Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/441 E. 2018/233 K. 11.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2016/441 Esas – 2018/233
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2016/441
KARAR NO : 2018/233

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : GENEL KURUL KARARININ İPTALİ
DAVA TARİHİ : 09/06/2016
KARAR TARİHİ : 11/04/2018
K.YAZIM TARİHİ : 03/05/2018

Yukarıda tarafları yazılı dava dosyasının mahkememizde yapılan açık yargılaması neticesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin ortağı olduğunu, şirketin 07.04.2016 tarihinde yapılan genel kurulunda gündem maddeleri görüşülürken 3. maddede sermaye artırımına karar verildiğini, genel kurul çağrısında yasal zorunluluklara uyulmadığını, şirket esas sözleşmesinin sermaye ile ilgili maddesinin tadilinin gerekçesinin ne olduğunun bildirilmediğini, sermaye artışının bilanço zararlarının kapatılması ile ilgili olduğunun anlaşıldığını, bu halde kararların oy birliği ile alınmasının gerekli olduğunu, bu gerekliliğe uyulmadığını, gündemin 6. maddesinde görüşülen kararında oy birliği ile alınmasının zorunlu olduğunu, burada şirketin 2016 yılında ödenecek yaklaşık 2.560.000 USD kredi borcunun genel kurula katılan ortaklarca ödenmesinin kararlaştırıldığını, bu durumun eşit işlem ilkesine de aykırı olduğunu, yapılacak inceleme neticesinde; nizalı genel kurulda alınan 3 ve 6 nolu kararların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı şirket vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; sermaye artırımına yönelik karara itirazların yerinde olmadığını, kararın bazı ortakların şirketteki payının azaltılmasına yönelik olduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığı, yapılacak yargılama neticesinde; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
e-imza e-imza e-imza e-imza

DELİLLER :Niza konusu edilen 07.04.2016 tarihli genel kurul tutanağı, hazirun cetveli ve gündem, davalı şirketin defterleri ve dayanakları, genel kurul tutanakları, TSM kayıtları, ana sözleşmesi, mahkememizin 2014/637E., 2015/23K. sayılı ilamı, birinci bilirkişi heyetinden alınan 11.04.2017 tarihli rapor, 19.09.2017 tarihli ek rapor, ikinci bilirkişi heyetinden alınan 12.12.2017 tarihli rapor ile bu heyetten alınan 10.03.2018 tarihli ek rapor ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Talep, Anonim Şirket genel kurulunda alınan kararların iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu edilen 07.04.2016 tarihli genel kurulda gündemin 3. maddesinde; “sermaye artırımı ve ana sözleşmenin sermaye ile ilgili maddesinin tadili” hususunun görüşülmesi, gündemin 6. maddesi ile de “borcun tamamının kapatılması ile ilgili oylamanın menfi olması durumunda 2016 yılı içerisinde Türkiye İş Bankası Siteler Şubesine ödenecek olan yaklaşık 2.560.000 USD şirket kredi borcu ödemesiyle ilgili ödeme alternatiflerinin görüşülmesi” kararlaştırılmıştır. Genel kurulda gündemin 3. maddesinin görüşülmesi ile; ana sözleşmenin sermaye ile ilgili maddesinin tadili ve şirket sermayesinin 42.550.000,00TL’den 62.000.000,00TL’ye çıkartılmasına oy çokluğu ile karar verilmiştir. Gündemin 6. maddesinin görüşülmesi neticesinde de, 2016 yılında ödenmesi gereken 2.560.000 USD borcunun genel kurula katılan ortaklar tarafından karşılanmasına karar verilmiştir. Bu kararda oy çokluğu ile alınmıştır.
Davacının şirket ortağı olarak nizalı genel kurula katıldığı, iptalini istediği kararlara karşı olumsuz oy kullanıp, muhalefetini tutanağa işlettiği anlaşılmakla, TTK’un 446. maddesi uyarınca dava açma hakkının varlığını kabul etmek gerekmiştir. Öte yandan, davanın yasada bildirilen üç aylık hak düşürücü sürede açıldığı da tespit edilmiştir.
Deliller toplandıktan sonra oluşturulan (birinci) bilirkişi heyetinden ana rapor ve ek rapor alınmış, davacının itirazları üzerine oluşturulan (ikinci) bilirkişi heyetinden ana ve ek rapor alınmıştır.
Mahkememizin 2014/637E., 2015/23K. sayılı ilamı ile davalı şirketin 30.01.2011 tarihinde yaptığı genel kurulda ana sözleşmenin sermaye başlıklı 6. maddesinde değişiklik yapılarak 42.550.000,00TL olan ana sermaye 47.950.000,00TL’ye çıkartılmasına dair alınan karar iptal edilmiştir. Hüküm Yargıtay denetiminden de geçerek kesinleşmiştir. Şirketin ödenmemiş sermayesinin bulunması iptal kararına gerekçe yapılmıştır.
Nizalı genel kurulda alınan 3 nolu karar ile ana sözleşmenin sermaye ile ilgili maddesi tadil edilmiş, 42.550.000TL olan esas sermaye 62.000.000,00TL’ye çıkartılmıştır. Karar alınırken davalı şirketin sermayesinin 42.550.000,00TL olduğu, toplantının da bu sermaye nazara alınarak icra edildiği tespit edilmiştir.
Olağanüstü Genel Kurul toplantı gündemi, sermaye artırımı kararı ve değişiklik taslağı esas sözleşmede gösterilen şekilde Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilmiştir. Bu nedenle sermaye artırım kararı ile ilgili ilan zorunluluğunun yerine getirildiği tespit edilmiştir.
Davalı şirketin nizalı genel kuruldan önceki mali yapısının tetkikinde; 42.550.000,00TL olan sermayesinin %64.05’ini kaybettiği, öz kaynaklar toplamının 15.255.685,27TL’ye düştüğü, yine genel kurul öncesi (31.12.2015 tarihi itibariyle) net çalışma sermayesinin 11.605.084,54TL’ye düştüğü, bu durumda da şirkete nakit girişine ihtiyaç duyulduğu açıktır. Şirketin kısa vadeli borçlarının 23.470.791TL kısmının ortaklara olması karşısında bilanço zararının varlığı sabit kabul edilmelidir. Öte yandan, sermaye artışı kararları ortakların yükümlülük ve ikincil yükümlülük koyan karar niteliğinde değildir. (Y.11.HD. E.2016/155K., 2016/6336K.) TTK’un 376/1 maddesi uyarıncada “son yıllık bilançodan sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının yarısının zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşılırsa, yönetim kurulu, genel kurulu hemen toplantıya çağırır ve bu genel kurula

e-imza e-imza e-imza e-imza

uygun gördüğü iyileştirici önlemleri sunar” denmektedir. Sermaye artırım kararı da bu kapsamda iyileştirici önlemlerdendir. Bu durumda, nizalı karar yeterli çoğunlukla alınmış olup, iş bu nitelikteki kararlar için oy birliği gerekmediğinden, kararın iptalini gerektirir koşullar oluşmamıştır.
Genel kurulda gündemin 6. maddesinin görüşülmesi neticesinde “2016 yılında ödenmesi gereken 2.560.000USD borcun genel kurula katılan ortaklar tarafından karşılanmasına” karar verilmiştir. Karar oy çokluğu ile alınmıştır. Bu karar bilanço zararının kapatılması için ortaklara yükümlülük ve ikincil yükümlülük getiren karar niteliğindedir. Buradaki kararın TTK’un 421/2-a maddesi uyarınca oy birliği ile alınması gerektiğinden bahsedebilmek için; bilanço zararlarının kapatılması için yükümlüLük ve ikincil yükümlülük koyan kararlara ilişkin esas sözleşme değişikliği kararı niteliğinde olması gerekmektedir. O nedenle bu karar oy birliği ile alınması gereken karar değildir.
Hal böyle olmakla birlikte, anonim şirketlerde pay sahipleri, sadece taahhüt etmiş oldukları sermaye payları ile ve şirkete karşı sorumludur.(TTK m. 329/2) Bu sebeple pay sahiplerinin şirket borçlarından sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu sebeple pay sahibi, sermaye borcunu tam olarak ödedikten sonra artık şirkete ve şirket alacaklılarına karşı herhangi bir sorumluluğu kalmaz. Bundan böyle pay sahibine hem şirketin, hem de alacaklarını şirketten tahsil edememiş şirket alacaklılarının başvurması söz konusu olamaz.
Bu yön itibariyle, dava konusu 6 nolu genel kurul kararı, TTK’un 329/2. maddesine aykırı niteliktedir.
Öte yandan dava konusu karar incelendiğinde, kararın, şirket borcunun bütün ortaklar tarafından değil, toplantıya katılan ortaklar tarafından ödenmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu yönüyle karanın aynı zamanda, TTK ile öngörülen eşit işlem ilkesine de aykırı olduğu kanaati oluşmaktadır. Şöyle ki, TTK’na göre, pay sahipleri eşit şartlarda eşit işleme tabi tutulur. (TTK m.357/1)
Böyle olunca, pay sahiplerinin şirket borçlarının ödenmesi hususunda sorumluğu bulunmadığına ilişkin olarak yukarıda yapılan açıklamalardan başka, ortaklara yükümlülük getirici nitelikte genel kurul kararı eşitlik ilkesine aykırılık bakımından da kanuna aykırı olmaktadır.
Açıklanan sebeplerle, dava konusu 6 nolu kararın TTK’nun 357/1 ve 329/2 maddelerine aykırı olduğu değerlendirmiştir.
Bu gerekçeye uygun aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulü ile Kısmen Reddine,
Davalı şirketin 07/04/2016 tarihli olağanüstü genel kurulunda gündem maddeleri görüşürken alınan 6 nolu kararın İPTALİNE, 3 nolu kararın İPTALİ İSTEMİNİN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 35,90TL karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20TL harçtan mahsubu ile bakiye 6,70TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 29,20TL peşin harç, 29,20 TL başvuru harcı, 4,30 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 62,70TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 2.800,00TL bilirkişi ücreti, 86,65TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 2.886,65TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 1.443,32TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,

e-imza e-imza e-imza e-imza

4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 2.180,00TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 11/04/2018

Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza