Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/480 E. 2018/529 K. 20.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2015/480 Esas – 2018/529

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2015/480 Esas
KARAR NO : 2018/529

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 2-
3-
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/07/2015
KARAR TARİHİ : 20/09/2018
K.YAZIM TARİHİ : 19/10/2018
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkilinin 24/09/2014 tarihinde … plakalı motosikleti ile Etimesgut ilçesi … mahallesi 2052 sokak üzerinde seyir halinde iken, davalı …, sevk ve idaresinde olan … plakalı ve … Tur. Nak. … Ltd. Şti. ‘ye ait araç ile, karşı şeritten hızlı bir şekilde gelerek müvekkilinin aracına sağ taraftan çarpmış ve müvekkilini aracı ile sürüklediğini, meydana gelen kazada araç sürücüsü davalının kavşağa yaklaşırken hızını azaltmamış olması sebebi ile ağır kusurlu olduğunu, tedavi sonucunda müvekkilinin eski sağlığına halen kavuşamadığını ve kalıcı maluliyetinin oluştuğunu beyan ederek, olay tarihinden geçerli olmak üzere, müvekkilin geçirdiği kaza neticesinde oluşan geçici işgücü kaybı sebebi ile 500,00 TL, hastane masrafları sebebi ile 500,00 TL, bakıcı giderleri sebebi ile 500,00 TL, meydana gelen maluliyeti sebebi ile 500,00 TL, maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek faizi ile birlikte (davalı sigorta şirketi için dava tarihinden itibaren ) tahsiline, kaza neticesinde müvekkilinin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi sebebi ile 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalı araç maliki ve sürücüsünden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı … ve … Tur. Nak. …. Ltd. Şti. vekili; kazanın meydana gelişinde sürücü müvekkili …’ın kusurlu olmadığını, davacının müvekkilinin kavşakta geçiş üstünlüğü bulunmasına rağmen müvekkiline ilk geçiş hakkını vermeyerek kusurlu davrandığını, müvekkilinin kavşağa yaklaşırken zaten hızlı olmadığını, kazanın oluşumunda davacının tam kusurlu olduğunu, davacı tarafın ehliyetsiz araç kullandığını, istenilen tazminat miktarının fahiş olduğunu, kazanın davacının tam kusuru neticesinde meydana gelmiş olduğundan istenilen tazminatların hakkaniyete aykırı olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili: davaya konu kazaya karışan … plaka sayılı aracın müvekkili sigorta şirketine sigortalı olduğunu, dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, meydana gelen kaza nedeniyle davacı tarafından yapılmış olan masraflardan müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını, meydana gelen kazada öncelikle kusur durumunun tespiti gerektiğini, davacının sigortalı araç sürücüsüne raci kusur ve zararı kanıtlayamaması halinde müvekkili şirketin sorumluluğunun olmadığını, davacı vekilinin talep ettiği bakıcı giderleri, ileride iktisaden karşılaşabilecek mağduriyetinden doğabilecek zararları ve karşılanmayan giderlerin tazmini taleplerinden müvekkili şirketin sorumlu olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı …. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, tarafların ekonomik ve sosyal durum tespiti, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 31/10/2016 tarih ve … sayılı davacıya ait maluliyet raporu, İstanbul Trafik İhtisas Dairesinin 02/05/2018 tarih ve … sayılı kusur raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik zararı, hastane masrafı ve bakıcı giderinden ibaret maddi tazminat ile manevi tazminat talebine ilişkindir.
24/09/2014 tarihinde, davacı sürücünün sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosiklet ile 2056 numaralı Sokağı takiben seyir halinde iken olay mahalli kavşağa gelip kavşak alanına giriş yaptığı sırada söz konusu kavşağa sağında kalan 2052 Sokağı takiben seyirle gelip kavşak alanını geçmek üzere giriş yapan Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otobüsün sol ön köşe kısımları ile çarpışması neticesinde dava konusu trafik kazası sonucu yaralamalı trafik kazası meydana gelmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd). Davacı, anılan yasal hükümler gereği tazminat talebinde bulunmuştur.
Ankara Batı …. Asliye Ceza Mahkemesi ne sunulan Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi ‘nin 15/06/2017 tarih ve … sayılı raporunda davacı sürücünün asli kusurlu, davalı sürücünün ise kusursuz olduğu belirtilmiştir.
Sorumluluğun tespiti bakımından alınan mahkememizce alınan 02/05/2018 tarihli Adi Tıp Trafik İhtisas Dairesinin raporunda da; davacı sürücü … in idaresindeki motosiklet ile takiben geldiği yoldan olay mahalli kavşağa yaklaşırken yola gereken dikkat ve özeni göstermesi, kavşak alanına girmeden evvel kavşağa yaklaşan ve geçiş hakkı olan araçlara ilk geçiş hakkını verdikten sonra dikkatli ve kontrollü bir şekilde isitkametine ayrılan yolun sağını takiben kavşak alanına geçiş yapmak üzere girmesi gerekirken, bu hususlara riayet etmeksizin kavşak alanına geçiş yapmak üzere girmiş olan davalı sürücü idaresindeki otobüse rağmen giriş yaptığından asli ve tam kusurlu, davalı sürücü … ın ise çarpma noktasının kavşak alanı üzerinde işaretlenen konumu ve otobüs üzerindeki yeri ile otobüse ait fren izi dikkate alındığında olayın oluşu üzerinde mevcut bilgi ve belgelere göre herhangi hatalı tutum ve davranışı görülemediğinden kusursuz olduğu tespit edilmiştir.
Her iki kusur raporuna karşı davacı yan itirazda bulunulmuşsa da; rapordaki tespitlerin, olayın oluş şekli ile uyumlu olduğu görülmekle sonuca etkili olmayan itirazların reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamına ve açıklanan kusur durumuna göre; dava konusu kazada davacının tam kusurlu olduğu tespit edildiğinden, kusuruna dayalı olarak talepte bulunamayacağı, davalı sürücünün kusur sorumluluğunun bulunmadığı, dolayısıyla araç maliki ve sigorta şirketinin de sorumlu olmayacağı gözetilerek davanın reddine yönelik olarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
1-Alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 109,29 TL harçtan mahsubu ile bakiye 73,39TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Reddedilen maddi tazminat talebi yönünden; davalıların kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap edilen 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
4-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalılar … ile … Tur. Nak. ….. Ltd. Şti.’nin kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT maddesi gereğince reddedilen miktara göre hesap edilen 2.180,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, istinaf kanun yolu açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle istinaf kanun yoluna başvurulabileceği, istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağı) karar verildi.20/09/2018

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı