Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/401 E. 2018/451 K. 03.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2015/401 Esas – 2018/451

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2015/401 Esas
KARAR NO : 2018/451

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :

2-
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/06/2015
KARAR TARİHİ : 03/07/2018
K.YAZIM TARİHİ : 18/07/2018
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkilinin 26/08/2014 tarihinde Ankara Caddesi üzerinde karşıdan karşıya geçerken davalı …’in kullandığı … plakalı aracın çarpması sonucu yaralandığını, müvekkilinin kaza sonrası hastaneye götürüldüğünü, halen tedavisinin devam etmekte olduğunu, müvekkilinin geçiş yaptığı bölgede yol genişliğinin yaklaşık 12 m civarı olması, bu bölgeye yakın yerde yaya geçidi olmadığı gibi üst geçit ve alt geçit bulunmaması, kazanın kavşağa yakm bir bölgede olması ve kazaya sebebiyet veren sürücünün aşın hızla gelmesi gibi hususlar dikkate alındığında davalının asli kusurlu olduğunun açık olduğunu, müvekkilinin kaza nedeniyle beden gücü kaybına uğradığını ve çok ağır bir manevi çöküntü yaşadığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik tüm maddi zararlar açısından 1.000,00 TL’nin yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline, 40.000,00 TL tutarındaki manevi tazminatın davalı …’ten tahsiline, faizin sürücü yönünden olay tarihinden, sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 11/05/2018 tarihli dilekçe ile davasını ıslah etmiş ve maddi tazminat talebini toplam 27.891,87 TL’ye artırmıştır.
CEVAP :Davalı … vekili; meydana gelen kaza nedeniyle hazırlanan kaza tespit tutanağında ve Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen … no.lu soruşturma dosyasında alınan bilirkişi raporunda davacının 1. dereceden asli kusurlu olduğunun ve müvekkiline bir kusur verilmediğinin davacı tarafça da belirtildiğini, savcılıkça alınan bilirkişi raporunda müvekkilinin ikinci derecede kusurlu olduğunun belirtilmesine rağmen olayın meydana geliş şekli göz önünde tutulduğunda tüm kusurun davacıda olduğunun ortaya çıkacağını, davacı tarafta talep ettiği manevi tazminatın davacının haksız yere zenginleşmesine sebebiyet vereceğini, müvekkilinin trafik kurallarına aykırı tek bir davranışının bile olmadığını, müvekkilinin normal hızda seyrederken davacının kendi can güvenliğini hiçe sayarak yola fırladığını, müvekkilinin ise kazadan kurtulmak için fren tedbirine başvurduğunu, manevra yapmasına rağmen kazanın kaçınılmaz olduğunu, davacının isteyebileceği faizin avans faizi değil yasal faiz olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili; … plakalı aracın 26/05/2014-26/05/2015 tarihleri arasmda geçerli olmak üzere … numaralı poliçe ile … adına maluliyet halinde kaza tarihi itibariyle şahıs başına 268.000,00 TL’sine kadar teminatla müvekkili sigorta şirketine sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalının kusur oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davanın haksız fiile dayanmakta olduğunu ve müvekkili sigorta şitketi ile davacı arasında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığını, yasal faize hükmedilmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının … nolu soruşturma dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, SGK kayıtları, tarafların ekonomik ve sosyal durum tespiti, 29/02/2016 tarihli kusur bilirkişisi raporu, Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığının 22/06/2016 tarihli kusur raporu, Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 11/12/2017 tarihli davacı hakkında düzenlenen maluliyet raporu, 02/03/2018 tarihli hesap bilirkişisi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
26.08.2014 tarihinde, davalı sürücü … sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalanan … pakalı araç ile Etimesgut ilçe sınırları içinde karşıdan karşıya geçen davacı yayaya çarpması sonucu dava konusu trafik kazası meydana gelmiş, davacı yaralanmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
Sorumluluğun tespiti ile kusur oranlarının belirlenmesi için alınan 29.02.2016 tarihli bilirkişi raporunda; davacı yayanın yaya geçidi bulunmayan taşıt yolundan kontrolsüz olarak karşıya geçmesi nedeniyle %75, davalı sürücünün ise yayaya göre tedbir almaması nedeniyle %25 oranda kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Taraflaca itiraz edilmesi üzerine Ankara Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığından alınan 22/06/2016 tarihli raporda da, yolun büyük kısmını kateden yolcu açısından tedbir almayan davalı sürücünün %25, yayanın ise %75 orandan kusurlu olduğu görüşü bildirilmiştir.
Davacının maluliyetinin tespiti için alınan HÜTF Adli Tıp ABD Bşk nın 11.12.2017 tarihli raporunda; davacının 6 ay süre ile tam iş göremezliğinin , %28,2 kalıcı kısmi iş göremezliğinin bulunduğu tespit edilmiştir.
Tazminat hesabı için alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan 02.03.2018 tarihli bilirkişi raporunda; kusur oranlarına göre değerlendirme yapılarak, davacının geçici işgöremezliği nedeniyle 1.363,15 TL, kalıcı iş göremezliği nedeniyle 26.582,72 TL tazminat hakkı bulunduğu belirtilmiştir.
Tüm açıklamalara göre; belirlenen maddi tazminatın, davacıda meydana gelen çaresizlik ve acı nedeni ile ruh sağlığındaki bozulma, maluliyet oran ve süresi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, caydırıcılık ilkesi gözetilerek, ihlal sonucu davacının uğradığı manevi zararın giderimi, zedelenen yaşama sevincini tazelemek, bunu yaparken felaketi özlenir kılmama, davalıyı ekonomik bir yıkıma sürüklemeksizin, daha dikkatli ve özenli olmaya sevketmek hedeflenerek günün ekonomik koşullarına göre belirlenen manevi tazminatın yukarıda anılan yasa hükümleri gereği tahsiline dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
1-27.891,87 TL maluliyet tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile tazminata sigorta şirketi yönünden dava tarihinden, diğer davalı yönünden olay tarihi olan 26/08/2014 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-17.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’den olay tarihi olan 26/08/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Alınması gereken 3.066,56 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 140,04 TL ve ıslah ile alınan 91,84 TL harcın harcın mahsubu ile bakiye 2.834,68 TL harcın, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 1.761,22 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 140,04 TL peşin harç, 27,70 TL başvuru harcı, 4,10 TL vekalet harcı, 91,84 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 263,68 TL harcın davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 163,82 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 418,70 TL tebligat ve posta gideri ile 900,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.318,70 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesap edilen 871,95 TL’nin davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun 541,75 TL ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden;
a)Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 3.347,02 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
b)Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalı …’ten tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davalı …’in kendisini vekille temsil ettirdiği görülmekle, manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 maddesi gereğince takdir ve hesap edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.03/07/2018

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı