Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/496 E. 2018/472 K. 10.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/496 Esas – 2018/472

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2016/496 Esas
KARAR NO : 2018/472

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/06/2016
KARAR TARİHİ : 10/07/2018
K.YAZIM TARİHİ : 19/07/2018
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; davalının kooperatif ortağı olmadığını ileri sürerek kendisine aidat tahakkuk ettirilemeyeceğini ve borcu bulunmadığını belirterek icra takibine itirazda bulunduğunu, kooperatif ortaklığını sözlü olarak kabul ettiğini, iki adet aidat ödemesi yaptığını, icra takibine konu alacakların içeriğine bakıldığında, davalı tarafın sunulan hizmetlerden yararlandığını, aidat ödememesi halinde sebepsiz yararlanmış olacağını, müvekkili kooperatifçe aidatın usulüne uygun şekilde toplandığını, aidatın ödenmesine ilişkin kararlar alındığını, alınan bu kararlardan davalı tarafın haberdar olduğunu, dolayısıyla davalı tarafın yalnızca icra takibinin sürüncemede kalması, icra takibine konu aidat alacağının tahsil edilmesinin önüne geçilmesi açısından haksız itirazda bulunduğunu beyan ederek, davalının icra dosyasına yaptığı haksız itirazın iptaline ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı; kooperatife ait konutu sahibinden tapu devri suretiyle satın aldığını, hisse devri ya da ortaklık taahhütnamesi olmadığını, kooperatife ortaklık konusunda taahhütte bulunmadığını, önceden ödenmiş olduğu aidatların konutta yapılan kapı numarası değişikliği sebebiyle elektrik ve doğalgaz abonelikleriyle ilgili olduğunu, belgelerinin kooperatif yönetiminde bulunduğunu, rızası dışında adının kayıtlara geçirildiğini, iddia edilen hususların hiç birinin hukuki ve yasal olmadığını, sebepsiz zenginleşmenin söz konusu olmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
e-imza e-imza

DELİLLER :Ankara Batı İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyası, davacı kooperatifin ticaret sicil kaydı, davacı kooperatife ait ticari defter ve belgeler, 2013 yılından sonra yapılan tüm genel kurul hazirun cetvelleri, 04/01/2017 tarihli bilirkişi kurulu ön raporu, 27/03/2017 tarihli bilirkişi kurulu raporu, 15/02/2018 tarihli bilirkişi kurulu ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava; davacı kooperatifin ortağı olduğu ileri sürülen davalının, genel kurulca belirlenen parasal yükümlülüklerini yerine getirmemesi gerekçesiyle, birikmiş aidat alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı alacaklı, davalı hakkında ilamsız icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 08.03.2016 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 09.03.2016 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İş bu dava 1 yıllık hak düşürücü süresi içinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Davacı, davalının kooperatif üyesi olduğunu ve bir kısım aidat ödemesi yaptığını ileri sürmekte; davalı ise, ortaklık iradesi olmadığını, ödemelerin doğalgaz bağlantısı yapılması için kapı numaralarının belirlenmesi işlemleri için gerekli olduğunun kooperatifçe belirtilmesi üzerine yapıldığını, aidat ödemesi olmadığını savunmaktadır.
Davacının ortaklığının tartışılması ve varsa borcunun tespitine yönelik olarak alınan 20.03.2017 tarihli asıl ve 15.02.2018 tarihli ek bilirkişi raporunda; davalının, kooperatifçe inşa edilen taşınmazı satın aldığı, kooperatif kayıtları içinde üyeliğe dair başvurusu ve taahhüdünün bulunmadığı, davalının 04/09/2013 günlü yönetim kurulu kararı ile kooperatife ortak olduğuna dair karar alındığı, davalının 05/09/2013 ve 04/03/2014 tarihlerinde kooperatif banka hesabına aidat açıklaması ile ödeme yaptığı, tapuda taşınmaz devri ile doğrudan kooperatif ortaklığının da davalıya geçmeyeceği, davalının ortak olmadığı kanaati bildirilerek, mahkeme aksi kanaatte ise davalının ortak kabul edilmesi halinde ödemediği aidatın, ödemelerin mahsubu ile 5.667,00 TL aidat, 805,50 TL gecikme faizi olduğu, davalının ortak olmaması halinde de kooperatif hizmetlerinden yararlanması nedeniyle ödemelerin mahsubu ile 4.227,88 TL ödemesi gerektiği hesaplanmıştır.
Dinlenen davacı kooperatifte yönetici sıfatları bulunan tanıklar beyanlarında; davalının sözlü başvurusu ile kooperatife üye olduğunu, yaptığı ödemelerin aidat olduğunu, numaralandırmaya dair ödeme yapılmasının istenmediğini beyan etmişlerdir.
Tüm dosya kapsamına göre; davalının daire satın almak suretiyle davacı kooperatif nezdindeki taşınmazda ikamet etmeye başladığı, davalı ile daireyi satın aldığı kooperatif üyesi … … arasında düzenlenen bir hisse devir sözleşmesinin bulunmadığı, kooperatifin tek taraflı olarak aldığı yönetim kurulu kararı ile davalının üye olduğunun iddia edildiği, davalı tarafından kooperatif ortaklık hak ve yükümlülüklerinin kabul edilerek taahhütte bulunulduğuna dair bir delil bulunmadığı, davalının genel kurul hazirunlarında ismi yazılmış olsa da toplantılara katılmadığı, sadece iki kez yapılan ödemeler nedeniyle davalının ortak olduğunun kabulüne imkan bulunmadığı, tanıkların kooperatif yönetiminden olmaları nedeniyle beyanlarına itibar edilemeyeceği, taşınmaz satışı ile ortaklığın otomatik olarak davalıya geçmeyeceği gözetilerek davalının kooperatife ortak olmadığı kabul edilmiştir. Öte yandan, davalının, kooperatifçe inşa ettirilen taşınmaza malik olması ve kooperatifin, kendisinin taşınmazı satın aldıktan sonra verdiği hizmetlerden de faydalandığı sabit ve doğal olmakla, mahkememizce bilirkişilere hesabı yaptırılan yararlanma bedeli olan 4.227,88 TL den sorumlu olduğu kanaatiyle davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
e-imza e-imza

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyasına vaki davalı borçlunun itirazının 4.227,88 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin takip tarihinden itibaren asıl alacağa işletilecek yasal faiziyle birlikte devamına, fazlaya dair istemin reddine, Asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline,
1-Alınması gereken 288,80 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 125,11TL harcın mahsubu ile bakiye 163,69 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 125,11TL peşin harç, 29,20TL başvuru harcı, 4,30TL vekalet harcı olmak üzere toplam 158,61 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Davacı tarafından sarf edilen 155,70 TL tebligat ve posta gideri ile 1.150,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.305,70 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 753,44 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 2.180,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalının yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.10/07/2018

Katip Hakim
e-imza e-imza