Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2010/108 E. 2020/600 K. 24.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2010/108 Esas – 2020/600
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2010/108 Esas
KARAR NO : 2020/600

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 16/04/2010

BİRLEŞEN DAVA
(Mahkememizin 2011/108-198 E-K Sayılı dosyası)

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-

DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 09/05/2011
KARAR TARİHİ : 24/11/2020
K. YAZIM TARİHİ : 24/12/2020

Yukarıda tarafları yazılı davaların Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında müvekkili şirket abonelerine ait telefon faturalarının tahsilatını yapmak, müvekkili adına sözleşme imzalamak maksadıyla … Bayilik Sözleşmesi imzalandığını, davalının müvekkili şirket adına yaptığı toplam 117.893,73 TL’lik tahsilatı müvekkili şirket hesaplarına aktarmadığını, bu nedenle müvekkili şirket ile davalı arasında imzalanan sözleşmenin 27/10/2008 tarihinde feshedildiğini, müvekkili şirket müşterilerine dağıtılmak üzere davalıya verilen toplam 2.700,00 TL’lik 36 adet modemi davalının müvekkili şirkete iade etmediğini, işyerine tesis edilen kontörlü telefonlardan yaptırmış olduğu toplam 4.962,79 TL’lik telefon görüşme ücretini müvekkili şirkete ödemediğini, davalı hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğunu, davalı hakkında kamu davası açıldığını beyan ederek, toplam 125.556,52 TL’nin sözleşme fesih tarihinden (27/10/2008) itibaren sözleşmenin 37. maddesi (avans faiz oranının % 10 fazlası) gereğince işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada (Mahkememizin 2011/108 E.Sayılı dosyası) davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında … Bayilik Sözleşmesi imzalandığını, davalının imzalanan bu sözleşmenin 2, 4 ve 5. maddelerinde yer alan hükümlere aykırı davranması nedeniyle 27/10/2008 tarihinde bu sözleşmenin feshedildiğini, davalının sözleşme hükümlerine aykırı davranışı sonucunda müvekkili şirketi toplam 7.662,79 TL zarara uğrattığını, davalıya bu meblağın ödenmesi için ihtarname gönderilmesine rağmen davalı tarafça bugüne kadar bir ödeme yapılmadığını beyan ederek toplam 7.662,79 TL alacağın sözleşmenin fesih tarihi olan 27/10/2008 tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranının % 10 fazlası ile davalıdan tahsiline ve ayrıca davanın mahkememizin 2010/108 E sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Her iki dosya arasındaki hukuki ve fiili bağlantı nedeniyle 2011/108 esas sayılı dosyanın iş bu dosya ile birleştirilmesine karar verilmiş, yargılamaya iş bu dava dosyası üzerinden devam olunmuştur.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın bildirmiş olduğu borç miktarı ile müvekkilince hesaplanan borç miktarı arasında çok büyük fark bulunduğunu, müvekkilinin davacı şirketten komisyon alacağı bulunduğunu, davacı şirket ile müvekkili arasında imzalanan sözleşmenin müvekkiline verilmediğini, incelenmesi için uygun bir zaman da tanınmadığını, sözleşmenin müvekkili aleyhine ağır hükümler içerdiğini, çıkarılan borç miktarının teminat miktarından fazla olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Ankara … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı (Kapatılan Ankara … ASCM’nin … E.sayılı) dosyası, Mali Müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 11/04/2013 tarihli rapor ile 02/02/2012 tarihli ek rapor, 11/04/2013 tarihli bilirkişi heyeti raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :Asıl dava; davacı şirketin bayisi olan davalının, O’nun adına yapmış olduğu tahsilatları davacı hesaplarına aktarmamasından kaynaklanan alacak davası, birleşen dava ise; davacının müşterilerine dağıtılmak üzere verilen 36 adet modemin sözleşmeni feshi sonrası davalı tarafça iade edilmemisinden ve kontörlü telefon görüşme ücretlerinin davacıya ödenmemesinden kaynaklanan alacak davasıdır.
Asıl ve birleşen dava dilekçelerinde açıklanan eylemleri nedeniyle davalının da aralarında bulunduğu sanıklar hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan dolayı Ankara … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayısına kayden açılan kamu davasında verilecek kararın iş bu dosya kapsamında verilecek kararı etkileyecek nitelikte olduğu değerlendirilmekle bekletici mesele yapılmasına karar verilmiş, anılan dosyada yapılan yargılama neticesinde atılı suç nedeniyle davalı hakkında verilen mahkumiyet kararının, Yargıtay … CD’nin 14/10/2019 tarih ve 2019/5271-9883 E.K. ilamıyla onanarak kesinleşmesi üzerine yargılamaya devam olunmuştur.
Taraf delilleri toplandıktan sonra mali müşavir bilirkişiden alınan 02/08/2011 tarihli rapor ile 02/02/2012 tarihli ek raporun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olmaması nedeniyle mali müşavir, hesap uzmanı ve Sayıştay denetçisinden oluşan üç kişilik bilirkişi heyetinden 11/04/2013 tarihli rapor alınmıştır.
Davacı vekili 03/05/2013 havale tarihli ıslah dilekçesi ibraz etmiş, asıl ve birleşen davadaki alacak taleplerini 11/04/2013 tarihli bilirkişi raporundaki hesaplamaya göre artırmıştır.
Mahkememizce asıl ve birleşen dosyadaki taraf iddia ve savunmaları, benimsenen 11/04/2013 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir.
Asıl dava bakımından değerlendirme yapıldığında:
Davacı ile davalı arasında 01/07/2008 tarihinde Bayilik Sözleşmesi imzalandığı, Sözleşmenin 5. maddesinin (ö) bendinde; “Bayi … Satış Başkanlığı tarafından aksi belirtilmedikçe yapılan tahsilatları tahsilatı takip eden ilk iş günü saat:11:00’e kadar …’un bildireceği banka şubesindeki hesabına aktaracaktır. Bayi, yapılan tahsilat tutarlarının süresi içerisinde ödenmemesi halinde, gecikilen süre ve ödenmeyen miktar için … mevzuatına göre gecikme bedeli ödeyeceğini kabul ve taahhüt eder.” şeklindeki düzenlemeye yer verildiği görülmüş ve davacının, bayilerinden günlük %015 gecikme bedeli tahsil ettiği belirlenmiştir. Bu durumda, temerrüde düşülen tarihe kadar günlük %015 gecikme faizi hesaplanması gerekmektedir.
Davalının davacı adına yaptığı tahsilatları takip eden ilk iş günü saat 11:00’e kadar davacıya ait hesaplara aktarmaması nedeniyle 01/07/2008 tarihli Bayilik Söyleşmesinin davacı tarafından tek taraflı olarak feshedildiği, fesih işlemine ilişkin 27/10/2008 tarih ve 21154 sayılı yazının 31/10/2008 tarihinde davalıya tebliğ edildiği, yazıda hesaplanan borcun 10 (On) gün içinde İl Müdürlüğü veznesine yatırılması gerektiğinin belirtildiği, hal böyle olunca davalının 10/11/2008 günü akşamı temerrüde düştüğü tespit edilmiştir..
Bayilik Sözleşmesinin 37. maddesinde; “…’un sözleşme uyarınca Bayi’e karşı doğacak alacakları nedeniyle taraflar arasında Türk Ticaret Kanunu’nun 87 ve devamı maddelerinde düzenlenen bir cari hesabın olduğu taraflarca kabul edilir.
Sözleşme nedeniyle Bayi’nin temerrüde düştüğü hallerde, gecikme faizi, Kanuni faiz ve Temerrüt faizine ilişkin Kanun’un 2’nci maddesinin 2’nci fıkrasında belirlenen avans faiz oranının % 10 fazlasıdır. Temerrüt faizi 3 (Üç) ayda bir anaparaya ilave olunur.” denildiği görülmüş, sözleşme ile kararlaştırılmış olması nedeniyle temerrüt faizinin. T.C. Merkez Bankası’nın kısa vadeli avans işlemlerinde uyguladığı faiz oranının % 10 fazlası olarak uygulanması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Bilirkişilerce, davalının 2007 yılında toplam 758.274,79 TL’lik, 2008 yılında toplam 631.236,73 TL’lik tahsilatı, tahsilatın yapıldığı günü takip eden iş günü saat 11:00’a kadar davacıya ait hesaplara aktarmayıp daha sonra aktardığı belirlenmiştir. Bu durumda davacı, 01/07/2008 tarihli Bayilik Sözleşmesinin 5. Maddesinin (ö) bendi gereğince bilirkişilerce hesaplanan 10.732,47 TL geç yatırma bedelini davalıdan talep etmekte haklıdır.
Diğer taraftan davalının, davacı adına yaptığı tahsilatların 84.668,30 TL’lik kısmını davacıya ait hesaplara aktarmadığı tespit edilmiştir. Bu durumda davacı, 01/07/2008 tarihli Bayilik Sözleşmesinin 5. maddesinin (ö) bendi gereğince, davalının temerrüde düştüğü 10/11/2008 tarihi itibarıyla bilirkişilerce hesaplanan 24.865,13 TL geç yatırma (gecikme) bedelini davalıdan talep edebilecektir.
Ayrıca davacının, 10/11/2008 tarihinde temerrüde düşen davalıdan 01/07/2008 tarihli Bayilik Sözleşmesi’nln 37. maddesine istinaden, 84.668,30 TL’lik ana paranın dava tarihi olan 16/04/2010 tarihi itibarıyla bilirkişilerce hesaplanan 27.583,31 TL temerrüt faizini de hak ettiği değerlendirilmiştir.
Netice itibarıyla davacının, asıl dava bakımından dava tarihi itibarıyla 84,668,30 TL ana para, 10.732,47 TL geç yatırma bedeli, 24.865,13 TL gecikme bedeli ve 27.583,31 TL temerrüt faizinden oluşan toplam 147.849,21 TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulüne, toplam 147.849,21 TL alacağının 117.893,73 TL’sinin 10/11/2008, 2.372,17 TL’sine ise 03.05.2013 tarihinden itibaren işletilecek T.C. Merkez Bankasının kısa vadeli avans işlemlerinde uyguladığı faiz oranının %10 fazlası oranında uygulanacak faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen dava bakımından değerlendirme yapıldığında:
Abonelerine dağıtılmak üzere davacı tarafından davalıya 734 adet modem teslim edildiği, davalıya teslim edilen modemlerin 698 adedinin abonelere dağıtıldığı, davalı tarafından abonelere dağıtılmayan 36 adet modemin bayilik sözleşmesinin feshi sonrası davacıya iade edilmediği, teslim edilmeyen 36 adet modem bedeli olan KDV dahil 2.700,00 TL’nin tahsil edilmesi maksadıyla davaca tarafından davalı adına 30/10/2009 tarih ve … sayılı fatura düzenlenip 06/11/2009 tarihinde davalıya teslim edildiği ve bedelinin 13/11/2009 tarihine kadar ödenmesinin talep edildiği ve fakat davalının ödemeyip bu tarih itibarıyla temerrüde düştüğü anlaşılmış, bilirkişilerce 2.700,00 TL’nin dava tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi 704,51 TL olarak hesaplanmıştır. Buna göre davacının, dava tarihi itibarıyla iade edilmeyen 36 adet modem nedeniyle davalıdan (2.700,00 + 704,51) =3.404,51 TL tutarında alacağı bulunduğu anlaşılmıştır.
Öte yandan; davacı tarafından davalıya ait işyerine beş adet kontörlü telefon makinesi kurulduğu, bilirkişilerce yapılan tespite göre davalının … numaralı telefondan yaptırdığı görüşmelere nedeniyle 94,32 TL, … numaralı telefondan yaptırdığı görüşmeler nedeniyle 1.081,90 TL, … numaralı telefondan yaptırdığı görüşmeler nedeniyle 664,79 TL, … numaralı telefondan yaptırdığı görüşmeler nedeniyle 739,74 TL, … numaralı telefondan yaptırdığı görüşmeler nedeniyle 1.190,19 TL olmak üzere davacıya toplam 3.770,94 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir. Bu borç bakımından davalının, sözleşmenin feshedildiğinin ihbar edildiği yazıda belirtilen 10 günlük sürenin sonu olan 10/11/2008 tarihinde temerrüde düştüğü kabul edilmiş, temerrüd faizi 1.919,12 TL olarak hesaplanmıştır. Böylece davacının, dava tarihi itibariyle davalıdan 3.770,94 TL’lik bölümü anapara (telefon görüşme ücrati), 1.919,12 TL’lik bölümü temerrüt faizi olmak üzere toplam 5.690,06 TL alacaklı olduğu sonucuna varılmıştır. Hal böyle olunca birleşen davanın da kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın KABULÜNE; davacının 84,668,30 TL ana para, 10.732,47 TL geç yatırma bedeli, 24.865,13 TL gecikme bedeli ve 27.583,31 TL temerrüt faizinden oluşan toplam 147.849,21 TL alacağının 117.893,73 TL’sinin 10.11.2008, 2.372,17 TL’sine ise 03.05.2013 tarihinden itibaren işletilecek T.C. Merkez Bankasının kısa vadeli avans işlemlerinde uyguladığı faiz oranının %10 fazlası oranında uygulanacak faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Birleşen davanın KABULÜNE;
a)Davacının, 2.700,00 TL modem bedeli ve 704,51 TL temerrüt faizinden oluşan toplam 3.404,51 TL alacağın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 2.700,00 TL asıl alacağın 13.11.2009 tarihinden itibaren T.C. Merkez Bankasının kısa vadeli avans işlemlerinde uyguladığı faiz oranının %10 fazlası oranında faiz işletilmesine,
b)Davacının, 3.770,94 TL telefon görüşme ücreti ve 1.919,12 TL temerrüt faizinden oluşan toplam 5.690,06 TL alacağının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 5.690,06 TL asıl alacağın 4.258,28 TL’sine 10.11.2008 tarihinden, 1.431,78 TL’sine ise 03.05.2013 tarihinden itibaren T.C. Merkez Bankasının kısa vadeli avans işlemlerinde uyguladığı faiz oranının %10 fazlası oranında faiz işletilmesine,
3-Asıl dava yönünden:
a)Alınması gereken 10.099,57 TL karar ve ilam harcından peşin ve ıslahla alınan 2.262,35 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.837,22 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 1.750,75 TL peşin harç, 511,60 TL ıslah harcı, 17,15TL başvuru harcı, 2,75 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 2.282,25 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
b-Davacı tarafından sarf edilen 145,95 TL tebligat ve posta gideri ile 1.900,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.045,95 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
c-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 17.995,67 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Birleşen dava yönünden;
a-Alınması gereken 621,25 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 113,80 TL harcın mahsubu ile bakiye 507,45 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 113,80 TL peşin harç, 18,40 TL başvuru harcı, 2,90 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 135,10TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
b-Davacı tarafından sarf edilen 24,00 TL tebligat giderinden oluşan yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
c-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 4.080 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 24/11/2020

Katip Hakim
e-imza e-imza