

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı banka … Bankası … şubesi ile dava dışı …. Petrol Taah. Ltd. Şti. arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını ve …, Petrol Taah. Ltd. Şti.’ne kredi kullandırıldığını, anılan kredinin teminatı için dava dışı üçüncü kişi …. Petrol Taah. Ltd. Şti. lehine, tapuda müvekkili adına kayıtlı olan Ankara ili, … ilçesi, … ada, 2 parselde kayıtlı 2624 m’lik ve 10/360 arsa paylı 36. Blok kargir villa üzerine 20/11/2006 tarihinde 400.000,00 TL’lik ipotek tesis edildiğini, 20.11.2006 tarihli taşınmaz rehninin davalı banka ile dava dışı asıl borçlu …. Petrol Taah. Ltd. Şti. arasında 14.02.2007 tarihinden sonra akdedilen kredi sözleşmelerinin teminatı olmadığını, hukuka aykırı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi sebebiyle müvekkilinin dava dışı …’a ödeme yapmak zorunda kaldığını ve bu ödeme nedeniyle zarara uğradığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL’nin ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı cevap dilekçesinde özetle; davaya konu ipoteğin mevcut ve gelecekteki kredi alacaklarına güvence oluşturduğunu, müvekkili bankanın ipotek tesisinde iyi niyetli olduğu için sorumluluğu bulunmadığını, dava dışı …. Petrol Taah. Ltd. Şti.’ne kullandırılan kredilerin davanın müvekkil bankaya ihbar edildiği belirtilen 14/02/2007 tarihinden önce ve sonra diye ayrılmasının mümkün olmadığını, kredi kullandırım tarihi itibariyle kesinleşmiş bir mahkeme kararı da bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Tapu kaydı, davalı banka ile dava dışı …. Petrol Taah. Ltd. Şti. arasında akdedilen kredi sözleşmesi, ipotek belgesi, Ankara Batı …. AHM’nin … esas sayılı dosyası, Ankara Batı …. AHM’nin … esas sayılı dosyası, Ankara …. İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyası, Ankara …. İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyası, 11/06/2018 tarihli bilirkişi heyeti raporu, 10/06/2019 tarihli bilirkişi heyeti ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, hukuka aykırı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi sebebiyle davacının dava dışı kişiye ödemek zorunda kaldığı meblağ nedeniyle uğradığı zararın tazmini talebine ilişkindir.
Taraf delilleri toplandıktan sonra dosya kapsamı ve ekleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilerek, bankacı-hukukçu … ile öğretim üyesi Doç. Dr. …’dan oluşan bilirkişi heyetinden 11/06/2018 tarihli rapor ile 10/06/2019 tarihli ek rapor alınarak dosyaya dahil edilmiştir.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen 11/06/2018 tarihli bilirkişi raporu ve 10/06/2019 tarihli bilirkişi ek rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir:
… Bankası …. … Şubesi ile …. Taah. Tic. ve San. Ltd. Şti. arasında 29/09/2006 tarihli ve 500.000,00 TL limitli Kredi Genel Sözleşmesi akdedildiği, kredi limitinin 21/11/2006 tarihinde 1.000.000,00 TL’ye yükseltildiği, sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan …’ın (davacı) kefalet limitinin sözleşmedeki kredi limitine eşit olduğu, dosyada mevcut tapu kayıtlarına göre Ankara İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada, 2 parselde bulunan 26 nolu bağımsız bölüm üzerindeki mülkiyet hakkının 15/08/2005 … tarafından kazanıldığı ve bu hakkın 30/10/2006 tarihinde satış yoluyla davacı …’a devredildiği, 20/11/2006 tarihinde de taşınmaz üzerinde davalı banka lehine birinci dereceden ve 400.000,00 TL bedelle ipotek tesis edildiği belirlidir.
Dava dışı … tarafından Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasıyla davalılar … ve … aleyhine, kendisini vekil tayin ettiği …’ın vekalet yetkisini kötüye kullandığı ileri sürülerek ve satış yoluyla …’a devredilmiş olan Ankara İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada, 2 parselde bulunan 26 nolu bağımsız bölümle ilgili olarak 29/12/2006 tarihinde tapu iptali ve tescil, bu mümkün olmadığı taktirde alacak talepli dava açılmış, dava 14/02/2007 tarihinde … Bankası ….’a ihbar edilmiş, Mahkemece yapılan yargılama neticesinde 10/06/2008 tarihinde davanın kabulüne, dava konusu ipotekli taşınmazın davalı … adına olan tapu kaydının iptaline ve üzerindeki sınırlamalarla birlikte davacı … adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
Bunun üzerine yine … tarafından, Ankara Batı …. Asliye Hukuk Mahkemesinde … ve … Bankası …. aleyhine 23/09/2008 tarihinde ipoteğin kaldırılması istemli dava açıldığı, yargılama devam ederken ipotekli taşınmazın paraya çevrilmesi üzerine ipoteğin kaldınlması davasını tazminat davasına dönüştürüldüğü, Mahkemece önce davanın reddine karar verildiği, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamı sonrası yapılan yargılama sonunda bu kez Mahkemece 29/03/2012 tarihinde davanın kabulüne ve 230.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalılar … ve … Bankası ….’tan müteselsilen tahsil edilerek davacı …’a verilmesine karar verildiği, … tarafından bu mahkeme kararına istinaden 07/05/2012 tarihinde Ankara …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasıyla takip borçluları … ve … Bankası …. aleyhinde 230.000,00 TL’si asıl alacak olmak üzere toplam 407.440,42 TL üzerinden ilamlı icra takibi başlatıldığı, Ankara Batı …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 29/03/2012 tarihli ve … esas sayılı kararı davalı … Bankası …. Tarafından temyiz edildiği ve Yargıtay 14. Hukuk Dairesince 15/06/2012 tarihinde icranın geri bırakılmasına karar verildiği, bilahare söz konusu mahkeme hükmünün tekrar bozulmasına karar verildiği ve gönderilen dosyanın Ankara Batı …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sırasına kaydedildiği, yapılan yargılama neticesinde 24/03/2015 tarihinde icra yoluyla satılan ipotekli taşınmazın itiraz edilmeyen değerini teşkil eden 230.000,00 TL’nin 119.800,00 TL’lik kısmının davalılar … Bankası …. ve …’dan müştereken ve müteselsilen, geriye kalan 110.200,00 TL’lik kısmının ise davalı …’dan münferiden tahsil edilerek davacı …’a verilmesine karar verildiği, Ankara Batı …. Asliye Hukuk Mahkemesinin bu kararının Yargıtay 14. Hukuk Dairesince 13/10/2015 tarihinde onandığı, Ankara …. İcra Müdürlüğünün … (yenileme öncesi …) esas sayılı takip dosyası kapsamında takip borçlularından … Bankası …. tarafından 11/12/2015 tarihinde 213.454,03 TL, … tarafından ise 14/12/2016 tarihinde 169.903,17 TL tutarında ödeme yapıldığı, takip dosyasının … esas sayısını aldığı tespit edilmiştir.
Eldeki davada davacı …, 20/11/2006 tarihinde … Bankası …. lehine tesis edilen taşınmaz rehninin 14/02/2007 tarihinden sonra … Bankası …. tarafından kullandırılan kredileri teminat kapsamına almadığını iddia ederek, tapu iptali ve tescil davasının (Ankara Batı …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası) ihbar edildiği 14/02/2007 tarihinden sonra davalı bankanın ipotek teminatı kapsamında kredi kullandırmaya devam etmesi nedeniyle, ipotek veren taşınmaz maliki sıfatıyla dava dışı üçüncü kişiye ödemek zorunda kaldığı meblağdan kaynaklanan zararının tespitini ve tazminini talep etmekte, davalı banka ise ipoteğin mevcut ve gelecekteki kredi alacaklarına güvence oluşturduğunu, ipotek tesisinde iyi niyetli olduğu için sorumluluğu bulunmadığını savunmaktadır.
Bu durumda uyuşmazlık, tapu iptali ve tescil davasının … Bankası ….’na ihbar edildiği 14/02/2007 tarihinden sonra kullandırılan kredilerin ipotek kapsamına dahil olup olmadığı ve dolayısıyla ipotekli taşınmaz malikinin sorumluluğunun bulunup bulunmadığının tespiti noktalarında toplanmaktadır.
Kefaletin şahsi, ipoteğin ise ayni teminat olması münasebetiyle, … Bankası …. tarafından davacı …’ın kefaletinin 18/04/2007 tarihi itibariyle kaldırıldığının bildirilmiş olmasının, bankanın ipotek hakkından kaynaklanan alacağına herhangi bir etkisi olmayacağı ortadadır.
Ankara İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada, 2 parselde bulunan 26 nolu bağımsız bölüm üzerindeki mülkiyet hakkı 30/10/2006 tarihinde satış yoluyla …’dan davacı …’a devredilmiş, … tarafından ise 20/11/2006 tarihinde de taşınmaz üzerinde davalı banka lehine birinci dereceden ipotek tesis edilmiştir.
…’ın davacısı olduğu ve tapu iptali ve tescil talebiyle davalılar … ve …’a karşı açılan Ankara Batı …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında, Mahkemece tapu kaydının iptali ile taşınmazın davalı … adına kayıtlı olan tapu kaydının iptali ile üzerindeki sınırlamalarla birlikte davacı … adına tapuya tesciline karar verildiği, mahkeme kararının gerekçesinde; davanın ihbar edildiği … Bankası ….’nın iyi niyetli olduğu gözetilerek taşınmaz üzerinde banka lehine kurulan ipotek hakkının korunması gerektiği sonucuna varıldığının belirtildiği görülmektedir.
… tarafından, bu kez taşınmaz üzerinde 20/11/2006 tarihinde … Bankası …. lehine kurulmuş ipoteğin kaldırılması talebiyle 23/09/2008 tarihinde Ankara Batı …. Asliye Hukuk Mahkemesinde … ve … Bankası …. aleyhine dava açıldığı, mahkemece verilen ilk iki kararın Yargıtay 14. Hukuk Dairesince bozulduğu, bu arada … Bankası ….’nın, Ankara …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığı, ipoteğin kaldırılması talepli davanın yargılama aşamasında dava konusu taşınmazın icraen satışı ve kredi alacağının bankaca tahsil edilmesi üzerine ipoteğin kaldırılması davasının tazminat davasına dönüştürüldüğü, ikinci bozma kararı sonrası dava dosyasının Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas numarasını aldığı, yapılan yargılama neticesinde 24/03/2015 tarihinde icra yoluyla satılan ipotekli taşınmazın itiraz edilmeyen değerini teşkil eden 230.000,00 TL’nin 119.800,00 TL’lik kısmının davalılar … Bankası …. ve …’dan müştereken ve müteselsilen, geriye kalan 110.200,00 TL’lik kısmının ise davalı …’dan münferiden tahsil edilerek davacı …’a verilmesine karar verildiği, Ankara Batı …. Asliye Hukuk Mahkemesinin bu kararının Yargıtay 14. Hukuk Dairesince 13/10/2015 tarihinde onandığı, Mahkeme kararında; tapu iptali ve tescil davasının 14/02/2007 tarihinde davalı bankaya ihbar edildiği, davanın ihbarına rağmen davalı bankanın kredi borçlusu şirkete ihbar tarihinden sonra da dava konusu ipotek akdinin teminatı kapsamında kredi kullandırmaya devam ettiği, davalı bankanın ihbar tarihinden önce kullandırdığı krediler nedeniyle iyi niyetli ise de ihbar tarihinden sonra kullandırdığı krediler nedeniyle iyi niyetli kabul edilemeyeceği, bozma ilamı doğrultusunda 20/11/2006 tarihli taşınmaz rehninin ihbar tarihinden sonra kullandırılan kredilere güvence teşkil edemeyeceğinin belirtildiği görülmüştür. Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda davanın ihbar edildiği 14/02/2007 tarihine göre mahkemece iyi niyet değerlendirmesi yapılmak suretiyle kusur ve sorumluluğun paylaştırıldığı, bir başka deyişle bankanın 14/02/2007 tarihinden sonra kullandırdığı krediler bakımından iyi niyetli sayılamayacağı kabul edilmek suretiyle bankanın müteselsilen ödemesi gereken tazminat miktarı (119.800,00 TL) belirlenmiş ve anılan tazminatın dava dışı …’a ödenmesine karar verilmiştir. İpotek sözleşmesinin tarafı olmayan dava dışı …’ın mülkiyet hakkının korunması açısından davalı bankanın iyi niyetli olup olmadığına göre bir kusur ve sorumluluk değerlendirmesi yapılması mümkün ise de aynı durum ipotek sözleşmesinin tarafları açısından geçerli değildir. Davanın ihbar edildiği 14/02/2007 tarihinden sonra kullandırılan krediler nedeniyle davalı bankanın taşınmaz maliki dava dışı …’a karşı sorumlu tutulması mümkün ise de ipotek veren davacıya karşı sorumluluğuna gitmek mümkün değildir. Davalı banka, ipotek sözleşmesi kapsamında taşınmaz rehninin doğmuş ve doğacak kredi alacaklarına güvence teşkil edeceğini bilerek ve bu duruma güvenerek kredi kullandırmıştır. Üçüncü kişi taşınmaz maliki tarafından açılan bir tazminat davasında bankanın davanın ihbarı tarihinden sonra kullandırdığı krediler bakımından iyi niyetli sayılmaması ipotek sözleşmesinin tarafını teşkil eden ipotek veren davacı …’a karşı sorumluluğunu gerektirmez. Davalı bankaca dosyaya sunulan 20/11/2006 tarih … yevmiye nolu resmi senedin giriş bölümü ile 1. maddesinde, …. Taah. Tic. ve San. Ltd. Şti.’nin … Bankası ….’ya karşı doğmuş ve doğacak bütün borçlarına teminat teşkil ettiği açıkça belirtilmektedir. Hal böyle olunca; Ankara Batı …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası üzerinden görülen tapu iptali ve tescil davasının ihbar edildiği 14/02/2007 tarihinden sonra kullandırılan kredilerin de bahse konu ipoteğin güvencesi kapsamında sayılması gerektiği ve davalı bankanın dava dışı şirkete kullandırılan krediler nedeniyle davacıya karşı herhangi bir sorumluluğundan söz edilemeyeceği sonuç ve kanaatine varılmakla, davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 341,55 TL harçtan mahsubu ile bakiye 297,15 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 24/10/2019

Katip Hakim
e-imza e-imza