Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/286 E. 2018/696 K. 07.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2017/286 Esas – 2018/696
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2017/286
KARAR NO : 2018/696

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
3-
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : GENEL KURUL KARARININ İPTALİ
DAVA TARİHİ : 05/06/2017
KARAR TARİHİ : 07/11/2018
K.YAZIM TARİHİ : 26/11/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacılar vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin davalı kooperatifin ortakları olduklarını, genel kurul tebligatının usulüne ve ana sözleşmeye uygun olmaması nedeniyle toplantıya devam edilmemesi gerekirken, toplantıya devam edilmesi, kooperatif üyesi olmayan birinin hesap tetkik komisyonunda görevlendirilmesi, Hesap Tetkik Komisyonunda görev alan başka bir kişinin aynı zamanda yeni kooperatif yönetim kurulunda da görev alarak yanlı ve usulsüz bir tetkik heyetinin oluşması, teknik destek alınması kararı olmasına rağmen denetimin tamamının bağımsız denetim şirketine yaptırılması, hazırlattırılan Bağımsız Denetim raporunun taraflarına tebliğ edilmeyip savunma hakklarının kısıtlanması ve azınlık haklarının korunmaması, bağımsız denetim şirketi raporunun üyelere tebliğ edilmeyip üyelerin bilgilenme, inceleme ve değerlendirme hakkının kısıtlanması, gündemde Hesap Tetkik Komisyonu raporunun okunması ve görüşülmesi olmasına rağmen böyle bir raporun olmaması nedeniyle okunup görüşülmemesi, sadece görsel sunum yapılması, genel kurulda bağımsız denetim raporuna aykırı olarak ve kasıtlı bir şekilde taraflı bir görsel sunum yapılmış olması ve bu suretle üyelerin yanıltılması, Raporda özellikle “kısmen alıntı
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı

yapmayınız yanlış anlaşılmalara sebep olabilir” ibaresi olmasına rağmen kısmi alıntılar yapılarak işlem yapılması, rapor tebliğ edilmediğinden raporun incelenmesi ve buna göre değerlendirilmesini temin bakımından Genel Kurul gündemin 5. maddesinin görüşülmesinin ertelenmesine ilişkin 32 imzalı önergelerinin işleme alınmaması, gündemin 5. maddesi görüşülürken, taraflarına rapor tebliğ edilmediği için görüşmenin ertelenmesine ilişkin verdiğimiz önergenin divan başkanı tarafından işleme konulmaması, 2016 yılı faaliyet raporunun Bakanlık tebliğine aykırı düzenlenmesi ve 8 ayı kapsaması, gündem kesinleştikten sonra yapılan haklarında dava açılması konusunun usulsüz olarak gündeme ilave edilmesi ve oylatılması, 2016 yılında görüşülen 2015 yılı faaliyet raporu hakkında mahkemeye gitme kararı alınmadığı halde, gündemde olmamasına rağmen taraflarına, hakkında rücu (Tazminat) ve kamu davası açılmasına karar verilmesi, Bakanlık temsilcisinin ilgili maddede ve faizlerin de bu hususların tamamına itirazlarının Genel Kurul tutanağında şerh olarak bulunması, kooperatifin ibra edilen dönemlerine ait ibrayı bozacak ve geçersiz kılacak herhangi bir tespitin olmaması şeklinde ki gerekçelerine istinaden, kooperatif tarafından 07.05.2017 tarihinde yapılan 2016 yılına ait genel kurul kararlarının hukuka uygun olmamasından dolayı iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; Kooperatifler Kanunu’nda gündeme nasıl madde ilave edileceğinin açıklandığını, bu nedenle maddeyle getirilen sınırlamaya uyulması gerektiğini, gündemde olmayan konuların görüşülemeyeceğini, kooperatif genel kurulunun ertelenmesiyle ilgili bir hüküm bulunmadığından TTK hükümlerinin uygulanacağını, genel kurulun olağan genel kurul toplantısını erteleyebileceğini, bu durumda genel kurulun toplanmasına ilişkin hükümlerin yeniden uygulanacağını, kanunun genel kurul kararı dışında bilançonun onaylanması görüşmesinin ertelenmesinin mümkün olduğunu ve divan başkanlığının toplantıyı erteleme yetkisinin bulunmadığını belirterek, hukuki ve fiili bir dayanağı bulunmayan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
DELİLLER :Davalı kooperatifin niza konusu edilen 07.05.2017 tarihli genel kurul tutanağı ve ekleri, kooperatifin ana sözleşmesi, defter ve kayıtları, 10.09.2018 tarihli bilirkişi kurulu raporu ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Talep, kooperatifin genel kurulunda alınan kararların iptali istemine ilişkindir.
Davalı kooperatifin 2016 yılına ilişkin genel kurul toplantısı 07.05.2017 tarihinde yapılmıştır. Nizalı genel kurulda gündemin 2. maddesine istinaden, divan başkanlığı seçiminin yapıldığı; gündemin 3. maddesine istinaden, 2016 yılı yönetim kurulu faaliyet raporu, denetçi raporu, bilanço ve gelir/gider farkı tablosunun ortaklara okunduğu, herhangi bir karar alınmadığı; gündemin 4. maddesine istinaden, yönetim ve denetim kurulu raporları ve 2016 yılı hesap/işlemlerinin kabul ve ibra edildiği; gündemin 5. maddesine istinaden, 2015 yılı hesapları ile ilgili hesap tetkik komisyonu tarafından sunum yapıldığı, bu konuda yapılan açıklamalar sonunda ibra edilmeyen 2015 yılı hesapları için kurulan hesap tetkik komisyonu raporu doğrultusunda tazminat ve kamu davası açılması konusunun kabul edildiği, bu karara davacılardan … ile …’in şerh koydukları; gündemin 6. maddesine istinaden, A ve B blok sakinlerine 2 yıllık kira bedeli verilmesi önergesinin reddedildiği; gündemin 7. maddesine istinaden, kooperatif taşınmazları hakkında yapılacak işlemlere dair yönetime yetki verildiği; gündemin 8. maddesine istinaden yönetim ve denetim kurulu üyelerinin alacakları ücretlerin belirlendiği; gündemin 9. maddesine istinaden, seçimlerin yapıldığı; gündemin 10. maddesine istinaden ise tahmini bütçenin görüşülerek oy çokluğu ile karara bağlandığı anlaşılmıştır.
Davacıların, davalı kooperatifin üyesi oldukları, genel kurul tarihinden itibaren bir aylık hak düşürücü sürede bu davayı açtıkları belirlenmiştir.
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı

Davacılar, nizalı genel kurulda alınan kararların yasa ve ana sözleşmeye aykırı olduğunu ve toplantı çağrısının yasaya uygun yapılmadığını iddia etmişler ve toplantıya da katılmışlardır. Gündemin 2, 3 ve 5. maddeleriyle ilgili olarak muhalefetlerini tutanağada işletmişlerdir.
Toplantıya çağrının usulü 1163 sayılı yasanın 45 ve ana sözşemmenin 28. maddesinde açıklanmıştır. Buna göre, çağrının toplantıdan 30 gün önce ve en çok iki ay içinde taahhütlü mektupla ya da yazılı olarak imza karşılığı yapılması ve bu çağrı yazısında toplantının gün ve saati ile yerinin ve gündem maddelerinin bildirilmesi gerekir. Kayıtların bilirkişi marifetiyle tetkikinde; 195 ortağa taahhütlü olarak gönderilen çağrının ana sözleşmede aranan 30 günlük süreye uyulmadan yapıldığı anlaşılmıştır. Çağrıdaki usulsüzlük tek başına genel kurul kararlarının iptali sonucunu doğurmayacağı, ancak davacılara iptal davası açma hakkı vereceği kabul edilmiştir.
Davacıların gündemin 2, 3 ve 5. maddelerinin görüşülmesi ile alınan kararlara karşı muhalefetlerini tutanağa işlettikleri, dolayısıyla bu kararlar yönünden dava açma haklarının bulunduğu tespit edilmiştir.
Gündemin 2. maddesinin görüşülmesi neticesinde; divan başkanı seçimi yapılmıştır. Divana seçilen şahıslar kooperatif üyesidir. Bu karara muhaletef şerhi yoktur. Davacıların itirazı bu madde görüşülmesi ile gündem oluşturulduktan sonra, gündem metninden 5. maddenin çıkarılmasına yönelik verdikleri önergenin reddedilmesine karşıdır. Gündemin 5. maddesinin görüşülmesi neticesinde; ibra edilmeyen 2015 yılı hesapları için kurulan hesap tetkik komisyon raporu doğrultusunda yönetim kuruluna tazminat ve kamu davası açılması konusunda yetki verilmesi kararlaştırılmıştır. Davacıların nizalı genel kurulda iptalini istedikleri temel madde de budur. Zira ibra edilmeyen dönemde yönetici olan kooperatif üyeleri davacılardır. Bilanço incelemesinin ve ibranın geriye bırakılarak hesap tetkik komisyon oluşturulması nedeniyle, kooperatif tarafından hesap tetkik kurulu raporunun görüşülmesi hususunun gündeme alınmasının 1163 sayılı yasaya ve ana sözleşmeye uygun olduğu, bu konuda kooperatif yöneticilerinin genel kurulca belirlenen şekle uygun hareket ettikleri anlaşıldığından, 5. maddenin gündemden çıkarılması istemi yerinde görülmemiştir.
Hesap tetkik komisyonu üyelerinin kooperatif ortağı olacağı yönünde yasada bir sınırlama olmadığından, buna yönelik itirazlarada itibar edilmemiştir.
Toplantı anında, komisyon raporunun okunmaması ve dağıtılmaması nedeniyle genel kurulda ortakların eksik bigilendirildiği, bu nedenlede davacıların ne ile suçlandıklarının tam olarak bilmediklerinden kendilerini yeterli ölçüde savunmadıkları söylenebilirsede, gündemin 5. maddesine istinaden ibra edilmeyen eski dönem yöneticeleri hakkında mahkememizin 2018/442 esasında hukuki sorumluluk (görevde oldukları dönemdeki eylemlerinden dolayı tazminat) davası açtıkları görülmekle, iş bu dosyadaki iddiaların orada savunma olarak sürüleceği kabul edilmekle, bu durumda alınan kararın iptali nedeni sayılmamıştır.
Gündemin 3. maddesi ile yönetim ve denetim kurulunun oy çokluğu ile 2016 yılı hesap ve işlemlerinin oy birliği ile kabul ve ibrasına karar verilmiştir. Kooperatif kayıtları ve genel kurula sunulan mali tablolar üzerinde bilirkişi marifetiyle yapılan incelemede; gerçek durumla örtüştüğü, muhasebe sistemine uygun düzenlendiği, ibra ve ibra kararının alınmasından yasa ve ana sözleşmeye uyulduğu belirlenmiştir. Bu durumda, 2 ve 5. maddelerle alınan kararlar yanında 3. madde ile alınan kararın iptali istemide reddedilmiştir.
Gündemin diğer maddelerinde alınan kararlarla ilgili muhalefet olmadığından bunlar yönünden açılan davada reddedilmiştir.
Bu gerekçeye uygun aşağıdaki karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı

2-Alınması gereken 35,90TL karar ve ilam harcının peşin alınan 31,40TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,50TL karar ve ilam harcının davacılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
4-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince, hesap ve takdir edilen 2.180,00TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, istinaf kanun yolu açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle istinaf kanun yoluna başvurulabileceği, istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) oy birliğiyle karar verildi. 07/11/2018

Başkan Üye Üye Katip
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı