Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/167 E. 2019/122 K. 26.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/167 Esas – 2019/122
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2017/167 Esas
KARAR NO : 2019/122

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 22/10/2013

BİRLEŞEN DAVA (Mahkememizin 2017/112 E. 2017/349 K. sayılı dosyası)

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 22/10/2013
KARAR TARİHİ : 26/02/2019
K. YAZIM TARİHİ: 22/03/2019

Yukarıda tarafları yazılı davaların Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı tarafa yaptığı işin bedeli olarak davalıya 05/06/2013 tarihli … sıra numaralı fatura keserek davalıya tebliğ ettiğini, müvekkili tarafından gönderilen faturanın müvekkilinin defterine usulüne uygun olarak işlendiğini, ancak davalı tarafın faturayı ödemediğini, bunun üzerine fatura dayanak alınarak Sincan …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itirazı üzerine takibin durduğunu beyan ederek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, davalı aleyhine % 40’tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen Mahkememizin 2017/112-349 E-K (Bozma öncesi 2013/441 E 2014/388 K.) sayılı davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı tarafa yaptığı işin bedeli olarak 05/07/2013 tarihli … sıra numaralı fatura keserek davalıya tebliğ ettiğini, müvekkili tarafından gönderilen faturanın müvekkilinin defterine usulüne uygun olarak işlendiğini, ancak davalı tarafın faturayı ödemediğini, bunun üzerine fatura dayanak alınarak Ankara Batı … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itirazı üzerine takibin durduğunu beyan ederek davalı tarafından Ankara Batı …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile haksız ve kötüniyetli itiraz sebebiyle davalı aleyhine % 40’tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 05/06/2013 tarihli … sıra numaralı faturanın şirkete tebliğ edildiğini, hak ediş fişlerinin müvekkili şirketin şantiye şefi tarafından imzalandığı belirttiğini, ancak müvekkili şirketin bu faturayı usulsüz bularak iptal işlemi ile iade ettiğini, bir dönem müvekkil şirket çalışanı olan … tarafından imzalanmış bir fişin söz konusu olmadığını, şahsın şantiye şefi olarak çalıştırılmadığını ve şirketi temsil etme yetkisinin bulunmadığını, davacının kesmiş olduğu faturaların müvekkil şirket tarafından iptal edilerek ilgili firmaya iade edildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Mahkememizin 2017/112-349 E-K (Bozma öncesi 2013/441 E 2014/388 K.) sayılı davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 05/07/2013 tarihli … sıra numaralı faturanın müvekkili şirkete tebliğ edildiğini, hak ediş fişlerinin müvekkili şirketin şantiye şefi tarafından imzalandığının belirttiğini, ancak müvekkili şirketin bu faturayı usulsüz bularak iptal işlemi ile iade ettiğini, bir dönem müvekkil şirket çalışanı olan … tarafından imzalanmış bir fişin söz konusu olmadığını, şahsın şantiye şefi olarak çalıştırılmadığını ve şirketi temsil etme yetkisinin bulunmadığını, davacının kesmiş olduğu faturaların müvekkili şirket tarafından iptal edilerek ilgili firmaya iade edildiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı …. İcra Müdürlüğünün … esas ve … esas sayılı dosyaları, ticaret sicil kayıtları, taraf şirketlerin ticari defter ve kayıtları, tanık anlatımları, asıl dava ve birleşen dava kapsamında aldırılan 29/05/2014, 23/05/2014, 02/05/2018 ve 06/12/2018 tarihli bilirkişi kök raporları, 19/07/2018 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Davalar (asıl ve birleşen dava), ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK’nun 67. maddesi gereğince iptali talebine ilişkindir.
Asıl davada Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde, 11/11/2014 tarih 2013/440 E. 2014/385 K. sayılı ilamı ile davanın 13.334,00 TL’lik alacak yönünden kısmen kabulüne dair karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine Mahkememiz kararı Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 13/10/2015 tarih 2015/8908-10361 E-K. sayılı ilamıyla ve “Dava, taşıma ve kepçe hizmet bedelinin tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup mahkemece davacının tek yanlı olarak düzenlediği beyanname, defter kaydı ve bir kısım fişler gözetilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davalı gerek icra takibine itirazında gerekse de yargılamanın devamı süresince davacının düzenlediği faturadaki hizmeti almadığını savunmuştur. Davacı tarafından düzenlenen faturanın davalıya tebliği ve davalının da somut olaya uygulanması gereken 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddesi gereğice 8 gün içinde itirazda bulunmaması sadece fatura münderecatının kesinleşmesi sonucunu doğurur. Davacı ayrıca bu faturadaki hizmeti verdiğini ispatlamalıdır. Bu durumda, mahkemece davacının düzenlediği faturanın davalı defterlerine kaydedilmediği gözetilerek, davacı tarafından hizmet verildiğinin delili olarak sunulan fişler nazara alınmak suretiyle davacı tarafından hizmet verilip verilmediği belirlendikten sonra taşıma konusunda uzman bilirkişiden alınacak raporla verilen hizmetin bedeli tespit edilerek oluşacak sonuç çerçevesinde karar vermek gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi icra inkar tazminatının infazda tereddüt yaratacak şekilde “% 20’den aşağı olmamak üzere” şeklinde hükmedilmesinin de doğru olmadığı…” gerekçesiyle bozulmuş, gönderilen dosya mahkememizin 2017/167 esas sırasına kaydedilmiş, bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Birleşen davada mahkememizce yapılan yargılama nitecesinde, 11/11/2014 tarih 2013/441 E, 2014/388 K. sayılı ilamı ile davanın 12.270,46 TL’lik alacak yönünden kısmen kabulüne dair karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine Mahkememiz kararı Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 28/11/2016 tarih 2016/5335-5194 E-K sayılı ilamıyla ve “…Davacı tarafından Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/440E 2014/385 K sayılı dosyası ile açılan ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2015/8908 E 2015/10361 K sayılı bozmasına konu olan davaya dayanak malzeme fişleri ile İş bu davaya dayanak malzeme fişlerinin aynı olduğu, belirtilen dava dosyasının eldeki davayı doğrudan etkileyeceği dikkate alınarak HMK’nın 166/4. maddesi uyarınca birbiriyle bağlantılı olduğunun kabulü ile önce esas kaydı yapılan dosya üzerinde 166/1. maddesi uyarınca birleştirme kararı verilmesi gerekirken, her iki davanın ayrı ayrı sonuçlandırılmasının doğru olmadığı…” gerekçesiyle bozulmuş, gönderilen dosya mahkememizin 2017/112 esas sırasına kaydedilmiştir. Uyulmasına karar verilen bozma ilamı doğrultusunda 16/05/2017 tarih 2017/112-349 E.-K. Sayılı kararla dosyanın mahkememizin 2017/167 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Takip ve davaya konu faturalardaki hizmetin verilip verilmediğiyle ilgili olarak davacı yanın gösterdiği tanıklar dinlenmiş, davacının kepçe operatörü … ile malzeme fişlerinin düzenlendiği tarihler itibarıyla davalı şirket çalışanı olduğu anlaşılan …’nin yeminli anlatımlarıyla, asıl dava ile birleşen davanın dayanağı olan faturalardaki hizmetin davacı tarafından verildiği anlaşılmıştır. Bunun üzerine verilen hizmetin bedelinin tespiti bakımında taşıma konusunda uzman bir bilirkişiye dosya tevdi edilerek 02/05/2018 tarihli rapor ile 19/07/2018 tarihli ek rapor alınmıştır. Bu rapor ile ek rapora yönelik itirazda bulunulması ve hüküm için yeterli olmaları gözetilerek, dosyada mevcut “kepçe çalışma saatleri ve malzeme teslim fişleri” dikkate alınmak suretiyle verilen hizmet bedelinin tespitine yönelik olarak taşıma konusunda uzman farklı bir bilirkişiden 06/12/2018 tarihli rapor alınmıştır.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen 06/12/2018 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir: Taraflar arasında yapılan sözlü anlaşma gereği davacı tarafından davalı şirkete ekskavatör çalışması, moloz ve taş taşıma hizmetleri verildiği sabittir. Yapılan işler nedeniyle davacı tarafından davalı şirket adına 3 adet fatura düzenlenmiştir. Bu faturalardan 06/05/2013 tarih … sıra numaralı 67 sefer moloz nakli, 1 sefer taş nakli olmak üzere KDV dahil toplam 20.001,00 TL tutarlı fatura bedeli davalı şirket tarafından 15/06/2013 tarihli … nolu ve 20.000,00 TL’li çekle ödenmiştir. Uyuşmazlık, davacının, taraflar arasında takibe ve davaya konu edilen 05/06/2013 tarihli, … nolu 13.334,00 TL bedelli ve 05/07/2013 tarih, … nolu ve 12.270,46 TL bedelli iki adet faturadan kaynaklanan bir alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Davacı tarafından düzenlenen ihtilaf konusu iki adet fatura davalıya tebliğ edilmiş, 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddesi gereğince 8 gün içinde itirazda bulunulmamıştır. Bu durumda fatura içeriğinin kesinleştiğinin kabulü gerekmektedir. Davacı tarafça, bu faturalardaki hizmetin verildiği tanık deliline dayalı olarak ispatlanmıştır. Taşıma konusunda uzman bilirkişi tarafından verilen hizmetin bedeli, davacı tarafça delil olarak sunulan 25 adet kepçe çalışma saatleri ve malzeme teslim fişleri nazara alınarak ve ihtilaf konusu olmayan ve bedeli davalı tarafından ödenen 06/05/2013 tarih … sıra numaralı 20.001,00 TL tutarlı faturadaki birim fiyatlardan da yararlanılmak suretiyle KDV dahil 24.986,50 TL olarak hesaplanmıştır. Asıl dava ile birleşen davaya dayanak malzeme fişlerinin aynı olması, dava konusu iki adet faturanın bu fişlerde belirtilen hizmet bedelleriyle ilgili olarak düzenlendiğini göstermektedir. İki adet fatura bedeli toplamı ile bilirkişi tarafından belirlenen 24.986,50 TL hizmet bedeli arasındaki farkın 05/07/2013 tarih, … nolu ve 12.270,46 TL bedelli fatura alacağından düşülmesi gerektiği değerlendirilmiştir. Hal böyle olunca, ana dava yönünden 13.334,00 TL’lik asıl alacak, birleşen dava yönünden ise 11.652,50 TL’lik asıl alacak kesimi yönünden, aleyhine başlatılan icra takiplerine yönelik itirazında davalının haksız olduğu, ancak davalıyı takip tarihi öncesi temerrüde düşürmeyen davacının takip tarihine kadar işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine varılarak her iki davanın da kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dava konusu alacakların likit nitelikte olduğu gözetilerek, İİK’nun 67/2 maddesi gereğince davalı borçlunun itirazında haksızlığına karar verilen tutarlar üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-a)Ana davanın KISMEN KABULÜNE; davalının Ankara Batı …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla yapılan takibin 13.334,00 TL’lik asıl alacak kesimine yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b)Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne, 13.334,00 TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-a)Birleşen davanın (2017/112 esas) KISMEN KABULÜNE; davalının Ankara Batı …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla yapılan takibin 11.652,50 TL’lik asıl alacak kesimine yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b)Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne, 11.652,50 TL’nin % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Ana dava yönünden:
a)Alınması gereken 910,84 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 230,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 680,84 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 230,00 TL peşin harç, 24,30 TL başvuru harcı, 3,75 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 258,05 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
b)Davacı tarafından sarf edilen 1.800,00 TL bilirkişi ücreti ile 757,65 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 2.557,65 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 2.532,32 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
c)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
d)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 133,34 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Birleşen dava yönünden;
a)Alınması gereken 795,98 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 210,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 585,88 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 210,10 TL peşin harç, 24,30 TL başvuru harcı, 3,75 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 238,15 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
b)Davacı tarafından sarf edilen 800,00 TL bilirkişi ücreti ile 722,00 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.522,00 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 1.441,74 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasna, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
c)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
d)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 648,64 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, ana dosya ile birleşen dosyanın davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Yargıtay ilgili Hukuk Dairesi nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 26/02/2019

Katip Hakim
e-imza e-imza