Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/108 E. 2019/752 K. 28.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/108 Esas – 2019/752
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2017/108 Esas
KARAR NO : 2019/752

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : MADDİ TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 01/03/2017
KARAR TARİHİ : 28/11/2019
K. YAZIM TARİHİ: 27/12/2019

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sürücü …’nun 04/10/2016 tarihinde, davalı sigorta şirketine ZMSS poliçesi ile sigortalı olan … plakalı aracı ile seyir halinde iken karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkili …’a çarparak yaralanmasına neden olduğunu, kaza nedeniyle yaşı küçük …’ın vücudunda kırıklar meydana geldiğini, uzun süre tedavi olduğunu ve halen de görmeye devam ettiğini, kazanın oluşumunda araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, sigorta şirketine 23/01/2017 tebliğ tarihli başvurudan bugüne kadar herhangi bir sonuç alınamadığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 22/11/2017 tarihli açıklama dilekçesinde; maddi tazminat talebinin 250,00 TL’sinin geçici iş göremezlik tazminatı, 500,00 TL’ sinin sürekli iş göremezlik tazminatı, 250,00 TL’sinin ise bakıcı giderine ilişkin olduğunu beyan etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kazaya karışan aracın müvekkili şirket nezdinde … nolu ZMMS p oliçesi ile teminat altına alındığını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla kaza ile sakatlık arasındaki illiyet bağı ile tarafların kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiğini, sürekli maluliyet raporu alındıktan önce ortaya çıkan bakıcı giderlerine ilişkin müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığını, geçici iş göremezlik tazminatının 6111 Sayılı Yasa ve trafik sigortası genel şartları uyarınca teminat dışı olduğunu, ZMSS Genel Şartları hükümleri uyarınca tazminat hesaplamasında kullanılması gereken yaşam tablosunun TRH 2010 ve %1,8 teknik faiz olması gerektiğini, SGK tarafından rücuya tabi bir ödeme yapılmış olması halinde yapılan ödemenin hesaplanacak tazminattan tenzili gerektiğini, eksik evrakla başvuru yapılan kaza ya da ihbar tarihi itibarıyla faiz talebinin haksız olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı CBS’nin … sayılı soruşturma dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, SGK kayıtları, … plakalı araca ait trafik tescil kaydı, davacının ekonomik ve sosyal durum araştırma raporu, tedavi evrakları, AÜTF Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 15/05/2017 tarih 893 sayılı maluliyet raporu, 28/07/2017 tarihli kusur raporu, İstanbul ATK …. İhtisas Kurulunca düzenlenen 03/01/2018 tarih … sayılı ve 11/03/2019 tarih … sayılı maluliyet raporları, AÜTF Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 26/04/2019 tarih … sayılı maluliyet raporu, aktüerya uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen 18/10/2019 tarihli tazminat raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat (geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı ile bakıcı gideri) talebine ilişkindir.
Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı soruşturma evrakı ile hasar dosyasının bir sureti dosyaya kazandırıldıktan sonra, davaya konu trafik kazasındaki kusur durumunun tespiti bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Makina Mühendisi … tarafından düzenlenip dosyaya sunulunan 28/07/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; … plakalı davalıya sigortalı araç sürücüsü …’nun 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 47/d, 52/b ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 109/d maddelerinde belirtilen kuralları ihlal etmesi nedeniyle olayda % 75 oranında asli kusurlu olduğu, davacı yaya …’ın ise Karayolları Trafik Kanununun 47/d ve 68/b-3 maddelerinde belirtilen kuralları ihlal etmesi nedeniyle olayda % 25 oranında kusurlu olduğu yönünde görüş ve kanaat belirtilmiştir.
Davacı hakkında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığı Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde düzenlenen 15/05/2017 tarihli raporda; davacı küçük …’ın 04/10/2016 tarihli yaralanması neticesinde vücut genel çalışma gücünden % 2,1 oranında kaybettiği, erişkin olması halinde 9 ay süre ile işgöremezlik halinde kalacağı yönünde kanaat belirtilmiştir.
Davacılar vekilinin itirazı üzerine Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulundan alınan ve yine Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde düzenlenen 11/03/2019 tarihli raporda; davacı küçük …’ın 04/10/2016 tarihli yaralanması nedeniyle % 2,1 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği, başka birisinin sürekli bakımına muhtaç olmadığı, iyileşme süresi içeresinde 2 ay süreyle başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği bildirilmiştir.
Bilahare; kaza tarihi ve ZMSS poliçesinin düzenlenme tarihi de nazara alınarak davacı …’ın Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri çerçevesinde maluliyet durumunun tespiti, tedavi süresince ve devamlı olarak bir başkasının bakımına ihtiyaç duyup duymayacağının belirlenmesi, bakıcıya ihtiyaç duyulacaksa bunun süresinin belirlenmesi bakımından rapor tanzimi için A.Ü. Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığına yeniden müzekkere yazılmış, düzenlenip dosyaya sunulan 26/04/2019 tarihli raporda özetle; davacı küçük …’ın 04/10/2016 tarihli yaralanması neticesinde Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik esas alındığında % 3 özür oranı olduğu, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik esas alındığında %3 engel oranın olduğu, erişkin olması halinde 9 ay süreyle işgöremezlik halinde kalacağı, işgöremez kaldığı 9 ay süresince başkasının bakımına muhtaç olduğu, devamlı surette başka birinin bakımına muhtaç olmadığı görüş ve kanaati belirtilmiştir.
Kazaya karışan … plaka sayılı aracın, davalı sigorta şirketi nezdinde 03/12/2015 – 03/12/2016 devresi için ZMSS poliçesiyle sigortalı olduğu, sakatlanma halinde şahıs başına azami teminat limitinin 290.000,00 TL olarak düzenlendiği, ancak, kaza tarihi itibarıyla Hazine Müsteşarlığınca belirlenen, 27/11/2013 tarih ve … sayılı Resmi Gazetede yayımlanan tarifede, sakıtlanma halinde şahıs başına azami teminat limitinin 310.000,00 TL olarak belirlendiği görülmüştür.
SGK’ya yazılan müzekkereye verilen cevabi yazılarda, 04/10/2016 tarihinde geçirdiği kaza ile ilgili olarak davacıya yapılmış geçici işgöremezlik ödemesine rastlanmadığı ve herhangi bir gelir bağlanmadığı bildirilmiştir.
Sincan İlçe Emniyet Müdürlüğünün 03/04/2017 tarihli sosyal ve ekonomik durum araştırma tutanağında davacı küçüğün ilköğretim 8. sınıf öğrencisi olduğu ve çalışmadığı belirtilmiştir.
Davacının talep edebileceği maddi tazminatın hesaplanması bakımından dosya aktüerya uzmanı bilirkişiye tevdi edilmiş, düzenlenip dosyaya sunuluna 18/10/2019 tarihli raporda özetle; davacı küçüğün kaza tarihinde öğrenci olduğu ve gelir getiren bir işte çalışmadığı, bu nedenle mahrum kaldığı bir kazancı söz konusu olamayacağı ve geçici iş göremezlik tazminatı talep edemeyeceği, sürekli işgöremezlik nedeniyle oluşan maddi zararının 20.318,95 TL, bakıcı gideri nedeniyle oluşan maddi zararının ise 9.255,80 TL olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı vekili, mahkememize sunduğu 22/10/2019 tarihli bedel artırım dilekçesi ile 500,00 TL olan sürekli iş göremezlik tazminatı talebini 20.318,95 TL’ye, 250,00 TL olan bakıcı gideri talebini ise 9.255,80 TL’ye yükseltmiştir.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen kusur durumuna ilişkin 28/07/2017, davacı küçüğün maluliyet durumuna ilişkin 26/04/2019 ve tazminat hesabına ilişkin 18/10/2019 tarihli bilirkişi raporlarıyla tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 04/10/2016 tarihinde dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki davalı yana ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı otomobili ile Muammer Aksoy Caddesini takiben olay mahalli Pırıl Sokak kavşağına geldiğinde, seyir istikametine göre solundan sağına doğru kavşak giriş noktasını kullanarak karşıdan karşıya geçmekte olan 13 yaşındaki davacı yaya …’a çarpması neticesinde davaya konu trafik kazasının meydana geldiği, bu kazaya bağlı olarak adı geçen davacı küçüğün % 3 özür oranı olacak, erişkin olması halinde 9 ay süreyle işgöremezlik halinde kalacak ve bu süre boyunca başkasının bakımına muhtaç olacak şekilde yaralandığı, söz konusu kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü …’nun % 75, davacı yaya …’ın ise % 25 oranında kusurlarının bulunduğu, … plaka sayılı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde 03/12/2015 – 03/12/2016 devresi için ZMSS poliçesiyle sigortalı olduğu, davacının bilirkişi tarafından hesaplanan 20.318,95 TL tutarındaki sürekli iş göremezlik zararı ile 9.255,80 TL tutarındaki bakıcı gideri zararından 2918 Sayılı KTK’nun 85/1, 91 ve ZMSS Genel Şartları A.3 maddeleri gereğince davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunduğu, davacı küçüğün kaza tarihinde öğrenci olduğu ve gelir getiren bir işte çalışmadığı, hal böyle olunca mahrum kaldığı bir kazancının söz konusu olmadığı ve dolayısıyla geçici iş göremezlik nedeniyle oluşan herhangi bir zararının da bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmakla davanın kısmen kabulüne, hüküm altına alınan tazminata davalının temerrüde düştüğü 07/02/2017 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar vermek gerekmiş, açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı küçük … adına velayeten … ve … tarafından maddi tazminat talepli olarak açılan DAVANIN KISMEN KABUL, KISMEN REDDİNE ;
a)Davacının geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddine,
b)Davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin kabulü ile, 20.318,95 TL maddi tazminatın 07/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının sorumluluğunun poliçe limitiyle sınırlı tutulmasına,
c)Davacının bakıcı gideri talebinin kabulü ile, 9.255,80 TL tazminatın 07/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının sorumluluğunun poliçe limitiyle sınırlı tutulmasına,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 2.020,25 TL karar ve ilam harcından peşin ve ıslahla alınan 129,85 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.890,40 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL peşin harç, 98,45 TL ıslah harcı, 31,40 TL başvuru harcı, 4,60 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 165,85 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 950,00 TL bilirkişi ücreti, 800,00 TL AÜTF fatura ücreti, 1.259,80 TL İstanbul ATK 3. İhtisas Kurulu fatura ücreti, 494,00 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 3.503,80 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 3.474,43 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 3.548,97 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 250,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 28/11/2019

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı