Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/470 E. 2018/77 K. 13.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2014/470 Esas – 2018/77
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2014/470
KARAR NO : 2018/77

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA
İHBAR OLUNAN :
DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı)
DAVA TARİHİ : 24/06/2013
KARAR TARİHİ : 13/02/2018
K.YAZIM TARİHİ : 23/02/2018

Yukarıda tarafları yazılı davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili kooperatif ile davalı şirket arasında 30/06/2004 tarihli sözleşme yapıldığını, sözleşmenin 2. maddesinin b şıkkının “…’ un S.S. … K.Y.K. ile yapılan müteahhitlik hizmeti sözleşmesi gereği …’un uhdesinde kalacak olan toplam 88 konutun 86 adetinin orkum tarafından oluşturulacak üye portföyüne sözleşmenin 6. maddesinde belirlenen ödemelerin karşılığında satılmasıdır” şeklinde olduğunu, müvekkili kooperatife 152 nolu üye numarası ile kayıtlı … isimli üyeye teslim edilmesi gereken … ada …parsel … blok … nolu dairesinin tesliminin yapılmaması ve tapuda tescilinin yapılmamasına ilişkin olduğunu, müvekkilinin sözleşmede üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiğini, teslimde problemler yaşandığını, taşınmazın davalı adına tapuda tescil edildiğini ve davalının borçlarından dolayı üzerinde ipotek tesis edildiğini, bu nedenle sözleşmedeki diğer hakları ve hukuki diğer haklarının saklı kalması kaydı ile müvekkili ile davalı arasında yapılmış sözleşmede belirtilen müvekkili kooperatifte 152 nolu üye numarası ile kayıtlı … isimli üyeye teslim edilmesi gereken dairenin teslimini, … ada … parsel 3. blok 6 nolu dairesinin teslimini ve tapuya tescilinin yapılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı davaya cevap vermeyerek davayı inkar etmiştir.
DELİLLER :
… İcra Dairesinin … sayılı dosyası, taraflar arasında imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmesi, ticaret sicil kayıtları, tapu kaydı, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Somut olayda davacı arsa sahibi kooperatif taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak davalı şirketten talepte bulunmuştur.
Eldeki dava, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonra, 24/06/2013 tarihinde açılmıştır. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması, ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir. Örneğin, ödünç para verme işlemlerine ilişkin uyuşmazlıklar Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca, iflas davaları ise 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 154 ve devamı maddeleri hükmünce ticari dava sayılır. Buna karşılık Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca, tarafların tacir olup olmamasına bakılmaksızın ticari dava sayılan havale, vedia, fikir ve sanat eserlerine ilişkin uyuşmazlıklardan doğan davalar herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa, ticari dava vasfını kaybedecektir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 124/1 maddesinde “Kooperatifler” ticaret şirketleri arasında sayılmış ise de, aynı maddenin 2. bendinde kooperatifler “Şahıs şirketleri” ve “Sermaye şirketleri” arasında gösterilmemiştir. TTK’nın 124. maddesinin 1 ve 2. bentleri ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 1. maddesi birlikte değerlendirildiğinde yapı kooperatiflerinin “ticaret şirketi” olmadığı, sosyal niteliği ağır basan kendine özgü bir ortaklık olduğu anlaşılmaktadır. Kaldı ki, bu düzenlemelere benzer hükümler, 6762 sayılı mülga Türk Ticaret Kanunu’nda da bulunmasına rağmen (md 18, 136), Yargıtay’ın istikrar kazanan uygulamasında, yapı kooperatifleri tacir olarak kabul edilmemiştir.
Yukarıda açıklandığı üzere; davalı yapı kooperatifi tacir niteliği taşımadığından, dava konusu da kanunda özel olarak düzenlenen hallere girmediğinden, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesi hükmünce davayı ticari dava saymak ve asliye ticaret mahkemesini görevli kabul etmek mümkün değildir. Bu bağlamda, somut uyuşmazlığa bakma görevi Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemelerine aittir. 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu dikkate alınarak, davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davaya bakmakla görevli mahkeme Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan, davanın; HMK 114/1-c, 115/2 maddeleri gereği göreve ilişkin dava şartı noksanlığından usulden reddine,
2-Yasal sürede başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Batı Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 madde gereğince süresi içerisinde müracaat yapıldığı takdirde yargılama giderlerine gönderilen mahkemece dikkate alınmasına, 4-Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/02/2018

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı

Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.