Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/245 E. 2019/566 K. 03.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2015/245 Esas – 2019/566
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2015/245 Esas
KARAR NO : 2019/566

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :

DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 20/04/2015
KARAR TARİHİ : 03/10/2019
K. YAZIM TARİHİ: 30/10/2019

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 07/11/2014 tarihinde sabah saat 05.30 sıralarında işten çıkıp evine giderken Türk Kızılayı caddesi Hava Hastanesi kavşağında yolun karşı tarafına geçmek istediğini ve tam geçişini tamamladığı sırada kaldırımın üzerindeyken, davalı sigorta şirketine ZMSS poliçesi ile sigortalı olan diğer davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın oldukça hızlı bir şekilde gelerek müvekkiline çarptığını, meydana gelen kazada müvekkilinin yaralandığını ve malül kaldığını, maddi ve manevi zarara uğradığını, kazanın oluşumunda davalı sürücünün asli kusurlu olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 10.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın (davalı sigorta şirketinden manevi tazminat talepleri olmaksızın ve maddi tazminat poliçe limitiyle sınırlı olmak kaydıyla) haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacıya kaldırımda değil yol üzerindeyken çarptığını, bu nedenle müvekkilinin kazada tam kusurlu olduğu iddialarının gerçeği yansıtmadığını, bu nedenle öncelikle kusur durumunun bilirkişi maarifetiyle tespitinin gerektiğini, ayrıca tedavi giderlerinin de SGK tarafından karşılanması nedeniyle müvekkilinin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, müvekkilinin ekonomik ve sosyal durumu dikkate alındığında manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde 07/07/2014- 2015 tarihleri arasında ZMSS poliçesiyle sigortalı olduğunu, poliçeden doğan sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında, bedeni zararlarda azami 268.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, öncelikle kusur ve maluliyet yönünden rapor aldırılması gerektiğini, Kayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A.5. maddesinde kapsama giren teminat türlerinin belirtili olduğunu, buna göre tedavi giderleri ile geçici iş göremezlik taleplerinin teminat kapsamı dışında bulunduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı … ASCM nin … esas sayılı dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, tedavi evrakları, davacı ile davalı …’a ait ekonomik ve sosyal durum araştırma raporları, İstanbul ATK 2. Üst Kurulunun 25/06/2019 tarih … sayılı maluliyet raporu, İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesinin 29/08/2019 tarih … sayılı kusur raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Davacı, 07/11/2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralandığını, maddi ve manevi zarara uğradığını iddia ederek, uğradığı maddi zararın kazaya karışan … plakalı aracın sürücüsü davalı … ile ZMSS poliçesini temin eden davalı sigorta şirketinden müştereken ve müteselsilen, manevi zararın ise davalı …’tan tahsilini talep etmiş, davalılar ise davanın reddini istemiştir.
Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile hasar dosyasının bir sureti getirtildikten sonra davaya konu trafik kazasındaki kusur durumunun tespiti bakımından rapor tanzimi için İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine müzekkere yazılmış, müzekkeremize istinaden düzenlenen 29/08/2019 tarihli raporda özetle; olayda davalı sürücü …’ın % 100 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’in ise kusursuz olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacının iş göremezlik durumuyla ilgili olarak Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümünce düzenlenen 08/03/2017 tarihli raporda; davacının 07/11/2014 tarihli yaralanması neticesinde vücut genel çalışma gücünden % 15,2 oranında kaybettiği, 4 (dört) ay süreyle iş göremezlik halinde kaldığı yönünde görüş ve kanaat belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin itirazı üzerine davacının iş göremezlik durumunun yeniden belirlenmesi için yazılan müzekkereye istinaden İstanbul ATK 3. Adli Tıp İhtisas Kurulunca düzenlenen 24/11/2017 tarihli raporda; davacının 07/11/2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı olarak % 25,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümünce düzenlenen 08/03/2017 tarihli rapor ile İstanbul ATK 3. Adli Tıp İhtisas Kurulunca düzenlenen 24/11/2017 tarihli rapor arasında çelişki bulunduğundan, bu çelişkinin giderilmesi ve davacının iş göremezlik durumuna ilişkin rapor tanzimi bakımından Adli Tıp İkinci Üst Kurulundan 25/06/2019 tarihli rapor alınmıştır. Bu raporda, davacının 07/11/2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı olarak % 25,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği kanaati bildirilmiştir.
Davacı ile davalı …’ın ekonomik ve sosyal durumu ilgili kolluk birimlerine müzekkere yazılmak suretiyle tespit edilmiştir.
Kazaya karışan … plakalı aracın 07/07/2014- 03/07/2015 devresi için davalı … Sigorta A.Ş. Nezdinde ZMSS poliçesiyle sigortalı olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili dosyaya sunduğu 28/11/2017 tarihli dilekçesi ile 28/02/2019 ve 11/06/2019 tarihli oturumlarda alınan beyanlarında; maddi tazminat konusunda davalı … Sigorta A.Ş. ile sulh olduklarını, maddi tazminat taleplerinin davalı sigorta şirketi tarafından karşılandığını, maddi tazminat talepli davalarından feragat ettiklerini, manevi tazminat taleplerinin ise devam ettiğini ifade etmiş, davacı vekilinin dosyada mevcut vekaletnamesinde “davadan feragat” yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Davalı sigorta şirketi vekili 10/06/2019 tarihli dilekçede ve 28/02/2019 tarihli oturumdaki beyanında; yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını bildirmiştir.
Davalı … vekili ise; davacı tarafın maddi tazminat talebinden feragat etmesi nedeniyle maddi tazminat talepli davanın reddine karar verilmesini, müvekkili lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen kusur durumuna ilişkin 29/08/2019 tarihli ve davacının iş göremezlik durumuna ilişkin 25/06/2019 tarihli bilirkişi raporlarıyla tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının 07/11/2014 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde % 25,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybettiği ve 6 (altı) ay süreyle iş göremez duruma geldiği, kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın % 100 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır.
Olaya sürücüsünün kusuru ile neden olan … plakalı aracın kaza tarihi itibarıyla geçerli zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesini temin eden davalı sigorta şirketi tarafından davacının maddi tazminat talebinin karşılandığı belirtilerek davacı tarafça maddi tazminat talepli davadan feragat edildiğinden, maddi tazminat talepli davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Manevi tazminat talepli dava bakımından ise; kaza tarihi, kazanın oluşumundaki kusur oranları, olayın özelliği, davacının yaralanmasının niteliği, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, paranın satın alma gücü birlikte ele alınarak, kaza nedeniyle bedensel bütünlüğü zedelenen davacının kaza sonrası tedavi gördüğü süre içerisinde çektiği acının bir nebze olsun giderilebilmesi amacıyla ve bir tarafın haksız yere zenginleşmesine yol açmamak kaydıyla, hakkaniyete uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesinin yerinde olacağı kanaatine varılmış, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 25.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 6098 sayılı TBK’nun 49/1 ve 56/1 maddeleri gereğince sorumluluğu bulunan davalı …’tan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin ise reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kmurulmuşutur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça davalılar aleyhine açılan maddi tazminat talepli davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davacı tarafça davalı … aleyhine açılan manevi tazminat talepli davanın KISMEN KABULÜNE; 25.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 07/11/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’tan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine,
3-Maddi tazminat davası bakımından;
Harçlar Kanunu gereği davacıdan alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 204,93 TL harçtan mahsubuna,
4-Manevi tazminat davası bakımından;
Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 1.707,75 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 160,53 TL harcın (maddi tazminat davası bakımından mahsup edilen 44,40 TL harcın mahsubu neticesi kalan) mahsubu ile bakiye 1.547,22 TL’nin davalı …’tan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 204,93 TL peşin harç, 27,70 TL başvuru harcı, 4,10 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 236,73 TL harcın 192,33 TL’sinin (236,73-44,40) davalı …’tan tahsili ile tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen AÜTF Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı rapor ücreti 500,00 TL ile poliklinik rapor ücreti 30,57 TL, İstanbul ATK 3. İhtisas Kurulu rapor ücreti 568,10 TL, İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesi rapor ücreti 300,00 TL, İstanbul ATK 2. Üst Kurulu rapor ücreti 1.475,00 TL, tebligat ve posta gideri 599,50 TL olmak üzere toplam 3.473,07 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 1.736,53 TL’sinin davalı …’tan alınarak davacıya ödenmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Maddi tazminat davası bakımından;
a) Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
b) Davalı sigorta şirketinin vekalet ücreti talebi bulunmadığından, davalı sigorta şirketi lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Manevi tazminat davası bakımından;
a) Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 3.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …’tan alınarak davacıya ödenmesine,
b) Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/2 maddesi gereğince takdir ve hesap edilen 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … ve vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 03/10/2019

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı