Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/690 E. 2018/398 K. 07.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/690 Esas – 2018/398

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2016/690 Esas
KARAR NO : 2018/398

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/10/2016
KARAR TARİHİ : 07/06/2018
K.YAZIM TARİHİ : 09/07/2018
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; Ankara İli, … İlçesi, … … Mah. … Cad. Eski …. Cadde No:27 adresinde ve tapunun 66KL-IIC pafta … ada … parselde kayıtlı 640 metrekare taşınmaz üzerine inşa edilecek 5 katlı binanın yasal düzenleme gereği denetimi işini davalı şirketin üstlendiğini, müvekkilinin ise söz konusu bina inşaatı taahhüdünü üstlenen ve binayı tamamlayarak teslim eden müteahhit olduğunu, müvekkili tarafından ilk inşaat ruhsatının alınmasının hemen akabinde inşaata başlandığını ve tamamlandığını, ancak binanın yapı denetimini üstlenen davalı şirketin başka bir inşaat sebebi ile Bakanlık tarafından cezalandırılması ve faaliyetlerinin durdurulmasından dolayı müvekkilinin inşaatın son aşamasını tamamlayarak iskân ruhsatı alamadığını ve büyük mağduriyet yaşadığını, davalı şirketin sebep olduğu mağduriyet nedeni ile Belediye Başkanlığı tarafından müvekkiline yeni inşaat ruhsatı verildiğini, davalı şirketin cezası sebebi ile müvekkilinin aylarca belediye nezdinde işlemlerini yürütemediğini ve inşaata devam edemediğini, taahhütlerini yerine getiremediğinden müvekkiline pek çok dava yöneltildiğini, haciz başlatıldığını, tazminatlar ödediğini, müvekkilinin bu sebeplerle yaptığı fazladan ödemelerden kaynaklı müspet zararı bulunduğunu, davalı şirketin sebebiyet verdiği gecikme ve mağduriyetten dolayı müvekkili hakkında açılan davalar, uygulanan hacizler müvekkilinin ticari itibarını ve gelecekteki portföyünü derinden sarstığını, müvekkilinin kendine kusur yükletilmesi mümkün olmayan bir işlemden dolayı uğradığı yasal işlemlerin telafisi imkânsız manevi zararlara sebebiyet verdiğini beyan ederek, her türlü fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili; müvekkili şirket ile davacı arasında hiçbir sözleşme olmadığını, müvekkili şirketin dava konusu inşaatta yalnız arsa sahibi adına yapı denetim hizmetlerini yürüttüğünü, iddia edilen hakların asılsız ve zamanaşımına uğradığını, bahsi geçen yapı denetim hizmet sözleşmesinin imza edilmesinden ve yine iddia edilen müvekkili şirketin cezalı duruma düşmesi üzerinden de çok uzun bir süre geçtiğini, davacının bu bölgede birçok inşaat yaptığını ve neredeyse hiçbir inşaatını süresi içerisinde başlayıp bitiremediğini, davacının arsa sahibi ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, arsa sahibinin de müvekkili şirket ile davacı müteahhidin denetlenmesi hususunda bir Yapı Denetim Hizmet sözleşmesi imzaladığını, müvekkili şirketin bu sözleşme ile belediyece üst kontrolü yapılan inşaat faaliyetlerinin tüm aşamalarını arsa sahibi adına ve yasal prosedürler çerçevesinde denetlemekle yükümlü olduğunu, davacının tek muhatabı olan arsa sahibi yerine doğrudan müvekkili şirketi hasım göstermesinin mümkün olamayacağını beyan ederek, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Davalı şirketin ticaret sicil kaydı, dava konusu taşınmazın yapı denetim firmasının evrakları, tapu kayıtları, Ankara …. İcra Müdürlüğünün …, Ankara …. İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyası, Ankara ….. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyaları, Ankara …. Icra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, Ankara ….. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyaları, Ankara … İcra Müdürlüğünün .. esas sayılı takip dosyası, Ankara …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, Ankara …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, Ankara … İcra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyaları, Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesinin …esas sayılı dava dosyası, Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, 23/11/2017 tarihli bilirkişi kurulu raporu, 09/04/2018 tarihli bilirkişi kurulu ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, yapı denetim işinin geciktirilmesi nedeniyle yapı yüklenicisinin talep etmiş olduğu maddi ve manevi zararın tahsili istemine ilişkindir.
Davacının yapımını üstlendiği Ankara İli, … İlçesi, … … Mah. … Cad. Eski …. Cadde No:27 adresinde ve tapunun 66KL-IIC pafta … ada … parselde kayıtlı 640 metrekare taşınmaz üzerinde inşa edilecek 5 katlı binanın yapı denetim sözleşmesi dava dışı arsa maliki Ahmet Çoban ve davalı şirket arasında düzenlenmiştir.
Davacı yüklenici, dava dışı iş sahibine taahhüt ettiği işin, davalı yapı denetim firmasının kusuru nedeniyle geciktiğini ve bu nedenle maddi ve manevi zararlarının doğduğunu ileri sürmüştür. Davalı ise; davacının yapı denetim sözleşmesinin tarafı olmadığını, sözleşmenin arsa malikleri ile yapıldığını, talebin zamanaşımına uğradığını, denetim işinin aksatıldığının doğru olmadığını savunarak, husumet itirazında bulunmuş ve davanın reddini istemiştir.
Davacıdan tazminat taleplerinin açıklanmasının istenmesi üzerine; davacı vekili tarafından 05.05.2017 tarihli dilekçe ile talepler açıklanmış, inşaattaki gecikme nedeniyle dava dışı arsa malikine ödenmesi konusunda mahkemelerce tespit edilen tazminatlar dayanak gösterilmiştir.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, dava konusu işe ait belgeler celp edilmiştir.
Davacının talebi, davalı ile yaptığı bir sözleşmeye dayalı olmayıp, davalının, davacının üstlendiği eser sözleşmesi gereği inşası gereken eserin, davalı tarafından üstlenilmiş denetimindeki kusurun, işin teslimine etki etmesi ve dolayısıyla, davalının haksız fiili (kusuru) olduğu esasına dayalıdır. TBK’nın 72. maddesi kapsamında haksiz fiile dayalı talepler fiilin öğrenilmesinden itibaren 2 ve her halükarda 10 yıllık sürelere tabi olduğundan, davacının davalının haksız olduğu iddia edilen işlemlerini öğrendiği tarih açıkça ortaya konulup ispat edilemediğinden 10 yıllık sürenin somut olaya tatbiki gerektiği kabulü ile davalının husumet ve zamanaşımı itirazı yerinde görülmemiş işin esasına girilmiştir.
Taraflarca sunulan ve mahkememizce toplanan deliller kapsamında inceleme yapılarak düzenlenen 09.04.2018 tarihli bilirkişi raporunda; davalı yapı denetim şirketinin faaliyetinin 18.06.2011 ila 18.07.2011 tarihleri arasındaki 1 ay süre ile durdurulduğu, dava dışı arsa maliki ile davalı arasında düzenlenen yapı denetim sözleşmesinin ise bu bir aylık sürenin geçmesinden sonra 03.08.2011 tarihinde düzenlendiği, sunulan ve toplanan deliller kapsamında davacının iddialarını destekler bir nedene rastlanmadığı belirtilmiştir.
Tüm bu açıklamalara göre; davacının inşasını üstlendiği binanın yapı denetimi işlemleri sırasında davalı yapı denetim şirketinin kusuru bulunduğu davacı tarafından ispat edilemediğinden ve dava konusu maddi ve manevi tazminat taleplerinin dayanağı ve unsuru haksız fiil (kusur) olduğundan, ispat edilemeyen davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN REDDİNE,
1-Alınması gereken 35,90TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.024,65TL harçtan mahsubu ile bakiye 988,75TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davalının kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 6.950,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.07/06/2018

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı