Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/197 E. 2018/82 K. 13.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2017/197 Esas – 2018/82
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2017/197
KARAR NO : 2018/82

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 04/04/2017
KARAR TARİHİ : 13/02/2018
K.YAZIM TARİHİ : 09/03/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket yetkilisi …’ın 27/06/2016 tarihli e-posta ile … siparişi verdiğini, davalı/borçlu şirketin borcunu vadesinde ödemediğini, bunun üzerine müvekkili şirketin e-posta ile vadesinde ödenmeyen faturalar için % 8 gecikme bedelinin KDV ile birlikte tahakkuk ettirileceğini davalı şirkete bildirdiğini, davalı şirket yetkilisinin göndermiş olduğu cevabi e-posta ile borcu ve gecikme bedelini kabul ettiğini, müvekkilinin göndermiş olduğu faturalara 8 gün içerisinde itiraz edilmediğini, fark faturası kesileceğinin asıl faturada açıkça belli olduğunu, davalının borcunu ödememesi üzerine Ankara … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin yetki itirazı üzerine takip dosyasının Ankara … İcra Müdürlüğüne gönderilerek …Esas sırasına kaydının yapıldığını, bu dosya üzerinden icra takip işlemlerine devam edilerek davalı/borçluya ödeme emri gönderildiğini, davalı/borçlu tarafça itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu beyan ederek, davalı borçlunun takip tarihi itibariyle müvekkiline 15.100,21 TL borçlu olduğunun tespitiyle icra takibine vaki itirazının iptaliyle takibin devamına, haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında dava dilekçesinde iddia edildiği üzere bir iş ilişkisi kurulduğuna dair davacı tarafından sunulmuş herhangi bir delil bulunmadığını, hatta kesilen faturalar karşılığında yapılan işin ne şekilde ve nasıl yapılacağına ilişkin yazılı bir belge sunulmadığını, taraflar arasında herhangi bir sözleşme de bulunmadığını, davacının sunduğu e-posta yazışmalarını asla bu davaya delil olarak sunamayacağını, davacının cari hesap ekstresine dayanmadığı gibi rastgele faturaları icra takibine koyduğunu, müvekkili şirketin davacıya ödenmemiş hiçbir mal veya hizmet borcu bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini ve davacı şirket aleyhine % 20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Ankara … İcra Dairesinin …esas sayılı takip dosyası, dosya arasına celp edilmiştir.
Dava, faturaya dayalı ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali talebinden ibarettir.
Davacı (alacaklı) şirket vekili tarafından davalı (borçlu) şirket aleyhine 06/12/2016 tarihinde Ankara … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla toplam 15.100,21 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, alacağın dayanağı olarak 28/06/2016 tarih, E … seri numaralı, 13.981,68 TL tutarlı fatura ile 05/10/2016 tarih, E … seri numaralı, 1.118,53 TL tutarlı faturanın gösterildiği, davalı (borçlu) vekilinin 13/12/2016 tarihli dilekçeyle borca ve icra dairesinin yetkisine yönelik itirazda bulunduğu, bunun üzerine takip dosyasının Ankara … İcra Müdürlüğüne gönderildiği ve …esas sırasına kaydedildiği, bu dosya kapsamında davalı borçluya 30/12/2016 tarihli ödeme emrinin 19/01/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilinin 24/01/2017 tarihli dilekçeyle borca ve tüm ferilerine itiraz ettiği, bunun üzerine icra takibinin aynı tarihte durdurulduğu, eldeki davanın 04/04/2017 tarihinde yasal 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı şirket, icra takibine de konu ettiği 28/06/2016 tarih, E … seri numaralı, 13.981,68 TL tutarlı fatura ile 05/10/2016 tarih, E … seri numaralı, 1.118,53 TL tutarlı faturadan kaynaklanan toplam 15.100,21 TL alacağının davalı şirket tarafından ödenmediğini iddia etmekte, davalı şirket ise davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını savunmaktadır.
Davacı şirketin takip tarihi itibarıyla davalı şirketten herhangi bir alacağının bulunup bulunmadığının belirlenmesi bakımından, davacı ve davalı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde inceleme yapmak üzere dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, dosyaya sunulan 26/12/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı ve davalı şirkete ait ticari defterlerin 6102 sayılı TTK’nun 64 vd. maddelerinde belirli yasal şartları tam olarak taşıdıkları ve sahibi lehine delil gücüne sahip oldukları, icra takibinde asıl alacağın dayanağı olarak gösterilen faturaların her iki taraf ticari defterlerinde de kayıtlı olduğu, davacının ticari defter kayıtlarına göre takip tarihi itibarıyla davalı şirketten 15.100,21 TL alacaklı gözüktüğü, davalının ticari defter kayıtlarına göre ise takip tarihi itibarıyla davacı şirkete 17.700,21 TL borçlu gözüktüğünün tespit edildiği belirtildikten sonra, netice olarak davacı şirketin takip tarihi itibarıyla davalı şirketten 15.100,21 TL alacaklı olduğu yönünde kanaat bildirilmiştir.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen 26/12/2017 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; takip ve davaya konu iki adet faturanın, 6102 sayılı TTK’nun 64 vd. maddelerinde belirli yasal şartları tam olarak taşıdıkları ve sahibi lehine delil gücüne sahip oldukları tespit edilen hem davacı hem de davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, her iki taraf ticari defter kayıtlarına göre davacı şirketin davalı şirketten 15.100,21 TL alacaklı olduğunun sübut bulduğu, dolayısıyla davalının icra takibine yönelik itirazında haksız olduğu sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Dava konusu alacağın likit nitelikte olduğu gözetilerek, İİK’nun 67/2 maddesi gereğince davalı borçlunun itirazında haksızlığına karar verilen tutar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; davalının, Ankara … İcra Müdürlüğünün …esas sayılı icra dosyası ile yapılan takibe yönelik itirazının iptali ile takibin devamına,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne, 15.100,21 TL asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 1.031,49 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 257,88 TL harcın mahsubu ile bakiye 773,61 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 31,40 TL başvurma harcı, 4,60 TL vekalet harcı, 257,88 TL peşin harç olmak üzere toplam 293,88 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının yargılamada yapmış olduğu 600,00 TL bilirkişi ücreti, 112,20 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 712,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/02/2018

Katip Hakim
e-imza e-imza