Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/736 E. 2018/323 K. 16.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2016/736 Esas – 2018/323

T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2016/736
KARAR NO : 2018/323

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :1-
2-
3-
VEKİLİ :

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 03/11/2016
KARAR TARİHİ : 16/05/2018
K.YAZIM TARİHİ : 11/06/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı gösterdiği S.S. … KYK üyesi olduğunu, kooperatifin üyelerine Etimesgut ilçesinde kain … ada … parsel üzerinde konut yapmaya devam ettiğini, davalıların halen görevdeki yönetim kurulu üyeleri olduklarını, yeni TK. düzenlemesine göre kooperatif üyesi olarak kooperatifi zarara uğratan yönetim kurulu üyeleri aleyhine, zararın giderilmesi amacıyla dava açabileceğini, davalı yönetim kurulu üyeleri 150 m2 altındaki konutların teslimlerinde KDV iadesi usulü gereğince bağlı bulunduğu Ankara Maltepe Vergi Dairesine başvurarak kooperatifin inşaatlarının devam etmesine rağmen KDV iadesi talep ettiklerini ve belli bir miktar KDV iadesi alındığını, yasa gereği doğru olanın konutların bitirilip teslim edildiği yıl içerisinde başvurmak olduğunu, öte yandan, kooperatif yönetim kurulunun konutların fiilen teslim edildiğine dair teslim tutanağı düzenleyerek işin bittiği ve teslim edildiği beyanıyla vergi dairesine müracat ettiğini, Vergi
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı

Dairesi nezdinde iadenin yapıldığı tarih inşaatların bitirildiği ve teslim edildiği tarih kabul edildiği için iadenin alındığı tarihten bugüne kadar biriken ve inşaatlar bitirilene kadar da birikmeye devam edecek olan KDV tutarı iadelerinin alınmadığını, buna göre yönetim kurulu tarafından KDV iadesinin vaktinden önce alınmış olması sebebiyle tahmini 250.000,00TL kooperatifin KDV alacağını tahsil edemediğini, davalıların bu miktar kooperatifi zarara uğrattıklarını ileri sürerek bu miktardan şimdilik 5.000,00TL’nin davalılardan tazmini ile kooperatife verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalılar vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının hem kooperatif üyesi hemde kooperatifin inşaatlarını yapan yüklenici …. Tic. Ltd. Şti’nin sahibi olduğunu, davacı ile arsa maliki …’nin inşaat sözleşmesi imzalayarak arsa malikine ait taşınmaz üzerine davacının yüklenici olarak inşaat yapmasının kararlaştırıldığını, davacının akabinde inşaatların maliyetini karşılamak için dava konusu S.S. … KYK kurduğunu, sahibi olduğu şirkette kooperatifin merkezinin ayrı yerde olduğunu, tüm kooperatif kayıtlarınında davacı muhasebecisinde tutulduğunu, dolayısıylada davacı kontrolünde olduğunu, davacı güdümündeki kooperatif ile arsa maliki arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmeye inşaatların davacıya ait firmaca yapılacağına dair hüküm konduğunu, sözleşmenin kooperatif aleyhine ve davacının firması lehine hükümler içerdiğini, 12 yıl geçmesine rağmen inşaatların bitirilmemesi ve eksik, hatalı imalatlar bulunması karşısında mahallinde tespit yaptırılıp davacının sahibi olduğu yüklenici firma aleyhinde alacak davası açıldığını, bundan sonrada davacının en iyi savunma saldırıdır anlayışı ile karşı mukabil davalar açmaya, inşaatların iskanının alınmasına engel olmaya çalıştığını, tüm engellemelerine rağmen … ada … parsel üzerinde yapılmakta olan A ve B bloğun iskanının alındığını ve C bloğun iskanının da alınmak üzere olduğunu, menfaat çatışması olduğundan yeni yönetimce kooperatifin adresinin değiştirildiğini ama kooperatifin kayıtlarının halen dahi davacı kontrolünde olduğunu, davacının bu süreçde usulsüz faturalar düzenleyerek yönetim kurulunun bilgisi dışında muhasebe işlemleri yaptığını, olaylar bu şekilde gelişirken davacının divan başkanı olduğu 2013 yılı olağan genel kurulunda 5. maddede alınan karar ile KDV vergi iadelerinin alınması konusunda yönetime yetki verildiğini, bunun üzerinede davacının yönlendirdiği mali müşavir … ile anlaşıldığını, yeminli müşavirin inşaatları gezdiğini ve hakedişlerede bakarak vergi iadesinin alınacağına karar verdiğini, o tarih itibariyle çevre düzenlemesinin eksik olduğunu ve mali müşavirin vergi iadesi alınabilmesi için bunun ikmalinin gerekli olmadığını bildirdiğini, vergi iade alınması işleminin tamamen yeminli mali müşavir … ile müteahhit ve arsa sahibininde vekili olan davacı tarafından gerçekleştirildiğini, yöneticiler hakkında ibra edilmeme kararı olmadığından bu davanın açılamayacağını, eksik vergi iadesi alındı iddiasının da doğru olmadığını, zaman aşımı itirazında da bulunduklarını, haksız surette açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
DELİLLER :Dava konusu edilen KDV vergi iadesi alınmasına ilişkin Vergi Dairesi dosyası, davalı kooperatifin defter ve kayıtları, genel kurul tutanakları, bilirkişi kurulundan alınma 09.04.2018 tarihli rapor ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, kooperatif yöneticilerinin verdiği zararın tazmini istemine ilişkindir.
Davacı, dava konusu ettiği S.S. … KYK’ın üyesidir. Davalıların kooperatif yöneticisi olarak kooperatifi zarara uğrattıklarını bildirerek, zararın kooperatife verilmek suretiyle tazminini istemektedir.
Davacı, davalıların yönetim kurulu üyesi oldukları S.S. … KYK’in üyesidir. Bu sıfatla dava açmış, davalıların kooperatife verdikleri zararın (kooperatife verilmek üzere) tazminini istemiştir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunun 98 ve 6102 sayılı TTK’un 555 madde düzenlemeleri karşısında, şirketin uğradığı zararın tazminini, şirket yanında her bir pay sahibinin isteyebileceği açıktır.
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı

Cevap dileçesinde zamanaşımı itirazı hak düşürücü süre geçirildiği itirazlarında da bulunmuştur. 6102 sayılı TTK’un 560. maddesinde “Sorumlu olanlara karşı tazminat istemek hakkı, davacının zararı ve sorumluluğu öğrendiği tarihten itibaren iki ve her halde zararı doğuran fiilin meydana geldiği günden itibaren beş yıl geçmekle zamanaşımına uğrar” denmektedir. Bilirkişi heyeti raporunda belirlenen zararın doğum tarihi nazara alındığında, (zamanaşımı itirazı yönünden) bu süre dolmadığı açıktır. Sorumluluk davası açmada yasanın öngördüğü hak düşürücü süre de bulunmamaktadır.
Davacı, davalı olarak gösterdiği kooperatif yönetim kurulu üyelerinin, 150 m2’in altındaki konut teslimlerinde KDV iadesi usulü uyarınca, bağlı bulundukları Ankara Maltepe Vergi Dairesine başvurarak inşaatların yapımına devam etmesine rağmen KDV iadesi talebinde bulunduklarının ve belli bir miktar KDV iadesi aldıklarını, ancak anılan işlemin yasaya göre sadece bir defaya mahsus olmak üzere konutların bitirilip teslim edildiği yıl içerisinde yapılmasının gerektiğini, davalıların ise iş bitmeden çok önce, işi bitmiş gibi gösterip talepte bulunduklarını ve o ana kadar birikmiş KDV miktarını aldıklarını, iadenin alındığı tarihten bugüne kadar biriken ve inşaatlar bitirilene kadar da birikmeye devam edecek olan KDV tutarlarının alınmamasına sebep olduklarını, bu zararın davalılardan tahsilini istemiştir.
Bildirilen deliller toplanmış, KDV iadesine ilişkin Vergi Dairesi dosyası getirtilip, uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Toplanan tüm delillerin ve bilirkişi kurulu raporunun birlikte değerlendirilmesinde; davalıların yönetim kurulunda görev yaptıkları sırada Nisan 2013 döneminde 25.12.2013 tarihinde (A-B blok) için 396.559,60TL, Mart 2014 döneminde 02.09.2014 tarihinde (C blok) için 329.673,38TL KDV iadesi alındığı, anılan tarihte inşaatların tamamen bitirilmediği, bu durumun Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesinde yaptırılan tespite ilişkin … değişik iş sayılı dosyaya giren raporlada sabit olduğu, yasaya göre KDV iade başvurusunun işin bitmesinden yada tapuların verilmesinden sonra alınmasının gerektiği tespit edilmiştir. Buna göre KDV iadelerinin erken alınmasından dolayı dava tarihi itibariyle tahakkuk eden ve alınamayan KDV iadesi tutarının 253.808,61TL olduğu bilirkişi heyetince belirlenmiştir.
Kooperatif yöneticilerinin sorumluluğunun tespitinde 1163 sayılı yasanın 98. maddesinin yaptığı gönderme nedeni ile TTK’un 553, 555 ve 560. maddeleri uygulanacaktır. Yasanın 553. maddesi düzenlemesine göre, yöneticiler, kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal ettikleri takdirde şirkete karşı verdikleri zararlardan sorumludurlar. Öte yandan, 1163 sayılı yasanın 62. maddesinde, kooperatif yöneticilerinin faaliyetlerini sürdürürken göstermeleri gereken tutum ve davranışlar açıklanmış, aksi halde ise sorumluluklarının doğacağı bildirilmiştir. Somut uyuşmazlıkta, yukarıda da açıklandığı üzere, davalıların yönetim kurulu üyesi olarak görev yaparken KDV iadesi başvurusunda bulundukları, 25.12.2013 ve 02.09.2014 tarihlerinde KDV iadesi aldıkları belirlenmiştir. Yasaya göre inşaat bitirilmesinden yada tapuların alınmasından sonra bu işlem ikmal edilmesi gerekirken, bu luzumata uyulmadan işlem yapıldığı ve dava tarihi itibariyle de kooperatifin 253.808,01TL zararının doğumuna sebep olunduğu tespit edilmiştir.
Dava konusu S.S. … KYK’in 20.06.2017 tarihli genel kurulunda, “Gerek yönetim ve gerekse denetim kurulu üyelerinin uyguladığı yöntem ve yaptıkları işlemler yönünden kooperatifin zararına faaliyetlerinin olmadığı, tüm bu uygulamarın genel kurul kararı doğrultusunda ve tüm kooperatif üyelerinin bilgi ve onayları tahtında yapıldığı, dolayısıyla herhangi bir usulsüzlüğün yapılmadığı kanısına varılmış olup, yönetim ve denetim kurulu üyelerinin ayrı ayrı ibra edilmesine, bunun yanı sıra bugünkü tarihe kadar yapılmış tüm işlemlere ayrıca icazet verilmesine, iş bu genel kurul kararının bir örneğinin mahkemeye ibraz edilmesi konusunda yönetime yetki verilmesine, mahkemeden olası bir tazminat kararı
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı

çıkması halinde dahi bunun muhatapları yönetim kurulu üyelerinden talep edilmemesinin onaylanmasını genel kurulundan talep ederiz. Okunan önergenin kabulü genel kurulun oyuna sunuldu oylanarak oybirliği ile kabul edildi.” şeklinde karar alınmıştır. Bu karar ile niza konusu işlemlerden dolayı yöneticilerin ibrasına oy birliği ile karar verilmiştir. Kural olarak, mücerret ibra edilmek, sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Sorumluluğun kalkabilmesi için, kooperatifin yönetiminin zarara yol açan işlem ve yaklaşımları genel kurulda tüm açıklık ve ayrıntıları ile açıklanıp irdelenmesi gerekmektedir. Bu halde genel kurulca verilen ibra kararı, gerçek anlamda borçdan kurtarma ve aklanma niteliği taşır. Genel kurulun bu nitelikteki ibrası sonucu, artık yönetim kurulunun o faaliyetine ilişkin tüm işlemler hakkında zarara neden olsalar da, sorumluluk davası açılamaz.(Y.11.HD, 09.04.2002, E.3168, K3333) Kooperatifin 20.06.2017 tarihli genel kurulunda alınan karar da bu niteliktedir. Dava konusu tasarruflar genel kurulda tüm ayrıntıları ile anlatılmış, genel kurul tarafından yapılan işlemlere icazet verilmiş ve davalılar ibra ettirilmiştir. Bu halde davalılar hakkında sorumluluklarına gidilemeyeceği, başka bir deyişle haklarında sorumluluk davası açılamayacağı kanaatiyle iş bu davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 35,90TL karar ve ilam harcından peşin alınan 85,39TL harcın mahsubu ile bakiye 49,49TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalıların kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 2.180,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, istinaf kanun yolu açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle istinaf kanun yoluna başvurulabileceği, istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) oy birliğiyle karar verildi. 16/05/2018

Başkan Üye Üye Katip
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı