Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/477 E. 2019/179 K. 19.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2013/477 Esas – 2019/179

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2013/477 Esas
KARAR NO : 2019/179

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2-
3-
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/11/2013
KARAR TARİHİ : 19/03/2019
K.YAZIM TARİHİ : 18/04/2019
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; davalılardan …’un sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araç ile seyir halinde iken müvekkilinin idaresindeki … plakalı araç ile çarpışması neticesinde kaza olayının meydana geldiğini, meydana gelen kaza nedeniyle müvekkilinin yaralanarak maddi ve manevi zarara uğradığını, müvekkilinin çalıştığı işyerinde maaşının asgari ücret üzerinden yatırıldığını, ancak, gerçek maaşının 1.250,00-TL olduğunu, ayrıca, mesleğinin teknik bir iş olması sebebiyle hafta sonlan ek iş olarak cam balkon işinde usta olarak çalıştığını ve ek gelir elde ettiğini, işyerine yazılacak müzekkere ile davacının yapmış olduğu işin tam olarak öğrenilebileceğini, kazaya karışan … plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde … numaralı poliçe ile sigortalandığını, davalı sigorta şirketinin araç sürücüsü ve işleteni ile birlikte sigorta poliçe limitleri dahilinde maddi zarardan sorumlu olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 15.000,00 TL maddi tazminatın, olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 50.000,00TL manevi tazminatın, olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketi haricindeki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 21/03/2014 tarihli celsede, maddi tazminat taleplerinin 2.000,00 TL sinin geçici işgöremezlik tazminatına, 13.000,00 TL sinin sürekli işgöremezlik tazminatına ilişkin olduğunu beyan etmiştir.
CEVAP :Davalı …; dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların doğru olmadığını, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün kusurunun bulunmadığını, davacının sağlık durumunun talep edilen tazminatı gerektirecek şekilde olmadığını, ayrııca, davacının raporlu olduğu günlerde kazanç elde edemeyeceğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …; dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların doğru olmadığını, kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığını, davacının sağlık durumunun talep edilen tazminatı gerektirecek şekilde olmadığını, ayrıca, davacının raporlu olduğu günlerde kazanç elde edemeyeceğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili; dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın müvekkili şirkete 28.01.2013-28.01.2014 tarihleri arasında … numaralı ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında olmak üzere sakatlık halinde azami 250.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, davacı yanın kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu, davacının kaza esnasında emniyet kemerinin takılı olup olmadığı konusunun araştırılması gerektiğini, tarafların kusur oranının, davacının maluliyetinin ve varsa maddi zararının gerekli incelemeler yapılarak tespiti gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı taleplerinin tedavi teminatı içerisinde değerlendirilerek 6111 sayılı yasa uyarınca SGK tarafından karşılanması gerektiğini, davacının müvekkili şirkete hiçbir evrak ibraz etmediğini, dolayısıyla müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacı lehine faize hükmedilmesi durumunda ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, tarafların ekonomik ve sosyal durum tespiti, SGK kayıtları, davacı hakkında alınan maluliyet raporları, 24/03/2015 tarihli kusur bilirkişisi raporu, 25/01/2017 tarihli hesap bilirkişisi raporu, 16/01/2019 tarihli hesap bilirkişisi ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
Davacı vekili 18/03/2019 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talepleri yönünden davadan feragat ettiklerini belirtmiştir.
GEREKÇE :Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davalılardan …’un sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araç ile davacının sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpışması neticesinde dava konusu yaralamalı trafik kazası meydana gelmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd). Davacı zarar gören anılan yasa hükümleri gereği talepte bulunmuştur.
Tarafların kusur durumunun tespiti için alınan 24/03/2015 tarihli raporda; davalı sürücünün olay yerinde U dönüşü yapmak istediği, dönüş yapmak istediği sırada geçiş önceliğine uymaması nedeniyle %70 oranda kusurlu olduğu, davacının ise kavşağa yaklaşırken hızını azaltmaması nedeniyle %30 oranda kusurlu olduğu kanaati bildirilmiştir. Yapılan tespitler olayın oluşuna uygun bulunduğundan yeniden inceleme yapılması düşünülmemiştir.
Davacının maluliyetinin tespitine yönelik olarak alınan 01/09/2016 tarihli Adli Tıp Genel Kurulu raporunda; davacının %22,00 oranda kalıcı, 12 ay geçici iş göremezliğinin bulunduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekili tarafından 18/03/2019 tarihli dilekçe ile, maddi tazminat talepleri yönünden tüm davalılar hakkında açılan davadan feragat edildiği beyan edilmiştir. Feragat, HMK’nın 307. maddesi uyarınca istemde bulunanın talep sonucundan vazgeçmesidir. Bu hususta davacı vekilinin vekaletnamesinde yetkisi de bulunduğu anlaşıldığından, davanın maddi tazminat istemleri yönünden feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Öte yandan, dava konusu kaza nedeniyle davacıda meydana gelen çaresizlik ve acı nedeni ile ruh sağlığındaki bozulma, yaşı, maluliyet oran ve süresi ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları, caydırıcılık ilkesi gözetilerek, ihlal sonucu davacıların uğradığı manevi zararın giderimi, zedelenen yaşama sevincini tazelemek, bunu yaparken felaketi özlenir kılmama, davalıyı ekonomik bir yıkıma sürüklemeksizin, daha dikkatli ve özenli olmaya sevketmek hedeflenerek günün ekonomik koşullarına göre belirlenen manevi tazminatın davalı sürücü ve araç malikinden tahsiline dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
1-Davacının maddi tazminat istemleri yönünden davanın tüm davalılar hakkında feragat nedeniyle reddine,
2-Manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 30.000,00 TL manevi tazminatı davalı sigorta şirketi dışındaki davalılardan 02/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
3-Maddi tazminat davası yönünden;
a-Alınması gereken 44,40TL karar ve ilam harcının peşin alınan 51,23TL harçtan mahsubu ile bakiye 6,83TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
b-Davalıların kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
4-Manevi tazminat davası yönünden;
a-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 2.049,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 170,77 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.878,53 TL karar ve ilam harcının, davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 170,77 TL peşin harcın davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
b-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul olunan kesim üzerinden takdir ve hesap edilen davacı … için 3.600,00TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
c-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalılar … ve …’un kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri görülmekle; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 maddesi gereğince reddedilen miktara göre hesap edilen 2.400,00TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak bu davalıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 570,35 TL tebligat ve posta gideri ile 900,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.470,35 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesap edilen 678,62 TL’nin davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.19/03/2019

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı