Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/601 E. 2018/104 K. 22.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2014/601 Esas – 2018/104
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2014/601
KARAR NO : 2018/104

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Trafik Kazası Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 01/12/2014
KARAR TARİHİ : 22/02/2018
K.YAZIM TARİHİ : 22/03/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 10/05/2014 tarihinde … Mahallesi … Bulvarı No:90 önünden … Mahallesi tarafına yaya olarak geçmek isteyen müvekkilinin … Bulvarı üzerinde bulunan refüje 2-3 metre kala müvekkilinin sol tarafından hızlı bir şekilde gelen koyu renkli aracın aşırı hız ve araçlara kırmızı ışık yanmasına rağmen durmaması nedenleri ile müvekkiline çarptığını ve müvekkilinin yaralanmasına sebebiyet verdiğini, kaza sonrasında müvekkiline çarpan aracın olay yerinden kaçtığını ve müvekkilini yaralı bir şekilde kaza yerinde bıraktığını, söz konusu kaza sonucu müvekkilinin hareketlerinde kısıtlılık meydana geldiğini, sürekli operasyon geçirdiğini ve ayağında ağrılar ve gerilmeler meydana geldiğini ve bu konu ile ilgili şikayetlerinin halen dahi devam etmekte olduğunu, müvekkilinin kaza sebebiyle karşılaştığı problemler karşısında davalı tarafından ödeme yapılmamasının müvekkilini maddi anlamda zor durumlarla karşı karşıya bıraktığını, kazanın meydana geldiği tarihte müvekkilinin kuaför olarak çalışmakta iken kaza nedeniyle vücudunda meydana gelen kırık ve yaralanmalar nedeniyle uzun süre mesleğini icra edemediğini ve maddi anlamda oldukça zor günler geçirdiğini beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 3.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kamu kurumu niteliğini taşıyan müvekkili kurumun yapılan müracaatı değerlendirerek tespit edilen tazminat miktarını hak sahiplerine ödeyecekken davacı tarafından dava öncesinde herhangi bir başvurunun yapılmadığını, müvekkili kurumun Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası teminat limitleri ve plakası tespit edilemediği beyan edilen aracın kusur oranı ile sınırlı sorumlu olduğunu, davacıda oluşan maluliyetin oran ve niteliği itibariyle kendisine bakıcı tutulmasını gerektirmediğini, bakıcı giderine hükmedilmesi durumunda davacının aile içinde bakıldığı sabit olduğundan bakım giderlerinden %50 indirim yapılmasını talep ettiklerini, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarına göre dolaylı zararların teminat kapsamı dışında bulunduğunu, sağlık hizmet bedellerinin ödenmesi kapsamındaki taleplerden Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumlu olduğunu, müvekkili kuruma herhangi bir başvuruda bulunmaması nedeniyle müvekkili kurumun dava tarihinden önce temerrüde düşmüş olduğunun söylenemeyeceğini davanın temelinin haksız fiil kaynaklı olduğunu bu nedenle yasal faiz işletilmesinin hukuka uygun olacağını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER :
… C. Başsavcılığının … sayılı soruşturma dosyası, SGK kayıtları, ekonomik ve sosyal durum araştırmaları, hastane kayıtları, Adli Tıp raporları, keşif, kusur raporu, aktüerya raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
10.05.2014 tarihinde, plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün sevk ve idaresindeki aracı ile … bulvarını takiben … Cadde kavşağına doğru seyir halinde iken, no:90 önüne geldiği sırada, seyrine göre sağından soluna doğru yolu işaretli yaya geçidinden karşıdan karşıya geçmekte olan davacı yayaya çarpması neticesinde, dava konusu trafik kazası meydana gelmiş, davacı yaralanmıştır.
Davacı yanca, kazaya karışan aracın tespit edilememesi nedeniyle, davalı güvence hesabının sorumluluğuna başvurulmuştur.
Mahkememizce kusur incelemesine yönelik olarak aldırılan 29.02.2016 tarihli bilirkişi raporuna göre; dayanakları ve gerekçeleri açıklanarak yaya geçidindeki yayaya öncelik tanımaması nedeniyle tespit edilemeyen araç sürücüsünün %75 , davacının ise tedbirsiz olarak geçiş yapması nedeniyle %25 oranda kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Kusur raporuna karşı itirazda bulunulduğundan olay yeri krokisi ve fotoğrafları ile tespit yapılan 04.05.2017 tarihli raporda; trafik işaret ve levhalarının tam olduğu, görüşün açık ve yaya kaldırımının bulunduğu, yaya geçişinin lambalı kontrole tabi olduğu belirtilmiştir.
Adli Tıp Trafik ihtisas Dairesi nin hükme esas alınan 17.07.2017 tarihli raporunda; kimliği bilinmeyen sürücünün ışık ihlali yaptığının anlaşıldığı ve tam kusurlu olduğu tespiti yapılmıştır.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp ABD Bşk nın 19.08.2015 tarihli raporunda ise davacının %13 oranda kalıcı kısmi iş göremezliğinin, 4 ay süre ile de geçici tam iş göremezliğinin bulunduğu, tespit edilmiştir.
Tazminat hesabı için alınan 07/12/2017 tarihli raporda; davacının 4.333,60 TL geçici, 41.615,86 TL kalıcı iş göremezlik tazminat alacağı bulunduğu hesaplanmıştır. Davalı yanca, davacının gelirine yönelik olarak rapora itirazda bulunulmuşsa da; dosya kapsamında davacının gelirine yönelik olarak yapılan araştırma esas alınarak hesap yapıldığından itirazlar yerinde görülmemiştir.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türüdür. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd). Zorunlu sigortanın yapılmadığı hallerde ise … Yönetmeliğinin 9.maddesi gereği üçüncü kişilerin ZMMSS kapsamındaki zararları … Fonu tarafından karşılanır. Buna göre, kazaya neden olan araç tespit edilemediğinden anılan yasal düzenlemeler gereği davacının uğradığı maluliyeti için tespit edilen zararın davalıdan tahsiline dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE, 4.333,60 TL geçici, 41.615,86 TL kalıcı işgöremezlik olmak üzere toplam 45.949,46 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, faize dair fazla istemin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 3.138,81 TL harçtan peşin alınan 198,25 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.940,56 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 25,20 TL başvurma harcı, 3,80 TL vekalet harcı, 51,25 TL peşin harç ve 147,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 227,25 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının yargılamada yapmış olduğu 1,500,00 TL bilirkişi ücreti, 267,10 TL posta ve tebligat ücreti, 212,00 TL Adli Tıp gideri, 500,00 TL Adli Tıp gideri, 221,80 TL keşif harcı, 45,00 TL keşif yol gideri olmak üzere toplam 2.745,90 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 4.927,74 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/02/2018

Katip Hakim
e-imza e-imza

Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.