Emsal Mahkeme Kararı Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/783 E. 2023/175 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/783 Esas – 2023/175
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR

ESAS NO : 2022/783 Esas
KARAR NO : 2023/175

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP :…

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 2- …

DAVA : Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
DAVA TARİHİ : 15/11/2022
KARAR TARİHİ : 14/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 31/03/2023

DAVA :
Davacı şirket vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı kooperatif arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile müvekkilinin … Parselde bulunan taşınmaza yapılacak projeyi yapmayı yüklenici olarak üstlendiğini ancak davalıların haksız ve hukuka aykırı işlemleri nedeni ile müvekkiline …. Noterliği … yevmiye numaralı 08/02/2021 tarihli vekaletnamenin davalılarca azil ile sonlandırıldığından müvekkilinin sözleşme kapsamında … Başkanlığından ruhsat yenileme, yapı denetim firması ataması ve inşaat şantiye şefi ataması edimlerini ifa edemediğini, sözleşme konusu inşaatın yürümesi için söz konusu yetkileri içeren kayyım atamasının yapılmasına sözleşme süresi de göz önünde bulundurularak acilen karar verilmesi gerektiğini, oysaki davalılarca kötü niyetli olarak müvekkilinin temsil yetkisinin azil ile sona erdirildiğinin ,
Söz konusu sözleşme kapsamında müvekkili şirketin yükümlülüklerinin yerine getirebilmesi için verilen vekaletname yetkisinin haksız ve hukuka aykırı bir şekilde davalılarca sözleşmenin feshi kapsamında azil ile sonlandırılması nedeni ile taraflarına yetki verilmesi gereği hususunda davalıları 03/10/2022 ve 04/10/2022 tarihli ihtarnamelerinin gönderildiğini, söz konusu ihtarnameler ile davalıların yapmış olduğu hukuka aykırı işlemlerin ifade edilerek imalatın devamı için yeniden yetki verilmesi gerektiğinin ifade edildiğini, davalılarca keşide edilen 06/10/2022 tarihli cevabı ihtarnamede söz konusu yetkinin verilmediğinin haksız bir şekilde ifade edildiğini,
Davalıların müvekkile şirkete yetki vermemesi nedeni ile müvekkili şirketin taraflar arasındaki sözleşme kapsamında edimleri ifade edemediğini, bu nedenle zarara uğradığını, dosya kapsamından da açıkça anlaşılacağı üzere sözleşme konusu inşaatın yapılması, imalatın tamamlanması için … Başkanlığından ruhsat yenileme, yapı denetim firması ve şantiye şefi ataması yapılması işlemlerinin yerine getirilmesi için davalılar tarafından müvekkiline yetki verilmesinin zorunlu olduğunu, belirterek,
Müvekkili şirket ve yetkilisine … Başkanlığından ruhsat yenileme yapı denetim ve şantiye şefi ataması işlemlerini yerine getirebilmesi kapsamında kooperatif davalıların temsil yetkisinin talep edilen işleri yürütebilmesi için kooperatif davalıları bu taleplerle sınırlı olmak üzere temsil kayyımı atanmasını talep etmiştir.
CEVAP :
Davalılar vekilleri tarafından müşterek dilekçe ile verilen cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin … Parselde kayıtlı arsanın malikleri davacının ise dilekçesinde andığı sözleşme ve ek tadil sözleşmeye istinaden mütemerrit yüklenici olduğunu, müvekkilleri tarafından sözleşme edimlerini ifada kesin temerrüt sebebiyle taraflar arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geri etkili feshi ve sözleşmede kararlaştırılmış menfi zararın tahsili istemiyle … Mahkemesinin 2022/739 esas sayılı dosyasında davacı yüklenici aleyhine açılan davada sözleşmenin geriye etkili feshinin talep edildiğini, mevcut davadaki davacı iddialarının o davada savunma olarak ileri sürüldüğünü,
Davacının mevcut davada iş takibine ilişkin vekaletnameden azli gibi işlemler nedeni ile sözleşmesel edimlerini ifa edemediği ve böylece zarara uğradığı iddiası ile TTK’nın 630. Maddesi uyarınca temsil yetkisinden azli ile müvekkillerine temsil kayyımı atanmasını talep etmekte ise de söz konusu madde uyarınca sadece ticari ortaklıkların ortaklar tarafından , haklı bir sebebe istinaden ortağı olduğu tüzel kişinin yönetim hakkı ve temsil yetkisinin kaldırılması yada sınırlandırılmasının istenebileceği, davacının ise müvekkili şirket yada kooperatifin ortağı ya da hissedarı olmadığını, dolayısıyla taraflar arasındaki sözleşme de yüklenici olarak müvekkillerine taahhüde bulunan sıfatı dışında müvekkili tüzel kişilerle hiçbir hukuki ilişkisi ve ilgisi bulunmayan davacının bu davada aktif husumet ehliyetinde bulunmaması nedeniyle davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini,
Davacı şirketin dilekçesinde bahsettiği ihtarname ve azil dışındaki tüm hususların gerçek dışı olup, davacının yüklenici sıfatıyla edimini yapan tüm uyarılara karşın ifa etmediği gibi sadece tabela şirketi olduğunu, yapılan uyarılara karşın işi yapmadığı gibi bu durumun tespiti raporda anlaşılması nedeni ile davacı aleyhine müvekkillerince sözleşmede geriye etkili feshi ve menfi zararın tahsili amacıyla … Mahkemesinin 2022/739 esasında sayılı davanın derdest olduğunu,
Davacı yüklenici şirket ile kat karşılığı inşaat sözleşmesine ek olarak düzenlenmiş ek/tadil sözleşme tarihi itibariyle talebi üzerine 2 kişi ile sözleşmesel edimlerin ifası için vekaletname düzenlenerek verildiğini, davacı kendi işiyle bile ilgilenmediğinden dilekçesinde bahsettiğinin aksine davacının önceki yetkilisi ile mimarı olan kişinin yetkilendirildiğini, temmerüde düştükten sonra yetkilendirilen mimar …’in ihbarı ve talebi üzerine vekaletnameden azledildiklerini, sözleşmenin feshi talepli davanın açılmadan önce bu azilnameden hiç bahsedilmediğini ve sözleşmenin feshi için dava açıldıktan aylar sonra bu hukuksal talepte bulunmalarının tek sebebinin, temmerrüdü meşru göstermekten ibaret olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir.

GEREKÇE: Dava, taraflar arasında mevcut davacının yüklenici, davalının iş sahibi olduğu 23/08/2017 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve 08/02/2021 tarihli tadil sözleşmesi kapsamında, davacı yüklenicinin edimini ifa etmesi için gerekli vekaletin davalı arsa malikleri tarafından sözleşmede belirlenen isimlere verilmesi sonrasında, bu vekaletin davalı arsa sahiplerince sonlandırılması nedeni ile davalılar adına aynı nitelikte mahkememizce belirlenecek ( … ) kişiye, sözleşme kapsamında yüklenicinin edimini ifası için vekaletname verilmesi istemine ilişkindir.
Taraflarca delil olarak dayanılan belgeler dosyaya sunulmuştur.
Taraflar arasında düzenleme şeklinde kat karşılığı inşaat ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi başlıklı 23/08/2017 tarihli sözleşmenin düzenlendiği, yine aynı usulde 08/02/2021 tarihinde sözleşmenin tadil edildiği, tadil sözleşmesinde, ana sözleşmenin üçüncü maddesine tadil ve ek yapılarak ” yüklenici mevcut mimari ve uygulama projelerini, belediyece onaylanmış inşaat ruhsatına istinaden aynen uygulayacağını kabul ve taahhüt eder. Yüklenicinin yazılı talebi ile bildireceği isimlere sözleşme hükümlerini ifa zımnında arsa malikleri tarafından vekaletname düzenlenerek verilmiştir.” düzenlemesinin mevcut olduğu anlaşılmaktadır.
Yine taraflar arasında dava konusu sözleşme kapsamında davalılar tarafından davacı şirketin bildirdiği kişilere yapılması taahhüt edilen inşaat işlerini kurumlar nezdinde takip için vekaletname verildiği, davalılarca 29/03/2022 tarihli azilname ile vekalet yetkisinin sonlandırıldığı çekişmesizdir.
Cevap dilekçesi ekinde davalılar vekilince sunulan ve … tarafından düzenlenen 30/09/2021 tarihli dilekçe örneğinden anılan şahsın kendisi ve davacı şirket yetkilisi …’ya sözleşme kapsamında işlerin kurumlar nezdinde takibi için …. Noterliğinin 08/02/2021 tarih ve 01058 sayılı düzenleme şeklindeki vekaletname ile yetkilendirildiği ancak şirket yetkilisinin hiçbir edimini yerine getirmemesi ve yetkiye kötüye kullanmak eğiliminde olduğunu ifade ederek kendisinin verilen yetkilerden azil edilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır.
Davalılar arasında imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmesine konu işin yerine getirilmesini sağlamak amacı ile yeni bir sözleşme imzalandığını, bu sözleşme ile inşaat işlerinin yapımını davacının üstlendiğini, işin devamını sağlamak amacı ile davalıların kendisine vekaletname verdiğini, daha sonra bu vekaletnamenin fesih-iptal edildiğini, inşaata devam etmek istedikleri halde vekaletnamenin iptali nedeni ile ruhsat yenileme, yapı denetim firması ve şantiye şefi ataması yapamadıklarını belirtip, davalı kooperatife bu konularda kendisine vekalet verilmesinin sağlanması konusunda karar vermek üzere temsil kayyımı atanmasını istemektedir.
Davalılar sözleşme uyarınca davacı yükleniciye inşaat işlerini yerine getirmesi amacı ile sözleşmede belirtilen konularda işlem yapabilmesi amacı ile vekaletname vermiş ve daha sonra bu vekaletname iptal etmiştir. Davacı yüklenicinin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirebilmesi için kendisine yine sözleşme uyarınca vekaletname verilmiş olması gerekir. Davalıların verdikleri vekaletnameyi iptal etmeleri şeklindeki davranışlarının sözleşmeyi fiilen devam ettirmek istemedikleri, sözleşmeyi fiili olarak sonlandırdıkları şeklinde yorumlamak gerekmektedir.
Davacı yüklenici sözleşmeden kayaklanan yükümlülüklerini yerine getirmek iradesini ortaya koyacak şekilde vekaletname verilmesini talep etmekte iken, davalılar önceki vekaletnameyi iptal edip yenisini de vermekten kaçındıkları için, davalıların bu davranışlarının sözleşmeyi sürdürmek iradelerinin bulunmadığı, fiili olarak sözleşmeyi sonlandırdıkları şeklinde kabul etmek zorunluluğu ortaya çıkmaktadır.
Hiç kimse bir sözleşmeyi devama zorlanamayacağı gibi, somut olayda olduğu gibi sözleşmeden kaynaklanan vekaletnameyi vermemek şeklindeki davalılar davranışının sonuçlarının ancak sözleşmeyi fesih halinde kimin haklı olduğunun ve talep edilebilecek tazminat miktarının belirlenmesinde belirleyici olacağı, davalıları sözleşmeyi devama zorlayacak ve vekaletname vermeye zorlanmaları sonucunu doğuracak şekilde temsil kayyımı atanmasına karar verilmesinin mümkün olmadığı kabul edilip, davanın reddine ilişkin aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın reddine,
Bu karar nedeni ile alınması gerekli 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiyesi 99,20 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya geri verilmesine,
4-A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Kooperatifine verilmesine,
Dair, Davacı Vekili Av. … , Davalı Vekili Av. …’nin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/03/2023

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸