Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/185 E. 2020/161 K. 05.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2013/185 Esas – 2020/161

T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2013/185 Esas
KARAR NO : 2020/161

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : Tazminat (Kooperatif Yönetim Ve Denetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/11/2012
KARAR TARİHİ: 05/03/2020
K.YAZIM TARİHİ:13/03/2020
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili; müvekkilinin S.S. … Konut Yapı Kooperatifine 1997 yılında ortak olduğunu, kura neticesi dairelerin üyelere teslim edildiğini, ancak müvekkiline daire çıkmadığını, müvekkilinin ödemelerini düzenli olarak yaptığını, 31.975 Tl ödemenin davalının kooperatif başkanı olduğu dönemde yapıldığını, davalının haksız eylemi ile müvekkilini zarara uğrattığını, davalının müvekkilini sürekli oyaladığını, dairenin teslim edilmediğini beyan ederek, davalının kooperatif yöneticiliği yaptığı dönemde müvekkilinin kooperatif hesabına davalıya ödediği toplam 31.975,00 TL aidat ve sair ödemeleri yasaya aykırı işlemlerle zimmet, görevi ihmal, görevi kötüye kullanma suçlarını işlemek suretiyle mal edinmesi nedeniyle ödenen toplam 31.975,00 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı; 2001 yılında kooperatif yönetim kurulu başkanı olarak göreve başladığını, davacının düzenli olarak ödemede bulunduğunu, binaların etap etap yapıldığını, kura çekilişinde davacıya bu nedenle daire isabet etmediğini, aidatların tamamının kooperatif adına tahsil edildiğini, 30.06.2011 tarihinde yönetimi bıraktığını, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE :Dava, davacının kooperatif üyesi olarak yaptığı ödemelerin kooperatif başkanı olan davalının uhdesinde kaldığı, kooperatif kayıtlarına geçirtilmediği iddia olunarak oluşan şahsi zararının davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Ankara Batı … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek dosya mahkememize gönderilmiştir.
Davacının iddialarının ispatı ve davanın dayanağını teşkil eden idida ve savunmalar kapsamında davacının varsa dava dışı kooperatife üyeliğinin tartışılması, davalının haksız işlemlerinin olup olmadığının tespiti ve varsa davacının zararının belirlenmesi bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, ara karar ile de, davacı vekiline belirlenen bilirkişi ücreti delil avansını ikmal için 6100 sayılı HMK’nun 324. maddesi uyarınca ihtarlı olarak iki haftalık kesin mehil verilmiştir. Verilen süre içerisinde ve sonrasında bildirilen delil avansı ikmal edilmemiştir.
6100 sayılı HMK’nun 266/1 maddesinde “Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Dosya kapsamında, sorumluluğun belirlenmesi hususunun ancak bilirkişi incelemesi ile ortaya konulabilecek nitelikte olduğuda açıktır.
Dava şartı olmayan ve 6100 sayılı HMK’nun 324. maddesinde düzenlenen, taraflardan birinin, ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen ve verilen kesin süre içinde yatırılmak zorunda olunan (delil ikamesi için) avansa ilişkin yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde, diğer taraf bu avansı yatırabilir. Aksi halde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılır. Mahkeme mevcut delil durumuna göre karar verir.
17/12/2019 tarihli oturumda davacı vekiline “iki haftalık kesin mehil içerisinde 600,00 TL bilirkişi ücretinin 6100 sayılı HMK’nun 324. maddesi gereğince delil avansı olarak karşılanması, aksi halde bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağına” ilişkin uyarı yapılmış olup, 6100 sayılı HMK’nun 324. maddesine göre bunun yaptırımının, davacının bu delilden vazgeçmiş sayılıp, diğer delillere göre karar verilmesi olacağı açıktır. Davacının varsa dava dışı kopoeratife üyeliğinin tartışılması, davalının haksız işlemlerinin olup olmadığının tespiti ve varsa davacının zararının belirlenmesi bakımından bilirkişi incelemesi zorunlu olduğundan, ücreti karşılanmadığından gerekli tespitlerin yapılamaması karşısında, ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40TL karar ve ilam harcının peşin alınan 474,85TL harçtan mahsubu ile bakiye 420,45TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalının yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.05/03/2020

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı