Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/263 E. 2019/292 K. 18.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2013/263 Esas – 2019/292

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2013/263 Esas
KARAR NO : 2019/292

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVALI : 3-
VEKİLİ :
DAVALI : 4-
İHBAR OLUNAN:
VEKİLİ :

DAVA : Trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat
DAVA TARİHİ : 10/06/2013
KARAR TARİHİ: 18/04/2019
K.YAZIM TARİHİ : 17/05/2019
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; 09.04.2013 günü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı çöp kamyonu ile müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın çarpışması neticesinde meydana gelen trafik kazası sonucu müvekkilinin yaralandığını, meydana gelen kazada müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, dava konusu kaza nedeniyle müvekkilinin maddi ve manevi bir çok zarara uğradığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 1.000.00-TL. maddi tazminatın, kazanın meydana geldiği 09.04.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 30.000,00TL manevi tazminatın, kazanın meydana geldiği 09.04.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 11.03.2014 tarihli celsede, 1.000,00 TL’lik maddi tazminat talebinin, 500.00TL’sinin geçici iş göremezlik tazminatına, 500.00 TL ‘sinin sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin olduğunu beyan etmiştir.
CEVAP :Davalı … vekili; müvekkili aleyhine açılan davayı kabul etmediklerini, dava konusu kazaya davacı tarafın sebebiyet verdiğini, davayı kabul etmemekle birlikte talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … …. A.Ş. vekili; 09.04.2013 tarihli kazaya davacının alkollü, aşırı süratli ve başka bir araçla yarış halinde olmasının sebebiyet verdiğini, davacının kendi kusurlu davranışı ile kazaya sebebiyet vermesinin müvekkili şirketin bu kazadaki sorumluluğunu ortadan kaldırdığını, manevi tazminata zenginleşme aracı olarak görülemeyeceğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. Vekili; dava dilekçesinde 09.04.2013 tarihinde yaralamalı trafik kazasına karıştığı belirtilen … plakalı aracın 26.03.2013-26.03.2014 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı ZMMS poliçesi ile maluliyet için şahıs başına kaza tarihi itibarıyla 250.000,00-TL. sına kadar azami sorumluluk hadleri ile müvekkili şirkete sigorta ettirildiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalının kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davacı tarafın dava tarihinden önce müvekkili şirkete herhangi bir başvuruda bulunmadığını, bu sebeple, müvekkili şirketin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu tutulabileceğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … tarafından dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamış olup, ön inceleme duruşmasında alınan beyanında kazanın oluşumunda kusurun karşı tarafta olduğunu, karşı tarafın kendilerine çarptığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara Batı …. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası, sigorta poliçesi, hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, tarafların ekonomik ve sosyal durum tespiti, davacıya ait maluliyet raporları, mahallinde yapılan keşif, 16/03/2015 tarihli kusur ve hasar bilirkişisi raporu, 10/11/2017 tarihli kusur bilirkişisi ek raporu, 21/02/2017 tarihli hesap bilirkişisi raporu, talimat mahkemesi aracılığıyla aldırılan 26/03/2019 havale tarihli kusur bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebi istemine ilişkindir.
09.04.2013 günü, davalı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı çöp kamyonu ile davacının sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın çarpışması neticesinde dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd). Davacı tarafından bu açıklamalar kapsamında davalılardan talepte bulunulmuştur.
Sorumluluğun tespiti, kusur oranlarının belirlenmesi için alınan 16/03/2015 tarihli bilirkişi raporunda; davacı sürücünün olaydan 5 saat 6 dakika sonrasında 1,01 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, davalı sürücü idaresindeki çöp kamyonunun aydınlatması olan yolda yolu kapatacak şekilde duruşa geçtiği, çöp kamyonu sürücüsünün duruşunun nizami olmadığı, kazaya karışan araçlardaki hasarlara göre davacı sürücünün hızının yüksek olduğu ve çöp kamyonuna çarpmaktan kaçınamadığı, buna göre davacı sürücünün %60, davalı sürücünün ise %40 oranda kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Ankara Batı ….. Asliye Ceza Mahkemesi nin … E sayılı dosyasında dava konusu trafik kazası ile ilgili sürücü … in sanık olarak yargılanmış ve kusur tespitine yönelik olarak 25/06/2013 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır. Bu raporda ise; davalı sürücünün kusurunun bulunmadığı, kazanın sırf davacı sürücünün alkollü olması nedeniyle meydana geldiği, davalı sürücünün çöp kamyonunu park edişi ile kazanın meydana gelmesi arasında nedensellik bağı bulunmadığı kanaati bildirilmiştir. Daha sora Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınan 150/7/2016 tarihli raporda ise; kazaya dair açıklamalar yapılarak sürücü … ile … in eşit derecede kusurlu oldukları kanaati bildirilmiştir. Mahkemece, Adli Tıp Kurumundan alınan rapora itibar edilmiş, 23/02/2017 tarihinde verilen karar ile sanık … in cezalandırılmasına yönelik karar verilmiştir.
Ceza dosyası kapsamında ve bu dosyadan alınan raporlar arasındaki çelişki nedeniyle bilirkişiden 10/10/2017 tarihli ek rapor alınmıştır. Raporda, asıl rapordaki görüşler tekrar edilmiştir.
Davacı vekili tarafından, SGK tarafından davalı … vd leri hakkında Ankara …. İş Mahkemesi nin … E sayılı dosyasında açılan dava kapsamında kusur yönünden alınan 30/05/2017 tarihli bilirkişi raporu ibraz edilmiştir. Raporda çöp toplama işini üstlenen işverenin de kusuru tartışılmış ve buna göre, … in %35, … in %35, işverenin %30 oranında kusurlu olduğu kanaati bildirilmiştir.
Kusur oranı tespitine yönelik raporlar arasındaki çelişki ek rapor ile giderilemediğinden talimat yoluyla İstanbul Üniversitesi Trafik Kürsüsünden seçilen bilirkişi kurulundan 17/10/2018 tarihli rapor aldırılmıştır. Raporda diğer raporlar da tartışılarak olay yeri ve şartları, sürücülerin ve araçların durumları irdelenmiş; davacı sürücünün alkollü olması ve alkol oranının Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Dairesi kriterlerine göre güvenli araç kullanımını engelleyeceği, davacının ehliyetinin bulunmaması, hızını yol şartlarına göre ayarlamaması, emniyet kemerinin takılı olmaması, kendi beyanına göre T kavşak olan yerde kamyonu sollayarak geçmeye çalışması, araçların büyüklükleri ve uyarı işaretleri gözetildiğinde davacının kazayı önleyebilecek durumda bulunması nedeniyle kazada davacının tam (%100) kusurlu olduğu, davalı sürücünün kullandığı çöp kamyonunun reflektör ve tepe lambasının çalıştığı, çöp toplama işi yapan işçinin ise gerekli uyarıcı kıyafeti giymiş olduğu gözetilerek davalı sürücünün ve işçinin kusurunun bulunmadığı, ceza soruşturması kapsamında alınan 25/06/2013 tarihli bilirkişi raporunun olaya uygun olduğu kanaati bildirilmiştir.
Davacı tarafça son alınan kusur raporuna itiraz edilmişse de; raporda yapılan tespitler ayrıntılı, gerekçeli ve olaya uygun bulunduğundan yeniden inceleme yapılması düşünülmeksizin bu rapora göre değerlendirme yapılmıştır.
Tüm dosya kapsamına ve toplanan delillere göre; 09.04.2013 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralanan davacı … in, kazada kusuru bulunduğunu ileri sürdüğü çöp kamyonu sürücüsü …, işçi … ve çöp toplama işini üstlenen … … AŞ ile çöp kamyonunu ZMMS poliçesi ile sigortalayan sigorta şirketinden tazminat talep ettiği, tazminat talebi değerlendirilirken öncelikle yukarıdaki yasal düzenleme gereği sürücü kusurunun tespitinin gerektiği, yapılan kusur incelemesi sonucunda davalı sürücü … ile işçi … in olayda kusurunun bulunmadığının anlaşıldığı, sürücünün kusuru oranında sorumluluğu bulunan diğer davalıların da tazminattan sorumlu olamayacakları sabit olduğundan tüm davalılar hakkındaki davanın reddine yönelik olarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 529,45TL harçtan mahsubu ile bakiye 485,05 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ile 43,00 TL posta masrafının davacıdan alınarak haziye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalı … …. A.Ş. tarafından sarf edilen 252,00TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
5-Davalı … tarafından sarf edilen 50,00TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
6-Reddedilen maddi tazminat talebi yönünden; davalılar …, … …. A.Ş. ve … Sigorta A.Ş.’nin kendilerini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap edilen 1.000,00TL vekalet ücretinin davacı …’den tahsili ile bu davalılara ödenmesine,
7-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalılar … ile … …. A.Ş.’nin kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince tazminatın niteliği gereği 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak bu davalılara ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin, davalı … ve … Tur. A.Ş. vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.18/04/2019

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı