Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/672 E. 2018/327 K. 17.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/672 Esas – 2018/327

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2016/672 Esas
KARAR NO : 2018/327

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/09/2016
KARAR TARİHİ : 17/05/2018
K.YAZIM TARİHİ : 12/06/2018
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; davalı borçlu aleyhinde Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile 24.12.2014 tarihli … sıra numaralı faturalardan bakiye kalan alacağı için ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı borçlu tarafın haksız ve kötüniyetli itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalı borçlu vekilinin icra takibine karşı yapılan itirazda “müvekkilinin takipte alacaklı görünen yana hiçbir şekilde borcu bulunmamakladır” şeklinde beyanda bulunduğunu, ancak davalı borçlu ile müvekkili şirket arasında ticari ilişki mevcut olup cari hesap bulunmakta olduğunu, dilekçeleri ekinde sunulmuş olan muavin defter kayıtları incelendiğinde bu hususun ortaya çıkacağını, söz konusu kayıtlara göre davalı borçlunun müvekkili şirkete 24.12.2014 itibariyle 20.006,27 TL borcu bulunduğunu beyan ederek, davanın kabulüne, davalı borçlunun Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, ayrıca haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle davalı borçlunun asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili; davacı yanın icra takibine konu ettiğini faturalara konu imalatların müvekkiline teslim edilmediğini, söz konusu malzemelerin teslimine ilişkin ispat yükünün davacıya ait olduğunu, konuya ilişkin sevk irsaliyesi ve teslim tutanağı bulunmadığını, açıklanan bu nedenlerle işbu davanın kötüniyetle açılmış bir dava olduğunu, davacı tarafın müvekkiline söz konusu malların teslimini taahhüt ederek mallar gönderilmeden fatura kesip gönderdiğini, bunun üzerine söz konusu faturaların ticari defterlere işlendiğini, ancak daha sonra söz konusu malzemenin teslim edilmemesinden ötürü iptal edilerek kayıtlardan çıkarıldığını, müvekkiline ait ticari defterlerin müvekkilinin ikamet adresi olan Mardin’de olduğunu, müvekkilinin ticari defterlerinin yerinde incelenmesinin isabetli olacağını beyan ederek, davanın reddine, asıl alacağın %15’inden az olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, davacının ticaret sicil kaydı ile ticari defter ve kayıtları, SGK kayıtları, davalıya ait 2014-2015 yıllarına ait BA-BS formları, davalı tarafın ticaret sicil kaydı, 20/04/2017 tarihli bilirkişi raporu, 05/04/2018 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava; ticari satım nedeniyle düzenlenen faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı alacaklı inşaat malzemeleri satışı nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 17/06/2016 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 21/06/2016 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İş bu dava hak düşürücü 1 yıllık süresi içinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Davalı şirketin defter ve kayıtlarının incelenmesi için çıkarılan ihtarlı tebligata rağmen davalı şirket tarafından defter ve kayıtlar sunulmamıştır.
Davacı şirketin defter ve kayıtlarının incelenmesi için alınan 20/04/2017 tarihli bilirkişi raporunda; davacının defter ve kayıtlarının delil niteliğini haiz olduğu, davacının kendi kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davalıdan alacağının bulunmadığı, davacının resmi olmayan şirket içi kayıtlarına göre ise faturalar karşılığında 55.000,00 TL bedelli üç adet çek alındığı ve 20.006,27 TL alacak kaldığının görüldüğü, fatura konusu malların tespit edilmiştir.
Mahkememizce davalı şirketin BA-BS formları getirtilerek bilirkişiden ek rapor alınmıştır. 05.04.2018 tarihli ek raporda; dava konusu faturaların davalı tarafından vergi dairesine bildirilmediği yani, kayıtlarda bulunmadığının anlaşıldığı belirtilmiştir.
Davacı tarafından dava dilekçesi ile tanık ve yemin deliline dayanılmadığından, davalı yanca tanık dinlenmesine muvafakat da edilmediğinden, fatura konusu malların teslim yönelik olarak bu deliller toplanmamıştır.
Tüm bu açıklamalara göre; davacı, davalı ile aralarındaki satım ilişkisi nedeniyle iki adet faturaya konu malların bedelini tahsiline yönelik talepte bulunmuşsa da, takip konusu faturalar her iki yanın defterlerinde kayıtlı bulunmadığından, davacının resmi olmayan şirket içi kayıtlarında alacak gözükse de bu hususun ispata muhtaç olduğu, davacı vekilince davalıya ait indirilecek KDV listesinin celbi talep edilmişse de, faturaların davacının bizzat kendi kayıtlarında bulunmadığı gözetilerek bu delilin toplanması düşünülmeyerek, fatura konusu alacağın ispatı için malların teslim edildiği de ispat edilemediğinden davanın reddine, davacının kötüniyetli olarak takip başlattığı ispat edilemediğinden davalı yanın tazminat isteminin reddini yönelik aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Davalının kötüniyet tazminatı isteminin reddine,
3-Alınması gereken 35,90TL karar ve ilam harcının peşin alınan 241,97TL harçtan mahsubu ile bakiye 206,07TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davalının kendisini vekil ile temsil ettiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 2.400,75 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.17/05/2018

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı