Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/826 E. 2018/19 K. 16.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/826 Esas – 2018/19

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2016/826 Esas
KARAR NO : 2018/19

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/12/2016
KARAR TARİHİ : 16/01/2018
K.YAZIM TARİHİ : 09/02/2018
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkili şirketin, 21/08/2008 tarihinde davalı bankanın … Şubesi’nden 3.000.000,00TL (üçmilyon Türk Lirası) kredi kullandığını, Rekabet Kurulu’nun 08/03/2013 tarih ve 13-13/198-100 sayılı kararında davalı bankanın da aralarında bulunduğu 12 bankanın 21/08/2017-22/09/2011 tarihleri arasında uyumlu eylem(kartel) içerisinde hareket ederek faiz oranlarında müşteri aleyhine değişiklik yaptıklarının tespit edildiğini, 12 banka hakkında idari para cezası verildiğini, verilen bu kararın iptali için ilgili bankalarca, Ankara … İdare Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası ile dava ikame edildiğini ve mahkemece davanın reddine karar verildiğini, temyiz incelemesi neticesinde; Danıştay …Dairesi E:… K:… sayılı ilamı ile yerel mahkeme kararının onanmasına karar verildiğini, müvekkili şirketin, davalı bankadan kullanmış olduğu kredi tutarından yalnızca 2 sene için 690.360,00 TL faiz ödediğini, kullandığı kredinin %22’sinden fazla faiz ödemek zorunda kaldığını, madde 58 de öngörülen 3 katı tazminat şartının bu denli yüksek miktarda kredi kullanan ve ödeme zorlukları çeken davacı için gerçekleştiğini beyan ederek, davacı müvekkilinin uğramış olduğu zararın ve bu zararın üç katının fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL’sinin kredinin kullandırıldığı haksız fiilin işlendiği 21/08/2008 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili; 4054 Sayılı Kanunda haksız fiile dayalı tazminat taleplerinin tabi olacağı zamanaşımı sürelerine ilişkin özel bir düzenlemeye yer verilmediğinden, rekabet ihlali iddiasına dayalı tazminat istemlerinin, Borçlar Kanununda düzenlenen haksız fiile ilişkin zamanaşımı tabi olacağını, Rekabet Kurulu kararında isnat edilen fiillerin 21 Ağustos 2007-22 Eylül 2011 tarihleri arasında, yani 818 Sayılı Borçlar Kanununun yürürlük tarihinde gerçekleştiği belirtildiğinden, haksız fiil olarak nitelendirilen fillere gerçekleştirdikleri tarihte yürürlükte olan Borçlar Kanunu Hükümleri uygulanacağını, davalı bankanın temyiz istemi her ne kadar reddedilmiş ise de temyiz isteminin reddi kararına karşı da yasal süresi içerisinde Danıştay 13. Dairesi nezdinde 01/07/2016 tarihinde karar düzeltme başvurusunda bulunulmuş Rekabet Kurulu Kararının kesinleşmediğini, kesinleşmesinin beklenilmesi gerektiğini, iş bu davada bekletici mesele yapılmasını, Rekabet Kurulunun 08 Mart 2013
e-imzalı e-imzalı

tarihli kararının davalı banka ile ilgili kısımları incelendiğinde açıkça görüleceği üzere, davalı bankaya yönetilen aykırılık iddiasının ve verilen haksız idari para cezasının sebebi sadece “kredi kartı gecikme bildirim ücreti ile nakit avans çekin ücretine” ilişkili olduğunu, ihtiyaç kredisi faizlerine ilişkin rekabet ihlali tespit edilen bankalar arasında davalı bankanın yer almadığını, davalı bankanın, davacıyı zarara uğratan herhangi bir hukuka aykırı fiilin bulunmadığı kesin olduğundan, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Davacı şirkete kullandırılan krediye ilişkin olarak kredi dosyası, tüm bilgi ve belgeler, Rekabet Kurulu Kararı, Ankara … İdare Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, Danıştay … Dairesinin … esas sayılı kararı, 16/10/2016 tarihli bilirkişi ön raporu, 23/11/2017 tarihli bilirkişi kurulu raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, Rekabet kurulu kararı gereği kartel faiz uygulaması yaptığı tespit edilen davalı bankanın fazladan almış olduğu faiz miktarının iadesi ile bu miktarın üç katına kadar tespit edilecek tazminatın tahsiline ilişkindir.
Rekabet Kurumunun 21.11.2011 tarihinde 12 banka hakkında başlattığı soruşturma sonucunda, 08.03.2017 tarihli karar ile davalı bankanın da arasında bulunduğu 12 bankanın ortak uygulama ile faiz oranı ve bankacılık işlem ücretlerini belirledikleri, rekabet kurallarına aykırı davrandıkları karara bağlanmıştır. Kararın iptali için Ankara … İdare Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasında dava açılmış, yapılan yargılama sonucu Rekabet Kurumu kararının isabetli olduğuna dair hüküm kurulmuştur. Kararın temyizi sonucu Danıştay …Dairesi E:… K:… sayılı ilamı ile yerel mahkeme kararı onanmış, karar düzeltme isteminde bulunulması üzerine ise henüz bir karar verilmediği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından 21.08.2008 tarihinde davalı bankadan kredi kullanılmış olup; kredi sözleşmesi kapsamında kredinin nasıl ödeneceği ve faiz uygulamasına dair düzenlemeler yapılmıştır. Davacının davanmış olduğu 08.03.2017 tarihli Rekabet Kurulu kararında ise davalı bankanın ihlalinin başlangıcı 10.06.2010 tarihi olarak tespit edildiğinden ve davacı bu tarihten önce kredi kullandığından, Rekabet Kurulu Kararının kesinleşmesi beklenmeksizin, davacı hakkında kartel faizi uygulaması bulunmadığı kanaatiyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 6,70 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı tarafından dosyaya yatırılan 60,00 TL delil avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
5-Davalının kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.16/01/2018

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı