Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/729 E. 2023/748 K. 09.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/729 Esas – 2023/748
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR

ESAS NO : 2023/729 Esas
KARAR NO : 2023/748

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. ….
DAVALILAR : 1- …
2- ….

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 06/11/2023
KARAR TARİHİ : 09/11/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİHİ : 09/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28/09/2022 tarihinde davalı … İnş. Gıda İth. İhr. Tic. Ltd. Şti. maliki bulunduğu … plaka sayılı araç ile davacı şirkette Kasko Sigortası kapsamında sigortası bulunan … plakalı araç arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davacı şirket tarafından Kasko Poliçesi kapsamında sigortalısı … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin hasarının karşılandığını, sigortalının aracı için pert işlemi uygulandığını, 476.000,00 TL sovtaj bedeli ve davalı tarafın sigorta şirketinden 100.000,00 TL tahsil edildiğini ve geriye kalan 124.000,00 TL’nin davalılardan rücu talep edildiğini, bu nedenlerle davalılar aleyhine …. Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, …. esas sayılı dosyası ile başlatılmış olan icra takibine davalı tarafların yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına ve borçluların %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesi tebliğe çıkartılmamıştır.
Dava, trafiik sigortasından kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nun 4. Maddesinde, her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu kanunda ve maddenin b,c,d,e,f bentlerinde öngörülen hususlarda doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı düzenlenmiş, aynı yasanın 5. Maddesinde ise, aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemelerinin tüm ticari davalara bakmakla görevli olduğu, düzenlenmiştir.
01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6335 sayılı Yasa’nın 2. Maddesi ile değişik 6102 sayılı TTK’nun 5/3. Maddesi uyarınca, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisinden çıkartılıp, görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’nun 114/1-c maddesine göre, mahkemenin görevi dava şartlarından olup, aynı yasanın 115/1 maddesinde mahkemenin dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağı düzenlenmiş, yine 115/2 maddesinde ise dava şartı noksanlığı halinde davanın usulden reddine karar verileceği hükmüne yer verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 2/1 maddesinde, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığına ilişkin davalarla şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkemenin, aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, aynı maddenin 2. Fıkrasında bu kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, Asliye Hukuk Mahkemesinin diğer dava ve işler bakımından da görevli olduğu düzenlenmiştir.
….’nun 22/03/1944 tarih, …. sayılı kararında “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz, bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” ilkesi benimsenmiştir. Buna göre; sigortacının halefiyete dayalı olarak açtığı davada, davanın nitelendirmesi yapılırken, davacının sigortalısı ile zarara neden olduğu iddia edilen arasındaki hukuki ilişkiye bakılması gerekir.
Her ne kadar dava mahkememizde ikame edilmiş ise de; somut olaya bakıldığında, dava dışı sigortalı aracın hususi olduğu göz önüne alınarak, davalı ile aralarındaki hukuki ilişki de haksız fiilden doğmuştur. bu durum karşısında haksız fiilden doğan davada genel görevli mahkeme olan asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu, davacının halefiyete dayalı olarak açtığı işbu rücuen tazminat davasında da asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu ve uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemelerinde görülmesi gerektiği kanaatine varılmakla, görevsizlik kararı verilmesi gerektiği anlaşılmış, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
HMK m.114/1-c, 115/2 uyarınca göreve ilişkin dava şartı eksikliği nedeniyle davanın usulden reddine,
…. Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin görevli olduklarının tespitine,
Karar kesinleştiğinde ve süresinde başvuru olduğnda dava dosyasının görevli … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
Süresi içerisinde görevli mahkemeye dava dosyasının gönderilmesi için başvuru yapılmaz ise dosyanın re’sen ele alınıp Mahkememiz tarafından açılmamış sayılması kararı verilmesine,
Yargılama harç ve giderleri hakkında görevli mahkemece değerlendirme yapılmasına,
Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dosyanın görevli mahkemede davaya devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK 331/2 maddesi gereğince bir karar verilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde …. Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/11/2023

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza

Not : Bu evrak 5070 sayılı Elektronik imza yasası kapsamında imzalanmıştır.