Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/163 Esas – 2019/53
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2017/163 Esas
KARAR NO : 2019/53
HAKİM :
KATİP :
DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 17/03/2017
KARAR TARİHİ : 29/01/2019
K. YAZIM TARİHİ: 22/02/2019
Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalılar tarafından müvekkillerine … İlçesi, … Mahallesi, … ada … parselde bulunan taşınmaz satılırken işyeri nitelikli bu taşınmazın iskanının 31/12/2016 tarihine kadar alınacağının vaadedildiğini, iskan alınması yükümlülüğünü davalıların üstlendiğine dair 04/12/2015 tarihli sözleşme imzalandığını, ancak belirlenen süreye kadar iskanın alınamadığını, bu sebeple taşınmazın kiraya verilemediğini ve müvekkillerinin her geçen gün zarara uğradığını, davalılarla yapılan görüşmelerden de sonuç alınamaması üzerine, davalılara ihtarname keşide edilerek taşınmazın boşta kaldığı Ocak ve Şubat 2017 tarihlerine ilişkin emsal 4.500,00 TLx2=9.000,00 TL ve iskan ruhsatı alınıncaya değin geçecek süreye ilişkin her ay ayrıca 2017 yılı ayları için 4.500,00 TL aylık tazminat ödenmesini, aksi halde yasal yollara müracaat edileceğinin ihtaren bildirildiğini ancak olumlu sonuç alınamadığını beyan ederek, fazlaya dair talep ve hakları saklı kalma kaydıyla şimdilik 9.000,00 TL tazminatın davalılardan müşterek ve müteseisilen tahsili ile müvekkillerine ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin da davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça sayın mahkemeye sunulan dava dilekçesi ve içeriğini kabul etmediklerini, dava açılmadan önce söz konusu taleplerin ihtarname yoluyla müvekkillerinden talep edildiğini, cevabi ihtarname ile taleplerinin hukuksuz olduğunun izah edildiğini, aynı gerekçeleri mahkeme huzurunda yinelediklerini, imzalanan taahhütnamenin kira kaybını taahhüt etmediğini, taahhütname incelendiğinde müvekkillerinin iskan ruhsatı alınamaması halinde her türlü vergi, ceza, sigorta, SGK ile bilumum ödenmesi gereken (mahrum kalınan değil) tüm bedellerin ödenmesini taahhüt ettiklerini, iskan ruhsatının gecikmesi halinde ortaya çıkması muhtemel olan zarar kalemlerinin sınırlı sayı ilkesi gereği tek-tek sayıldığını, mahrum kalındığı iddia edilen kira gelirinin ödenmesinin taahhüt edilmediğini, iskan ruhsatı alınmasının her ne kadar müvekkillerince taahhüt edilmiş olsa da, müteahhidin edinimlerini ifa edeceğini varsayarak bu taahhütte bulunduklarını, yükümlülüklerini yerine getirmeyen müteahhide ihtarname keşide edilerek iskanın alınmamasından kaynaklı olarak yasal hakların kullanılacağının ihtar edildiğini, bu sıkıntıların davacılara şifahen söylendiğinı ve birkaç ay müsaade istendiğini ancak tarafların komşu esnaf olmalarına rağmen davacı tarafça tolerans gösterilmeyerek iş bu davayı açtıklarını, talep edilen kira zararının oluşmadığını, talep edilen aylarla ilgili olarak davacıların … adlı kiracı ile 15/02/2106 başlangıç tarihli aylık 1.500,00 TL bedelli kira sözleşmesi imzaladıklarını, 15/02/2017 tarihine kadar aylık 1,500,00 TL kira bedelinin davacılar tarafından tahsil edildiğini, tahsil ettikleri kira bedeli ortada iken iş bu dava ile mükerrer olarak tazminat adı altında da olsa müvekkillerinden kira bedeli talep edilmesinin hukuksuzluk olduğunu, ayrıca kendilerinin kabulünde olan aylık 1.500,00 TL kira bedeli ortada iken aylık 4.500,00 TL kira bedelinin neye göre tespit ve talep edildiğini, gayrimenkulün yeniden kiralanmamasında davacı tarafın kusurlu olduğunu, devam eden mevcut kira sözleşmesinin 15/02/2017 tarihinde bitmeden önce anılan gayrimenkulü kiralamak isteyenlerin olduğunu ancak davalıların çeşitli bahanelerle bu yeri kiraya vermediklerini beyan ederek, haksız açılan davanın reddine, mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin davacılara tahmiline karar verilmesi talep etmiştir.
DELİLLER :Taraflar arasında imzalanan 04/12/2015 tarihli taahhütname, kira sözleşmesi, ticaret sicil kayıtları, dava konusu taşınmaza ait tapu kaydı, … Belediye Başkanlığının 20/12/2017 tarih 20745 sayılı cevabi yazısı, keşif sonrası düzenlenen 09/05/2018 tarihli bilirkişi raporu, 29/10/2018 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, sözleşmeden kaynaklanan edimin ifa edilmemesi nedeniyle mahrum kalınan kira gelirinin tazmini talebine ilişkindir.
Davacı taraf, davalılar tarafından … İlçesi, … Mahallesi, … ada 8 parselde bulunan taşınmaz kendilerine satılırken 31/12/2016 tarihine kadar iskan ruhsatının alınacağının taahhüt edildiğini, bu hususta 04/12/2015 tarihli Taahhütname başlıklı sözleşmenin yapıldığını, belirlenen tarihte iskan ruhsatı alınamaması nedeniyle taşınmazı kiraya veremediklerini ve kira gelirinden mahrum kaldıklarını belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 2017 yılı Ocak ve Şubat aylarına ilişkin olarak mahrum kaldıkları 9.000,00 TL kira gelirinin davalılardan tahsilini talep etmekte, davalı taraf ise 04/12/2015 tarihli sözleşmede kira kaybının taahhüt edilmediğini, ayrıca taşınmazın kiraya verilememesinin davacıların kusurundan kaynaklandığı ileri sürerek davanın reddini savunmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalılar tarafından davacılara satışı yapılan … İlçesi, … Mahallesi, … ada 8 parselde bulunan taşınmazın iskan ruhsatının 31/12/2016 tarihine kadar alınamaması nedeniyle, taşınmazı kiraya veremeyen davacıların mahrum kaldıkları kira gelirinin tespiti, taraflar arasındaki 04/12/2015 tarihli ve “Taahhütname” başlıklı sözleşme gereği davacıların bu zararından davalıların sorumlu tutulup tutulamayacakları noktasında toplanmaktadır.
Taraf delilleri toplandıktan ve bildirilen davacı tanığının beyanı tespit edikten sonra, davaya konu taşınmazın 2017 yılı Ocak ve Şubat aylarına ilişkin kira bedelinin tespiti bakımından mahallinde keşif icra edilmiş, gayrimenkul değerleme uzmanı bilirkişi …’dan 09/05/2018 tarihli rapor ve 29/10/2018 tarihli ek rapor alınmıştır.
Dosyada mevcut 04/12/2015 tarihli ve “Taahhütname” başlıklı sözleşme incelendiğinde, … Ltd. Şti. adına yetkili …’ın, 31/12/2016 tarihine kadar davacılara satışı yapılan … İlçesi, … Mahallesi, … ada 8 parselde bulunan taşınmazın iskan ruhsatının alınması hususunda gereğini yerine getirmeyi taahhüt ettiği, bu işlemler esnasında doğacak her türlü vergi, ceza, sigorta, SGK ve bilumum ödenmesi gereken tüm bedellerin … Ltd. Şti. ve bizzat kendisi tarafından ödeneceğini kabul ettiği görülmektedir. İskan ruhsatının gecikmesi halinde ortaya çıkması muhtemel olan zararlar sözleşmede tek tek belirtilmiş, mahrum kalınacak kira gelirine ilişkin herhangi bir düzenleme yapılmamıştır. Davacıların, iskan ruhsatının alınamaması nedeniyle mahrum kaldıkları kira gelirini bu sözleşmeye istinaden davalılardan talep etmelerine imkan bulunmamaktadır. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 153,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 109,30 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacılar tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerilerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacı yana iadesine,
4-Davalıların kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılara ödenmesine,
Dair, davacılar vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/01/2019
Katip Hakim
e-imza e-imza