Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/613 E. 2023/545 K. 18.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2023/613 Esas
KARAR NO : 2023/545

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – ….
DAVALI : … – …

DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 15/09/2023
KARAR TARİHİ : 18/09/2023
YAZIM TARİHİ : 18/09/2023
Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının …. esas sayılı dosyası üzerinden müvekkilinin yetkisi olduğu …. Ltd. Şti. Aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine giriştiğini, davalı tarafından, belirtilen dosya üzerinden başlatılan icra takibinin akabinde İİK 89/1 maddesi kapsamında birinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini, müvekkilinin söz konusu ihbarnameden haberdar olmaması ve dolayısıyla süresinde itiraz edememesi nedeniyle ikinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini, akabinde İİK 89/3 maddesi kapsamında müvekkiline 31/08/2023 tarihinde üçüncü haciz ihbarnamesi gönderildiğini, yasal süre içerisinde işbu davanın derdest edilmesi gerektiğini, müvekkilinin dava dışı …. Ltd. Şti.’nin yetkilisi olmakla birlikte mezkur şirketin müvekkilinden herhangi bir alacağı ya da müvekkili nezdinde muhafaza edilmekte olan herhangi bir malı bulunmadığını, söz konusu nedenlerle müvekkilinin dava dışı …. Ltd Şti ve davalıya borçlu olmadığının tespitine, sırf şirket yetkilisi olması nedeniyle müvekkili hakkında takibe girişen kötüniyetli davalı şirket aleyhine dava değerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL:
Dava, İİK m 89/3 uyarınca menfi tespit istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra “Her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.” hükmü ile nispi ticari davaya ilişkin de düzenleme yapılmış olup, buna göre tarafların her ikisinin de tacir olması ve uyuşmazlık konusu işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olması gerekir.
İİK’nın 89/3. maddesinin, üçüncü cümlesi, “..İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur…” hükmünü içermektedir. Bu hükümde belirtilen mahkemenin hangi mahkeme olduğu konusunda bir açıklık bulunmamakla birlikte İİK’nın 235/1. maddesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından bu mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun kabulü gerekir. …. . ve 17.12.2015 tarih ve …., sayılı ilamları da bu yöndedir.
Somut olayda, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmazlık davalı alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde, davacıya borçlu olduğu gerekçesiyle çıkarılan haciz ihbarnamelerine itiraz edilmemesi nedeniyle yedinde sayılan borçtan dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti istenmektedir.
01.10.2011 tarihinden sonra açılan menfi tespit davaları için görevli mahkeme, HMK’nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. (…)
Bu durumda, İİK’nın 89/3. maddesine dayalı olarak açılan davada, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu anlaşıldığından, HMK’nın 114/(1)-c ve 115/(2). maddeleri uyarınca mahkememizin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu anlaşılmakla davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
6100 sayılı yasanın 114/1-c, 115/2 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden REDDİNE, MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE,
… Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduklarının TESPİTİNE,
Kararın kesinleşmesinden sonra ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili …. Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
Süresi içerisinde görevli mahkemeye dava dosyasının gönderilmesi için başvuru yapılmaz ise dosyanın re’sen ele alınıp Mahkememiz tarafından açılmamış sayılması kararı verilmesine,
Yargılama harç ve giderleri hakkında görevli mahkemece değerlendirme yapılmasına,
Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dosyanın görevli mahkemede davaya devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK 331/2 maddesi gereğince bir karar verilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde …. Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/09/2023

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸