Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/12 E. 2020/533 K. 22.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/12 Esas – 2020/533
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2017/12 Esas
KARAR NO : 2020/533

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Maddi Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 06/01/2017
KARAR TARİHİ: 22/10/2020
K. YAZIM TARİHİ: 20/11/2020

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 01/12/2015 tarihinde müvekkilinin de içerisinde bulunduğu dava dışı sürücü …’un sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halinde iken aracın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucunda trafik kazasının meydana geldiğini, dava konusu trafik kazasında müvekkilinin ağır derecede yaralandığını, geçici ve kalıcı iş göremezliğe maruz kaldığını, bununla birlikte sürekli bakım ihtiyacı ve dolayısıyla bakıcı gideri ihtiyacının doğduğunu, kazanın oluşumunda müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin bakıcı gideri tazminatı için davalı sigorta şirketine 07/06/2016 tarihinde başvuruda bulunulduğunu, davalı sigorta şirketince herhangi bir ödeme yapılmadığı gibi cevap dahi verilmediğini beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 2.000,00 TL. bakıcı gideri tazminatının kaza tarihi olan 01/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte teminat limiti ile sorumlu olmak üzere davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından … plakalı araç için 25/05/2015 – 25/05/2016 vadeli, … nolu ZMMS poliçesinin düzenlendiğini, 2015 yılı için teminat limitinin 290.000,00 TL. olduğunu, talebi kabul anlamına gelmemekle birlikte ZMMS poliçelerinde sigorta şirketlerinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı şekilde ve sigortalının kusuru ile orantılı olarak belirlenmesi gerektiğini, alkol aldığı tespit edilen sigortalı araç sürücüsüyle bilerek yolculuk yaptığı için davacı tarafın müterafîk kusurlu sayılması gerektiğini, maluliyet tazminatının 30/12/2016 tarihinde ödenmiş olup, davacının imzaladığı ibraname gereği müvekkilinin sorumluluğunun sona erdiğini, tedavi sırasındaki bakım giderinden sorumluluğun SGK’ya ait olduğunu, bu kapsamda müvekkili şirketin sorumluluğunun ancak kalıcı maluliyet raporu alındıktan sonra başlayacağını, 01/06/2015 tarihli Genel Şartlar ile birlikte sürekli maluliyet raporu alındığı tarihten itibaren kazazedenin sürekli sakatlık teminatı kapsamında karşılanan refakat ve benzeri hizmetleri ifade ettiğini, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında yer aldığı üzere, haklı bir bakıcı gideri talebi ileri sürüldüğünde, maluliyeti oluşan kişinin bakımının aile üyelerinden biri tarafından karşılandığı durumda gider miktarında bir indirime gidilmesi gerektiğini, uygulanması gereken faiz türünün yasal faiz olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Konya … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, SGK kayıtları, ekonomik-sosyal durum araştırma raporları, tedavi evrakları, AÜTF Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 26/01/2018 tarih 232 sayılı maluliyet raporu, İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulunca düzenlenen 31/07/2019 tarih 18169 sayılı maluliyet raporu, İstanbul ATK 2. Üst Kurulunca düzenlenen 16/01/2020 tarih 8 karar sayılı maluliyet raporu, aktüerya uzmanı tarafından düzenlenen 21/09/2020 tarihli tazminat raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat (bakıcı gideri) talebine ilişkindir.
Davacı 01/12/2015 tarihli trafik kazasında ağır derecede yaralandığını, geçici ve kalıcı iş göremezliğe maruz kaldığını, bununla birlikte sürekli bakım ihtiyacı ve dolayısıyla bakıcı gideri ihtiyacının doğduğunu ileri sürerek, kazaya karışan … plakalı aracın kaza tarihi itibarıyla geçerli ZMSS poliçesini temin eden davalı sigorta şirketinden maddi tazminat talep etmektedir.
Konya … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ve hasar dosyasının bir sureti ile Mahkememizin 2016/494 esas sayılı dosyası dosyaya kazandırılmıştır.
Mahkememizin 2016/494 esas sayılı dosyasının aynı taraflar arasında görülen ve işgöremezlik tazminatı talebine ilişkin dava dosyası olduğu, tazminat talebinin davalı sigorta şirketince karşılanması üzerine davadan feragat edildiği ve davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Hasar dosyası kapsamında mevcut İBRANAME-FERAGATNAME VE MAKBUZ başlıklı belgeye göre tarafların işgöremezlik tazminatına münhasır olarak mutabakata vardıkları, davacı tarafça teminat limitini aşan kısım yönünden ve başkaca sorumlulara karşı ve bakıcı gideri / yardımcı kişi tazminatına ilişkin ve manevi tazminata ilişkin her türlü talep, dava ve tüm yasal hakların saklı tutulduğu görülmüştür.
Ceza dosyasında mevcut 01/12/2015 tarihli kaza tespit tutanağında davacının kazaya karışan … plakalı sayıl araç içerisinde yolcu olarak bulunduğunun ve kazanın oluşumunda sürücü …’un 2918 sayılı KTK’nun 52/1-b maddesinde belirtilen kuralı ihlal ettiğinin belirtildiği görülmüş, tek taraflı trafik kazası olması nedeniyle yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmamıştır.
Davacının gördüğü tedaviye ilişkin evrak dosyaya kazandırıldıktan sonra, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 26/01/2018 tarih 232 sayılı maluliyet raporunda; davacı…’nın 01/12/2015 tarihli yaralanması neticesinde Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde, vücut genel çalışma gücünden % 63 oranında kaybettiği, 9 ay süreyle iş göremezlik halinde kaldığı, iş göremez kaldığı bu süre içerisinde başkasının yardımına muhtaç olduğu, maluliyet tespit işlemleri yönetmeliğinin 12. Maddesine göre devamlı surette başka irinin bakımına muhtaç olmadığı kanaati bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin 26/01/2018 tarihli rapora yönelik itirazları üzerine İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulundan un 31/07/2019-18169 sayılı raporda; davacı…’nın 01/12/2015 tarihli yaralanması neticesinde Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre % 80 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve kişinin sürekli bakıcıya ihtiyacı olduğu yönünde görüş açıklanmıştır.
Davacı hakkında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 26/01/2018 tarihli rapor ile İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunca düzenlenen 31/07/2019 tarihli rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla dosya İstanbul Adli Tıp Kurumu Üst Kuruluna gönderilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. Üst Kurulunca düzenlenen 16/01/2020 tarih 8 karar sayılı raporda; davacı…’nın 01/12/2015 tarihli yaralanması neticesinde Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre % 80 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve kişinin sürekli bakıcıya ihtiyacı olduğu yönünde görüş ve kanaat belirtilmiştir.
Kazaya karışan … plaka sayılı aracın, davalı sigorta şirketi nezdinde 25/05/2015 – 25/05/2016 devresi için ZMSS poliçesiyle sigortalı olduğu, tedavi giderleri açısından ve sakatlanma halinde şahıs başına azami teminat limitinin ayrı ayrı 290.000,00 TL olarak düzenlendiği, davalı sigorta şirketine dava öncesi 07/06/2016 tarihinde başvuruda bulunulmasına rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
SGK’ya yazılan müzekkereye verilen cevabi yazılarda, geçirdiği kaza ile ilgili olarak davacıya geçici işgöremezlik ödemesi yapılmadığı ve herhangi bir gelir bağlanmadığı bildirilmiştir.
Davacının ekonomik ve sosyal durumu ilgili kolluk birimine müzekkere yazılarak tespit edilmiştir.
Aktüerya uzmanı … tarafından düzenlenen 21/09/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; sigorta poliçesinin kaza tarihini kapsadığı ve tedavi giderleri açısından şahıs başına azami teminat limitinin ayrı ayrı 290.000,00 TL olduğu, davalı sigorta şirketinin 20/06/2016 tarihinde temerrüdünün oluştuğu, davacı…’nın, trafik kazası sonucu uğradığı bakıcı gideri nedeni ile oluşan maddi zararının; 1.249.660,78 TL olduğu yönünde kanaat belirtilmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 28/09/2020 havale tarihli talep artırım dilekçesi ile 2.000,00 TL olan maddi tazminat talebini 288.000,00 TL artırarak 290.000,00 TL’ye yükseltmiştir.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen kusur durumuna ilişkin 01/12/2015 tarihli kaza tespit tutanağı, davacının maluliyet durumuna ilişkin 16/01/2020 ve tazminat hesabına ilişkin 21/09/2020 tarihli bilirkişi raporlarıyla tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 01/12/2015 tarihinde meydana gelen ve davacının içerisinde yolcu olarak bulunduğu … plakalı aracın karıştığı tek taraflı trafik kazasında davacının yaralandığı, kazanın araç sürücüsünün kusuruyla meydana geldiği, davacıya atfı kabil bir kusurun bulunmadığı, bu kazaya bağlı olarak davacının % 80 oranında meslekte kazanma gücünden kaybedecek ve sürekli bakıcıya ihtiyaç duyacak şekilde yaralandığı, … plaka sayılı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde 25/05/2015 – 25/05/2016 devresi için ZMSS poliçesiyle sigortalı olduğu, talep edilen bakıcı giderinin sigorta poliçesinin tedavi teminatı kapsamında olması nedeniyle davacının bilirkişi tarafından hesaplanan 1.249.660,78 TL tutarındaki bakıcı gideri nedeniyle oluşan zararından 2918 Sayılı KTK’nun 85/1, 91 ve ZMSS Genel Şartları A.1 maddeleri gereğince ve poliçe teminat limitiyle sınırlı olmak kaydıyla davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunduğu sonuç ve kanaatine varılmakla ve taleple bağlı kalınmak suretiyle davanın kabulüne, hüküm altına alınan tazminata davalının temerrüde düştüğü 18/06/2016 tarihinden (Başvurunun tebliğ edildiği tarihe 8 iş günü ilavesiyle bulunmuştur.) itibaren yasal faiz (kazaya karışan aracın ticari araç olmaması nedeniyle) yürütülmesine karar vermek gerekmiş, açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE; 290.000,00 TL bakıcı gideri tazminatının 18/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve sorumluluğu poliçe limitiyle sınırlı olmak kaydıyla davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 19.809,90 TL harçtan peşin ve ıslahla alınan 1.015,06 TL harcın mahsubu ile bakiye 18.794,84 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 31,40 TL başvurma harcı, 4,60 TL vekalet harcı, 31,40 TL peşin harç, 983,66 ıslah harcı olmak üzere toplam 1.051,06 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının yargılamada yapmış olduğu 550,00 TL bilirkişi ücreti, 447,25 TL posta ve tebligat ücreti, 1.618,75 TL ATK fatura ücreti olmak üzere toplam 2.616,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 28.750,00 TL vekalet ücretinin ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/10/2020

Katip Hakim
e-imza e-imza