Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/6 E. 2018/150 K. 13.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2016/6 Esas – 2018/150
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2016/6 Esas
KARAR NO : 2018/150

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 2-
3-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/12/2015
KARAR TARİHİ : 13/03/2018
K.YAZIM TARİHİ : 10/04/2018
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan …’in … plaka sayılı araçla 15/10/2014 tarihinde saat 22:00 sularında seyir halindeyken ışıklı kavşakta kırmızı ışık ihlali yaparak müvekkiline ait … plaka sayılı araca çarptığını ve aracın hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, müvekkiline ait aracın büyük hasar gördüğünü, Ankara Batı … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası ile hasar tespiti yaptırıldığını, dosyaya sunulan bilirkişi raporunda aracın tamirinin 24.250,00.TL’ye malolacağı, değerinin 22.000,00.TL, müvekkilinin zararının ise 13.800,00.TL olduğunun tespit edildiğini, yine bilirkişi raporunda benzer nitelikteki aracın piyasadan ortalama 15 günde alınabileceği, araç mahrumiyeti nedeniyle 900,00 TL zararın oluştuğunun ifade edildiğini, hasar bedeli ve müvekkilinin araçtan mahrum kalması nedeniyle uğradığı zararın davalılardan tahsilini talep ettiklerini, bu zarardan davalı sürücü … kusuru nedeniyle, araç maliki/işleteni …’in Karayolları Trafik Kanunundaki kusursuz sorumluluk hükümleri gereği, davalı sigorta şirketinin ise mali mesuliyet sigortası gereği müvekkiline karşı müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, sigorta şirketine daha önce müracaat edildiğini, kusur durumu netleşmediğinden bahisle zararın karşılanmadığını, olayda davalı sürücünün tamamen kusurlu olduğunu, Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasında davalı sürücü tam kusurlu kabul edilerek hakkında ceza tertip edildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 9.500,00.TL araç hasar bedeli ve 500,00 TL araç mahrumiyet zararı olmak üzere toplam 10.000,00.TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte (sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesinin 04/12/2015 tarih … E-K sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek gönderilen dosya mahkememiz esasının yukarıdaki sırasına kaydedilmiştir.
CEVAP :Davalı … Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili şirkete zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, bu poliçeden dolayı müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında olmak üzere maddi zarar halinde azami 26.800,00 TL ile sınırlı olduğunu, araç mahrumiyet zararının poliçe teminatına dahil olmadığını, Ankara Batı … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası ile yapılan tespitte parçaların onarımının mümkün olup olmadığı değerlendirilmeden bütün parçaların orijinal fiyatları hesaplanarak aracın hasar bedelinin hesaplandığını ve bu tespitin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkili şirketin yokluğunda ve tek taraflı olarak yapılan tespitin taraflarınca bağlayıcı etkisinin bulunmadığını, davacıya ait araçta 24.250,13 TL hasar bedeli oluşmasının mümkün olmadığını, davacının avans faizi talebinin haksız ve yersiz olduğunu zira söz konusu olayın işleten açısından haksız fiilden kaynaklanan bir olay olduğunu ve müvekkili şirketin de yasal olarak işletene düşen hukuki sorumluluğu üstlendiği göz önüne alındığında haksız fiilden kaynaklanan olaylarda ancak yasal faiz talep edilebileceğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Ankara … Asliye Ceza Mahkemesindeki yargılama süreci incelendiğinde müvekkili …’in kusursuz olduğunun ortaya çıkacağını, Mahkemenin sanığın mahkumiyetine yönelik karar gerekçesinde olaydan hemen sonra ifadesi alman …’ün ifadesine dayanarak bu ifadenin doğru olduğunu ifade ettiğini, olaydan hemen sonra alman bu ifadenin doğru olmadığının taraflarınca ayrıntılı olarak beyan edildiğini, …’ün bu beyanlarının doğru olmadığını açıklarken; bilirkişi ve kaza raporunda da olayın gece 23.25’te meydana geldiğini, tutanak düzenlendiğini ve yine tutanaktaki kayıtlara göre tutanağın 23.50’de tamamlandığını, oysa bu tutanakların sürücü …’yu korumak için düzenlendiğini çünkü sürücü …’nun kaza anında alkollü olduğunu, mevcut alkol durumuna göre sigorta şirketinden hasar bedeli alamayacağını bu nedenle kaza saatinde oynama yapıldığını, kazanın bir saat geç olduğu ifade edilerek sürücünün yasal alkol sınırında gösterilmesinin sağlandığını, oysa gerçek kaza saatinin 20.30- 20.40 arası olduğunu, kaza olmadan önce ifade alınmaya başlandığını ve kazadan 5 dakika sonra tamamlandığını, kaza sonrası her iki aracın da hurdaya ayrıldığını, kaza sonrası resimler incelendiğinde … tarafından kullanılan araca ait hızın en az 90 Km. olduğu sonucuna varılmakta olduğunu, … tarafından kullanılan ve çarpmaya maruz kalan … model aracın 10 metre kadar sürüklenerek orta refüje çıkmasının müştekiye ait aracın hızını da gösterdiğini, müşteki tarafından kullanılan aracın küçük model bir araç olması daha büyük ve ağır olan müvekkiline ait aracın 10 metre sürüklenmesinin yine müştekinin hızını göstermekte olduğunu, diğer davalı sigorta şirketinin ödeme yapmakla yükümlü olduğunu ancak ödeme yapmaktan kaçınmasının müvekkilini zor durumda bıraktığını, davacıya bir bedel ödenmesi halinde sigorta şirketine de rücu edileceğini, davacı tarafından belirlenen fiyatın da rayiç fiyatlarla örtüşüp örtüşmediğinin bilinmediğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin …esas sayılı dosyası, Ankara Batı … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, 11/07/2016 tarihli hasar ve kusur bilirkişisi raporu, 20/12/2017 tarihli hasar ve kusur bilirkişisi ek raropu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, maddi hasarlı trafik kazasından kaynaklanan ve araç hasar bedeli ile araç mahrumiyet zararından oluşan maddi tazminat talebine ilişkindir.
Taraf delilleri toplandıktan ve hasar dosyası getirtildikten sonra, davanın dayanağını teşkil eden trafik kazasındaki kusur durumunun belirlenmesi, davacıya ait araçta meydana gelen hasar bedeli ile varsa davacının uğradığı araç mahrumiyet zararının hesaplanması bakımından dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, konusunda uzman makine mühendisi bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 11/07/2016 tarihli raporda özetle; … plakalı araç sürücüsü davalı …’in 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 47/b-d ve 57/a maddelerinde belirtilen kurallar ile 84. maddesinin (a) bendinde yer alan “kırmızı ışıklı trafik işaretinden geçme veya yetkili memurun dur işaretinde geçme” kuralını ihlal etmesi yanında dikkatsizliği ve tedbirsizliği de görüldüğünden dolayı olayın meydana gelmesinde % 100 oranında kusurlu olduğu, davacıya ait … plakalı araç sürücüsü …’nun ise herhangi bir kural ihlali görülmediğinden dolayı olayda kusursuz olduğu, davacıya ait … plaka sayılı aracın onarımının ekonomik olmaması nedeniyle pert-total olduğu, aracın olay tarihi olan 15/10/2014 tarihindeki ikinci el piyasa değerinin 22.000,00 TL, aracın hurda haldeki değerinin 8.200,00 TL olmasıyla araçta meydana gelen hasarın 13.800,00 TL, davacının araç mahrumiyetinden dolayı oluşacak maddi kaybının ise 900,00 TL olduğu yönünde kanaat belirtilmiştir.
Bir kısım davalılar vekilinin rapora yönelik itirazları üzerine, davacı aracının daha önceki kazalarına ilişkin evrak getirtilerek 11/07/2016 tarihli raporu hazırlayan bilirkişiye dosya tekrar tevdi edilmiş, düzenlenip dosyaya sunulan 20/12/2017 tarihli ek raporda; aracın geçmiş 5 ve 6 yıl önceki hasarlarının olay anında 10 yaşında olan araçta değer kaybına ve değerinde azılmaya yol açmayacağı belirtildikten sonra önceki raporda belirtilen görüş ve kanaatin yinelendiği görülmüştür.
Rapor ve ek rapordaki değerlendirme ve hesaplamaların dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 04/08/2016 tarihli dilekçesi ile değer kaybı tazminat talebini ıslah yoluyla 4.300,00 TL artırarak 13.800,00 TL’ye, araç mahrumiyet zararına ilişkin tazminat talebini de 400,00 TL artırarak 900,00 TL’ye yükseltmiştir.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen 11/07/2016 tarihli bilirkişi raporu ile 20/12/2017 tarihli bilirkişi ek raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu maddi hasarlı trafik kazasının meydana gelmesinde davalı …’e ait … plakalı araç sürücüsü davalı …’in % 100 oranında kusurlu olduğu, davacıya ait … plakalı araç sürücüsü …’nun herhangi bir kusurunun bulunmadığı, kaza sonucu hasarlanan davacı aracında, kazaya karışan araç sürücülerinin kusur oranları da nazara alındığında 13.800,00 TL zararın meydana geldiği, davacıya ait aracın kaza sonrası pert-total olduğu, davacının yeni araç satın almak için gerekli makul süre için araç mahrumiyet zararı talebinde bulunabileceği, davacının eşdeğer bir aracı 15 günde alabileceği, bu durumda piyasa koşullarına göre araç mahrumiyet zararının günlüğü 60,00 TL’den 900,00 TL olduğu, davalı …’e ait aracın kaza tarihi itibariyle diğer davalı sigorta şirketi nezdinde 30/05/2014 – 30/05//2015 devresi için ZMSS poliçesi ile sigortalı ve maddi zarar yönünden araç başına azami teminat limitinin 26.800,00 TL olduğu, davalı sigorta şirketinin, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85/1 maddesi ile Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (Trafik Sigortası) Genel Şartlarının A.1 maddesi uyarınca poliçe limitleri dahilinde ve sürücünün kusuru oranında meydana gelen zarardan, diğer davalılarla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumluluğunun bulunduğu, araç mahrumiyetinden kaynaklanan zararın ise gerçek zarar kapsamında olmadığı ve bu zarardan davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılarak, bilirkişi tarafından hesaplanan hasar bedeline ilişkin davacı zararının tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, araç mahrumiyet zararına ilişkin davacı zararının ise davalılar … (araç sahibi/işleten) ve …’den (sürücü) müştereken ve müteselsilen tahsiline karar vermek gerekmiştir. Davalı sigorta şirketi dava açılmadan önce temerrüde düşürülmediğinden hüküm altına alınan miktara anılan davalı bakımından dava tarihinden, diğer davalılar bakımından ise haksız fiil tarihinden itibaren yasal faiz (kazaya karışan araç hususi araç olduğundan) yürütülmesine karar verilmiştir.
Açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının araç hasar bedeline ilişkin tazminat talebinin kabulü ile ; davacıya ait … plaka sayılı araçta meydana gelen 13.800,00 TL hasar bedelinin, davalılar … ve … yönünden haksız fiil tarihinden (15/10/2014), davalı sigorta şirketi yönünden ise dava tarihinden (03/12/2015) itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitiyle sınırlı tutulmasına,
2-Davacının araç mahrumiyet zararına ilişkin talebinin davalılar … ve … yönünden kabulü ile, 900,00TL araç mahrumiyet zararının haksız fiil tarihinden (15/10/2014) itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve mütesilsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalı sigorta şirketine yönelik talebin ise reddine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 1.004,15 TL harçtan peşin alınan 170,78 TL ile ıslahla alınan 81,00 TL toplamı 251,78 TL harcın mahsubu ile bakiye 752,37 TL karar ve ilam harcının, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 706,30 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 27,70 TL başvurma harcı, 4,10TL vekalet harcı, 170,78 TL peşin harç ile ıslahla alınan 81,00TL harç olmak üzere toplam 283,58 TL harcın davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 266,21 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacının yargılamada yapmış olduğu 400,00 TL bilirkişi ücreti, 310,45 TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 710,45 TL yargılama giderinin, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 666,95 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili davacıya verilmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 2,046,53 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davalı sigorta şirketinin kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, reddedilen araç mahrumiyet zararı yönünden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/03/2018

Katip Hakim
e-imza e-imza