Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/895 Esas
KARAR NO : 2023/540
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/12/2022
KARAR TARİHİ : 14/09/2023
YAZIM TARİHİ : 14/10/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının daha önce kooperatifin ortağı olduğunu, kooperatif üyeliğinden ihracına karar verilen …”ın üyeliğinin iptalinin … Mahkemesinde açmış olduğu … sayılı ihracın iptaline ilişkin karara karşı yapılmış olan temyiz talebinin … sayılı kararı ile reddedilmiş ve mahkeme kararı onanmış ve kooperatifin almış olduğu ihraç kararı iptal edilmiş olması nedeniyle müvekkil kooperatif tarafından kesinleşmiş mahkeme kararı doğrultusunda …’ın üyeliğinin devamına karar verildiğini, davalının halen müvekkil kooperatifin üyesi olduğunu, davalının, müvekkil kooperatifin 03.10.2021 ile 27.03.2022 tarihinde yapılan genel kurul toplantılarına çağrılmış olmasına rağmen Genel Kurul toplantısına katılmadığını, 03.10.2021 tarihinde yapılan Genel Kurul Toplantısında üyelerden aylık 200,00 TL aidat ile kooperatife tazminat davası açan ve kararı kesinleşen …’ın … takip sayılı dosyası ile kooperatif aleyhine başlatmış olduğu icra takibine ait icra borcunun ödenmesi için üyelerden aidat ödemesinden ayrı olarak üye başına 2022 yılı Nisan, Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında 4 eşit taksitte ödenmek üzere 7.000,00 TL ara ödemesi alınmasına ve iş bu aidat ara ödemelerinin her ayın sonuna kadar ödenmemesi halinde ise aylık 9© 3 gecikme zammının alınmasına karar verildiğini, müvekkil Kooperatifin üyesi olan davalının iş bu Genel Kurullarda oy birliği ile karar altına alınmış olan aylık 200,00 TL aidat ödemesinden 2021 yılından 10 ay, 2022 yılından ise Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz aylarına ait 7 ay aidatlarını ödememesi ve yine ara ödeme kararı olan ve Nisan, Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında 4 eşit taksitte ödenmek üzere toplam 7.000,00 TL ara ödeme tutarının ödenmemesi nedeniyle iş bu ödenmeyen aidatlar ile gecikme faizlerinin tahsili için başlatılmış olan … takip sayılı dosyasına itiraz etmesi nedeni ile icra takibi durmuş olduğundan davalı borçlunun yapmış olduğu iş bu itirazın iptali ile takibin aynen devamı ve %20 icra inkar tazminatının borçlunun tahsilini talep edildiğini, genel kurulda alınan kararlar gereğince tüm üyelerin bu alınan kararlara uymuş olduğu ve aylık aidatlarını yatırdığını, müvekkili kooperatif tarafından yapılmış olan tüm genel kurullarda yasa ve ana sözleşmeye uygun olarak toplanmış kararlar alındığını, davacı, kooperatif üyesi olarak alınmış olan bu kararlar uyarınca genel yönetim giderleri aidatlarını yatırmakla mükellef olmasına karşın davalı icra takibi konusu olan aidat ve ara ödemelerini kooperatife yatırmadığını, kooperatifler kanunu ve ana sözleşmenin 21’inci maddesinde; “Ortaklara taahhüt ve tediye ettikleri ortaklığı payı bedelleri dışında kooperatif amaçlarının gerçekleşmesini sağlamak amacıyla genel kurulda kararlaştırılacak miktardaki arsa altyapı ve genel giderleri için gerekli ödemeleri ödemek zorunda olur” hükmü ve kooperatif ana sözleşmesinin 17. Maddesinde yazılı olan “Devir halinde eski ortağın kooperatife ait tüm hak ve yükümlülükleri yeni ortağa geçer.” Bir kooperatif üyesi olarak genel kurulda alınan kararlara uyulması gerektiğini ve genel kurulda alınmış olan genel gider ödemelerinin tamamını diğer kooperatif üyeleri gibi ödemek durumunda olduğunu, bununda eşitlik için yasal bir zorunluluk olduğunu ve borçlu tarafından haksız ve kötü niyetli olarak, icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kaldırılması ile takibin aynen devamı ile 9 20 icra inkar tazminatının davalı borçludan tanzimini tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle davacı kooperatif vekilinin dava dilekçesindeki iddiaların haksız ve mesnetsiz olduğunu, huzurda açılmış iş bu davanın reddinin gerektiğin, müvekkili …’ın davacı yapı kooperatifine 08.01.1999 tarihinde diğer üyelerden fazla ve toplu olarak peşin para vererek anahtar teslim şartı ile üye olduğunu, kooperatifçe alınan karar gereği davalı müvekkilin üyeliği boyunca aidat ödemeyeceği ve giriş katta bulunan dairelerden bir dairenin kendisine teslim edileceği, müvekkilin başta bu şartları kabul ederek kooperatife üyeliğin gerçekleştirildiğini, davalı hakkında haksız olarak yükletilen aidat borçlarını ödememesinden bahisle, Kooperatif Genel Kurulu tarafından üyelikten ihraç konusunda karar alınmış ve kooperatif üyeliğinden ihraç edildiğini, kooperatif tarafından verilen bu karara karşı müvekkil tarafından “ihraç kararının iptali istemli” dava açılmış ve bu dava … sayılı kararı ile 17.07.2011 tarihinde yapılan 2010 yılı Genel Kurulunda alınan ihraç kararının iptaline “şeklinde sonuçlandığı”, mahkeme tarafından verilen bu kararın … tarafından onanıp kesinleştiğini, müvekkilinin ihraç kararının iptali ile tekrar üyelik hakkı kazanması akabinde davacı kooperatif yönetimi müvekkilini yeniden ihraç edebilmek adına kendisine haksız şekilde aidat borcu çıkartarak bu miktarları ödemesini istediğini, bunun üzerine 20.10.2013 tarihli Genel Kurulda alınan kararla müvekkilin tekrar kooperatif üyeliğinden ihracına karar verildiğini, bu olayların akabinde davacı kooperatifin müvekkil aleyhine … Esas sayılı dosyası ile icra takibine dayanak olarak da 03.10.2021 tarihli Genel Kurul toplantısında üyelerden aylık 200,00 TL aidat alınması kararını 27.03.2022 tarihinde yapılan Genel Kurul toplantısında üyelerden aylık aidattan ayrı üye başına 2022 yılı Nisan-Mayıs-Haziran ve Temmuz aylarında 4 eşit taksitte ödenmek üzere 7.000,00 TL ara ödeme alınmasına, bu ödemelerin ay sonuna kadar yapılmaması halinde 9 3 gecikme zammı alınması kararına dayanak olarak gösterildiğini, davacı vekili dava dilekçesinde, davalı müvekkile 03.10.2021 ile 27.03.2022 tarihli Genel Kurul toplantısı çağrısının yapıldığını buna rağmen davalı …’ın bu toplantılara gelmediğini iddia ettiğini, ancak her iki toplantı çağrısına ait tebligatının da adresin yetersiz hatalı olmasından dolayı tebliğin yapılamadığını, dolayısıyla gerek 03.10.2021 tarihli —Genel Kurul toplantısında, gerekse 27.03.2022 tarihinde yapılan Genel Kurul toplantısından, müvekkilin haberdar olmadığını, Genel Kurul kararı uyarınca kendisine borç tahakkuk ettirip, itiraz hakkının elinden alınarak, itiraz etmeyeceği varsayılsa bile kötü niyetli olarak haberdar olmadığı bir borcu ödemediğinden bahisle ve yine icra takibi başlatılmasının açıkça hukuka aykırılık teşkil ettiği ve huzurda açılmış olan iş bu davanın sayın mahkemece reddinin gerektiğini, davacı vekili; Kooperatifler Kanunu ve Ana Sözleşmenin 21. Maddesinde, “Ortaklar taahhüt ve tediye ettikleri ortaklık payı bedelleri dışında kooperatif amaçlarının gerçekleşmesini sağlamak üzere Genel Kurulca kararlaştırılacak miktardaki arsa altyapı ve genel giderleri vb. için gerekli ödemeleri ödemek zorundadır.” hükmü ile kooperatif ana sözleşmesinin 17. Maddesinde yazılı olan “Devir halinde eski ortağın kooperatife ait tüm hak ve yükümlülükleri devralan yeni ortağa geçer” hükmünün yer aldığını, ayrıca belirtmek gerekir ki davacı tarafından düzenlenen Genel Kurul tutanaklarında icra dosyası ödemesi için 37 üyenin çağrıldığı Genel Kurul toplantısında toplam borcun 36’ya bölünerek paylaştırılmasına karar verildiği bu durumun açıkça görüldüğünü bildirerek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER:
-… E. sayılı dosyası,
-Davacı kooperatife ait ticari defter ve kayıtlar.
-Dava dışı … tarafından … Mahkemesinde açılan …. sayılı dava dosyası,
-21/06/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; … uygulamasına göre 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 23. Maddesinde ortakların hak ve vecibelerde eşit oldukları hükme bağlandığını, ne kooperatifler Kanununda, ne de kooperatif ana sözleşmesinde peşin ve sabit ödemeli ortak olma diye bir uygulama bulunmadığını, ancak, bu husus zaman içerisinde … içtihatlarıyla oluştuğunu, davacıya ait … esas sayılı dosya kapsamında bulunan 25.11.2014 tarihli bilirkişi kurulu raporunun 6. sayfasının 23. Satırında bahse konu olan “Davacının peşin ödemeli ortak olduğunun kabulü gerekeceği kanaati oluşmaktadır.” İfadesi üzere; bundan böyle; Davacının peşin ödemeli ortak kabul edilmesi halinde, 200,00 TL aidat, genel gider niteliğinde olduğundan, bundan peşin ödemeli ortak da sorumlu olacağını, ancak 7.000,00 TL ek ödeme ise; bundan peşin ödemeli ortak sorumlu olmayacağını, davacı ortağın peşin ödemeli ortak olarak kabul edilmesi halinde, davacı kooperatifin asıl alacağı işlenmiş faizi ile birlikte ; 3.400,00.-TL asıl alacak, 460,11.-TL işlemiş faizi ile birlikte, 3,400,00+460,11 = 3.860,11.-TL olduğunu, mahkemece davacının normal ortak olarak kabul edilmesi halinde ise Kooperatifin asıl alacağı; aidatlardan 3.400 TL, ek ödemeden 7.000 TL olmak üzere toplamda 10.400,00.- TL olduğunu, bu alacak toplamına, işlenmiş faizler de eklendiğinden 11.125,92 TL kooperatif alacağı olarak tespit edildiğinin bildirildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, GEREKÇE VE KABUL:
Dava kooperatif aidat alacağının alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davacı kooperatif tarafından iki farklı karar ile davacının üyelikten ihracına karar verilmiş ise de mahkeme kararları ile davalının ihraç kararlarının iptaline karar verilmekle davalının davalı kooperatif üyesi olduğu çekişmesizdir.
Davacı kooperatifin 2021 ve 2022 yıllarında yapılan genel kurullarında aylık 200.00-TL aidat ödenmesi kararlaştırılmış olup 2021 yılı genel kurulunda dava dışı …’a isabet eden dairenin teslim edilememesi nedeniyle açmış olduğu dava neticesinde hükmedilen daire bedelinin tahsili için başlatılan icra takibinin kapatılması için ödenecek 250.000,00-TL için 7.000,00-TL ödenmesi karalaştırılmıştır.
Davalı kooperatif üyesi olup kooperatif aidat borçlarından sorumluluğu esastır. Dava konusu kooperatif inşaatının bitmiş olması da göz önünde bulundurulduğunda aylık 200.00-TL genel yönetim gideri olduğu kabul edilmiş ve davalı bundan sorumlu tutulmuştur.
Davalı her ne kadar davacı kooperatif genel kurulunda kabul edilen 7.000,00-TL yönünden sorumlu olmadığını iddia etmekteyse de 7.000,00-TL’lik aidatın kooperatife peşin ödeme ile üye olan ancak zemin katta daire kalmaması nedeniyle daire tahsis edilemeyen dava dışı üyeye daire tahsisi yerine bedelinin ödenmesine ilişkin mahkeme kararı gereği talep edildiği anlaşılmıştır. Kooperatif üyelerinin eşitliği ilkesi göz önünde bulundurulduğunda kooperatif üyelerinden birinin talep edebileceği dairenin kooperatif adına tescilli kalması tüm kooperatif üyelerinin eşit derecede menfaatine olduğundan külfetinde eşit olması temel hukuk kuralıdır.
Hal böyle olunca davanın kabulüne, alacağın likit olması nedeniyle icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
… esas sayılı dosyasına vaki itirazın 10.400,00 TL asıl alacak, 265,00 TL işlemiş faiz üzerinden iptaline,
Takibin aynı koşullarda devamına,
Hükmedilen 10.665,00 TL üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
1-Bu karar nedeniyle alınması gerekli 728,53 TL harçtan peşin alınan 141,29 TL harcın mahsubu ile bakiye 587,24 TL. harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-HUAK 18A/13 maddesi ile HUAK yönetmeliği 26/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinden sayılan 3.120,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 2.844,49 TL’sinin davalıdan, 275,51 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 2.126,50 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre taktiren 1.938,72 TL’si ile 80,70 TL başvurma, 141,29 TL peşin harç toplamı 2.160,71 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kısım üzerinden AAÜT gereğince hesaplanan 1.033,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, Davacı Vekili Av. … , Davalı Vekili Av. …. ‘ın yüzlerine karşı miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/09/2023
Katip …
¸
Hakim …
¸